Universal
07.Kasım.2006, 15:10
‘Tigana'dan daha başarısız olunamaz. Bir yerli hoca, bu tabloyu tersine çevirebilirdi’ ‘Daum, Fenerbahçe'yi soydu, donunu gömleğini aldı. Türkiye'nin ülke puanına bir katkıda bile bulunmadan gitti’ ‘Bu kadar hainlik olmaz. Terim'e neler yapıldı, Yanal harcanıyor. Türkiye'deki yönetici zihniyetine lanet ediyorum’
Antalyaspor'un Beşiktaş'la 4-4 berabere kaldığı karşılaşma sonrasında ev sahibi ekibin tecrübeli teknik direktörü Yılmaz Vural çar***ı açıklamalarda bulundu. Lig TV'nin internet sitesine konuşan Vural, Tigana'dan Gerets'e, Daum'dan Ersun Yanal'a, Fatih Terim'den Türk futbolunun röntgenini çekti. Söz Vural'da...
‘Tigana meslekdaşım ama...’
Tigana bizim meslektaşımız. Türkiye’ye zorla gelmedi. Büyük paralar verildi, büyük bir takımımızın başında başarılı olsun diye ülkemize getirildi. Yabancı getiriyorsanız, sabredeceksiniz, çünkü zamana ihtiyacı oluyor gelenlerin. Türkiye’de bu kardeşlerimize verilen imkanlar bir Türk antrenöre verilse bu tablo sergilenmez. Bundan daha başarısız olunamaz... Şişeyi sahaya atmam bir isyandı. Geçen hafta da bu hafta da son dakikalarda gol yiyoruz. Kendimi mi atayım yere, şişeyi attım.
'Birinci tur, öptüm seni!'
"Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray'ın sezon başında şampiyonluk şansları yüzde 33.3. Eşit şartlarda yarışılsa böyle olmaz. Böyle imkanlarla takımın başında olan insan parsayı götürüyor. Kim olursa olsun götürüyor, ben de olsam götüreceğim, o da olsa götürecek. Değerli Daum, Fenerbahçe’yi soydu ya, donunu gömleğini aldı ya, bu ülkenin puanına bir puan katmadan gitti. Hani nerede bir tur atladı, nereye çıktı? Birinci tur öptüm seni, hadi güle güle... Türkiye’ye hiçbir şey kazandırmadı ki.
‘Beni İstanbul'a yakıştırıyorlar’
"Beni sokakta gören herkes 3 büyük takıma da yakıştırıyor. Yalvarıyorlar. Yani halk istiyor bizi. Ondan sonra değerli medyamız, sizler hep bizim bu söylemlerimizi yansıtıyorsunuz, ama bu konudaki ısrarcı tavrınızı devam ettirmiyorsunuz. Türk insanına sahip çıkılmalı tezini hiç canlı tutmuyorsunuz. Şenol Güneş’i kovmak için elimizden geleni yaptık, Ersun Yanal’ı bitirmek için yapılmadık kalmadı, Fatih Terim’in anasını ağlattık, Denizli’yi İran’a yolladık. Bize sahip çıkmıyorsunuz ki. Yanal’ı milli takımın başına getirdik, çocuğu orada perişan ettik. Neymiş, Hakan Şükür’ü almamış. Tercihidir adamın... Bir Hakan Şükür eleştirisiyle adamı yok ettik. Şenol Güneş, Dünya üçüncüsü oldu, ona hiç mal etmedik. ’Şansımız’, ’Olmasa da olur’, ’Bilmem ne’ dedik. Hiç katkısı olmamış gibi davrandık. Fatih Terim daha ne yapsın. 4 yıl Galatasaray’ı şampiyon yapmış, UEFA Kupası’nı almış, yapmadığımızı bırakmadık. Mustafa Denizli de Fenerbahçe’yi şampiyon yapmış, ertesi sene gitti. Bu kadar da hainlik olmaz ki."
‘Köyün delisi diyorlar’
"Futbolun düzensizliğini yolunda gitmeyen herşeyi haykırıyorum. Bu köyün delisi olduk neredeyse. Bırakın futbolu, her konuda insanına bu kadar sahip çıkmayan, insanı bu kadar yok etme duygusu içinde bir kıskançlıkla davranan başka bir toplum yoktur. Tüm yabancı ülkelerde, önce kendi vatandaşı gelir. Vatandaşının yetmediği yerde dışarıdan yabancı getirmişlerdir. Bizde ise tam tersi oluyor.
‘Ben olmasam ligin tadı kalmaz!’
"Ben olmasam, ne yapacak bu Süper Lig! Konuşacak, muhabbet edecek bir şeyi kalmaz. Yeri geldi oyuncu dövdük, yeri geldi gol atanı sevdik. Ben tepkileri çok açık, art niyet olmadan, içinden geldiği gibi davranan, doğru bulduğunu ifade etmeye çalışan biriyim. Bu profesyonellik mi? Değil... Daha profesyonel olsam, başka yerde olabilirdim ama ben de buyum ne yapayım."
Antalyaspor'un Beşiktaş'la 4-4 berabere kaldığı karşılaşma sonrasında ev sahibi ekibin tecrübeli teknik direktörü Yılmaz Vural çar***ı açıklamalarda bulundu. Lig TV'nin internet sitesine konuşan Vural, Tigana'dan Gerets'e, Daum'dan Ersun Yanal'a, Fatih Terim'den Türk futbolunun röntgenini çekti. Söz Vural'da...
‘Tigana meslekdaşım ama...’
Tigana bizim meslektaşımız. Türkiye’ye zorla gelmedi. Büyük paralar verildi, büyük bir takımımızın başında başarılı olsun diye ülkemize getirildi. Yabancı getiriyorsanız, sabredeceksiniz, çünkü zamana ihtiyacı oluyor gelenlerin. Türkiye’de bu kardeşlerimize verilen imkanlar bir Türk antrenöre verilse bu tablo sergilenmez. Bundan daha başarısız olunamaz... Şişeyi sahaya atmam bir isyandı. Geçen hafta da bu hafta da son dakikalarda gol yiyoruz. Kendimi mi atayım yere, şişeyi attım.
'Birinci tur, öptüm seni!'
"Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray'ın sezon başında şampiyonluk şansları yüzde 33.3. Eşit şartlarda yarışılsa böyle olmaz. Böyle imkanlarla takımın başında olan insan parsayı götürüyor. Kim olursa olsun götürüyor, ben de olsam götüreceğim, o da olsa götürecek. Değerli Daum, Fenerbahçe’yi soydu ya, donunu gömleğini aldı ya, bu ülkenin puanına bir puan katmadan gitti. Hani nerede bir tur atladı, nereye çıktı? Birinci tur öptüm seni, hadi güle güle... Türkiye’ye hiçbir şey kazandırmadı ki.
‘Beni İstanbul'a yakıştırıyorlar’
"Beni sokakta gören herkes 3 büyük takıma da yakıştırıyor. Yalvarıyorlar. Yani halk istiyor bizi. Ondan sonra değerli medyamız, sizler hep bizim bu söylemlerimizi yansıtıyorsunuz, ama bu konudaki ısrarcı tavrınızı devam ettirmiyorsunuz. Türk insanına sahip çıkılmalı tezini hiç canlı tutmuyorsunuz. Şenol Güneş’i kovmak için elimizden geleni yaptık, Ersun Yanal’ı bitirmek için yapılmadık kalmadı, Fatih Terim’in anasını ağlattık, Denizli’yi İran’a yolladık. Bize sahip çıkmıyorsunuz ki. Yanal’ı milli takımın başına getirdik, çocuğu orada perişan ettik. Neymiş, Hakan Şükür’ü almamış. Tercihidir adamın... Bir Hakan Şükür eleştirisiyle adamı yok ettik. Şenol Güneş, Dünya üçüncüsü oldu, ona hiç mal etmedik. ’Şansımız’, ’Olmasa da olur’, ’Bilmem ne’ dedik. Hiç katkısı olmamış gibi davrandık. Fatih Terim daha ne yapsın. 4 yıl Galatasaray’ı şampiyon yapmış, UEFA Kupası’nı almış, yapmadığımızı bırakmadık. Mustafa Denizli de Fenerbahçe’yi şampiyon yapmış, ertesi sene gitti. Bu kadar da hainlik olmaz ki."
‘Köyün delisi diyorlar’
"Futbolun düzensizliğini yolunda gitmeyen herşeyi haykırıyorum. Bu köyün delisi olduk neredeyse. Bırakın futbolu, her konuda insanına bu kadar sahip çıkmayan, insanı bu kadar yok etme duygusu içinde bir kıskançlıkla davranan başka bir toplum yoktur. Tüm yabancı ülkelerde, önce kendi vatandaşı gelir. Vatandaşının yetmediği yerde dışarıdan yabancı getirmişlerdir. Bizde ise tam tersi oluyor.
‘Ben olmasam ligin tadı kalmaz!’
"Ben olmasam, ne yapacak bu Süper Lig! Konuşacak, muhabbet edecek bir şeyi kalmaz. Yeri geldi oyuncu dövdük, yeri geldi gol atanı sevdik. Ben tepkileri çok açık, art niyet olmadan, içinden geldiği gibi davranan, doğru bulduğunu ifade etmeye çalışan biriyim. Bu profesyonellik mi? Değil... Daha profesyonel olsam, başka yerde olabilirdim ama ben de buyum ne yapayım."