PDA

View Full Version : Çocuk Yetiştirme Hakkında Bir Yazı!!!



Flawless Victory
04.Aralık.2006, 00:36
Merhabalar... Sizinle, iki sene önce yazdığım bir yazıyı paylaşmak istiyorum. Bir anım var bu konuda bakalım siz ne düşünüyorsunuz. Şimdi böyle basit yazmam herhalde ama yine de güzel şeyler anlatmışım be! İşte yazım.

Genelde çocuk denildiinde "yapmak" denir hep ama önemli olan onu uygun motiflerle işlemektir. Çocukların bizlerden farklı olarak bir hayal gücü vardır. Gördükleri her şeyi yorumlarlar. Benim gibi :))) Yorumlarlar ama bir yere kadar. Ne kadar biliyorsa o kadar. Bundan sonra çocuk büyüklerinden yardım alma isteğindedir. Her şeyi sorarak öğrenmek ister. Zaten başka yolu da yoktur. (Genellikle 0-6 yaş grubu için konuşuyorum) Peki bu sorulara yanıt bulabilir mi? Biz ne kadar yanıt veriyoruz? Hiç, misal, 5 yaşındaki birinin size soru sorupta yanıt alamadığı oldu mu? Olmuştur. Biz niye cevap veremeyiz? Herhalde bilmediğimizden değil. Sebebi ilk bölümde açık ladıklarımızdan pek farklı değil. Biz 0-6 yaş grubuna bile tahammül edemiyoruz. Türkiye'de, insanlar büyüdükçe daha da hoşgörüsüz oluyor. Buna birçok örnek verebilirim. Biz gittiğimiz mekana kendimzi götüremiyoruz. Hep yeniden yapılanıyoruz. Bir anlamda hepimiz İKİYÜZLÜYÜZ!

Neyse bu kadar açılmayalım.Size bir anımı anlatmak istiyorum. Birgün eve gitmek üzere otobüse bindim. Koltuklardan birine oturdum (bayağı düşünerek, otobüs boş olunca hep böyle olur). Biraz sonra bir kadın ve küçük oğlu da bir arkamdaki koltuğa oturdu. Çocuk kendince konuşup duruyordu ki annesine bir soru sordu, herhalde dışarıda gördüğü bir şeydi: Anne ... bu niye böyle? şeklinde. Ben annesinin yanıtını merak etmiştim. Biraz durakladı çünkü. Ardından kadın bir kükredi ki! "Sus diyorum suuus! Ben sana evde sorarım" Halbuki çocuk sormuştu zaten :)) Bir daha aynı şeyi niye soruyosun. Neyse, ben ,tabii, ses tonundan duvara yapışmıştım ki biraz sonra hava sıcak olduğu için yavaş yavaş camdan kaymaya başladım. :))) İşte bizim büyük yanlışlarımızdan biri. Çocuğu nasıl canlandırıyorsak artık, böyle acayip tepkiler veriyoruz. Ben o günden sonra kimseye soru sormuyorum. Kendi sorumu kendim yanıtlıyorum, kendin pişir kendin ye gibi :) .

Çocuk yetiştirmede bazı klişeler vardır. Bir tanesi teşvik eksikliği gibi. Mesela çocuğun özel yetenekleri vardır. Bunları öğrenmek için bir keşf-i yetenek kursu yok. :) Anne,baba başta olmak üzere çocuk üzerinde otorite sahibi kimselerin bu yeteneklerin keşfedilmesi konusunda bazı çabaları olması gerekir. Bizim toplumumuzda, büyük bir kesim bunu bilmiyor, hep telefonla joker hakkını kullanıyor. Oysa yetenekler çocuğun geleceğini çizen birinci faktördür, bu lafın altını çizmek isterdim ama html kodunu bilmiyorum. Neyse çizmiş kadar olduk.

Çocuk belki matematiğe ilgilidir. O zaman onu matematiğinin iyi olduğu bir okula, dershaneye vermek gerekir. Veya spora ilgilidir, sporla okulun bir arada olduğu bir eğitim kurumuna vermesi gerekir. Tabi imkanlar bazen istediğimiz halde yapamamamıza neden olabilir. Böyle yapılmadığında çocuk, ilerde elinde olmadan geçtiği yollardan pişmanlık duyacaktır. Bu onun çalışma azmini kıracağı gibi, atacağı bundan sonraki adımlarda da kararsız ve çaresiz kalacaktır.

Aslında çok sorun var anlatacak. Ne benim aklım alır bunları ne de buraya yazmak isterim. Zaten hep kağıt üstünde kaldı bunlar. Şimdi de ekran üzerinde kalır. Bir de biz tuz-biber ekmeyelim. Ben yeni sayfalara hep karşıyımdır. "Artık hayatımda yeni bir dönem başlıyor". "Eski yanlışlarım üstüne bir çizgi çektim" gibi sözlerin bende değeri yoktur. Ben bir hata varsa onu silmeye uğraştım hep. Belki onun için iki sokak geride kaldık. Şimdi gelin siz de iki sorununuzu halledin. Her zaman yeni bir sayfanız olmayacaktır. Belki de defterin sonuna varamayacaksınız.

2005