AfYoK03
20.Mart.2007, 22:30
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak öncelikle bi düşünün arkadaşlar. Biz şunu düzeltin bunu düzeltin diyoruz da herşeyi devletten bekleme diye bi laf söylemişler zamanında. Devletin kendine hayrı yok halkımız o kadar şeyden şikayet ediyor ki nereye, nasıl, kim baksın şaşılacak bi durumdayız. Kıtlık tütüyo zaten hazine tam takır kuru bakır.
Maaş istiyor memur. İyi güzel hoş tamam da o adam istemez mi devlete hizmet eden adamın cebine ayda 2500 lira girsin. Elbette ister.. ister ama yok ki neyi verecek. Biz biraz özeleştiri yapsak, kendimizi de katsak işin içine, kıssak kenardan köşeden, yanıbaşımızdaki yoksul adamı görsek, komşumuz acken biz tok yatmasak kendi kendimize hayli hayli yeteriz biz. Cihan İmparatorluğu devrine geri döneriz. Hemde inanılmaz bi şekilde akıl almayack bi sürede. Şu an zaten meclisin kafası karışık başına teröristi asamayan üstüne bide ona sayın diyen adamı getirsek mi ki diye düşünüp duruyorlar. Seçimlere kadar kimse bi hayır beklemesin bu ülkeden kendi ağzına gidecek kaşığı kendimiz tutacağız başka yolu yok. Evde sıcacık sobanın, kaloriferin yanında, koltukta uzanarak, bi elinde kumanda bi elinde rakıyla milliyetçi olunmaz, vatan böyle sevilinmez. Türkiye bu şekilde LAİK değildi böyle yaparak LAİK kalınmaz.. Bi ağaç dikmek de sadakadır, bi taşı yolun kenarına atmak da bi sadakadır. Küresel ısınma geldi çattı. Madem heryer kaynıyor da ben sabah dersaneye giderken neden donuyorum yaa hemde üzerimde mont varken. SAbah yüzümü neden kovadaki sudan yıkıyorum musluk varken. Neden jenaröter eşliğinde ders çalışıyorum düğmeye basıp ışığı yakmak varken hemde vatanımın heryeri kana kana suyken.. Dediğim gibi bu ülkeyi biz böyle yaptık devletten şunu yapsın bunu yapsın diyerek de düzeltemeyiz. 96 da bakanın birisi tasarruf olsun diye 1 dk ışığı kapatıverin diye bi olay çıkardı. Bir ayda kazanılan enerji 97nin Nisan ayına kadar yetti. Görüyorsunuz dimi birazcık kendimiz yoklasak azıcık silkelensek nasıl oluyormuş bu iş. Ekmek kırıntılarını atmayın. Ayıplayacaklar mı ekmeğin içine doğra ıslansın ye. Olmadı götür bi yardım evine falan dğerlendirsinler. Saçlarınımızı jölelemek için ıslatıyoruz tabi bu anda da musluk acık sen sacına jöle yaparken şekil verirken su akıp gidiyor. Bu yoklukta bu kıtlıkta ne hakkımız var kardeşim masrafa, israfa. Banyo, tıraş, diş fırçalama esnasında da böyle. Yemek yapıyorduk eskiden 4 kişi sofrada 8 kişiye yetecek kadar. Sonra artan var ne oldu. Ben söliyim. ÇÖPE attık. İşte o zaman bunu yaptıgımız için şimdi sabah kahvaltı da çorba içiyoruz.
Dün izledim haberde adam ben ülkemi seven vergisini zamanında hakıyla ödeyen bi yurttaşım diyor. Ne güzel söyledin de adam neden sen yılda atıyorum 50 000 lira kazanırken vergisini hakkıyla ödemiyorsun, aylık 500 lira yerine 40 lira veriyorsun.. Böyle mi seviyorsun ülkeni böyle mi milliyetçisin böyle mi LAİKti LAİK kalacak Türkiye..
Herşeyi devletten beklemeyelim çünkü yapacak gücü yok..
Maaş istiyor memur. İyi güzel hoş tamam da o adam istemez mi devlete hizmet eden adamın cebine ayda 2500 lira girsin. Elbette ister.. ister ama yok ki neyi verecek. Biz biraz özeleştiri yapsak, kendimizi de katsak işin içine, kıssak kenardan köşeden, yanıbaşımızdaki yoksul adamı görsek, komşumuz acken biz tok yatmasak kendi kendimize hayli hayli yeteriz biz. Cihan İmparatorluğu devrine geri döneriz. Hemde inanılmaz bi şekilde akıl almayack bi sürede. Şu an zaten meclisin kafası karışık başına teröristi asamayan üstüne bide ona sayın diyen adamı getirsek mi ki diye düşünüp duruyorlar. Seçimlere kadar kimse bi hayır beklemesin bu ülkeden kendi ağzına gidecek kaşığı kendimiz tutacağız başka yolu yok. Evde sıcacık sobanın, kaloriferin yanında, koltukta uzanarak, bi elinde kumanda bi elinde rakıyla milliyetçi olunmaz, vatan böyle sevilinmez. Türkiye bu şekilde LAİK değildi böyle yaparak LAİK kalınmaz.. Bi ağaç dikmek de sadakadır, bi taşı yolun kenarına atmak da bi sadakadır. Küresel ısınma geldi çattı. Madem heryer kaynıyor da ben sabah dersaneye giderken neden donuyorum yaa hemde üzerimde mont varken. SAbah yüzümü neden kovadaki sudan yıkıyorum musluk varken. Neden jenaröter eşliğinde ders çalışıyorum düğmeye basıp ışığı yakmak varken hemde vatanımın heryeri kana kana suyken.. Dediğim gibi bu ülkeyi biz böyle yaptık devletten şunu yapsın bunu yapsın diyerek de düzeltemeyiz. 96 da bakanın birisi tasarruf olsun diye 1 dk ışığı kapatıverin diye bi olay çıkardı. Bir ayda kazanılan enerji 97nin Nisan ayına kadar yetti. Görüyorsunuz dimi birazcık kendimiz yoklasak azıcık silkelensek nasıl oluyormuş bu iş. Ekmek kırıntılarını atmayın. Ayıplayacaklar mı ekmeğin içine doğra ıslansın ye. Olmadı götür bi yardım evine falan dğerlendirsinler. Saçlarınımızı jölelemek için ıslatıyoruz tabi bu anda da musluk acık sen sacına jöle yaparken şekil verirken su akıp gidiyor. Bu yoklukta bu kıtlıkta ne hakkımız var kardeşim masrafa, israfa. Banyo, tıraş, diş fırçalama esnasında da böyle. Yemek yapıyorduk eskiden 4 kişi sofrada 8 kişiye yetecek kadar. Sonra artan var ne oldu. Ben söliyim. ÇÖPE attık. İşte o zaman bunu yaptıgımız için şimdi sabah kahvaltı da çorba içiyoruz.
Dün izledim haberde adam ben ülkemi seven vergisini zamanında hakıyla ödeyen bi yurttaşım diyor. Ne güzel söyledin de adam neden sen yılda atıyorum 50 000 lira kazanırken vergisini hakkıyla ödemiyorsun, aylık 500 lira yerine 40 lira veriyorsun.. Böyle mi seviyorsun ülkeni böyle mi milliyetçisin böyle mi LAİKti LAİK kalacak Türkiye..
Herşeyi devletten beklemeyelim çünkü yapacak gücü yok..