PDA

View Full Version : Tolunay Kafkas:Kayseri'ye Kupa Gelecek!... [Roportaj]



deniz.91
18.Temmuz.2007, 00:02
Dönemin en iyi oyuncularından biriydi. Trabzonspor’la kendini futbol camiasına sundu. Kısa süre sonra A Milli takıma çağrıldı. Saha içindeki hırsı onu agresifleştiriyordu ancak aslında onun agresifliği kişilere değil; olaylaraydı.. Haksızlığa dayanamayan, alınterinin zaferine inanan bir futbolcuydu..

Tolunay Kafkas, mesleğinin zirvesine Trabzonspor’da çıktı. Sonra bir Galatasaray deneyimi, Denizlispor derken, yurt dışı tercihinde bulundu. Avusturya’ya gitti. Paching ve Admira Wacker’de futbol yaşamını sürdürürken, bir yandan da antrenörlük için kolları sıvadı..

Türkiye’ye döndükten sonra Ümit Milli takım ve U-19’da görevler aldı. Geçen yıl Kayseri Erciyesspor’la görüştü; olmadı. Bu yılın sonunda Kayserispor’la el sıkıştı..

Süper ligde sayısız maç oynadı. Goller attı, attırdı. Sarı, kırmızı kartlarla oyun dışında kaldı. Pek çok hafta haftanın karmasında yer aldı. O oynadığı her dönemde, formasının hakkını verdi. Şimdi yeniden Süper Lig’de, ancak, bu kez teknik direktör olarak..

Son üç sezonun başarılı ekibi Kayserispor’un yeni teknik direktörü Tolunay Kafkas’ın en birincil hedefi, takımı oturttuktan sonra gençlere yönelmek. Sezon sonunda da Türkiye Kupası’nı almak.

- Trabzonspor ve Galatasaray’da oynadıktan sonra yurt dışına gittiniz ve sizin için futbolculuktan antrenörlüğe geçiş dönemi de başlamış oldu. Antrenörlük hedefi için mi yurt dışını seçtiniz?
Avusturya’ya giderken, bir yandan futbol oynamaya devam etmek, diğer yandan da yardımcı antrenörlükten başlayarak, teknik direktörlüğe geçiş yapmak istiyordum. Paching ve Admira Wacker’de hem futbol oynadım hem de yardımcı antrenörlük yaptım. Bir yandan da dil öğrendim.

- Daha sonra Milli takım serüveni başladı. Bu süreç nasıl gelişti?
Türkiye’ye döndükten sonra teknik direktörlük kursunu bitirdim. Fatih Hoca, o dönemde bizi Milli takımlar bünyesine kattı. Ümit Milli takım yardımcı antrenörlüğü yaptım. Bir yıl burada kaldıktan sonra, bir yıl da U-19 Milli Takımı’nda teknik direktörlüğü görevini yürüttüm.

- Kayserispor’la anlaştınız. Medyada sizlerle ilgili haberler çıktı. Tecrübesiz dendi, takım çalıştırmadı gibi sözler edildi. Neler söylemek istersiniz?
Bir kere, bir şey söyleyebilmek için iyi tahlil etmek lazım.Araştırma yapmak, bilgi sahibi olmak ve bizi iyi tahlil etmeleri lazım. Ondan sonra söylesinler. Ama bizi araştırmadan, etmeden bir takım sözler ediyorlar. Benim yeterince tecrübem var ve herkesten daha iyi bu işi yaparım. Bu konuda hiç kimsenin şüphesi olmasın. Acemi olduğumu kim söylüyorsa gelsin bana söylesin.

- Sizin için ‘daha önce takım çalıştırmadı’ şeklinde eleştiriler oluyor.
Bu şekilde eleştirenler, araştırıp konuşacak. Öyle karnından konuşmak yok.

- Geçen yıl da Kayseri Erciyesspor’la isminiz anıldı ama olmadı? Neden olmadı?
O zamanki şartlar öyle gelişti ve olmadı.

- Teknik direktörler klasmanında en üst düzey diplomalardan birine sahipsiniz sanırım.
Evet, Avrupa’da teknik direktörlük yapmak için en üst diploma olan Pro-lisans sahibiyim.

- Yurt dışı deneyimi size ne kazandırdı? Ne fark var?
Büyük bir deneyimdi benim için. Türkiye’ye yurt dışından bakabildim. Yardımcı antrenörlük yaptım. Dil öğrendim. Admira Wacker’in akademisinde eğitim alıp, vizyonumu geliştirdim.

- Kayserispor’a dönecek olursak. Sizin için de yeni bir ortam. Takımın eksikleri neler ve hedefiniz ne?
Bir kere Türkiye’nin en iyi iki oyuncusu bizde ve biz bu iki oyuncuyu bırakmayacağız. Başkanımız ve menajerimiz bu konularda açıklamalar yapıyor. Yeni oyuncular ilave etmeye çalışıyoruz. Ayrıca yeni stadyumumuz yapılıyor. O da Kayseri’ye yeni bir vizyon getirecektir. Hedef, geçen yılki başarıyı tekrar etmek ama benim en büyük hedefim kupa şampiyonluğu. Yani Kayseri kentine Türkiye kupası kazandırmak istiyorum.

- Kayserispor, bir yerlere geldi ama ondan sonraki aşamaya geçemedi. Ne yapması lazım?
Kolay değil bu işler. Bir sonraki aşamalara geçmek öyle hemen olacak işler değil. Bir Anadolu takımının birden bire vites büyütmesi kolay değil. Parasal, bütçeyle ilgili konular bunlar. Görüyorsunuz; elimizdeki oyuncuları tutmakta zorlanırken, biz onların yanına yeni oyuncu eklemeleri yapmamız gerekiyor. Altyapıya çok önem vermemiz gerekiyor.

- Siz orada neleri değiştireceksiniz ve nasıl transferler düşünüyorsunuz?
Denizlispor’dan Serhat’ı, Kayseri Erciyesspor’dan Mehmet Eren’i, Kocaelispor’dan Koray ve Zeytinburnuspor’dan da Savaş’ı aldık. Takıma iki genç oyuncu kattık. Bunun yanında takımı ayakta tutacak oyuncuları da takıma katmaya devam edeceğiz. En büyük idealim; takımın iskeletini kurup bir yerlere getirdikten sonra altyapıya yönelmek. Bunun için de projelerim var. Ben tüccar değilim. Diğer insanlardan farkımız bu. Oradan para alayım, başka yere kaçayım gibi küçük hesaplarım olmaz. Kayseri’de iz bırakmak istiyorum. Ve kentten ayrılırken de insanlar, ‘Bu çocuk çalıştı, düzgün işler yaptı, helal kazandı’ dedirtmek istiyorum. Benim kuşağım farklı bir kuşak ve de iyi bir kuşak. Türk futbolunun çehresini değiştirebilecek yetenekte bir kuşak geliyor. Bu kuşağa destek çıkılsın. Benim yaşlarımda çok genç hoca var. Acemilik işleri geçti artık. Biz acemi macemi değil, hocayız. Türk futboluna yeni yetenekler kazandırmak istiyoruz. Yeni bir dönem başlatmak istiyoruz. Acemilik lafı edenler, bayatlamış, eskimiş numaralara başvuruyor. Kızıyorum. İnsanlar Ali-Cengiz oyunlarını bırakacaklar. Bu işi yapabilmek için iyi bir eğitim alacaklar. Hikaye anlatmasınlar. Uluslar arası en üst düzey tecrübeleri yaşayan biriyim. Benim gibi, Ertuğrul Sağlam, Bülent Korkmaz, Bülent Uygun ve daha pek çok aynı kuşak futbol camiasına girecektir.

- Kayserispor, bir kent takımı. Kent takımı olarak olabilecek zorlukları nasıl aşmayı planlıyorsunuz?
Kayserililer, biraz milliyetçi olmalı. Kendi takımını sevmesi lazım. Bu işler baskıyla olmaz, gönülden olur. Bunu başarmamız lazım. Türkiye’de Trabzon dışındaki kentlerde İstanbul takımları tutuluyor. Maalesef, böyle abuk sabuk bir durum var Türkiye’de.

- Türkiye’de Anadolu takımlarının yükselişi nasıl olur?
Benim hedefim Türkiye kupasını alıp UEFA kupasına gitmek. Anadolu takımları zirveye oynayacaksa öncelikle yönetimleri buna inanmalı ve ona göre çalışmalı.

- Sizin yapınızı biliyoruz; hırslı ve agresifsiniz. Kendi kişilik yapınızı takıma yansıtabilecek misiniz? Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Olmazsa olmazı budur. Benim karakterim takımıma yansıyacak. Başka yolu yok. Bazı şeyleri kabullenmem mümkün değil. Kendim defansif bir futbolcuydum ama hoca olarak tam aksini düşünüyorum. Benim takımım hücum etsin, saldırsın. Oyunculuğumda böyleydim, antrenörlüğümde de böyle olacağım. Korkularım yok. Endişelerim yok. Kendi alanımla ilgili hiçbir endişem yok ama yönetimsel sıkıntıları biz düzeltemeyiz. Oyuncuya gidiyorsun, 1 trilyon para istiyor. Olmaz ki. Oyuncu kazansın isterim ama her oyuncu 1 trilyon etmez. Edeni var, etmeyeni var.

- Yabancı transferlerde çok hatalar oluyor. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Olmaması imkansız. Yabancı transferi piyangodur.

- Kayserispor’a imza atarken, yönetimlerinin üç yıl arkanızda duracağına inanıyor musunuz?
Ben inanıyorum da onlar ne düşünür bilemem. Bence durmaları gerekiyor.

- Arjantin’e gittiniz. Oyuncu beğendiniz mi?
Stoper oynayan iki oyuncu beğendik. Bütçeye uyarsa getireceğiz.

- Fenerbahçe Carlos’u, Galatasaray Lincoln’ü aldı. Her iki takım da dengeleri bozdu mu?
Bozdular tabii. Ama her iki takıma da teşekkür ediyoruz. Böyle adamları Türk futbolseverlerle buluşturacakları için her iki takıma da teşekkür etmek lazım. Roberto Carlos için yaşlı diyenlere de katılmıyorum. 150 kez Brezilya Milli Takımında oynayan bir futbolcu için yaşlı demek yerine onu alkışlamak gerekir. Hem 34 yaş da futbol için en iyi yaşlardan biri. Lincoln’ü Avusturya’dan da tanıyorum. Olağanüstü bir oyuncu.

- Sınırsız yabancı futbolcu mu, sınırlı yabancı futbolcu mu?
Sınırsız yabancıya karşıyım. Eskisi gibi devam etmeliydi. Ben Türk oyuncusundan yanayım. Yabancı oyuncuya karşı değilim, yerli oyuncuların da ayağını yere basması gerekir.

- Yabancı hocalara nasıl bakıyorsunuz?
Yabancı hocalara da karşıyım.

- Neden?
İstemiyorum.

- Kariyerli yabancı oyuncuya evet dediniz, kariyerli bir yabancı hoca gelirse?
Kim mesela?

- Mesela, Capello.
Bir Del Bosque geldi. Şapka çıkartmak lazım. Öyle yabancı hocalar da geldi ki, konuşmak istemiyorum. Ama buna neden de kendi yerli hocalarımız.

- İlerleyen yıllarda şampiyonluk hedefi koyacak mısınız?
Çok zor. Şampiyonluk hedefi için Kayseri altyapısından oyuncuların takıma kazandırılması lazım. Bu da zor gözüküyor.

- Tolunay Kafkas, bizlerde nasıl bir iz bırakacak?
Benim farkım, cesaretli olmam. Genç oyuncuları çıkaracağım. Sonuna kadar da oynatacağım. Takımdan gideceğimi bilsem de, oynatırım. Hayatım boyuncu ayakları yere basan kararlar aldım. Kayserispor’da çalışmak da böyle bir karar. Ve ben, çok uzun yıllar burada çalışmak istiyorum. Hayatım boyunca bedeller ödedim. Sonunda bu futbol.. Birileri hoca olacak, birileri olmayacak. İnşallah olanlardan biri olacağım. Bunun için bizlere fırsat tanımaları lazım.

- Bizim unuttuğumuz sizin söylemek istediğiniz başka bir şey var mı?
Hayatım boyunca hep güzel ahlaklı oldum. Sinirli oldum, kavga ettim ama güzel ahlaktan ayrılmadım. Entelektüel bir yapım da var. Kavgacı yönümle entelektüel yönüm birbirine uymasa da, kendimi iyi tanıdığımı düşünüyorum. Sürekli okuyorum. Kimsenin benimle sorunu olmaz. Benimle sorunu olan birinin kişilik sorunu vardır. Benimle insanların sorun yaşaması mümkün değil. Şunu iddia ediyorum, Kayserisporlu oyuncular bana çok inanacaklar ve beni çok sevecekler.

KAYNAK:ajansspor.com

Fietra 10
18.Temmuz.2007, 00:05
Tolunay'ın başarılı olmasını isterim...Başarılı olur mu onu bilemem ilk klüp tecrübesi olacak çünkü

deniz.91
18.Temmuz.2007, 00:14
Tolunay'ın başarılı olmasını isterim...Başarılı olur mu onu bilemem ilk klüp tecrübesi olacak çünkü
İnşallah olacak avrupada eğitim görmüş pro lisansı varmış ve Fatih Terim u19 da görev verdi yani inşallah başarılı olur biz ona inanıyoruz:0:

TürkuAz
18.Temmuz.2007, 00:39
Kupa getirir.

Kartepe Kupası'da kötü değil..