Burak Duran
20.Eylül.2006, 19:55
4 Günde neler oldu?
Evet dün akşam bir Sion maçı izledik ki evlere şenlik. Televizyonumuzun başına oturduk güzel bir maç izlemek ve hatta rakibe fark atmak için beklerken ilk 10 dakikada 2 gol geldi önce Dominguez sonra Vanczak'ın gollerine engel olamadık. Televizyonun başında şok olmuş bir şekilde bir skora baktım bir takıma baktım bu takım konya maçındaki takım mı acaba yoksa o ruh yok mu oldu diye düşündüm..
Maç başlamadan kadroya baktım ve sevgili Ömer Üründül gibi bu kadro ne demedim sanki felaket bir kadro çıkardı Kalli. Ömer Üründül 2-0 dan sonra başladı kötülemeye. Bence maçtan önce 3 hata vardı. 1- Carrusca'nın direk 11 de başlaması ki deplasmanda bu kadar forvete yönelik adam bir arada olmamalıydı. Konya maçında çok göze batmamıştı neden direk kadroya aldı onu çözemedim ama bu karardan erken döndüğü için Kalli'yi tebrik etmek lazım.
2- Hakan Şükür'ün oynaması bence en büyük hata, sonuçta 37 yaşında bir futbolcu ve 4 gün arayla 2 maçı kaldıramayacağı kesindi ve Konya maçında harcadığı efor ortadaydı bu maçta iyi performans gösteremeyeceği barizdi ve aynen öyle oldu. 3. ve son hata tabiki sakat sakat Servet'in oynamasıydı. İlk golde yaptığı hata takımın dengesini bozdu ve olayın gidişatını tamamen değişti. Defansımıza Bouzid diye bir yabancı alındı bu oyuncu Servet'in sakat halinden bile kötü mü? Eğer öyleyse neden alındı? Galatasaray'ın gereksiz transfer yapmaya tahamülü yokken böyle bir oyuncu alınıp hiç oynatılmıyorsa burda büyük bir sorun var demektir.
4 gün önceki Konya maçına baktığımızda istekli gol arayan rakibe baskı kuran bir Galatasaray vardı sahada ama Sion maçında ilk 10 dakikada sahada bir Galatasaray vardı ki sormayın gitsin. Ne istek ne hırs rakibi küçük gören bir Galatasaray. Bu durumda felekatin başlangıcı oldu. 10 dakikada yenen 2 gol takımın dengesini bozdu bir panik bir şok sanki sahada amatör bir takım var. Takım tam toparlandı derken defansımıza çarpan topta 3. golün gelmesi tam dengelediğimiz maçı çığrından çıkardı. Artık kaybedicek bir şey yoktu ve saldırmaya başladık ve istediğimiz golü de bulduk. Ayhan'ın da oyuna girmesiyle iyice atak oynamaya başladık ancak ilk yarıyı ancak 3-1 tamamlayabildik. 2. yarıda artık çok farklı bir Galatasaray bekliyorduk ama bu böyle olmadı yine Konya maçı isteği ve ruhu yoktu. Linderoth kaleye ilk yarıda çektiği 2 şuttan biri dışarıya gitmiş biride kalecide kalmıştı ve 2. yarıda çektiği şut filelerle buluştu ve skoru 3-2 ye getirdi. Bu dakikadan sonra baskı iyice arttı ve sonunda Galatasaray Galatasaray gibi oynamaya başladı. 3-2 lik avantajlı skoru yakaladıktan sonra biraz daha rahat oynamaya başladık ve gol pozisyonları bulduk fakat Hakan Şükür yorgunluğunun bedelini takıma ödetti ve %100 lük pozisyondan yararlanamadı ve maç bu şekilde bitti.
Kabus gibi başlayan bu akşam en azından 3-2 gibi avantajlı bir skorla bitti ve 2. maç için umutlarımızı arttırdı ama 2. maçta gol bulmak isterken Tromso maçlarını hatırlamalıyız ve temkinli olmalıyız atacağımız 1 gol bize turu getirir bunun bilincinde temkinli bir şekilde mücadele ederek bu turu çok ama çok rahat geçeriz. Tek yapmamız gereken bu maçtan dersler çıkarıp hem ligde hem UEFA da daha dikkatli mücadele etmek ve rakibi asla küçümsememek. 4 gün önceki Galatasaray hep sahada olmalı yoksa bu şekilde facialar kaçınılmaz olur...
Burak Duran
Evet dün akşam bir Sion maçı izledik ki evlere şenlik. Televizyonumuzun başına oturduk güzel bir maç izlemek ve hatta rakibe fark atmak için beklerken ilk 10 dakikada 2 gol geldi önce Dominguez sonra Vanczak'ın gollerine engel olamadık. Televizyonun başında şok olmuş bir şekilde bir skora baktım bir takıma baktım bu takım konya maçındaki takım mı acaba yoksa o ruh yok mu oldu diye düşündüm..
Maç başlamadan kadroya baktım ve sevgili Ömer Üründül gibi bu kadro ne demedim sanki felaket bir kadro çıkardı Kalli. Ömer Üründül 2-0 dan sonra başladı kötülemeye. Bence maçtan önce 3 hata vardı. 1- Carrusca'nın direk 11 de başlaması ki deplasmanda bu kadar forvete yönelik adam bir arada olmamalıydı. Konya maçında çok göze batmamıştı neden direk kadroya aldı onu çözemedim ama bu karardan erken döndüğü için Kalli'yi tebrik etmek lazım.
2- Hakan Şükür'ün oynaması bence en büyük hata, sonuçta 37 yaşında bir futbolcu ve 4 gün arayla 2 maçı kaldıramayacağı kesindi ve Konya maçında harcadığı efor ortadaydı bu maçta iyi performans gösteremeyeceği barizdi ve aynen öyle oldu. 3. ve son hata tabiki sakat sakat Servet'in oynamasıydı. İlk golde yaptığı hata takımın dengesini bozdu ve olayın gidişatını tamamen değişti. Defansımıza Bouzid diye bir yabancı alındı bu oyuncu Servet'in sakat halinden bile kötü mü? Eğer öyleyse neden alındı? Galatasaray'ın gereksiz transfer yapmaya tahamülü yokken böyle bir oyuncu alınıp hiç oynatılmıyorsa burda büyük bir sorun var demektir.
4 gün önceki Konya maçına baktığımızda istekli gol arayan rakibe baskı kuran bir Galatasaray vardı sahada ama Sion maçında ilk 10 dakikada sahada bir Galatasaray vardı ki sormayın gitsin. Ne istek ne hırs rakibi küçük gören bir Galatasaray. Bu durumda felekatin başlangıcı oldu. 10 dakikada yenen 2 gol takımın dengesini bozdu bir panik bir şok sanki sahada amatör bir takım var. Takım tam toparlandı derken defansımıza çarpan topta 3. golün gelmesi tam dengelediğimiz maçı çığrından çıkardı. Artık kaybedicek bir şey yoktu ve saldırmaya başladık ve istediğimiz golü de bulduk. Ayhan'ın da oyuna girmesiyle iyice atak oynamaya başladık ancak ilk yarıyı ancak 3-1 tamamlayabildik. 2. yarıda artık çok farklı bir Galatasaray bekliyorduk ama bu böyle olmadı yine Konya maçı isteği ve ruhu yoktu. Linderoth kaleye ilk yarıda çektiği 2 şuttan biri dışarıya gitmiş biride kalecide kalmıştı ve 2. yarıda çektiği şut filelerle buluştu ve skoru 3-2 ye getirdi. Bu dakikadan sonra baskı iyice arttı ve sonunda Galatasaray Galatasaray gibi oynamaya başladı. 3-2 lik avantajlı skoru yakaladıktan sonra biraz daha rahat oynamaya başladık ve gol pozisyonları bulduk fakat Hakan Şükür yorgunluğunun bedelini takıma ödetti ve %100 lük pozisyondan yararlanamadı ve maç bu şekilde bitti.
Kabus gibi başlayan bu akşam en azından 3-2 gibi avantajlı bir skorla bitti ve 2. maç için umutlarımızı arttırdı ama 2. maçta gol bulmak isterken Tromso maçlarını hatırlamalıyız ve temkinli olmalıyız atacağımız 1 gol bize turu getirir bunun bilincinde temkinli bir şekilde mücadele ederek bu turu çok ama çok rahat geçeriz. Tek yapmamız gereken bu maçtan dersler çıkarıp hem ligde hem UEFA da daha dikkatli mücadele etmek ve rakibi asla küçümsememek. 4 gün önceki Galatasaray hep sahada olmalı yoksa bu şekilde facialar kaçınılmaz olur...
Burak Duran