PDA

View Full Version : Çanakkale Şiirleri



benyaben
19.Mart.2006, 20:02
arkadaşlar buraya çanakkale ile ilgili şiirleri koyalım en azından birileri aradığı şiirleri bulur o anları yaşarız beraber beraber ağlarız beraber gururlanırız ilk önce ben başlayım..


Çanakkale Şehitlerine

Şu Boğaz Harbi nedir ? Var mı ki dünyada eşi ?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya,
Ne hayâsızca tahaşşüt ki ufuklar kapalı!
Nerde -gösterdiği vahşetle "bu, bir Avrupalı"
Dedirir-yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yahut kafesi!
Eski Dünya, Yeni Dünya, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi... Mahşer mi, hakikat mahşer,
Yedi iklimi cihanın duruyor karşında;
Ostralya'yla beraber bakıyorsun Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler, rengârenk.
Sâde bir hadise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi Yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani tâûna da züldür bu rezil istîlâ...
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-u asil
Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyla sefil,
Kustu Mehmed'ciğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
Medeniyet denilen kahpe, hakikat, yüzsüz.
Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
Öyle müthiş ki: eder her bir mülkü harab.
Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a'mâkı:
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
Yerin altında cehennem gibi binlerce lâğam;
Atılan her lâğımın yaktığı yüzlerce adam.
Ölüm indirmede. gökler, ölü püskürmede yer;
O ne müthiş tipidir: savrulur enkaaz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak;
Boşanır sırtlara, vadîlere sağnak sağnak.
Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller
Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.
Veriyor yangını, durmuş da açık sînelere,
Sürü halinde gezerken sayısız tayyâre.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdîde güler!..
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal'a mı göğsündeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrından râm?
Çünkü te'sis-i ilâhî o metîn istihkâm.
Sarılır, indirilir mevki-i müstahkemler,
Beşerir azmini tevkîf edemez sun-u beşer;
Bu gögüslerse Hüdâ'nın ebedî serhaddi;
"O benim sun-u bedîim, onu çiğnetme!" dedi.
ÂSIM'ın nesli.. diyordum ya... Nesilmiş gerçek;
İşte çiğnetmedi nâmûsunu, çiğnetmeyecek,
Şühedâ gövdesi, baksan a, dağlar, taşlar
O, rükû olmasa dünyâda eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor;
BİR HİLÂL uğruna, yâ Rab, ne GÜNEŞLER batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!..
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor TEVHÎDİ...
BEDR'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi...
Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
"Gömelim gel seni târîhe!" desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
"Bu, taşındır" diyerek KÂBE'yi diksem başına;
Rûhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ nâmiyle,
Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmiyle,
Ebr-i nîsânı açık türbene çatsam da tavan,
Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
Sen bu âvîzenin altında, bürünmüş kanına,
Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
Türbedârın gibi tâ haşre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları, sarsam yarana...
Yine birşey yapabildim diyemem hâtırana.
Sen ki, son ehl-i salîbin kırarak savletini;
Şarkın en sevgili sultânı SELÂHADDÎN'i,
KILIÇ ARSLAN gibi iclâline ettin hayran...
Sen ki, İslâmı kuşatmış, boğuyorken husran;
O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki rûhunla berâber gezer ecrâmı adın;
Sen ki a'sâra gömülsen taşacaksın... Heyhât!
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat...
Ey şehid oğlu, isteme benden makber,
Sana âğûşunu açmış duruyor PEYGAMBER.

Mehmed ÂKİF ERSOY

Nedvedmania
19.Mart.2006, 20:21
uzun şiir ama çok güzel

benyaben
19.Mart.2006, 20:26
tam 84 dize ve tamamını

FeYYaz1989
19.Mart.2006, 20:41
İnanılmaz güzel bir şiir gerçekten.Tekrar tekrar okumaktan bıkmıyorum.Gözlerim doluyor.

Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya rab, ne güneşler batıyor!

benyaben
19.Mart.2006, 20:45
bir tane daha buldum...



Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Türk tarihinde unutulmaz vardır şanın şöhretin
Çanakkale boğazında Türkün gücünüde öğrettin
Mehmet'in dünyaya neler yapacağını gösterdin.
Toprağında akıl almaz kahramanlık var Çanakkale
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Düşman bataryaları mevzilere ateş kustukça
İmanlı Mehmet'im göğsünü siper ettikçe
Göğüste mermi parçalanıp yere düştükçe
Her günün bir başka destandır Çanakkale
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Düşman zırhlılarından mermi yağmuru yağar
Mehmet din imanı havada mermiyi tutar
Mermiler havada sevdalanır birbirini öper
Dillere sen destan oldun şan Çanakkale
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Düşman gemileri tabyalara mermi yağdırır
Nüsret gemisi gece boğaza mayın döktürür
Düşman zırhlılarını birebir boğaza gömer.
İmanın imansıza hükmettiği sen Çanakkale
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Her iki yakanda mevziler uzayıp gider
Her atılan mermi düşmanı sulara gömer
Yirmi altı sayısının sırrını boğazda çözer
Düşmana geçit vermeyen sen Çanakkale
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Çanakkale'nin geçit vermez bayırları
Düşman her taraftan kesti yolları
Mehmet'im süngü harbiyle attı onları
Türk'ün ateşle imtihanı sen Çanakkale
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de


Havada uçuşup giden top mermilerinden
Mehmet oğlu Hasan'ın kolu ayrılır gövdesinden
Şehit düşer çok akar Conkbayırın teklerinden
Yeni bir destan yazılır sende Çanakkale
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Düşman şaşkındır, aptaldır ilerleyemez bile
Türkoğlu savaşta bile aklına getirmez hile
Kınalı yiğitler kurbandır gözünü kırpmaz gine
Her gün bir destan yazılır Çanakkale'de
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Mermi bitmiştir cephane kalmamış elde
Osman oğlu Mehmet Erzurumlu gidiyor önde
Tekbir getirerek süngü ile savuruyor boğaza
Her gün ayrı bir destan yazılı Çanakkale'de
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Sebtülbayır sırtlarında Osman İzmir süngüyle dövüşür
Asil kahraman asker yaralı düşmanla suyu bölüşür
Sağlam kahpe düşmanla mertçe hesap görülür
Mehmet merhametiyle destanlaşır kardeş Çanakkale'de
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Kimisi yamyamdır, kimisi Hindu itin dolu
İngiliz şerefsizi, alçak domuz yavrusu
Fransız kancığı, kahpenin doğurduğu
Sulara gömer Denizli Kemal Çanakkale'de
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

57. alay kahramanca savaşır anzak koyunda
Kahramanlık yaratır düşmanın her hücumunda
Mermiye karşı süngü ile savaşır Allah'ın huzurunda
Destanlar yazar Mehmet Çanakkale'nin anzak koyunda
Destanlara destan olan yurt Çanakkale<2de

Komutanı emretmiş ölmeyi, asla geri dönmemeyi
57.alay şehit düşer erinden komutanına kadar
Yarbay Hüseyin Avni Bey gösterir kahramanlılığını
Birliğin önünde savaşarak kanı döker son damlasına kadar
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

25 Nisanda Conkbayırında saldırıyor kahpe düşman
Kanlı savaş 9 ağustosa kadar sürüyor, yenilgi tadıyor düşman
Ahmet'im, Osman'ım, imanla duvar ordu geçirmedi oradan
En kanlı savaşı verdi, şahadet şerbetini içti Conkbayırı Çanakkale'de
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Üst teğmen Nazif Çakmak şimşek gibi gözleri bakıyor oradan
Küçük ve büyük Anafartalar ovasını gözlüyor koruyor oradan
Nazif Çakmak 28temmuz 1915 de şahadet şerbetini içmiş orda
Ruhuyla bekliyor kahraman komutan vatanı Çanakkale'de
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Mehmet çavuş ile coşkulu bir ruh ile anıtında buluşuyoruz
Düşmana taşla sopayla saldıran eşsiz kahramanla tanışıyoruz
Ahi rette şefaat etmesi şartı üzere abideden çavuşumdan ayrılıyoruz..
Ağlayarak topluca Çanakkale'de başka bir şehitliye varıyoruz
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Bomba sırtına tırmanıyoruz, kahramanların yanına kafileyle ağlayarak
Ellerinde kuranlar gözlerimizin önünde tekbir getirerek saldırıyorlar
Okumayı bilmeyenler kelimeyi tevhit getirerek düşmana saldırıyorlar
Kanlı sırtı savunan peygamber komşuları Çanakkale'de yatıyor
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Mehmetçiciği saygı anıtı önünde bizde seni saygı ile selamlıyoruz
Ey kahraman asker senin merhametini tüm gönülden alkışlıyoruz
Senin gibi bir neslin evladı olduğumuz için Allah için övünüyoruz
Yaralı düşmanı kucaklayıp düşmana teslim eden asker Çanakkale'de
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Büyük kemikli kitabesini ağlayarak gururla topluca okuduk öyle
Söyleyin dünya tarihçileri, tarihte böyle ikinci bir ırk var mı? Söyle
Beş aylık çeliğe karşı imanın direnişinin kahramanlığını cihana söyle
20 Aralıkta kahpe ardına bakmadan boşaltır kemikli mevzisini öyle
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de


Büyük Anafartalar mezarlığında yürüyoruz birlikte ağır ağır
20.alay komutanı Halil Bey gel adaşım dadaşım yanıma diyor.
21.alay komutanı Yarbay Ziya Bey, Halid yanımıza geliyor
Hangi yüzle bu Çanakkale şehitleri huzuruna geldiniz diyor
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Dur deme boşuna dinlemem seni,
O topraklarda yatan dedemdir görecem onu
Bana bıraktı miras bu çenet vatanı
Şu anda kahramanlık destanını yazdığın yerdeyim atam
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Nuri Yamut Paşa anıt yaptırtır
Şehit kemiklerini tekbirlerle toplattırılır
Türkün tarihine vefa örneği bir sayfa katar
Şu Çanakkale ilçesi Gelibolu da
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Seyit onbaşı anıtı muhteşem durur
200 kiloluk mermiyle agemenmunu vurur
Düşman yenilgi acısı içinde kendini bulur.
Şu geçit vermez boğaz olan Çanakkale'de
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Şanlın Nusret gemisi gece karalığında mayın döşüyor.
Yenilmez armada mayına çarpıyor derin sulara gömülüyor
Oceanla gemisi aynı akıbetle Türkün gazabını yaşıyor
Şu geçit vermez boğaz olan Çanakkale'de
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Anzak koyunda inanılmaz mucizevî savaşlar verdik
Bu savaşta genç kınalı ana kuzusu fidanlar verdik
Tarihe türkün yenilmezlik rekorunu bir daha yazdık
Gördüğün masmavi olan yeşille bütünleşen Anzak koyunda
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Atalarım yapmış Seddulbahır kalesini boğaza hâkim bir yere yapılır
İngilizlere bu savaşta tarihin en acı yenilgisini burada yaşatılır
Ertuğrul koyu çıkarması İngiliz bir adım atamadan o mezar yapılır
O gün haçlılara karşı tarihte altın sayfalarda yer alacak zafer yazılır
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Havuzlar şehitliği kahramanlığın destanlaşan bir diğer adı
Şehitlere selam söyle ana doludan muhabbet et şefaat iste
Dikkat et adımlarına her adımda alta yatan atandır sızlar kemiği
Türkün destanlarından biri havuzlar şehitliğinde yazıldı böyle
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

Horasan ereniyim geldim dedeler namazgâhız da namaz kılıp yatmaya
Sizlerle birlikte olup biz torunlarınız için sohbet edip sizden şefaat istemeye
Benim felah gecemde gönül sarhoşluğu içinde sizinle birlikte hakka varmaya
Mehmet oğlu Halil yeniden dünya geldi manevi hazla sabah ezanlarıyla Çanakkale'de
Destanlara destan olan yurt Çanakkale'de

benyaben
19.Mart.2006, 20:52
Mehmet Akif'in şiirnden sonra en beğendiğim şiir bu şiirde her zaman duygulanırım



18 indeyiz Martın
Bir dünya çullanmış üzerimize,
Topuyla, tüfeğiyle,
Tayyare ve zırhlılarıyla
Bir dünya çullanmış üzerimize.
Ne çıkar bundan,
Türk olarak doğmuşuz bir kere.
İsterse felek,
“Her türlü cefasını toplasın gelsin”
Biziz cefaları serecek yere...
Yıl 1915
18 indeyiz Martın
Tanrım bize mi doğuyor
Kanlısırt ufkundaki gün?
Tanrım bize mi doğuyor?
Düşman!
Kendine gel biraz!
Pek tekin değildir Çanakkale'nin suyu,
Geçilmez bu boğaz...
Bizi
Ne topun yıldırır,
Ne kurşunun.
Çünkü artık
Başladı cengimiz.
Er meydanında bulunmaz dengimiz...
Sen misin Mustafa Kemal'im ileri diyen?
İşte fırladık siperden.
Sırtına yüklenmiş kahraman Seyit
276 kiloluk mermiyi
Koşuyor bataryasına ateşler içinden.
Bu mermi denizlere gömecek
Elizabet'i, Buve'yi...
Yanıyor bugün Anafartalar yanıyor,
Denizler yanıyor,
Dağlar yanıyor.
Zafer bizimdir artık
Düşman zırhlıları batıyor...
Türküz,
Muzaffer olarak doğmuşuz bir kere,
Bir karış toprak uğruna
Kimimiz şehit oluruz,
Kimimiz gazi.
Hiç değişmez bu yazı.
Dünyada her yer geçilir belki
Lakin geçilmez Çanakkale Boğazı...

Maymuncuk
19.Mart.2006, 21:11
Harika Harika Harika !!!

Başka kimin var böyle tarihi !!