PDA

View Full Version : Oyundan Zevk Alma Rehberi



Walter Sakana
29.Şubat.2008, 16:02
Giriş :

Çok uzun zamandır bu oyun ile iç içeyim. 1993’te ilk bilgisayarımı aldım, bazılarınız bilmez belki, o zamanlar önce Commodore, ardından gene aynı üreticinin çok ses getiren devrim sayılan Amiga bilgisayarları vardı. Bende ilk olarak bir Amiga500+ almıştım(Pc’ye geçişim ise 1996). Bu oyunda ilk tecrübelerimi o bilgisayarla yaşadım. O zamanki adı Championship Manager (http://forum.turksportal.net/vb//redirector.php?url=http%3A%2F%2Fwww.turksportal.ne t%2Fversiyon%2Ffm%2F1%2Fbilgi%2F) idi. Benim oynadığım ilk versiyon ise oyunun ikinci versiyonu olan Championship Manager 93/94 (http://forum.turksportal.net/vb//redirector.php?url=http%3A%2F%2Fwww.turksportal.ne t%2Fversiyon%2Ffm%2F7%2Fbilgi%2F) oldu. O tarihten bu yana hiçbir versiyonunu kaçırmadan daha sonra Football Manager ismini alan bu oyunu her zaman aynı zevk ve iştahla oynadım.

Bazen Turksportal forumlarında vakit geçirirken diğer üye arkadaşlarımdan bazılarının oyunla ilgili olumsuz eleştirilerini okuyorum. Birçoğu oyundaki bazı “saçma” ya da “mantıksız” buldukları şeylerden yakınarak oyundan zevk alamadıklarını dile getirmişler. Hatta bu tür sorunlardan dolayı oyunu oynamayı bırakanlar da var.
Peki bunca senedir nasıl böyle sıkılmadan, usanmadan belirli dönemler hariç radikal değişiklikler yapmayan, genelde baktığımızda oyun mantığı hiç değişmeyen bu oyunu oynuyorum?

Başlamadan önce birkaç şeyin altını çizmek istiyorum. Öncelikle biz oyuncular bazı şeyleri beğenmez ve eleştiri yapmazsak zaten yapımcılarda en iyiyi bulamaz. Bu doğrultuda bazı şeylerden şikayet eden arkadaşlarımı kesinlikle “siz zevk almayı bilmiyorsunuz” tarzında eleştirmiyorum, haddime de değil. Aksine yapımcılar her sene daha iyiyi yapmaya gayret ediyorsa eğer bu, bu tür eleştirileri yapan arkadaşlarımın sayesinde olan bir şeydir. Benim amacım ve yazımda seslenmek istediğim kitle “kolaya kaçan” ya da “hedeflere çabuk ulaşan” dolayısıyla doyuma kısa sürede ulaşan arkadaşlarıma.
Gelin birde şöyle oynayın;


Oyundan zevk alma rehberi :

- 1. bölüm – Takım Seçimi

Doyum noktanızı kendinize sorun, ona göre uygun bir takımla oyuna başlayın.
Takım seçimi yaparken 2 şey önemli. Biz oyuncuların hangi tip oyuncu olduğumuz ve genelde nasıl bir kariyer yapmayı tercih ettiğimiz.
Takımımız için en üst düzey 2 hedef belirledik diyelim (şampiyonluk + şampiyonlar ligi). Peki bu iki hedefe hangi seviyeden takımlarla ve en çabuk ne kadar kısa zamanda ulaşabiliriz önce buna bakalım.
zd : zorluk derecesini ifade ediyor, 1 en kolay. (İngiltere, İspanya, İtalya gibi üst düzey ligler ve Bayern Münih, O.Lyon gibi üst düzey takımlar baz alınarak. Diğer ligler ve takımlar için ise ekstra olarak Avrupa genelindeki güç seviyelerine göre zorluk derecesi eklenmeli)

1- En üst ligden (örn. İngiltere Premier League) en güçlü takımlardan biri ile oyuna başlamak.İlk sezon şampiyonlar ligine katılıyor ise o sezon, katılmıyorsa 2.sezon her iki hedefe de ulaşma şansı var. (zd 1)
2- En üst ligden zirveyi zorlayacak bir takımla oyuna başlamak. Aynı şekilde 1 yada 2 sezonda hedeflere ulaşma şansı var. (zd : 2)
3- En üst ligden orta sıra takımlarından biri ile oyuna başlamak. Şampiyonlar ligine katılmadığını varsayarsak ilk sezon lig şampiyonluğu, ikinci sezon şampiyonlar ligine ulaşma şansı var. (zd : 3)
4- En üst ligden alt sıralardan bir takım ile oyuna başlamak. Aynı şekilde 2 sezonda hedefe ulaşma şansı var. (zd : 4)
5- Bir alt ligden en güçlü takımlardan biri ile oyuna başlamak. İlk sezon bir üst lige çıkma, 2. sezon en üst ligde şampiyonluk ve 3. sezon şampiyonlar ligini kazanma şansı ile en az 3 sezon. (zd : 1 + 4)
6- Bir alt ligden zirveyi zorlayacak bir takım ile oyuna başlamak. Aynı şekilde 3. sezonda hedeflere ulaşma şansı var. (zd : 2 + 4)

7, 8, 9……. Diye bu şekilde takım seçimimizi her bir alt lige doğru kaydırdıkça hedeflere ulaşma süresi ve zorluğu da gittikçe artıyor.
Sonuçta şampiyonlar ligine katılan herhangi bir takım ile o takımın güç seviyesi ne olursa olsun mantıksal olarak olmasa da matematiksel olarak daha ilk sezonda en yüksek noktaya ulaşma şansımız var.

Gelelim “oyuncu tipi”ne. Oyuncu tiplerini şöyle sıralayabiliriz;

- Çabuk sıkılanlar : Genelde takım seçiminde çok kararsız kalırlar, uzun süre düşündükten sonra bir takım seçerler. Ancak nasıl bir takım seçerlerse seçsinler kısa sürede sıkılırlar. Çabuk gelen başarıdan olduğu kadar daha alt seviyeden başladıkları zamanda bir süre sonra sıkılarak yarıda bırakırlar. Keşke bu takımı almasaydım derler.
- Kariyer yapmayı sevenler : Genelde favori olmayan takımlar ile oyuna başlamayı tercih ederler. Pek şans verilmeyen bir takımı alıp en üst seviyelere çıkarmak isterler. Oyun süreleri uzundur, genelde en az 5 sezon oynarlar. Oyundan en çok zevk alan tiplerdir.
- Öylesine oynayanlar : Takım seçimleri çabuk olur, fazla düşünmez ilk gözüne çarpanı yada oyunu açarken akıllarında olan bir takımı seçerler. Detaylarla fazla uğraşmazlar. Genelde kopuk kopuk zaman dilimlerinde oynarlar, bir süre oynamaz daha sonra daha önceden kaydettikleri bir oyunu açıp birkaç maç yapıp çıkarlar. Genelde vakit geçirmek için oynayanlardır.
- Kısa kariyer sevenler : Güçlü takımlardan birini alırlar, transfer canavarlarıdır. Oyundaki neredeyse tüm yıldızları bilirler. Hemen kadrodaki işe yaramaz oyuncuları satıp yıldızları kadrolarına katarlar. Sıkılana yada istedikleri kadroyu kurup en üst düzey kupaları alana kadar oynar sıkılınca yeni kariyer açarlar.

Özetle : Çabuk sıkılıyorsanız yapacak bir şey yok, kafanıza uygun bir takımı alıp vakit geçirmeye bakın. Ben alt liglerden bir takımı alıp yukarılara taşımak istiyorum ama zorluklar ve saçmalıklar hedefimden bir sene daha çalınca sinirleniyor ve sıkılıyorum diyorsanız ya forumlardan yardım alın (oyuncu yada taktik seçimi için) yada hedeflerinize daha yakın (daha güçlü) bir takım seçin. Zorluklardan hoşlananlar için diyecek bir şey yok, siz zaten yeterince zevk alarak oynuyorsunuz. Hedeflerine çabuk ulaşanlar ise her sezon aynı şeyler tekrarladığından bir süre sonra sıkılabilirler. Onlara tavsiyem ise kendinizi hedeflerden bir ya da birkaç adım uzaklaştıracak bir takım seçip oynama sürenizi uzatmanız.

- 2. bölüm – Yardımcı Programlar

Oyunun kendi editörünü açıp ya da internetten bulduğu yardımcı programlarla özellikle oyuncuların potansiyellerine (Potential Ability) bakan ve transferlerini ona göre yapanlar bence oyundan alınacak zevkten önemli bir miktarda feragat ediyorlar. Her şeye kolayca ulaşmak ya da istediği gibi düzenlemek bana göre keşfetmenin verdiği hazdan çok uzak. Ben bunlara hile programları gözüyle bakıyorum ve yıllar önce bir kez deneyip oyun zevkimi elimden aldıklarından bu yana kullanmıyorum.

- 3. bölüm – FM Siteleri

Siteleri genelde neyin ne olduğunu öğrenmek ya da takıldıklarınıza cevaplar bulmak için kullanın. Ya da forma paketleri, skinler gibi görselleri edinmek için. En iyi oyuncuları, taktikleri, antrenman programlarını vs. keşfetmek için değil fikir alışverişinde bulunmak için vakit geçirin. Bu keşifleri oyun içerisinde kendiniz yapın, keşfettikçe daha çok zevk alırsınız. Bunları söylerken FM sitelerine girmeyin demiyorum aksine bende burada oyuncular, taktikler yada antrenman konularında bilgi alışverişi yapıyorum, ilgimi çeken konuları okuyorum, forma paketlerini indiriyorum. Bu sitede geçirdiğim her vakit sonrası FM oynama isteği uyanıyor ve hemen oyuna dalıyorum.

- 4. bölüm – Detaylar

Sizi sıkan özellikleri (basın toplantısı, takım konuşması, antrenman gibi) uğraşamam yada uğraşmaktan sıkılıyorum diyorsanız asistanınıza bırakın. Hatta oyuncu satışlarını bile otomatiğe ayarlayabilirsiniz ve tek tek gelen tekliflerle uğraşmazsınız.

- 5. bölüm – Bakış Açısı

Her şeyden önce bu bir oyun, bunu unutmamak lazım. Elbette ki gerçekçiliğe ne kadar yaklaşırsa biz oyuncularda o kadar keyif alırız oynarken. Ancak beklentileri çok üst seviyelerde tutarsak kolay kolay beğenmeyiz ve oynadığımız oyundan zevk alamayız. 3D maç motorunda oyuncular saçma sapan hareketler yapabilir ya da aynı tarz pozisyonlar kendini tekrar edebilir.
Şunu unutmamak lazım ki Football Manager çok detaylı ve içeriği çok zengin bir oyun. Yapımcıların işi kolay değil, en iyi sonucu alabilmek için yapmaya çalıştıkları :
- Binlerce oyuncunun profillerini ve kariyer geçmişlerini oluşturup gerçeğe en yakın şekilde oyuna yansıtmak.
- Nerdeyse dünya genelinde tüm liglerdeki takımları finans durumundan stadyumlarına kadar her detayıyla eklemek.
- Oyuncu ve takımların yanı sıra hakemleri de gerçeğe en yakın şekilde oyuna eklemek.
- Dönem dönem oyuna radikal özellikler getirmek. Önce 2D ardından 3D maç motoru gibi.
- Ve antrenmanlardan basın toplantılarına kadar daha birçok detay…

En önemlisi de genel kullanıcı profiline uygun sistem özellikleri isteyen bir sonuç ortaya çıkarmak. Çok üst düzey bir işlemci ve ekran kartı isteyen bir oyun yapsalardı sizce oyunu oynayabilen kaç kişi olurdu dünyada?
Mesela 3D maç motorunu ilk duyduğumuzda hepimiz büyük bir beklenti ve merak içine girdik. Bu beklentilerimiz çok üst seviyelerde olduğu içinde birçoğumuz ortaya çıkan sonuca burun kıvırdık. Aranızda gerçekten iyi bir sisteme sahip olan ve oyunla ilgili beklentileri de bu doğrultuda olanlar var. Ancak çok büyük bir çoğunluk sizin sahip olduğunuz sisteme sahip değil. Dolayısıyla yapımcılarda bu konuda “orta yolu” bulmak durumundalar.
Tabi ki yapımcılar tüm bunlar için uğraşırken bunu babamızın hayrına yapmıyorlar.
Onların formülü açık :
Müşteri memnuniyeti + Genel sistem gereksinimleri ortalamasını yakalama = O kadar çok satış !
Bizde sonuçta bu oyunu parayla aldığımız için aldığımız üründen memnun olmadığımız zaman en doğal hakkımızı kullanarak onları eleştiriyor ve daha iyisini yapmaları konusunda zorluyoruz.


Son Söz :


Eğer tüm maçlarımızı kazansak, her sene şampiyon olsak ve istediğimiz her oyuncuyu alsak o zaman oyunun ne zevki ne anlamı kalıyor? Kaybettiği bir maçta sinirlenip oyundan çıkan ve tekrar açıp aynı maçı oynayanda çok var aramızda. Oyunun eksikleri kadar bazı şeyleri de biz kendi kendimize yapıyor ve oyun zevkimizi farkında olmadan azaltıyoruz bence. Ara sıra yenilmenin, istediğiniz oyuncuyu başka takıma kaptırmanın, şampiyonluğu son maçta kaçırmanın zevkini de yaşayın. Emin olun bunlar oyuna güzellik ve gerçekçilik katan unsurlar. FM2009’da eski versiyonlara nazaran çok daha fazla yıldız oyuncu var, bilinen isimlerin dışına çıkın yenilerini keşfetmeye ya da altyapıdan potansiyeli olan bir oyuncunuzu yeni bir yıldız yapmaya çalışın. Oyundaki bir çeşit “bug” olan kornerlerden gol atma yöntemlerini uygulamaktansa gerçek hayatta teknik direktör olsaydım kornerler için nasıl bir taktik verirdim diyerek onu uygulamaya ve kendi yöntemlerinizi bulmaya çalışın. Gerçek futboldan çok uzak abuk subuk dizilimlerle her maç 4-5 gol atarak kazanmaktan zevk alıyorsanız ne diyebilirim ki. Bu lafım bir eleştiri değil çünkü her maçı kazanarak yada dediğim şekillerde gol atarak oyundan zevk alanlar olabilir ve bence onlar o şekilde oynamalıdır. Çünkü amacımız oynadığımız oyundan keyif almak.

Not : Yazımın özeti sanki Football Manager’i savunuyormuşum gibi oldu belki ancak hayır, FM’i değil kendi oynayış tarzımızı tartışmak istedim.

Siz oynayış tarzınızla gerçeğe ne kadar yaklaşırsanız oyunda size o derece gerçekçilik sunar.
Bence…

hezzo
01.Mart.2008, 21:17
çok güzel bir yazı olmuş eski fmciler maalesef artık az söz alır oldu. o yüzden hala benim gibilerin olduğunu görmek beni mutlu etti. teşekkür ederim. iyi oyunlar

zazanas
01.Mart.2008, 23:32
Öncelikle cok güzel bir yazı olmus ve de cok iyi özetlemissiniz. Bilindiği gibi FM 2009 diğer serilere oranla hem daha zor hem de daha fazla ayrıtıya girilmiş durumda. Oyuncular da eskiden kalba bazı alışkanlıklara sahipler. Eskiden bir taktik kurar 3-4 sezon gol rekorları kırarak tüm kupaları alırdık. Bu seride artık böyle bir sey mümkün değil biliyoruz. Zaten gerçek hayatta da böyle bir şey yok hepimiz yasayıp görüyoruz. Örnek olması açısından Barcelona.
Ama bir gerçek olan sey ise insanların ne kadar zamana sahip oldukları. Kendi adıma konusim oyunu oynamak için fazla zamana sahip değilim o yüzden oturup detaylı bir taktik ayarlayamıyorum. Ancak internetten bulduğum basarılı taktikleri indirip uyguluyorum ama açıkcası oyundan da fazla zevk almıyorum. Ama bildiğim oyunu böyle olmasını isteyen oyuncu sayısı da fazlasıyla fazla.
Halbuki kendi fikrimce yapımcılar oyna zorluk derecesi koysalar (en azından maç motoru için) daha az deneme yanılma yolu ile insanların oyuna tutunma isteği artar ve oyundan alınan zevk daha fazla maksimize edilmiş olur gibime geliyor.

cess41
02.Mart.2008, 00:26
Öncelikle gerçekten yararlı ve güzel bir yazı olmuş.Emeğin için teşekkürler.Bu sene gerçekten taktik konusunda baya bir zorluk katmışlar oyuna.Ama 3D görüntüsünü koyarakta maçı hissederek,gerçek bir manager gibi sahaya hakim oluyorsunuz.Ben ilk başlarda 2D olarak seyrediyodum maçları bazen commentery falan bile yaptığım oluyordu.Ama şimdi 3D olarak çoğu maçı izliyorum ve takımın sahadaki genel yayılışını çok iyi gözlemliyebiliyorum.Bu da taktik konusunda baya bir yardımcı oluyor.Size tavsiyem oyunu 3D olarak seyretmeniz.Takımınızın eksilerini ve artılarını çok iyi göreceksiniz bence.

Walter Sakana
02.Mart.2008, 11:12
çok güzel bir yazı olmuş eski fmciler maalesef artık az söz alır oldu. o yüzden hala benim gibilerin olduğunu görmek beni mutlu etti. teşekkür ederim. iyi oyunlar

emin olun bende çok mutlu oldum :)
.
.
.
Birleştirilen Mesaj:

Ama bir gerçek olan sey ise insanların ne kadar zamana sahip oldukları. Kendi adıma konusim oyunu oynamak için fazla zamana sahip değilim o yüzden oturup detaylı bir taktik ayarlayamıyorum. Ancak internetten bulduğum basarılı taktikleri indirip uyguluyorum ama açıkcası oyundan da fazla zevk almıyorum. Ama bildiğim oyunu böyle olmasını isteyen oyuncu sayısı da fazlasıyla fazla.

Evet haklısınız, yazımda da "oyuncu tipleri" olarak değindiğim bölümde anlatmak istediğimde buydu. Yorumunuz için teşekkürler.

Walter Sakana
02.Mart.2008, 11:24
Ben ilk başlarda 2D olarak seyrediyodum maçları bazen commentery falan bile yaptığım oluyordu.Ama şimdi 3D olarak çoğu maçı izliyorum ve takımın sahadaki genel yayılışını çok iyi gözlemliyebiliyorum.Bu da taktik konusunda baya bir yardımcı oluyor.Size tavsiyem oyunu 3D olarak seyretmeniz.Takımınızın eksilerini ve artılarını çok iyi göreceksiniz bence.

Aynen katılıyorum, her ne kadar bir çok arkadaşımız maçı izlerken taktiklerinin sahaya bekledikleri gibi yansımadığından yada oyuncuların saçma sapan hareketler yaptığından vs... yakınsalarda, bence FM2009 3D maç motoru ile eski FM versiyonlarına göre çok daha fazla "simulasyon" hissi veriyor. Elbette ki eksikleride çok ancak ilk kez denenen 3D maç motoru için ortaya çıkan sonuç bence fena değil. Yorumlarınız için teşekkürler.

OMANA
03.Mart.2008, 06:20
bu yazını bir başlangıç olarak alıyorum değerli kardeşim sanki yazacak daha başka şeylerinde var gibi..yazını kopyalayıp yanı başlarına koymaları lazım özellikle bizim gibi ihtiyarlar değilde yeni başlayan gençler...

anlatım uslubunu ve sadeliğinide beğendimi de söyleyebilirm...

Walter Sakana
03.Mart.2008, 15:13
bu yazını bir başlangıç olarak alıyorum değerli kardeşim sanki yazacak daha başka şeylerinde var gibi..yazını kopyalayıp yanı başlarına koymaları lazım özellikle bizim gibi ihtiyarlar değilde yeni başlayan gençler...

anlatım uslubunu ve sadeliğinide beğendimi de söyleyebilirm...

Öncelikle yorumun için teşekkür ederim. Sadece sana değil, bu ve diğer gönderilerime zaman ayırıp okuyan ve yorumlarını paylaşan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

Yazacak başka şeylerim olduğu ile ilgili teşhisin doğru :) Mümkün olduğunca forumlarda araştırma yapıp diğer arkadaşlarımın yazılarıyla veya değindikleri konularla ilgili benzer yazılar yazmamaya ve hakkında pek fazla şey yazılmamış konularda fikirlerimi paylaşmaya çalışıyorum.

Sekopej
03.Mart.2008, 16:52
Çok güzel bir paylaşım, zamanla unutulup aşağılara kaymasın diye sabitliyorum. Teşekkürler.

Walter Sakana
03.Mart.2008, 19:43
Çok güzel bir paylaşım, zamanla unutulup aşağılara kaymasın diye sabitliyorum. Teşekkürler.

Teşekkür ederim

enisskywalker
04.Mart.2008, 01:42
teşekkürler gerçekten her fm cinin dikkatle okuması gereken bir yazı

juanov
15.Mart.2008, 23:24
çok güzel bir yazı.oyuncu profilleri de çok doğru olmuş.oyundaki bazı hatalar bizi oyundan soğutsa da fmnin alternatifi yok bu yüzden oyundan zevk almaya çalışmalıyız

nannar
16.Mart.2008, 00:13
Kariyer yapmayı sevenler : Genelde favori olmayan takımlar ile oyuna başlamayı tercih ederler. Pek şans verilmeyen bir takımı alıp en üst seviyelere çıkarmak isterler. Oyun süreleri uzundur, genelde en az 5 sezon oynarlar. Oyundan en çok zevk alan tiplerdir.


:D:D:D ben bu gruba dahilim sanırım :D:D:D ben de bu merete 1997-1998 sezonuyla başladım ve hala da zevkle devam ediyorum:D her türlü takımı alıp yönetmekten zevk alıyorum...ligi ya da sırası farketmez... kendi oyun mantalitemi ve futbol felsefemi yansıtıyorum açıkcası oyuna :D forumda "Nannar nasıl futbol oynar ?" diye anket açsak bence çoğu kişi iyi oynadıgımı düşünür ama gel gelelim normalde futbolu çok sevmeme rağmen oynamayı beceremeyen biriyim yawww :D

yazıyı yazanın da emeğine sağlık .... :)

Nedvedmania
16.Mart.2008, 00:27
1992 doğumluyum ama Commodore oynadığımı hatırlıyorum :D Ne oyunlar vardı be onda :) Ufacık yaşıma rağmen satranç oynardım :D

Ben Ankaraspor u aldım . Ama sıkıldım ve oyunu bıraktım. Şimdi bu rehberi okuyorum bakalım tekrar oyuna dönebilecekmiyim :)

Wolly
16.Mart.2008, 00:35
Gerçekten güzel bir rehber.Deneyim ve bilgi sahibi olmak güzeldir,onu başkaları ile paylaşma erdemini göstermek ise daha güzel.Emeğine sağlık abi...

serkanhervenik
18.Mart.2008, 05:26
Öncelikle teşekkürler aynı kafadan birilerinin olduğunu bilmek çok güzel,yazını sıkılmadan okudum,sanırım bende kariyer yapmayı sevenler grubundanım.

mustafa35
18.Mart.2008, 05:45
Güzel bir yazı olmuş eline sağlık.

Raistlin1
19.Mart.2008, 04:59
çok güzel bir yazı olmuş eski fmciler maalesef artık az söz alır oldu. o yüzden hala benim gibilerin olduğunu görmek beni mutlu etti. teşekkür ederim. iyi oyunlar


İlk cm mi bundan 12 sene önce oynadım abi heralde ölünceye kadarda oynıcam :D herkeze iyi oyunlar

Jet_X
20.Mart.2008, 10:00
Süper bir yazı teşekkürler.

xuq
11.Mayıs.2009, 11:49
Düşüncelerini paylaşman benim açımdan çok iyi olmuş zorluk seviyelerini ve oyundan zevk almak için yapılabilecekleri sıralamışsın.Bende ne zamandır düşme hattında olan bir takım çalıştırmayı düşünüyordum .Şimdiki kariyerimde Bayern münih ve Interi yönettim 6.sezonum oyun nerede noktalanıyorsa oraya kadar gitmekte kararlıyım.Belki yeri gelicek çok sıkılıcam ama belli bir süreden sonra düşme hattında takımları çalıştırmaya başlıycam.Oyuna yeni bir heyecan gelicek.çok teşekkürler arkadaşım.

E.Cartman
20.Mayıs.2009, 01:41
AsLında düşmeye oynayan takımLarLa oynamanın zevki başka oLuo ilk oynamaya başLayışm yaşmdan doLayı CM 03/04 le olmuştu ondan beri tamamen bir menejerlik hastası oLdum. CM 03/04 GSyLe ilk kariyerimi açtıktan sonra 23. haftada kovulmuştum ve 28 haftada kendimi maLatyaspor da bulmuştum. İşte oyuna hayranLık tam bu transferde başLadı ilk sene maLatyaspor u kümeden kurtardım. ikinci sezon Türkiye Kupası şampiyonLuğu ve Lig 3.lüğü üçüncü sezon UEFA kupası yarı finaLi oynadmm ve Lig ŞampiyonLuğu. 4. Sezon şampiyonLar Liginde Uefaya ordan yine Yarı finaL elemesi ve 5. Sezonumda büyük başarı ŞampiyonLar Ligi ŞampiyonLuğu ve Süper Kupa ŞampiyonLuğu tabi 3. Sezonun sonunda GS naaptıını anLayarak beni çağırsada geri dönmedim MaLatyada Kaldım. 6.Sezonda da Gaziantepspora transfer oLdum ama maLatyadan ayrıLmak gerçekten zor oLdu. Sonra Oyun bitti ztn :D FM Geldi :D:D:D

garydelgadov
20.Mayıs.2009, 02:07
Bende bu oyunLa cm03/04 sayesinde tanıştım.İlk başLarda sadece Beşiktaşı aLdığım için hep zevk aLıyordum.DiabLo taktiğine gerekLi oyuncuLarı aLınca kısa yoLdan başarı geLiyordu.Ama sonra oyunun derinLikLerine daLıp başka takımLarı aLmaya başLayınca tam oLarak oyunu çözdüm diyebiLirim.
KoLay bir oyun oLan fm 05ten sonra zor bir 06 bekLiyordu beni.BeşiktaşLa nerdeyse küme düşecektim.Bu reziLLik artık günLük hayatıma da yansımaya başLamıştı.Sonra ReaL Madridi açtımve babamın himayesinden kurtuLup kendi taktiğimi yaptım.Bana inanın hayatta hiçbir şeyden u denLi zevk aLmamıştım.O sene şampiyon oLdum.HakLı bir gururdu bu benim için...
OKS sınavı yüzünden fm 2007yi hiç oynayamadım.Sonradan geLen 08 benim vitrin oyunum oLdu.Kısa süreLi oLan "manager" oyununun içinde adeta kendimLe hesapLaşma oyunumdu.Oyunun zorLuğu ve kısıtLı zamanım beni forumdan taktik aLmaya itiyordu.Ve her ne kadar başarıLıyım,zevk aLıyorum desemde kendimi kandıramazdım.İçimde bir huzursuzLuk vardı.Sonra kendi taktiğimi yapıp kazandığım iLk maç benim için miLattı adeta...
Yine yoğun bir okuL dönemi nedeniyLe 2009u henüz aLamadım.Ama aLır aLmaz metni tekrar okuyacağım.ÜsLubunuzu çok beğendim hocam.TeşekkürLer rehber için.:)

Mercenary
20.Mayıs.2009, 04:37
96yla başlayıp 01-02de altın çağımı yaşadıktan sonra bayaa bi ara vermiştim 09la geri döndüm menejerlik kariyerime :) zamaninda okula bile gitmeyip oturup maltepesporu dünya kulübü yapardim hey gidi günler. Bu yaziyi okudugumda inanin icim kıpırdandı aldım yine Maltepesporumu hedef TSL :) cok gusel yazmıssın ellerine saglık gercekten

Walter Sakana
20.Mayıs.2009, 08:54
kendinizle ilgili anılarınız ve güzel yorumlarınız için hepinize sonsuz teşekkürler... işten arta kalan kısıtlı zamanımda tek tek cevap yazamıyorum ancak tüm yorumları sürekli takip ediyorum. sizden bişe rica edeceğim, bu yazıyı kendinizin yazdığını farzedip gelen yorumları kendinize yazılmış gibi baştan sona bir okuyun neler hissettiğimi anlayacaksınız :) tekrar tşkler

15cnbrk12345
26.Mayıs.2009, 22:35
Bu sene ÖSS ye hazırlanıyorum bu nedenden dolayı ne fm ne de herhangi bir oyun oynamadım ama uzun süredir bu forumda cogu şeyi takip ediyorum ve gittikce sabırsızlanıyorum oyunu oynamak için ki senin yazını okuduktan sonra bu sabırsızlıgım bir derece daha arttı. Ayrıca her ne kadar senin gibi düşünenenlerin sayısının az oldugunu düşünsende bence oldukça fazla ve senin bu kişilerin fikirlerine tercüman oldugunu düşünüyorum. Bu oyun bana kalırsa bir "hayat tarzı" bazı kişilerin de dediği gibi. Ornegin cogu zaman gercek hayatta da kolaya kacan insanlardan bu oyunu oynayan varsa cogu zaman hazır yapılmıs taktiklere ulaşmak isteyecektir ki bende cogu zaman aynı şeyi yaptım ve bende genelde kolaya kacanlardanımdır ama bu belkide bi karakter meselesi =) ama demek istedigim bu yazıyı okuyunca içimden bunları yazmak geldi ve cogu fikrim de değişti aslında içimde var olan fikirlerde bunlardı ama daha da iyi anladım yani benimde fikirlerime tercüman olmuş oldun o yüzden teşekkür ediyorum hem verdiğin emeğe hemde bana yararına =)) 14 Haziran gecesi başlıyorum =)

Walter Sakana
27.Mayıs.2009, 04:02
Bu sene ÖSS ye hazırlanıyorum bu nedenden dolayı ne fm ne de herhangi bir oyun oynamadım ama uzun süredir bu forumda cogu şeyi takip ediyorum ve gittikce sabırsızlanıyorum oyunu oynamak için ki senin yazını okuduktan sonra bu sabırsızlıgım bir derece daha arttı. Ayrıca her ne kadar senin gibi düşünenenlerin sayısının az oldugunu düşünsende bence oldukça fazla ve senin bu kişilerin fikirlerine tercüman oldugunu düşünüyorum. Bu oyun bana kalırsa bir "hayat tarzı" bazı kişilerin de dediği gibi. Ornegin cogu zaman gercek hayatta da kolaya kacan insanlardan bu oyunu oynayan varsa cogu zaman hazır yapılmıs taktiklere ulaşmak isteyecektir ki bende cogu zaman aynı şeyi yaptım ve bende genelde kolaya kacanlardanımdır ama bu belkide bi karakter meselesi =) ama demek istedigim bu yazıyı okuyunca içimden bunları yazmak geldi ve cogu fikrim de değişti aslında içimde var olan fikirlerde bunlardı ama daha da iyi anladım yani benimde fikirlerime tercüman olmuş oldun o yüzden teşekkür ediyorum hem verdiğin emeğe hemde bana yararına =)) 14 Haziran gecesi başlıyorum =)

sabırsızlığının artması için kötü bir zamanlama olmuş :) öncelikle ÖSS de başarılar, umarım gönlüne göre ve sana ileriki yaşamın için en hayırlı olacak yeri kazanırsın. Ondan sonra FM için bolca ve daha keyifli zamanlar senin olur zaten.

15cnbrk12345
27.Mayıs.2009, 21:43
sabırsızlığının artması için kötü bir zamanlama olmuş :) öncelikle ÖSS de başarılar, umarım gönlüne göre ve sana ileriki yaşamın için en hayırlı olacak yeri kazanırsın. Ondan sonra FM için bolca ve daha keyifli zamanlar senin olur zaten.

Aynen katılıyorum .. Teşekkürler =)

Sirius Black
02.Haziran.2009, 12:41
Yazıyı almak için izin almışlarmı bilmiyorum ama, bilgilendirmek istedim...
http://www.hamachiturk.com/fm-den-zevk-alma-rehberi-t27664.html?
İzinsizse bence gerekeni yapın.

Walter Sakana
02.Haziran.2009, 16:05
Yazıyı almak için izin almışlarmı bilmiyorum ama, bilgilendirmek istedim...
http://www.hamachiturk.com/fm-den-zevk-alma-rehberi-t27664.html? (http://forum.turksportal.net/vb//redirector.php?url=http%3A%2F%2Fwww.hamachiturk.co m%2Ffm-den-zevk-alma-rehberi-t27664.html%3F)
İzinsizse bence gerekeni yapın.

Bilgilendirme ve emeğe saygın için çok teşekkür ederim arkadaşım. Linke baktım, maalesef kaynak belirtmeden yayınlamışlar ama önemli değil. Çünkü bir FM tutkunu olarak öncelikli amacım farklı, senin gibi arkadaşlar vermek istediğim mesajları aldıktan ve bazı şeylerin farkında olduktan sonra yayınlasınlar sorun değil benim için.

Alicanfmfan
02.Haziran.2009, 16:06
Zevk almak istiyorsan oyunu uninstall etsen daha iyi olur :D

handsomeb
02.Haziran.2009, 20:31
Ellerinize sağlık yazı gerçekten çok aydınlatıcı ve güzel olmuş.Bende menajerlik oyunlarını CM03/04'ten beri oynuyorum.Evimde bilgisayar yokken internet cafelerde özellikle FM serisi çıktıktan sonra gece 3'lere kadar sabahladığımı bilirim.
Bende gerçekçi oynamaktan keyif alıyorum bu oyunu abartı taktikler yerine genel olarak uygulanan standart taktiklerle oynayıp başarılı olmak daha çok keyif veriyor özellikle FM 2005 serisinde Fenerbahçe'yle başladığım kariyerlerde genelde ilk sezon kovulup(mesela bunu oldukça gerçekçi yapmışlar :D ) sonra başka takım yönetirken geri çağrıldım ve güzel başarılar kazandırdım.Sonuç olarak oyunun hataları da olsa hepimizin bir şekilde vaktini harcadığına göre güzel bir oyun olduğunu düşünüyorum.Herkese bol FM'li günler :)

Varonil
02.Haziran.2009, 20:44
Ellerinize sağlık,çok hoş bir yazı olmuş.

Ben kariyer yapmayı sevenler kategorisinde gördüm kendimi,o halde yeterince zevk alıyorum bu oyundan.Vakit bulamıyordum epeydir oynamak için,bu hafta yeni bir kariyere başlayacağım ..

Atletico Fan
03.Haziran.2009, 00:24
Ben de o alt liglerden takımları çıkarmayı seviyorum daha heyecanlı ve zevkli bence

ForeverFener
07.Temmuz.2009, 00:23
Söyledikleriniz doğru ama gerçekci olabilmek için Türkiyedeki takımlar başta olmak üzere avrupadan da özellikle real madrid gibi takımlarda başkan kimliğiyle takımın başında olmak lazım.Çünkü transferler filan sagolsun başkanlarımız tarafından isteniliyor ve yapılıyor.

erezel
30.Temmuz.2009, 21:47
Ben de Amiga dan beri FM oynayan oyunculardan biri olarak bu yazıdaki tüm ifadelere katılıyorum. Artık işlerim gereği çok az zaman bulup oynamama rağmen FM den gerçekten çok zevk alıyorum. Transfer, training, taktik vs derken tüm zamanımı tüketiyorum ve ancak bir kaç maç yaptığımı görüyorum.Şu anki FM nin geldiği noktada CM 94'ten beri bozulmayan ''oynanabilirlik'' ve ''gerçekçi hava'' yı gördükçe SI deki bu işin başında olan yazılım ustalarına saygı duyuyorum. FM 2010 dan çok umutluyum. 3D üzerinde durmalarına gerek yok. Zaten 3D ye hiç bir zaman ihtiyaç hissetmemiştik. Önemli olan gerçekçiliğin ve oynanabilirliğin nereye geleceği....

okan444555
22.Ağustos.2009, 13:36
Ellerine sağlık gerçekten çok amacına uygun ve nitelikli bir yazı olmuş.

ThersoN
06.Eylül.2009, 01:49
- Çabuk sıkılanlar : Genelde takım seçiminde çok kararsız kalırlar, uzun süre düşündükten sonra bir takım seçerler. Ancak nasıl bir takım seçerlerse seçsinler kısa sürede sıkılırlar. Çabuk gelen başarıdan olduğu kadar daha alt seviyeden başladıkları zamanda bir süre sonra sıkılarak yarıda bırakırlar. Keşke bu takımı almasaydım derler.


benim için bi hastalık oldu bu sanırım son 1 ayda yarı sezonda kapattıgım kariyerlerin haddi hesabı yok sanırım 20yi bulmuştur. ayrıca 2 sezonda 3-4 kupa aldıktan sonra oyun dünyasının lideri sen oluyorsun kendini yönlendirmek zor oluyor, liverpoolda 2 sene şampiyonluk bi dolu kupa aldım daha öncesinde bi sene benficada 1 şampiyonluk birde uefa kupası kaldırmıştım, liverpool takımım herşeyi yapıyordu, torres gol kralı, gerrard aquilani falan dünyanın en iyi oyuncusu seçiliyordu, sıkıldım kariyer yapıyım dedim sözleşme imzalamadım bi ay kadar sonra Man Utd nin başına geçtim yarım sezon oynadım ama inanın tüm maçları tatile çıkıp asistana bıraktım, sonunda liverpooldan 4 yedigimi görünce oyunu sildim :D, daha öncesinde ilginç ligler açtım güney afrika, yunanistan, brezilya, arjantin falan denedim olmadı, dünya ligi yamasını indirdim onu da sevemedim. Böyle tvde ya da nette bişiy görüp yeni kariyer açma hevesi insana bi an yansıyor ama oyuna başladıktan 2-3 saat sonra sıkılıyorsunuz, bunu çözebilen varsa lütfen anlatsın, herhalde tek çözüm bi süre oyuna ara vermek.

LifeYourself
06.Eylül.2009, 03:14
şampiyonluğu son maçta kaçırmanın zevkini de yaşayın.bu bana olmuştu ama ben 90. dk da şampiyon olmuştum:DSon maçtı bu maçı kazanırsam leciesteri şampiyon yapıcaktım yanlış hatırlamıyorsam 1-1 mi ne oldu maç çok saçma 1 gol yemiştik.Diyordum gitti şampiyonluk falan sonra hiç beklemediğim bek oyuncum çat diye topa vurdu ve golü attı kendime inanamadım leicesterla 5. sezonda şampiyon olmuştum.Sanırım bende kariyer sevenlerdenim:D

bu arada yazanın eline sağlık...

angoscia
06.Eylül.2009, 04:23
süper rehber olmuş

Walter Sakana
06.Eylül.2009, 04:52
benim için bi hastalık oldu bu sanırım son 1 ayda yarı sezonda kapattıgım kariyerlerin haddi hesabı yok sanırım 20yi bulmuştur. ayrıca 2 sezonda 3-4 kupa aldıktan sonra oyun dünyasının lideri sen oluyorsun kendini yönlendirmek zor oluyor, liverpoolda 2 sene şampiyonluk bi dolu kupa aldım daha öncesinde bi sene benficada 1 şampiyonluk birde uefa kupası kaldırmıştım, liverpool takımım herşeyi yapıyordu, torres gol kralı, gerrard aquilani falan dünyanın en iyi oyuncusu seçiliyordu, sıkıldım kariyer yapıyım dedim sözleşme imzalamadım bi ay kadar sonra Man Utd nin başına geçtim yarım sezon oynadım ama inanın tüm maçları tatile çıkıp asistana bıraktım, sonunda liverpooldan 4 yedigimi görünce oyunu sildim :D, daha öncesinde ilginç ligler açtım güney afrika, yunanistan, brezilya, arjantin falan denedim olmadı, dünya ligi yamasını indirdim onu da sevemedim. Böyle tvde ya da nette bişiy görüp yeni kariyer açma hevesi insana bi an yansıyor ama oyuna başladıktan 2-3 saat sonra sıkılıyorsunuz, bunu çözebilen varsa lütfen anlatsın, herhalde tek çözüm bi süre oyuna ara vermek.

Aynı şey bir çoğumuz için geçerli. Tüm kupaları kazandıktan sonra oyuna bağlayıcı bir sebep kalmıyor ve sıkılmaya başlıyoruz. Ama sonuçta o kupaları kazanana kadar geçirdiğimiz bir vakit var. Benim yazıda bahsettiğimde o vakiti arttırmak için bir şeyler yapmalıyız ki çabuk sıkılmayalım.

Mesela ben Fm2009'u ilk aldığımda GS ile oyuna başladım. 2013 e kadar oynadım ve ilk sezon dışında her sene şampiyon oldum. 2. sezon Uefa'yı aldım. Birkaç kez de Türkiye kupası ve süper kupayı aldım. Geriye bir tek şampiyonlar ligi kalmıştı. En son onu da sanırım 2012'de kazanmıştım ve ondan sonra eski tadı vermemeye başladı bende 2013 te kariyeri noktaladım.

Ardından burda forumda bir süre vakit geçirdikten sonra (gene senin dediğin gibi) tekrar oyun hevesi geldi ve Tottenham kariyeri açtım. Ancak çok kısa sürede yıldızlar topluluğu bir takım yaratınca sıkıldım ve ilk sezonu tamamlamadan kapattım. Tekrar GS kariyeri açtım, gene 2013'e kadar oynadım. Gerçekten zevkli bir kariyer olmuştu. Bu sefer avrupa kupası alamadan o kariyeri de noktaladım.

Yeni bir heyecan arıyordum ve sitede kariyer yayınlamaya karar verdim. Takım olarak bir heyecanı olsun diye yaşadığım kentin takımı İskenderun Demirçelik Sporu aldım. 6 sezonluk bir kariyer yayınım oldu ve oldukça keyifliydi benim için. O kariyeri sonlandırma sebebim crash dumps'tan dolayı oyunda oluşan bazı hatalardı yoksa 2010 çıkana kadar devam etmeyi düşünüyordum. Şimdi Hull City ile yeni bir kariyerde ilk sezonumdayım ve gene çok zevkli gidiyor.

Yani özetle kendimi sınayarak ve sorarak oyundan aldığım zevk ve heyecanı mümkün olan en üst seviyede tutacak kariyerler açtım, skinler, yüz paketleri, logolar indirerek oyunuma görsel güzellikler kattım ve Fm2010'un çıkmasına az bir süre kala hala zevkle Fm2009 oynuyorum. Bunda Turksportal'da geçirdiğim vakitlerinde büyük etkisi var, burada geçirdiğim her vakit Fm oynama isteğimi arttırıyor.

Not: Mesela sitedeki diğer arkadaşlarda ortak kariyerler veya diğer organizasyonlarla halen oyundan zevk alabiliyorlar. Kariyer yayını gerçekten tek başına oynamaktan çok farklı, böyle bir deneyimin yoksa tavsiye ederim.