PDA

View Full Version : 26.Cumhurbaşkanlığı Kupası



Sekopej
13.Ekim.2010, 20:22
Fenerbahçe Ülker ile Efes Pilsen bu akşam 26.Cumhurbaşkanlığı Kupası için İstanbul Abdi İpekçi Spor Salonu'nda karşı karşıya gelecek.

İki takım resmi maçlarda bugüne kadar 102 kez ligde, 9 kez Türkiye Kupası'nda, 3 kez Cumhurbaşkanlığı Kupası'nda, 2 kez Avrupa Koraç Kupası'nda ve 1 kez de GSGM Kupası'nda olmak üzere toplam 117 kez karşılaştı. Bu maçların 44'ünü Fenerbahçe Ülker kazanırken, 73 maçtan Efes Pilsen galip ayrıldı.
Fenerbahçe Ülker ile Efes Pilsen Cumhurbaşkanlığı Kupası finallerinde 3 kez karşılaştı. 1994 finalini 85-74 ve 2007 finalini 79-77 Fenerbahçe Ülker kazanırken, 2009 finalini 81-74 Efes Pilsen kazandı.
Türkiye Basketbol Ligi'nde yapılan 102 maçın 64'ünü Efes Pilsen kazanırken, 38 maçı Fenerbahçe Ülker kazandı.
Fenerbahçe Ülker ile Efes Pilsen ilk resmi maçlarını Türkiye Basketbol Ligi'nde 12 Kasım 1978 günü yaptı. İstanbul Spor Sarayı'nda yapılan bu müsabakayı 71-67 Efes Pilsen kazandı. Fenerbahçe Ülker resmi maçlarda Efes Pilsen'e karşı ilk galibiyetini 29 Ocak 1983 günü İstanbul Spor Sarayı'nda oynanan Türkiye Basketbol Ligi maçında 103-87'lik sonuçla elde etti.

İki takım Play-Off finalinde bugüne kadar 4 kez eşleşti. 1992-93 sezonu ve 2008-09 sezonu finalinde Efes Pilsen, 2006-07 ve 2009-10 finalinde Fenerbahçe Ülker şampiyon oldu.

İki takım arasında oynanan toplam 9 Türkiye Kupası maçının 6'sını Efes, 3'ünü Fenerbahçe Ülker kazanırken, GSGM Kupası için oynanan bir maçı Efes kazandı. Ayrıca iki takım 1995-96 sezonu Avrupa Koraç Kupası çeyrek finalinde karşılaşarak bir ilki gerçekleştirdiler. İlk maçı 95-68 Efes, ikinci maçı 74-56 Fenerbahçe Ülker kazanırken Efes yarı finale yükseldi.
Fenerbahçe Ülker Cumhurbaşkanlığı Kupası'nda bugüne kadar 8 kez final oynarken, 1990, 1991, 1994 ve 2007 yıllarında olmak üzere toplam 4 kez kupayı kazandı. Efes Pilsen bu kupada 17 kez final oynarken, 1986, 1992, 1993, 1996, 1998, 2000, 2006 ve 2009 yıllarında olmak üzere toplam 8 kez kupayı müzesine götürdü. Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı ayrıca 6 kez Ülker (1995, 2001, 2002, 2003, 2004, 2005) 2 kez Türk Telekom (1997, 2008), 1'er kez de Galatasaray (1985), Karşıyaka (1987), Eczacıbaşı (1988), Çukurova (1989) ve Tofaş (1999) takımları kazandı. (Baki AYDIN)

Universal
13.Ekim.2010, 21:19
Hoşgeldin Fenerbahçe Ülker ve diğerleri, artık Fenerbahçe Türkiye'de ki tek takım olduğunu kanıtladı. Farkı açtı gidiyor, tutabilene aşk olsun.

fbdevil190737
13.Ekim.2010, 22:39
Efes Pİlsen 79-77 maçı kazanarak kupayı kaldırdı .

RaSenGan
13.Ekim.2010, 22:46
Hoşgeldin Fenerbahçe Ülker ve diğerleri, artık Fenerbahçe Türkiye'de ki tek takım olduğunu kanıtladı. Farkı açtı gidiyor, tutabilene aşk olsun.

Bu maç sonucu güzel bir cevap olmuş :)

C h A o S
13.Ekim.2010, 23:00
Fenerbahçe Ülker farkı açmasına rağmen Efes Pilsen tecrübesi ve kalitesi ile maçı almasını bildi.Son saniyede Robets'ın yaptığı blok ise muhteşemdi.

Tebrikler Efes.

Nedvedmania
13.Ekim.2010, 23:05
Hoşgeldin Fenerbahçe Ülker ve diğerleri, artık Fenerbahçe Türkiye'de ki tek takım olduğunu kanıtladı. Farkı açtı gidiyor, tutabilene aşk olsun.

Top yuvarlaktır :p

Zekirdek
13.Ekim.2010, 23:10
Hoşgeldin Fenerbahçe Ülker ve diğerleri, artık Fenerbahçe Türkiye'de ki tek takım olduğunu kanıtladı. Farkı açtı gidiyor, tutabilene aşk olsun.

Abi nazarın dokundu galiba.

FoRZa SKiNCLuB_I9o3
13.Ekim.2010, 23:59
Tebrikler Efes...

Aydin
14.Ekim.2010, 00:08
Hoşgeldin Fenerbahçe Ülker ve diğerleri, artık Fenerbahçe Türkiye'de ki tek takım olduğunu kanıtladı. Farkı açtı gidiyor, tutabilene aşk olsun.

yanlış anons Batu.

GodfatheR
14.Ekim.2010, 00:09
Lig ve Euroleague öncesi iyi bir hazırlık maçıydı.

Sekopej
14.Ekim.2010, 00:15
Yine de ben Efes'i beğenmedim, geçen seneden daha iyi durumda değiller bence.

Fenerbahçe Oğuz üzerinden işi götürürken 3. periyotta hiç içeriyi kullanmadı, uzunlara top indiremedi. Lavrinovic ve Tomas hiç katkı vermedi bu maçta. Efes 1 defa öne geçti ve kupayı kazandı. Oğuz kenara geldiğinde diğer uzunlar katkı sağlayamadı, 16 sayı öndeyken kupa kaybedilmiş oldu.

Kupa kaybedilmiş olsa da, bu sezon çok ümitliyim, artık Türkiye kesmiyor, avrupada daha iyi yerlere gelmeliyiz. Efes Pilsen'i de kupadan dolayı tebrik ederim.

A.FaruK
14.Ekim.2010, 00:38
Sezon başlarında ufak ufak tökezlediğimiz oluyor. Aydın Örs'ten bu yana böyle. Sezona genelde kötü başlar umulmadık anlarda kaybedilen maçlar bugün olduğu gibi. Sonradan ritim yakalayan bir takım olduğumuzdan dolayı açıkcası çokda dert etmiyorum. Ama söylede bir hastalık var bizde farklı bir şekilde önde götürdüğümüz maçları çok rahat kaybedebiliyoruz. Tıpkı iki yıl öncesindeki olaylı Final serisinde. Seride 2-0 öndeyken 3. maçdada 15 sayı öndeyken orda film kopmuş ve kupayı kaybetmiştik.

Bu takımın en önemli özelliği savunması. Dışarıda Ömer ve Kinsey gibi savunmacılar pota altındada Mirsad , Kaya ve Tomiç gibi caydırıcı silahlarımız var. Çok iyi yaptığımız takım savunmasını bu hem maçın belli anlarına taşımak hemde Euroleague bu savunmayı bi vites daha yukarı çıkarmamız lazım. Emin konuşmayı sevmem ama bu ligi domine edecek iki takımdan biri olacağımız aşikar gözüküyor gibi. Avrupadada başarı zamanı geldi ve geçiyor gibi.

Clayman
14.Ekim.2010, 00:43
yanlış anons Batu.

Çok iyiydi :D

yaman76hakanFB
14.Ekim.2010, 00:46
Kaybettiğimize değil, ama bu şekilde kaybettiğimize çok içerledim. Uyuta uyuta yendiler bizi. Bir defa öne geçtiler ve kazandılar. Bu şekilde kaybetmek çok acı...

Hakemler filan... Hepsini konuşulacaktır; konuşulması gerekir. Ama Spajia'nın göstere göstere, uyuta uyuta gelen Efes'e karşı maç sonu tercihlerini hiç ama hiç beğenmedim. Oyunun son bölümünde bu dakikaları seven dört faullü Emir Preldzic dururken, o dakikaya kadar hiçbir şey yapmayan, yapabileceği şeyleri yapmaktan çekinen, oldukça silik ve tutuk bir gününde ve yine dört faullü olan "soğuk" Marko Tomas'ı tercih etmesi kabullenilir şey değil... Faul hakkımızın dolmadığı dakikalarda kullanması gerektiği Vidmar'ı, faul hakkımız dolmuşken ve hücumda tıkanmışken sahaya sürüyor; Vidmar hücumda kaçırıyor ve akabinde rakoçeviç'e faul yapıyor, ki onun en kolay yaptığı şey faul... O serbest atışlarla kaybediyoruz. Halbuki periyot başı sert Vidmar'la başla; o dakikalarda Oğuz'u al... 1.8 saniye gayet iyi bir süre olmasına rağmen nasıl bir set çizmiş anlayamadım; niye kimse çember altına girmedi, niye o tür oyunları çok seven Emir orada olsun sahaya sürülmedi.

Üçüncü senedir üst üste Cumhurbaşkanlığı Kupasını kaybediyoruz. Artık Futbolda nasıl Türkiye Kupasından umudumu kestiysem ve kendime yasak koyduysam, sanırım aynı kararı basketbolda Cumhurbaşkanlığı Kupası içinde alabilirim. Yazık... Hem bayanlarda, hem erkeklerde toplamda oynadığımız son beş Cumhurbaşkanlığı Kupasını kaybettik. ama dediğim gibi bu şekilde kaybetmek çok üzüyor. Normal şartlarda kat kat daha kaliteli olduğumuz, en az 15-20 sayı farkla yeneceğimiz, 10 maç yapsak en az 7'sini kazanacağımız son yılların en zayıf Efes'ine göstere göstere maçı verdik. Kabul edelim ki, koç kriz anlarını hiç ama hiç iyi yönetemedi.


Maçın kırılma anlarını aklımda kaldığı kadarıyla özetlersem;

-3.periyotta serbest atışlara 1/6 ile başlamamız ve yanlış saymadıysam periyodu 4/10 yüzdeyle tamamlamamız... Farkın 2 sayıya indiği periyottur. Ben bu periyodu 4/10 saydım ama daha da düşük olabilir. Serbest atış krizi...

-Lavrinoviç ve Oğuz sahadayken efes'e hücum ribauntları vermemiz...

-16 sayı öndeyken (3.periyodun ilk dakikaları) kaçırdığımız boş bir üçlük... Devamında sayı yedik.

-Aynı pozisyonun devamında 14 sayı öndeyken kaçırdığımız boş bir üçlük... Devamında sayı yedik.

-Doping Kerem'in kritik üçlüğü... doping Kerem'in kritik orta mesafesi...

-Tunçeri'nin ilk yarının bitimi attığı ve soyunma odasına giderken onları morallendiren üçlük...

-Maçın bitimine iki dakika kala, skor eşitken hücumda topun Vidmar'la buluşması... Vidmar'ın takım geriye koşarken boş atıştan sonra Rakoçeviç'e faul yapması...

-Emir'e çalınan ve faul hakkımızı erken doldurduğu gibi bir hızlı hücumumuza mani olan saçma ve saçmadanda öte skandal olan 4. faul...

-Emir'in yerine soğuk ve bugün takımın ritminin tamamen dışında ve kötü bir gününde olan Marko Tomas'ın oyuna girmesi ve kritik bir hücumda çok kötü bir turnike kaçırması...

-Ukiç'in kritik saniyeler kala penetre etmek yerine orta mesafe şut denemesi, kısa düştü.

-son periyot 2 sayıya inen farkı yeniden 11'e çıkardıktan sonra bir şut kaçırıp devamında çok kısa zamanda 7-0'lık bir seri yememiz... Koç bu dakikaları sadece seyretti.

-Özellikle Kinsey'in kayıp kayıp düşmeleri, şaşkınca top kayıpları...

Bunların her biri "kelebek etkisi" yaptı, hatta bazıları deprem...


Sanırım koç oyuncuları henüz yeterince tanımıyor. Biz Emir'in ne kadar pişkin, -olumlu anlamda- arsız bir oyuncu olduğunu, 10 tane kaçırsa bile bu dakikalarda eli titremeden şut soktuğunu, gencecik yaşına rağmen son dakikaları en iyi oynayan oyuncumuz olduğunu bilmiyor. Ona güvenmedi, gitti son dakikalarda Marko Tomas'ı aldı. Emir'i tanısa, mesela geçen yıl Efes'e 20 sayıdan geldiğimiz bir maç var, onu bilse... Kesinlikle kullanırdı. Büyük bir koç hatasıydı.

Bir tercih hatasıda kolay faul alan Vidmar'ın faul hakkımızın dolduğu ve üstelik hücumda tıkandığımız dakikalarda süre almasıydı. Halbuki Vidmar'ı faul hakkımız dolmamışken, periyot başlarında sürmeli, sertliğinden fayalanmalı, yıpranan rakip uzunlara karşıda Oğuz'u periyot sonlarında kullanmalı... Gördük; en kritik yerde top Vidmar'la buluştu.

Koç maç sonunu çok kötü yönetti. Acaba takımı ve oyuncuların potansiyelini yeterince tanımadığı için mi?

Bütün bu üzüntü ve keşmekeş içinde sevindirici olan şu: efes bizi ancak böyle yenebilirdi. Uyutarak... Normal şartlarda Efes'ten üç gömlek daha üstün olduğumuzu ve uzun bir seride şu Efes kadrosunun şu Fenerbahçe kadrosundan taş çatlasın iki maçtan fazlasını alamayacağını gördük. Yeter ki yönetim taraftara efelendiği kadar inadına inadına Fenerbahçe maçlarını Zafer Yılmaz ve Engin Kennerman gibi hakemlere ısmarlayan zihniyete de diklenebilsin.

Crocodile1963
14.Ekim.2010, 00:51
yanlış anons Batu.

bıktk artık şu yanlış anonslardan :)


Efes'e tebrikler. . .

Nedvedmania
14.Ekim.2010, 15:38
yanlış anons Batu.

Hahahah :n: