Log in

View Full Version : Trabzonspor ve Besiktas patladi



Bordo61Mavi
08.Mart.2011, 18:53
Trabzonspor son günlerde ligdeki gelişmeler, alınan sonuçlar ve yapılan spekülasyonlardan sonra resmi internet sitesinden zehir zemberek bir açıklama yaptı. Trabzonspor Başkanı Sadri Şener ise bundan sonra Kulüpler Birliği toplantılarına katılmayacağını açıkladı.

"Türk futbolunda devre arasında başlayıp ligin ikinci yarısına yansıyan gelişmeler sabır, sağduyu, tarafsızlık ilkelerini tamamen devre dışı bırakmış, “adil oyun”, “adaletsiz oyun” kimliğine bürünmüştür.

Sezonun ilk bölümünü Trabzonspor’un açık farkla önde tamamlamasını hazmedemeyen çevreler ara dönemde yazdıkları senaryoyu uygulamaya koymuş, ardından adeta inlerine çekilmiş medyanın belli kesimlerini kullanarak ülke futbolunu yönetenler üzerinde baskı ortamı yaratmışlardır.

İşin üzücü yanı bu ortam tarafsız kalması gereken kesimleri de etkilemiş ve ligin ikinci devresi tamamen bir takımın lehine cereyan eden adeta bir orta oyununa dönüştürülmüştür.

Trabzonspor camiası ve kurumu başından beri bu gelişmeleri tespit etmesine rağmen duruşunda belli bir çizginin korunmasına özen göstermiştir. Ancak maalesef Türk futbolunda 70’lerin, geride kalmış yöneticilik anlayışının halen değişmediği gerçeği ortadadır. Eğer futbolun yazılı ve yazılı olmayan kuralları varsa, Trabzonspor saha içinde özen gösterdiği gibi saha dışında da bundan böyle oyunu kuralına göre oynamaya hazırdır.

İşin en ilginç yanı ilk yarıdaki yetersizliklerini sözde verilmeyen penaltıya bağlayanlar ikinci yarıdaki gelişmelere sessiz kalmaktadırlar. Kulüpler Birliği Vakfı’nın üyeleri ve başkanı örneğin son maçında açık mağduriyet yaşayan Gençlerbirliği’nin haklarını savunmak için ne yapacaktır?

Tarafsızlık koltuğunda oturması gerekenlerin bu koltuğu sadece kendi renklerine boyamaları hiçbir iyi niyet kalıbına uymamaktadır. Kulüpler Birliği Vakfı’nın Başkanı devre arasında yaptığı tehditkar açıklamalar ve şimdiki sessizliğiyle tarafsızlığını yitirmiştir. Bu seviyeye geldikten sonra gereken tavrı göstermeli, görevinden istifa etmeli, sadece kendi kulübünü yönetmelidir. Objektiflikten uzak Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı’nın Türk futboluna hiçbir katkısı olamaz, olmuyor da…

Türk futbolunda bugün çıkar, dostluk, ekonomi ilişkileri en üst düzeyde kullanılmakta ve koca bir ülke yazılmış senaryoları izlemeye mahkum edilmiştir. Federasyon kurullarının hataları nedeniyle sorunlar yaşamaktadır. Merkez Hakem Kurulu maçına ve kişiye özel atama taktikleriyle sürece doğrudan müdahildir. Hakem belirlemelerinde örneğin son Gençlerbirliği - Fenerbahçe maçında olduğu gibi tartışmalı iki pozisyonun da başrol oyuncusu yardımcı hakem Nihat Mızrak’ın Fenerbahçe Başkanı ve İkinci Başkanı’yla olan hemşerilik bağlarını dikkate alınmamıştır.

Bundan böyle kulüplere; “Herkes kendi başının çaresine baksın” denilmek isteniyorsa Trabzonspor camiası da bu yöndeki bir çağrıya kayıtsız kalmayacaktır. Zaman zaman taraftarlarımızdan bu yöndeki tutumumuzdan dolayı eleştiri almamıza rağmen ülke futbolunda tansiyonun yükselmemesi adına yoğun çaba gösterdik. Ancak gördük ki bu duruş saygıyla karşılanacağı yerde her hafta farklı bir adaletsizliğin hazırlayıcısı olmaktadır. Oysa Trabzonspor kendi haklarını korumaya en muktedir kulüplerin başında gelmektedir.

Bu yöndeki tavrından da taviz vermeyecektir. Futbolcularımızın iyi niyetleriyle sahaya yansıttıkları cansiperane özverileri ve akıttıkların terin hakkını birilerinin şahsi emellerine yedirmeyeceğiz. Taraftarlarımızın hassasiyetlerine tercüman olup onların sabırla bizi desteklemeye devam etmelerine imkan tanıyacağız. Yürüdüğümüz yolda iddiamız, kararlığımız ve cesaretimiz yaşatılmaya çalışılan tüm olumsuzluklara rağmen tamdır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

yaman76hakanFB
08.Mart.2011, 18:56
Beşiktaş'ın açıklamasını göremiyorum. Onu da koysaydınız içerik ve başlık uygun olurdu. Bakalım onlar neye patlamış?

Bordo61Mavi
08.Mart.2011, 18:57
Beşiktaş Spor Kulübü Türkiye Futbol Federasyonu'nu hedef alan bir açıklama yaptı ve son günlerde yaşananlar karşısında tepkisini ortaya koydu...

"Yönetim Kurulumuz’un son haftalarda yaşanan olaylar ile ilgili açıklamasıdır:

Beşiktaş Jimnastik Kulübü Yönetim Kurulu daima hakeden kulübün kazanmasından yana olduğunu dile getirmiş, birtakım güçlerin maç sonuçlarına tesir ederek belirleyici olmamaları gerektiğini defalarca ifade etmiştir. Bununla birlikte aynı güçlerin istedikleri bir takımı şampiyon yapmak için bariz bir şekilde göreve soyundukları, spor kamuoyunun gözü önünde birtakım oyunların sergilendiği açıkça görülmektedir.

Tarafsızlığını aşikârca yitirmiş olan Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı, bir kulübümüzün yurtdışı voleybol müsabakasına katılmakta, yine aynı kulübün Düzce’de yapmakta olduğu tesis inşaatını ziyaret etmekte ancak UEFA Avrupa Ligi'nde bu yıl Türkiye’yi temsil etmiş tek kulüp olan Beşiktaşımız’ın davetine katılmayıp, Futbol Federasyonu’nu temsilen bir yetkili göndermemekte sakınca görmemektedir.

Trabzonspor Kulübü Başkanı Sayın Sadri Şener’in bugün gündeme gelen açıklamaları ve tarafımızdan yapılan bu açıklama ile ilgili iki kulüp arasında herhangi bir görüşme olmamıştır. Ancak, Sayın Sadri Şener’in Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı ve Kulüpler Birliği Başkanı ile ilgili söyledikleri, Başkanımız tarafından bir yıldır dile getirilmekte ve spor kamuoyu tarafından bilinmektedir. Ne yazık ki birçok kulübün Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı’nın dikta rejiminden çekindikleri için susmayı tercih ettikleri de bir gerçektir.

Sahaya çıkan hakemlerin belirli talimatlarla görev yaptıklarını örnek vermek gerekirse; Beşiktaş-Trabzonspor müsabakasında oyuncumuz İsmail Köybaşı’na yapılan ve dört hafta sahalardan uzak kalmasına sebep olacak kasti hareket görmemezlikten gelinmiş, yine oyuncumuz Simao Sabrosa’nın attığı nizami gol sayılmayıp, rakip takımın oyuncusu Burak Yılmaz’a yapılan bariz penaltı verilmemiştir. Böyle bir zihniyetin sahaya beraberlik skoru talimatı ile çıktığı aşikârdır. Yine benzer zihniyet ile dün akşam oynanan Gençlerbirliği - Fenerbahçe maçında bariz ofsayt pozisyonunda golü veren ve olmayan bir penaltı yaratan kişilerin hangi talimatlarla sahaya çıktıkları merak konusudur.

Öte yandan, tüm bu kasıtlı hareketlere, Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün "Dünya Kulübü" olma yolunda diğer kulüpleri geçtiğinin açıkça farkedilmesi, ayrıca bu konuda duyulan haset ve kıskançlığın bariz bir şekilde ortaya çıkması neticesinde başvurulduğu da tarafımızdan memnuniyetle farkedilmektedir.

Türk Futbolu’nun mihenk taşı olan, her zaman doğruları savunarak şerefli ikincilikleri ile övünen Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün Yönetim Kurulu olarak, Türk Futbolu’nu bu zihniyetteki kişilerden kurtarıncaya kadar mücadelemize devam edeceğimizi spor kamuoyuna saygılarımızla duyururuz.

Beşiktaş Jimnastik Kulübü Yönetim Kurulu "

vego
08.Mart.2011, 18:57
Federasyon tarafsızlığını yitirdi" 8 Mart 2011 16:08 | NTVSpor.net
Beşiktaş Kulübü de resmi internet sitesinden bir açıklama yayınladı. Hakem hatalarına dikkat çeken Beşiktaş Kulübü Federasyonun tarafsızlığını yitirdiğini açıkladı.
http://media1.ntvspor.net/C/I/122/Yildirimdemiroren1_0GTZJ.jpg



Trabzonspor'dan gelen sert açıklamaların ardından Beşiktaş Kulübü de resmi internet sitesinden Federasyon ve MHK'ye yönelik sert bir açıklama yayınladı.

Beşiktaş Kulübü Federasyonun tarafsızlığını yitirdiğini savunurken Trabzonspor maçındaki hakem hatalarına dikkat çekti. İsmail Köybaşı'na yapılan faulün, Simao'nun attığı golün görmezden gelindiğini belirten Beşiktaş Kulübü "Yine benzer zihniyet ile dün akşam oynanan Gençlerbirliği - Fenerbahçe maçında bariz ofsayt pozisyonunda golü veren ve olmayan bir penaltı yaratan kişilerin hangi talimatlarla sahaya çıktıkları merak konusudur" ifadesini kullandı.

BEŞİKTAŞ KULÜBÜ'NDEN YAPILAN AÇIKLAMA ŞU ŞEKİLDE;
Beşiktaş Jimnastik Kulübü Yönetim Kurulu daima hakeden kulübün kazanmasından yana olduğunu dile getirmiş, birtakım güçlerin maç sonuçlarına tesir ederek belirleyici olmamaları gerektiğini defalarca ifade etmiştir. Bununla birlikte aynı güçlerin istedikleri bir takımı şampiyon yapmak için bariz bir şekilde göreve soyundukları, spor kamuoyunun gözü önünde birtakım oyunların sergilendiği açıkça görülmektedir.
Tarafsızlığını aşikârca yitirmiş olan Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı, bir kulübümüzün yurtdışı voleybol müsabakasına katılmakta, yine aynı kulübün Düzce’de yapmakta olduğu tesis inşaatını ziyaret etmekte ancak UEFA Avrupa Ligi'nde bu yıl Türkiye’yi temsil etmiş tek kulüp olan Beşiktaşımız’ın davetine katılmayıp, Futbol Federasyonu’nu temsilen bir yetkili göndermemekte sakınca görmemektedir.
Trabzonspor Kulübü Başkanı Sayın Sadri Şener’in bugün gündeme gelen açıklamaları ve tarafımızdan yapılan bu açıklama ile ilgili iki kulüp arasında herhangi bir görüşme olmamıştır. Ancak, Sayın Sadri Şener’in Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı ve Kulüpler Birliği Başkanı ile ilgili söyledikleri, Başkanımız tarafından bir yıldır dile getirilmekte ve spor kamuoyu tarafından bilinmektedir. Ne yazık ki birçok kulübün Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı’nın dikta rejiminden çekindikleri için susmayı tercih ettikleri de bir gerçektir.
Sahaya çıkan hakemlerin belirli talimatlarla görev yaptıklarını örnek vermek gerekirse; Beşiktaş-Trabzonspor müsabakasında oyuncumuz İsmail Köybaşı’na yapılan ve dört hafta sahalardan uzak kalmasına sebep olacak kasti hareket görmemezlikten gelinmiş, yine oyuncumuz Simao Sabrosa’nın attığı nizami gol sayılmayıp, rakip takımın oyuncusu Burak Yılmaz’a yapılan bariz penaltı verilmemiştir. Böyle bir zihniyetin sahaya beraberlik skoru talimatı ile çıktığı aşikârdır. Yine benzer zihniyet ile dün akşam oynanan Gençlerbirliği - Fenerbahçe maçında bariz ofsayt pozisyonunda golü veren ve olmayan bir penaltı yaratan kişilerin hangi talimatlarla sahaya çıktıkları merak konusudur.
Öte yandan, tüm bu kasıtlı hareketlere, Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün "Dünya Kulübü" olma yolunda diğer kulüpleri geçtiğinin açıkça farkedilmesi, ayrıca bu konuda duyulan haset ve kıskançlığın bariz bir şekilde ortaya çıkması neticesinde başvurulduğu da tarafımızdan memnuniyetle farkedilmektedir.
Türk Futbolu’nun mihenk taşı olan, her zaman doğruları savunarak şerefli ikincilikleri ile övünen Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün Yönetim Kurulu olarak, Türk Futbolu’nu bu zihniyetteki kişilerden kurtarıncaya kadar mücadelemize devam edeceğimizi spor kamuoyuna saygılarımızla duyururuz.

sananes
08.Mart.2011, 19:00
her sene aynı saçma tavırlar,trabzonu şampiyon yaptığınızda rahatlarsınız el birliğiyle,geçen sene bursasporda olduğu gibi.

sarianet
08.Mart.2011, 19:05
kutsal ittifak kuruluyor gene şükür çok güzel :)

yaman76hakanFB
08.Mart.2011, 19:06
Sahaya çıkan hakemlerin belirli talimatlarla görev yaptıklarını örnek vermek gerekirse; Beşiktaş-Trabzonspor müsabakasında oyuncumuz İsmail Köybaşı’na yapılan ve dört hafta sahalardan uzak kalmasına sebep olacak kasti hareket görmemezlikten gelinmiş, yine oyuncumuz Simao Sabrosa’nın attığı nizami gol sayılmayıp, rakip takımın oyuncusu Burak Yılmaz’a yapılan bariz penaltı verilmemiştir. Böyle bir zihniyetin sahaya beraberlik skoru talimatı ile çıktığı aşikârdır.


Şimdi benim anlamadığım (kusura bakmayın, biraz dörtköşe, jeton geç düşüyor) bu "beraberlik skoru talimatı" n'oluyor?

Film mi çeviriyoruz ya? Bu senaryoyla film filan olmaz. Biraz daha çalışmaları lazım. Ha gayret, olacak, az kaldı.

Bordo61Mavi
08.Mart.2011, 19:13
Bursaspordanda aciklama bekliyorum :)

Bide soyle bise vardi bi gazetede :) yok artik dedirti bana


Görgü şahitlerinden Engin Baltacı, VATAN‘a şunları anlattı:

*

“BEN Şenol Hoca’nın ana avrat küfürler ettiğini duydum ama kime küfrettiğini anlamadım.. Ona daha yakın olan yönetici arkadaşların aktardığına göre devlete, stada, ülkeye ve hepimize’ ana avrat küfretmiş..

TR.CaPTaiN
08.Mart.2011, 19:16
Trabzonspor yönetimi direkt olarak taraftara oynamış. Gençlerbirliği - Fenerbahçe konusunda meseleden biraz bahsettik. Yalnız benim asıl kafamı kurcalayan Beşiktaş'ın açıklaması oldu. Acaba benim algılamamda mı bir sorun var, yoksa hakkaten Beşiktaş - Trabzonspor maçındaki hatalar Fenerbahçe'ye mi bağlanmış ? Maçtan sonra Mete Düren hakem gayet güzel yönetim sergiledi, gördüğünü çaldı diyordu, 2 günde ne değişti ? Kaldı ki Beşiktaş - Trabzonspor maçında Beşiktaş'ın galip gelmesi Fenerbahçe'nin işine gelirdi. Simao'nun golü keşke iptal edilmeseydi de Beşiktaş galibiyeti almış olsaydı. O maçtaki hakem hatalarından Fenerbahçe'nin ne çıkarı var ?

Uzun lafın kısası biz yıllardır aynı senaryoyu izliyoruz. Çamur at, iftira at, attığın iftiralarla kamuoyu oluşturmaya çalış. Sonra da bu yaptığında başarılı olursan öteki sezonun son 10 haftasına kadar bu mevzuları açma. Çünkü Fenerbahçe'nin şampiyonluğu kaçırdığı akşam sen bu mevzuyu açarsan komik duruma düşersin, o yüzden en iyisi güzel bir zaman bekle. Kendin yarıştan koptun diye rakibine çamur atmak niye ? Tabi tutmazsa izi kalır mantığı.

vego
08.Mart.2011, 19:22
Valla kimse sütten çıkmış ak kaşık değil.Sadece bunu söyleceğim.Hatta direk söyleyeceğim GS,FB,BJK,TS hiçbirimiz,hiçbiriniz sütten çıkmış ak kaşık değil,değiliz,değilsiniz.

Yorum yazanlarda herhalde şaşırmamıştır bu açıklmalara.Gayet normal.TR'de oyunun kuralı buysa niye kurallara uymamayım?

sarianet
08.Mart.2011, 19:27
pardon beraberlik mi madem bizim bi yetkimiz var neden direk trabzonun malubiyeti talimatı vermeyelim ki
bence burda bizi salaklıkla itham ediyolar yada kendileri kendilerini yalanlıyorlar :D daha ağır konuşmucam çünkü birilerinin ağırına gidebilir :D

Bordo61Mavi
08.Mart.2011, 19:31
Trabzon ve Beşiktaş Disiplin Kurulu'nda!
08.03.2011
Trabzonspor ve Beşiktaş kulüpleri, yaptıkları yazılı açıklama nedeniyle Disiplin Kurulu'na sevk edildi.
Ayrıntılar Az Sonra...

ForsakeN
08.Mart.2011, 19:33
Bu kadar amatörce açıklamalar görmemiştim uzun zamandır. Hakem hataları sadece o takımların başına gelmiyor. İkinci yarı başından beri futbol oynamıyor ki bu takımlar. En kolay hedef hakemler ve federasyon tabi.

ForsakeN
08.Mart.2011, 19:38
Bi de şu var madem biz hakemleri satın aldık, federasyonla anlaştık şampiyon olacağız diye bu Emre, bu Mehmet Topuz bu Alex bu Özer bu Lugano bu Volkan bu gökhan Gönül bu Yobo bu Niang bu Dia niye kazanmak için afedersiniz bi taraflarını yırtıyor?

yaman76hakanFB
08.Mart.2011, 19:40
Yok, ben amatörlüğünde değilim, ben "beraberlik için" açıklamasını ilk defa görüyorum. Adeta "ya yenelim, ya yenilelim ama berabere kalmayalım" psikolojisinin farkında olmadan dışa vurumu... Maç berabere bitse kahrolacakmış, yenilgiden fazla üzülecekmiş gibi bir görüntü. Adeta hakeme "niye Burak'ın pozisyonuna penaltı çalmadın da, bizim maçın berabere bitmesine neden oldun" diye hesap soracakmış. Kafam basmıyorsa kusura bakmayın, ben öyle bir hava sezdim. Allah'tan ki, maç berabere bitmemiş ve "kirli plan" bozulmuş.

sarianet
08.Mart.2011, 19:45
ya birde şey dicem hep de diyorum
kardeşim şaibeyle suçladığınız takım sizi çatır çatır yenmedi mi
ne konuşuyorsun hala madem bir şeyler kanıtlayacaksın gelip yeniceksin rakibini
sen sahanda dört yediğin takıma hala hakem yaftası vuruyorsun kusura bakmayın ama bu kimsenin haddine değil trabzonspora gelince onlar şampiyonluğu kadıköyde kaybettiler bence son çırpınışlarıdır bunlar vede trabzonlu taraftarlara yaranma davranışıdır kendilerince haklı olabilirler ama çamur at izi kalsınla bu işler çok pis bi hale geliyor

DenizlispoR
08.Mart.2011, 19:48
Kutsal İttifak ha .İyiymiş komikmiş :).

Şu anda belli başlı takımlar ( Samsunspor vs. vs. ) dışında bütün Anadolu takımı taraftarları, futbolcuları değil taraftarları Anadolu'dan şampiyon çıkmasını istiyor.Siz bu isteği futbolcusundan başkana kadar yorumluyorsunuz.Şahsen ben Bursaspor'un veya Trabzonspor'un burada maçı olursa giderim ve şampiyon olmalarını isterim .Ancak herhangi bir futbolcu bunu istemez .İşte film burada kopuyor .

Universal
08.Mart.2011, 19:48
21 yaşındayım daha hiç hak ederek şampiyon olan takım görmedim. Palavra...

ForsakeN
08.Mart.2011, 19:53
Futbolu takip etmeye başladığımdan beri Fenerbahce ne zaman şampiyonluğa oynasa hakemleri yanına aldı, şampiyon olsa hakemler şampiyon yaptı muhabbeti döner. O yüzden artık arkadaşlarla muhabbet ederken o laflar pek rahatsız etmiyordu. Yalnız bu huy yöneticilere de sıçradı son birkaç yıldır. Garip olan bu. Geçen yıl şampiyonluk son hafta kaçtı, keşke o hakemi de satın alsaydık diyorum ben o zaman :D Bu mudur?

sarianet
08.Mart.2011, 19:59
Futbolu takip etmeye başladığımdan beri Fenerbahce ne zaman şampiyonluğa oynasa hakemleri yanına aldı, şampiyon olsa hakemler şampiyon yaptı muhabbeti döner. O yüzden artık arkadaşlarla muhabbet ederken o laflar pek rahatsız etmiyordu. Yalnız bu huy yöneticilere de sıçradı son birkaç yıldır. Garip olan bu. Geçen yıl şampiyonluk son hafta kaçtı, keşke o hakemi de satın alsaydık diyorum ben o zaman :D Bu mudur?

bizim başkan bu sene dersini almıştır bu sene bütün maçları alır bence sen kafanı takma kardeşim:D:schaf::schaf::schaf:

yaman76hakanFB
08.Mart.2011, 20:03
Merak etme Oğuzcan, İstanbul'un yarısı da sizinle beraber... Ama onları İstanbullu diye aranıza alır mısınız, afaroz mu edersiniz bilemem artık. Aranızdaki mevzuu...

DenizlispoR
08.Mart.2011, 20:14
Merak etme Oğuzcan, İstanbul'un yarısı da sizinle beraber... Ama onları İstanbullu diye aranıza alır mısınız, afaroz mu edersiniz bilemem artık. Aranızdaki mevzuu...
Abi biz ( en azından ben ) bütün İstanbul takımlarını eşit derecede sevmem.Basketbol'da desteklerim maçlarda ancak futbolda tek renk , tek aşk diyoruz.Yani onlar bize sempati duyabilir , malum 16 mayıs olayları.Ancak bizim onlara belli bir sempatimiz yok :).

Yani abi GS'nin bize sempatisi olacaksa da bu taraftarın umrunda değildir .Biz sadece Anadolu'ya bakarız :).

Rehavi
08.Mart.2011, 20:34
Şimdi benim anlamadığım (kusura bakmayın, biraz dörtköşe, jeton geç düşüyor) bu "beraberlik skoru talimatı" n'oluyor?

Film mi çeviriyoruz ya? Bu senaryoyla film filan olmaz. Biraz daha çalışmaları lazım. Ha gayret, olacak, az kaldı.

Bu kısmına katılıyorum...


Düzenleme: Altına bir sürü şey yazmıştım ama vazgeçtim... Ne yazdığımda anlayacak bakış açısı ve potansiyel var, ne de bende anlatabilecek enerji var :)

GodfatheR
08.Mart.2011, 20:38
Her şampiyonluğa oynadığımızda bu tür açıklamalar geliyor. Kabak tadı verdi gerçekten. Komik oluyorsunuz.

Haydi el ele tutuşun , bi sinerji yaratın , Kutsal İttifak başlasın (:

ForzaRQ7
08.Mart.2011, 20:39
Türk futbolunun gerçeği bu. Niye bu kadar tepkilisiniz onu anlamadım. Canı yanan bağırıyor işte, olay bu. Tıpkı Aziz Yıldırım'ın son haftada kaçan şampiyonluğun ardından "Rüştü şike yaptı." imasında bir açıklama yapması gibi bu da. Her takım için böyle örnekler varken, bu açıklamalar da beklenen bir şey.

Chinatown
08.Mart.2011, 21:06
kutsal ittifak diye birşey yok, ben net hatırlıyorum Beşiktaş Sivas şampiyonluğa oynarken Sivası destekleyen Fenerbahçelileri, hatta yazarları, zaten derbinin gerektirdiği budur. İngilterede bile yıldı sadece iki maça abanan, tek dertleri şehrin diğer takımı olan klüpler var, bunlar garip değil.

2006 olması lazım evimizde Galatasaraya yenildik son haftalarda ve şampiyonluğu Fenere kaptırdık, sonra geçen sene bursadan gol olduğunu sanan bazı fenerliler beşiktaş lehine tezahürat yaptı. neredeydi o zaman ittifaklar?

ittifaklar biraz fenerbahcenin kendi düşüncesi, aslına bakarsak bir iki iddaalı takım dışında, düşme potasının da bu kadar karıştığı ortamda kimsenin feneri umursadığı yok.

barahir
08.Mart.2011, 21:13
kutsal ittifak diye birşey yok, ben net hatırlıyorum Beşiktaş Sivas şampiyonluğa oynarken Sivası destekleyen Fenerbahçelileri, hatta yazarları, zaten derbinin gerektirdiği budur. İngilterede bile yıldı sadece iki maça abanan, tek dertleri şehrin diğer takımı olan klüpler var, bunlar garip değil.

2006 olması lazım evimizde Galatasaraya yenildik son haftalarda ve şampiyonluğu Fenere kaptırdık, sonra geçen sene bursadan gol olduğunu sanan bazı fenerliler beşiktaş lehine tezahürat yaptı. neredeydi o zaman ittifaklar?

ittifaklar biraz fenerbahcenin kendi düşüncesi, aslına bakarsak bir iki iddaalı takım dışında, düşme potasının da bu kadar karıştığı ortamda kimsenin feneri umursadığı yok.

Klüp bazında varmıydı bi ittifak.. Unutma Fenerbahçe hiçbi zaman kimseyle ittifak kurmadı kurmazda, o kadar küçülmez çünkü..

Beşiktaşın şampiyonluğundan sa sivası isterim tabi, ancak aziz yıldırım çıkıp da açıklama yapamaz başka takımlar lehine, yapmadı da.. Klüp başkanlığı sadece ve sadece kendi klübünü korumakla meshuldür, eğer başka takımı korumak için açıklama yapıyorsa irdelenmelidir..

Hadi Trabzonu anlarım, onlar yarışın içinde, ancak Beşiktaş başarısızlığını sadece başkalarına yıkmak istiyor..

sarianet
08.Mart.2011, 21:13
aziz başkandan ligtvdeki markus merki de satın alıp fbtv ye çıkamasını istiyorum o kadar hakemi satın alıyosun bi emekli hakemi alacak gücün vardır herhalde :D:D:D

krampondan :D

Aziz Yıldırım'dan Beşiktaş ve Trabzon'un açıklamalarına şok yanıt: "Hakemleri satın alıyorum ama param 33 haftaya yetiyor"

exit61
08.Mart.2011, 21:27
Çamur at izi kalsın oldu bir anda.Aziz Yıldırım çıkıp onu bunu tehdit ederken soyunma odalarını basarken HAK KORUMA oluyor.Ama başka takım yaparsa çamur at izi kalsın oluyor.Ya bu kadarda olmaz be kardeşim.
Aziz Yıldırım kulüpler birliği başkanı olarak çıkıp tüm hakem hatalarından dolayı mağdur olan takımları koruması gerekir.Tabi bunu Aziz Yıldırım gibi tarafsızlığın ne olduğunu bilmeyen birinden beklemek ahmaklığın daniskası olur ya biz gene ütopik olalım, koruması gerekir diyelim ama yapamıyorsan değil yapmıyorsan istifa edeceksin.
Şunu da söyliyim Aziz Yıldırımın tarafsız olamıyacağını bile bile onu kulüpler birliği başkanı seçenlerde şimdi çıkıp bağırırılar ama nafile bağırırlar.

Chinatown
08.Mart.2011, 21:28
Klüp bazında varmıydı bi ittifak.. Unutma Fenerbahçe hiçbi zaman kimseyle ittifak kurmadı kurmazda, o kadar küçülmez çünkü..

Beşiktaşın şampiyonluğundan sa sivası isterim tabi, ancak aziz yıldırım çıkıp da açıklama yapamaz başka takımlar lehine, yapmadı da.. Klüp başkanlığı sadece ve sadece kendi klübünü korumakla meshuldür, eğer başka takımı korumak için açıklama yapıyorsa irdelenmelidir..

Hadi Trabzonu anlarım, onlar yarışın içinde, ancak Beşiktaş başarısızlığını sadece başkalarına yıkmak istiyor..

hiçbir klüp küçülmez, her klübün onuru vardır. Kimse de ittifak yapmaz, ben zaten takım bazında hiç bir zaman ittifak olmayacağını söylüyorum o kadar.

başka takımların lehine açıklama yapılmıyor zaten bizim tarafımızdan, Klüp başkanlığı sadece ve sadece kendi klübünü korumakla meshuldür demişsin güzel demişsin, aziz yıldırım bunu çok içten yapıyor, öyle olunca da klüpler birliği başkanlık koltuğunda tarafsız kalamıyor, bu da eleştiriliyor.

ben beşiktaşlı değilim son cümleyi yorumlaması bana kalmaz.

LifeYourself
08.Mart.2011, 21:36
Aziz Yıldırım'dan Beşiktaş ve Trabzon'un açıklamalarına şok yanıt: "Hakemleri satın alıyorum ama param 33 haftaya yetiyor" haha koptum:D
rahmeti göstermişler:)
bak biz galatasaraylılar 12. olduğumuz için gayet kafamız rahat dalın birbirinize:D

barahir
08.Mart.2011, 21:37
hiçbir klüp küçülmez, her klübün onuru vardır. Kimse de ittifak yapmaz, ben zaten takım bazında hiç bir zaman ittifak olmayacağını söylüyorum o kadar.

başka takımların lehine açıklama yapılmıyor zaten bizim tarafımızdan, Klüp başkanlığı sadece ve sadece kendi klübünü korumakla meshuldür demişsin güzel demişsin, aziz yıldırım bunu çok içten yapıyor, öyle olunca da klüpler birliği başkanlık koltuğunda tarafsız kalamıyor, bu da eleştiriliyor.

ben beşiktaşlı değilim son cümleyi yorumlaması bana kalmaz.

Trabzon elbette yapmadı şimdi öyle bi açıklama ben Beşiktaşı kasdetmiştim, ona da cevap vermek zorunda değildin.

Aziz Yıldırıma gelince ben Fenerbahçeli olmama rağmen artık bırakması taraftarıyım ancak, 2 yıl önceydi sanırım bırakıyorum dediğinde 16 klüp başkanı bunu kabul etmemişti bunların içinde Sadri Şener'de vardı.. O zaman bişi demedi de neden şimdi istifa etsin diyor? Çünkü şimdi kendisinin başı yanmakta. Adama sorarlar bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diye

TR.CaPTaiN
08.Mart.2011, 21:38
@exit61

Aziz Yıldırım'ın bu meşhur soyunma odası basma meselesi yeni mi aklınıza geldi ? 2.5 ay önce koridorda yaşanmış bir mesele şimdi mi değerli oldu ? Madem bu kadar önem veriyordunuz 2.5 ay önce gösterseydiniz ya tepkinizi. Kaldı ki o mevzudan sonra Fenerbahçe lehine ne gibi bir ciddi hata oldu mesela ?

Madem Aziz Yıldırım Kulüpler Birliği için tarafsız bir kişi değil, uygun bir kişi değil. Bu* açıklamalar neden ?

*Sadri Şener


Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım çok çalışkan biri. O, Kulüpler Birliği'ne her şeye hazırlıklı olarak geliyor. Ben onları yapamam açıkçası. Dünya kadar işle uğraşıyor. O'nun orda olması kulüpler için avantaj


… Kulüpler Birliği'ne gelince... O yapının bir yaptırımı yok.

Kulüpler Birliği Başkanlığı bana teklif edildi ama kabul etmedim, edemezdim de. Trabzonspor'a gerçekten de çok yoğun bir mesai harcıyorm. Kulüpler Birliği'ne de zor bir alan. Ayrıca şimdiki Başkan'ı Aziz Yıldırım da bu işe büyük vakit ayırıyor, özen gösteriyor"

http://www.sporx.com/futbol/superlig/trabzonspor/senerden-u-donusuSXHBQ225659SXQ

Federasyon beğenilmiyor. E biz de beğenmiyoruz. Trabzon seyircisinin yaptığının aynısını yapıyoruz bize 3 maç seyircisiz oynama cezası veriliyor Trabzon'a ödül olarak 1 maç saha kapatma veriliyor. Türkiye'de her statta küfür var hatta bazı statlarda 90 dakika küfür var ama küfürden dolayı ceza sınırında olan Fenerbahçe.

GeNç KaRTaL
08.Mart.2011, 21:45
Harbiden bu açıklamalar artık rutinleşti.En azından benim için bir şey ifade etmiyor.Canı yanan,çıkıyor açıklama yapıyor.Açıkcası o uzun uzun açıklamaları okuma ihtiyacı bile hissetmiyorum.

Sezonun ikinci yarısına bol gollü galibiyetlerle başlamışız.Havamız yerinde.Bu havanın bozulduğu ilk maç olan İBB maçında takım fena da bir oyun sergilemiyor.İlk yarı biterken Aurellio'nun topa yapmak istediği hamle rakibini sakatlayabilecek bir harekete olduğu için atılıyor ve bu bizim için önemli bir dezavantaja dönüşüyor.Trabzonspor maçında benzer şekilde Giray'ın yaptığı hareket sarı kart ile bile cezalandırmıyor.İBB maçında o harekete maruz kalan oyuncu yanlış hatırlamıyorsam sakatlanmamıştı; ama İsmail 1 ay sakatlandı.

Bunu neden mi anlatıyorum? Hakemlerimizin ortalama bir standartı yok.Bir pozisyona birisi böyle yorum yaparken,diğeri başka bir şekilde değerlendiriyor.E tabii bu da canı yanan kulüplerin hoşuna gitmiyor ve bu şekillerde haklarını arıyorlar.Hiçbir işe de yaradığı yok.Ben sanmıyorum Federasyon başkanının bu adamlar çıkıyor bu kadar açıklama yapıyorlar.Acaba bizim bir hatamız var mı diye düşündüğüne.

Şöyle bir şey var.Karabük maçında Almeida'nın çok net golü verilmedi ve İBB beraberliğinden sonra daha kötü bir duruma düşmemize neden oldu.O gün yönetim bir sürü açıklama yaptı,falan filan.O maçtaki hakem kötü niyetli olsa Emenike'ye yapılan hareketi neden fırsat olarak kullanmasın? Gençlerbirliği maçını seyretmedim.Ancak şu tartışmalı 2 pozisyonu gördüm.Böyle kritik bir süreçte böyle hatalar olması can sıkıcı harbiden.(penaltı pozisyonunu ayrıntılı seyretmedim.Yanlış karar olmayabilir)

Bence kulüplerin yapması gereken birilerini suçlamak yerine,hakemlerin daha dikkatli olmaları için yetkileri göreve çağırmak olmalı.Yoksa kanıtın olmadan şu şöyle yaptı,bu böyle yaptı demek abes bir durum olmaktan öteye geçmiyor.

yaman76hakanFB
08.Mart.2011, 21:50
Şemsi;

Kimsenin hak aramasına birşey dediğimiz yok. Tabii canı yanan sesini çıkaracak. Ama Allah'ını seversen "TFF hakemlere beraberlik talimatı vermiş" demenin hak aramakla ne ilgisi var? Trabzon lehine verilen kararları dahi başka bir kulüple, üstelik Trabzon'la yarışan bir kulüple ilişkilendirmenin hak aramakla ilgisini anlayamıyorum.

GeNç KaRTaL
08.Mart.2011, 22:00
Şemsi;

Kimsenin hak aramasına birşey dediğimiz yok. Tabii canı yanan sesini çıkaracak. Ama Allah'ını seversen "TFF hakemlere beraberlik talimatı vermiş" demenin hak aramakla ne ilgisi var? Trabzon lehine verilen kararları dahi başka bir kulüple, üstelik Trabzon'la yarışan bir kulüple ilişkilendirmenin hak aramakla ilgisini anlayamıyorum.

Kanıt var mı? Yok.Dediğin gibi o zaman böyle açıklamalar gerçekten hoş değil.Geçen sezon da aynı muhabbetler döndü.Fenerbahçe şampiyon olamadı.O muhabbetleri yapanların yanına kar kaldı.Bu ülke maalesef böyle bir ülke abi.

LifeYourself
08.Mart.2011, 22:00
şimdi kulüpler para cezası mı alır yoksa başkanları stada giremez mi birkaç maç?

Chinatown
08.Mart.2011, 22:03
Trabzon elbette yapmadı şimdi öyle bi açıklama ben Beşiktaşı kasdetmiştim, ona da cevap vermek zorunda değildin.

Aziz Yıldırıma gelince ben Fenerbahçeli olmama rağmen artık bırakması taraftarıyım ancak, 2 yıl önceydi sanırım bırakıyorum dediğinde 16 klüp başkanı bunu kabul etmemişti bunların içinde Sadri Şener'de vardı.. O zaman bişi demedi de neden şimdi istifa etsin diyor? Çünkü şimdi kendisinin başı yanmakta. Adama sorarlar bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diye



e keşke belirtseydin bjk diye bilemedim.

ikincisi, ülkede padişahlık yok, demokrasi var, insanlar zaman içerisinde düşünceleri ve yaptırımlarını değiştirebilirler. ben 2, 2,5 yıldır aziz yıldırımın böyle sert bir açıklama yaptığına şahit olmadım. hatta aziz ile sadri iyi arkadaştır, bu da geçen sene kupa-şampiyonluk paylaşımı diye ortaya atılmıştı.

ama tabi yaptırımlar ve buna bakış açısı değişir, haluk ulusoy neredeyse 18 başkanın desteğiyle geldi hepsinin nefretiyle gitti. Mahmut Özgener de ortak kararla geldi, şimdi olsa ne olur bilemem. bir insana bir vakit destek vermek, bir ömür yaptıklarına kefil olacaksın anlamına gelmez. zaten olay budur. yoksa hep aynı iktidarlar dünya üzerinde kalır, zaten açıklamada da 'tarafsızlığını yitirmiş' denilmiş. bu kadar.

KaPaLı
08.Mart.2011, 23:54
Beşiktaş basın sözcüsü Mete Düren yaptı herhalde bugün açıklamayı. Ee peki aynı Mete Düren hafta sonu maçtan sonra ne demiş bakalım;

Hakemden çok kendi kendimizi eleştirmemiz gereken bir maç diye düşünüyorum. Yoksa hakem gördüklerini çaldı, onunla ilgili söylenecek birşey olduğunu düşünmüyorum. İzle (http://www.sporxtv.com/futbol/superlig/besiktas/-duren-hedef-schuster-olmamaliSXTVQ21754SXQ) Videonun başı zaten.

Eee peki ne olduda 2 günde bu kadar değişti herşey. Ayrıca Fenerbahçe niye beraberlik istesinki. Simao'nun sayılmayan golunde skor 0-0 yanlış hatırlamıyosam, ayrıca Giray'ın pozisyonu daha maçın başında. Yani orada Giray'a çıkacak bir kırmızı kart, zaten stoperlerinde sorun olan Trabzon'u darmadağın ederdi.

Şimdi olayın Trabzon yönünde bakarsak, oyuncunuza kırmızı kart verilmemiş maçın başında, rakibinizin 1 golu verilmemiş ve siz maçı kazanmışsınız ama hala daha hakem diyosunuz.

Beşiktaş yönünden bakmaya gerek yok. Trabzon yaptı bizde yapalım ayıp olmasın türünden bir açıklama, Çelişkilerle dolu bir açıklama. Ve yine her açıklamada olduğu gibi araya sıkıştırılan " Dünya Kulubu " sözü. Önce şunun cevabını açık şekilde versin Yıldırım Demirören. Yıldızlarla dolu dediği kadro sezon bitince ilk 5 içinde olamayacak. Ve eğer Gaziantepspor kupadan elerse Beşiktaş'ı, O gelecek sezonun kadrosu, UEFA finalini kazandıracak olan kadro sadece Türkiye ligiyle yetinmek zorunda kalacak.

Hee birde o voleybol müsabakası dediği maç Kadın Voleybolunun Şampiyonlar ligi final 4 maçlarıydı. Yani Türk Spor tarihinin en yüksek başarılarından biri kazanılmak üzereydi.

Universal
08.Mart.2011, 23:56
Hıncal Uluç yıllardır Fenerbahçe şampiyon olur diyorum Aragones dönemi dahil, hakemlerle şuanlarla kaç defa oldu?

İşte mantık bu kadar bu açıkalmalarda, biz zirvedeyiz gerisi umrum da değil, şampiyon olacağız.

Ahmet Göktaş
09.Mart.2011, 01:08
Türk futbolunun temizlenmesi dileğiyle..

yaman76hakanFB
09.Mart.2011, 01:12
Biz Fenerbahçe taraftarı orada burada kendimizi paralarken yönetim halen üç maymunu oynuyor. Resmi siteden kıytırık bir bildiriyle kınayarak seslerini duyururlar. (!) Sonra lig bitimi çıkar ve "son bir ay incelensin" der. Bekle, bekle, anca bekle, incelerler. Bizim şu dakika bu konuyu değil, Fenerbahçe yönetiminin zehir zemberek açıklamasını yorumluyor olmamız lazımdı. Nerdeeee? Koskoca Fenerbahçe'yi bu kadar acz içinde ve kafasını kuma sokarak idare edenler utansın. Çıksana meydana, "alın kulüpler birliğinizi, başınıza çalın" desene.

SAİT71
09.Mart.2011, 01:53
Bazı kişiler Anadolu takımını desteklemekle, başka bir takıma çamur atarak karalayarak başarı sağlama olayını birbirine karıştırıyor... Cümle alem biliyor F.Bahçe'nin taraftarından başka destekleyicisi olmadığını ama sizin yaptığınız desteklemek değil en ufak olayda art niyetli davranmaktır.

Varsa ellerinde kanıt belge video resim bir şey konuş. Yok hakemler talimat almışmış, Aziz yıldırımın hemşerisiymiş... Bunun adı Kalleşliktir. Böyle laf ebeliğiyle kimseyi şampiyon edemezsiniz...

yaman76hakanFB
09.Mart.2011, 04:27
Rüştü birilerini mahkemeye verecekti? Acaba n'oldu o mahkemenin sonucu? Umarım burunlarından getirmiştir kendisine çamur atanların.

ForsakeN
09.Mart.2011, 12:36
Bursaspor oldu.

Bu zihniyetten dert yanıyoruz işte; Sadece kendi şampiyonluğunu haklı gören zihniyet.

nannar
09.Mart.2011, 13:08
Bu ligden bir cacık olmaz. Her kaybedilen puan sonrası suçu sağda solda arayan insanlar güzide 3 kulübü yönetiyorlar. Aziz Yıldırım hakem odası basar, Adnan Polat ve Yıldırım Demirören bildiri yayınlar. Trabzonspor da bu akıma uydu son zamanlarda. Hakemler iyice baskı altında kalıp kime ne çalacağını sapıtır. Komedi bir hal aldı durum. Yalnız şunu açık ve net söyleyebilirim ; Galatasaray'ın 4 yıl üst üste şampiyonluğu, Fenerbahçe'nin Uche-Högh falan varkenki şampiyonlukları, Beşiktaşın Zago-Ronaldo zamanında kazandığı şampiyonluklar falan... Bunların dışında her sene sürekli şaibe karışıyor.Geçen sezon Bursa maçlarında da çok olaylar döndü. Anadoludan şampiyon çıksın diye herkes el birliği etti. Trabzonspor taraftarı olsam bu haftaki FB-GB maçında hakeme demedik laf bırakmazdım ama FB taraftarı olsam da 2-3 hafta önce Bursa lehine çalınan hakem hatalarına saydırırdım. Yani sürekli hakemlerin konuşulduğu bir ligde ne futbolcular, ne teknik heyet ne de yönetimler kendi üzerine suç alıyor... Kuyruğu acıyan gidip federasyon ya da hakemlere çatıyor. Haliyle onlar da iyice baskı altında kaldırlar ve gerçekten çok ama çok kötü maçlar yönetiyorlar. İnanın şu anda Cüneyt Çakır'dan başka uluslar arası hakemimizin olmayışı ne kadar acı bir durumsa şu anki 4 büyükler dediğimiz takımlarımızın da Avrupanın kalbur üstü hiçbir takımıyla baş edemeycek hale olması da en az onun kadar acıdır... Yazık ki Türk futbolunu bu bataklıktan çıkarak bir kişi bile yok piyasada. Aziz Yıldırım kulüpler birliğinde kendine yontuyor. Adnan Polat ya da Yıldırım Demirören gelse yine aynısı olur. Yani ben kesinlikle kulüplerin ilerlemesini, gelişmesini ve Türk futbolunun bu bataktan çıkmasını hedefleyen çalışmaların yapılmadığını düşünüyorum.

TR.CaPTaiN
09.Mart.2011, 18:34
Profesyonel Futbol Takımımız, sezonun ikinci yarısında sergilediği performans ve elde ettiği sonuçlarla şampiyonlukta iddialı olduğumuzu herkese göstermiştir. Takımımızın, şampiyonluk iddiasını artırmaya başladığı her sezonda 'geleneksel olarak' ortaya çıkan akıl ve izan yoksunu açıklamalar furyasının, bu sezon da sahnelenmeye başlaması ise, tüm camiamız ve bu sefer 'artık' tüm spor kamuoyu tarafından hayretle izlenmektedir.

Taraftarlarımız ve Kulüp üyelerimiz de, yönetimimize gönderdikleri binlerce e-mail ve faksta; '100 yılı aşkın şanlı bir tarihe sahip olan Kulübümüze yapılan bu çirkin saldırılara cevap verilmesi' çağrısında bulunuyorlar.

Yönetimimiz, söz konusu açıklamalar ile ilgili olarak 11 Mart Cuma günü saat 15:00'te Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu 1907 Tribünü'nde bir basın toplantısı düzenleyecektir.

Kamuoyuna duyurulur…

FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ

ForzaRQ7
09.Mart.2011, 19:02
Bir açıklama daha, TSYD'de de açıklama modasına uydu.

TSYD'DEN DE AÇIKLAMA GELDİ!

http://www.haber1903.com/cmsfiles/image/content/240x150/tsyd_den_de_aciklama_geldi__2092350.jpg

Türkiye Spor Yazarları Derneği, son dönemde artan gerilim ve yine gazetecilerin suçlu gibi gösterilme çabası üzerine bir açıklama yayınladı.

TSYD'NİN AÇIKLAMASI ŞÖYLE...

Spor dünyasında kaos yaratmaya hakkınız yok!

Futbol dünyamızda her yıl bu aylarda sahnelenmekte olan bir müsamerenin bir kez daha gündeme gelmiş olmasını derin bir üzüntü ve şaşkınlıkla izlemekteyiz.

Şampiyonluk yarışında hakem hataları başta olmak üzere çeşitli nedenlerle mağdur edildiklerine inanan kesimler, hiçbir kural ve anlayışla bağdaşmayacak biçimde suçlama yarışı içine girmişlerdir.

Bununla ne yapılmak istendiği bilinmektedir. Şampiyonluk yarışının sadece sahada verilmediğine inanan kesimler, önümüzdeki maçlar için kendilerine avantaj oluşturabilme gayreti içine girebilmektedir.

Yarışta geri kalmış olanlar da aslında kendileri çok doğru ve başarılı işler yaptıkları halde, dışlarında gelişen birtakım olaylar nedeniyle mağdur edildiklerine camialarını inandırmaya çalışmaktadır.

Camialarının sağduyulu kesimlerinin bile üzüntüyle izlediği bu anlamsız hareketler, oluşturduğu öteki sıkıntıların yanında gerginlik ortamının da tırmanmasına yol açmaktadır. Bu kapsamda bazıları düpedüz suç işlemekten bile kaçınmayacak bir ölçüsüzlük içindedir. Kulüpler adına yapılan açıklamaların önemli bir bölümünün 5149 sayılı yasanın suç saydığı fiiller arasında yer alabilecek nitelikte olduğu açıktır.

Gelişmelerle ilgili olarak spor medyasının da suçlanması, üzücü olmayı da aşan utandırıcı bir durumdur. Bu suçlamayı yapan kişi ve kuruluşların bugün bulundukları noktaya gelmelerinde medyanın olumlu payı gün gibi ortadadır. "Bugün memleketin 4'te 3'ü bizim şampiyonluğumuzu istiyor" diyebilen kişilerin, böylesi bir sempatinin oluşmasında payı yadsınamayacak medyayı hedef alması pek sağlıklı bir durum değildir.

Sporla ilgili bütün kesimler şunu da çok iyi bilirler: Saha dışında ne kadar gürültü patırtı ederseniz edin, iş döner dolaşır sahada biter! Bunun tersi çok iddia edilmiş ama doğruluğu da pek ortaya konulamamıştır. İşlerin saha dışında bittiğine inananlar, o karanlık labirentlerde kaybolup gitmişler ya da sonunda yine sahadaki sporun aydınlatıcı ışığına yüzlerini çevirmek zorunda kalmışlardır.

Ayrıca sözkonusu bildirilerin içeriği ve üslubu, ilgili camiaların ulaştığı düzeyi yadsıyacak niteliktedir. Bu kapsamda özellikle medyaya yönelik ifadeler son derece çirkin ve yakışıksızdır. Bu asla kabul edilemez nitelikteki ifadeleri kullananlar, bundan sonraki dönemlerde de her dakika o medya ile birlikte yaşamak zorunda olduklarını unutmamalı ve nezaket sınırlarını aşmamaya özen göstermelidir.

Sözü edilen konularda en büyük eleştiriler o beğenmedikleri medya tarafından yapılmakta ve bütün gerçekler ortaya konulmaktadır. Herhangi bir takım aleyhine ya da lehine yapılmış hakem hataları başta olmak üzere sporumuzla ilgili her türlü gelişme yine bu medya tarafından mercek altına alınıp enine boyuna irdelenmektedir. Bunun sayılamayacak kadar çok örneği, gazete, televizyon, radyo ve internet arşivlerindedir.

Sporda başarının bu tür demeç savaşları ve masabaşı açıklamalarıyla olmayacağı belki de binlerce kez kanıtlanmış bir gerçektir. Herkesin kendi işine gücüne bakması, gerginlik yaratıcı suçlamalardan kaçınıp hedefine yoğunlaşması, en sağlıklı ve iyi sonuç verecek olan durumdur.

Bu kapsamda Futbol Federasyonuna yönelik suçlamaların da yersiz ve tutarsız olduğunu görüyoruz. Çok kısa bir zaman önce Federasyonu çalışmaları için öven kesimlerin, karşılaştıkları herhangi bir zorluk nedeniyle bunun tam tersini ileri sürmeye kalkmaları inandırıcı olmuyor. Türk hakemliğinin belki de en parlak dönemlerinden birini yaşamakta olduğu şu ortamda, yapılan hataların abartılmasının kimseye bir yararı olmayacağı da açıktır.

İlgili bütün kişi ve kuruluşları, sporumuza zarar veren bu anlamsız kavgadan uzak durmaya davet ediyoruz. Camiaların sağduyulu kesimlerinin de seslerini yükseltip bunlara geçit vermemesinin önemine inanıyoruz. Daha çok uzun yıllar spor dünyasının içindeki insanlar olarak yüzyüze geleceğimizi hatırlatıp o durumlarda birbirimizin yüzüne bakabilecek durumda olmamızın önemi noktasında uyarmakta yarar görüyoruz.

Sevgi ve saygılarımızla.
TSYD YÖNETİM KURULU

yaman76hakanFB
09.Mart.2011, 19:18
Profesyonel Futbol Takımımız, sezonun ikinci yarısında sergilediği performans ve elde ettiği sonuçlarla şampiyonlukta iddialı olduğumuzu herkese göstermiştir. Takımımızın, şampiyonluk iddiasını artırmaya başladığı her sezonda 'geleneksel olarak' ortaya çıkan akıl ve izan yoksunu açıklamalar furyasının, bu sezon da sahnelenmeye başlaması ise, tüm camiamız ve bu sefer 'artık' tüm spor kamuoyu tarafından hayretle izlenmektedir.

Taraftarlarımız ve Kulüp üyelerimiz de, yönetimimize gönderdikleri binlerce e-mail ve faksta; '100 yılı aşkın şanlı bir tarihe sahip olan Kulübümüze yapılan bu çirkin saldırılara cevap verilmesi' çağrısında bulunuyorlar.

Yönetimimiz, söz konusu açıklamalar ile ilgili olarak 11 Mart Cuma günü saat 15:00'te Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu 1907 Tribünü'nde bir basın toplantısı düzenleyecektir.

Kamuoyuna duyurulur…

FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ


Sizin basın toplantılarınızı, resmi site bildirilerinizi yiyeyim! Yok arkadaş, vallahi değişmez bunlar, billahi değişmez bunlar. Ulan çıksana meydana, gezsene televizyon televizyon; bassana yaygarayı, tozu dumana katsana! Yürütsene Fenerbahçe derneklerini, dayandırsana Federasyonun kapısına. "Onlara niye seyircisiz oynama cezası verilmedi" diye siyah çelenk bıraktırsana!

Şimdi biriniz çıksa ve dese ki; "Sen sarhoş musun? Bizim yöneticiler rüyasında bile buna cesaret edemez. Daha CNNTürk'ün spor servisi müdürüne dişini geçiremeyen bir ekip mi bunları yapacak?" Adama doğru diyorsun diye mahcup olacağım.

Şüphesiz dünya üzerinde kriz yönetme konusunda en başarılı kulüpler seçimi olsa sondan üçe kalırız. Fenerbahçe'yi "vur kafasına, al elinden lokmayı" durumuna düşürenler utansın. Taraftarın refleksini köreltenler ve milyonlarca insanı resmi sitenin başında kös kös nöbet tutmaya alıştırıp, yaratıcı hassasiyetlerini yok edenler utansın.

En son basın toplantısını Diana Taurasi konusunda yapmışlar, sorumluları istifaya davet etmişler, kınamışlardı. :p

DisCo
09.Mart.2011, 19:50
Aziz Yıldırım mafya tavrını sürdürdükçe bu tarz konularda herzaman suçlanacaktır.

Hemen hemen her sezon hakemleri koridorda veya odalarında tehdit ediyor. Yine her sezon bizim penaltılarımız verilmiyor diye açıklama yapıyor.

İşin ilginç tarafı ise bundan sonraki gelişmelerdir.

Fenerbahçe kötü durumdayken, işte hocası istenmezken, Alex istenmezken bir anda bileğinin hakkıyla seri yakalıyor ve şampiyonluk yarışına giriyor.

Devamında başarısız olan veya Fenerbahçe'yle çekişen diğer takımlarda başlıyorlar işi hakemlere bağlamaya. Beşiktaş basın toplantıları düzenliyor. Galatasaray madem bir olay var ben niye girmiyorum diyor. Trabzonspor'da yarışın içindeyse oda başlıyor.

Hakem camiasıda sanki bu açıklamaları beklermiş gibi acayip acayip hatalara imza atıyorlar. Sonrasında da gel çık işin içinden.

Herkes hata kurbanı oluyor hatayla maç kazanıyor, şikayet etmeye de devam ediyor.

Sorun sistemde ve bu düzeltilmedikçe her sene aynı senaryoyu izlemeye devam ederiz. Bugün Fenerbahçe çıkıp hakemleri satın alıyorum dese bile hakemler hatasız maç yönetse bunlar konuşulur mu?

ozaniel
09.Mart.2011, 20:23
Bence hakemlerin maç yönetimi konusunda bir standart belirlenmeli, yoksa bütün kulüp başkanları suçu federasyona atarak kendilerini kurtarmaya çalışıyor. Beşiktaş maalesef bunu en çok yapan takım.
Ayrıca şampiyonluğun çalınması, federasyonun istediğini şampiyon yapması iddiaları yine şampiyon olamayan takım taraftarlarının(hatta başkanlarının da) can simidi olmuş durumda. Bir Beşiktaşlıya sor hep hakemler önümüzü kesiyor, yoksa hep şampiyonuz. Galatasaraylılara sor Federasyon Fenerli(Fenerliler içinse Fener düşmanı), Anadolu takımları taraftarlarıysa bizi şampiyon yapmazlar zaten diyor(geçen seneye kadar böyleydi.).
Geçen sene Fenerbahçe öndeyken Aziz Yıldırım hakemleri satın almıştı deniyordu, Bursa şampiyon olunca "Rüştü rakip kalecileri arayıp moral vermiş." denmeye başlandı. Puan tablosunda 1. olamayan herkes Federasyon'a sallıyor(onlar da çok başarılı değiller ama taraf tutmuyorlar).

Universal
09.Mart.2011, 20:29
Bursaspor oldu.

Bende bunu dedim işte, ne Fenerbahçe ne Beşiktaş ne Galatasaray ne Trabzon dedin. Sadece kendi takımını söyledin. İşte buna en canlı örnek oldu. Teşekkürler.

yaman76hakanFB
09.Mart.2011, 20:59
Aziz Yıldırım mafya tavrını sürdürdükçe bu tarz konularda herzaman suçlanacaktır.

Hemen hemen her sezon hakemleri koridorda veya odalarında tehdit ediyor. Yine her sezon bizim penaltılarımız verilmiyor diye açıklama yapıyor.




Zaten problemin asıl temeli de burası... Tam da meselenin bam teline parmak basmışsınız. Bir kulüp başkanının, Fenerbahçe kulübü başkanının hakem odası kapısında işi ne? Bir hakem kulüp başkanının muhatabı mıdır? Bürokrasinin bütün teamüllerine ters... Fenerbahçe başkanı şartlar her ne olursa olsun, hakemle muhatap olmaz. Fenerbahçe başkanının tek muhatabı, MHK bile değil, Federasyon başkanıdır. Bu kadar basit.

Fenerbahçe başkanının görevi hakemin kapısında bağırıp çağırmak değil, ülkede milyonlarca taraftarı olan bir kulübün dinamiklerini harekete geçirmek, gerekli lobileri oluşturmak, bürokrasiyi ve medyayı kullanmaktır. Gerisi laf-ı güzaf... Bir vali bir okulu teftişe gitse ve okulun hademesini beğenmese kapıda onunla tartışır mı? Okul müdürünü bile değil, direk il milli eğitim müdürünü alır karşısına. Sen kapıda o görevliyle tartıştığın anda valilik karizman sıfıra inmiş demektir.

Ne desek boş... Nato mermer durumu... "Hesap sorarım haaa..." Hesap soracak adam bunu dillendirmez. Sorar. Olmadı, kamuoyunu ayağa kaldırır. Hele Fenerbahçe başkanıysa... Fenerbahçe başkanını büyük yapan tesisler filan değil, bunlardır. Şükrü Saraçoğlu'nun, Emin Cankurtaran'ın niçin örnek başkanlar olduğunu anlayamayanlar için Aziz Yıldırım efsane başkan...

-Hesap sorarım haaaa...

-İşte hesap, buyur.

-Yok baba, bu hesap biraz kazzık geldi, ben almıyayım.

Şimdilerde "dün" hesap soracağı adamlara Topuk yaylasını gezdirmekle meşgul...

Mafyalık filan hikaye, kısacası... Onu da beceremiyor yani. En fazla Çocuklar Duymasın'daki küçük Hüseyin'in kabadayılığı kadar...

-Şükrüüüü... Elimden bir kaza çıkacak Şükrüüüü!

BaGa TaRKaN
09.Mart.2011, 21:20
Aziz Yıldırım Değilde, Ali Şen'in Üstüne Tanımam Bu Konuda:)

yaman76hakanFB
09.Mart.2011, 21:34
Aziz Yıldırım şu dünyaya Faruk Yalçın'ın' yeğeni olarak gelmeseydi muhtemelen Çocuklar Duymasın'daki Çaycı Hüseyin tipinde biri olurdu.

"-Denizli'de sampiyonlugumuzu çaldılar Haluk Abi! Havuç da sahit, hesap sormayalım mı ?"

"Çok sağlam tüyolar aldım Haluk Abi!.. Jokey Aragones'ten... Bizim Şükrü'nün ahbabı... Son iki ayak Kezman, Guiza... Bütün malımı basacam, bu sefer kesin tutturuyoruz altılıyı; kuracagız dünya kulübünü Haluk Abiii"

"Diana, gel diyosak gel, adamı hasta etme Dianaa"

Çok laf, gür ses, sonuç yok. Elde var sıfır.

Hüseyin'in yanindaki Şükrü'de pek bir Mahmut Uslu.

-Hüseyin abi.

-Ne var Şükrü.

-Çok parlak bir fikrim var. Diyorum ki, bu Aydın Örs çok alaturka... Onu kovup Tanjeviç'i getirirsek, Turgay bize aferin çekecek, minnet duyacak.

-Şükrü, ne diyorsun sen? Adamı durduk yere niye kovalım.

-Öyle deme Hüseyin abi. Hesap ettim, bir koyup beş alacağız.

Üç yıl sonra:

-Ah Maho, bana neler ettin, bir ömrü bana zehir ettin.

Bordo61Mavi
09.Mart.2011, 22:38
Dun konuyu actim , dunden beri yazilanlari okuom :)

Bu sezon hakemler hakkinda ilk negatif yorumlar kimden geldi ? Hangi takim ?

Artik susmicam diyip, hakkimizi aricam diyen kimdi, hakem odalarinin onunde bekliyen kimdi ?

Trabzonsporun boyle bi aciklama yapmasini hic begenmedim boyle bise bildiri ile yapilmaz. Gerci Cem Papila zamaninda okadar insan yurudude ne oldu :D cozumu hangi kulup bulursa bu hakemler icin bana gore o sampiyonlugu hakeden takimdir

Universal
10.Mart.2011, 00:51
Hadi diyelim TFF ile Fenerbahçe anlaştı Fenerbahçe şampiyon olsun diye. E diğer kulüpler neden anlaşmıyor. Demekki futbolcu değil başkan transfer etmek gerek. Artık bu konu şuan benim yazdığım yorum kadar saçma oldu.

Trabzonspor
10.Mart.2011, 01:16
Ya arkadaş düşmüş millet kavganın içine ulan bırakında biraz dışarı bakın az insaf edin ya bize de.Schalke,Tottenham,Shakatar çeyrek finalde.Bu adamalrda en az 2 si yarı final oynayacak belkide.Biz hala nelerin peşindeyiz.İçim gitti o Tottenham maçı sonrası taraftarın oyuncuların sevinmesine.Lanet olsun arkadaş sizin bu kavgalarınıza,saçma sapan yönetimlerinize,futbol anlayışınıza yeter da....

sui generis
10.Mart.2011, 08:04
Hıncal Uluç yıllardır Fenerbahçe şampiyon olur diyorum Aragones dönemi dahil, hakemlerle şuanlarla kaç defa oldu?

İşte mantık bu kadar bu açıkalmalarda, biz zirvedeyiz gerisi umrum da değil, şampiyon olacağız.

aynen kim ne derse desin şampiyon olacağız gerisi bir sinek vızıltısı...

yaman76hakanFB
10.Mart.2011, 09:45
Bildiğim kadarıyla geçen yıl Bursaspor'un şampiyonluğu da oldukça tartışıldı. Diyarbakır maçı sonrası Galatasaraylı arkadaşlar bu forumda neler yazmadı, neler.

Son maç İbrahim Toraman'ın hataları ve Rüştü'nün yediği goller bir kısım medya tarafından malesef tartışıldı.

Çeşitli takımların oyuncuları ve yardımcı teknik adamları arasında geçen ve içeriği Fenerbahçe'yi yenmek olan konuşmalar, daha doğrusu öyle konuşmalar geçtiğine dair iddialar kamuoyunda epey gündeme geldi. Hatta canlı yayında şampiyonluk sevinciyle bir Bursasporlu futbolcunun "maç öncesi Onur'la konuşmuştuk, bana gol yemeyeceğine dair söz verdi" filan tarzında söylediği cümle ve bunun teşvike girip girmeyeceği tartışıldı.

Tersi bir durumu düşünsenize... Hayal edin: Beşiktaş-Bursa berabere kalıyor ve Fenerbahçeli bir futbolcu şampiyonluk coşkusu yaşarken, canlı yayında Rüştü'ye teşekkür ediyor. "Maçtan önce Rüştü'yle konuştuk, bana gol yemeyeceğine dair söz verdi." Türkiye yerinden oynardı valla. Ama sözkonusu Fenerbahçe olunca kamuoyunun sadece ufak bir bölümü bu tartışmaya dahil olur, diğer kısım üç maymunu oynar.

Burada "temiz"den kasıt kamuoyunda tartışılmayan şampiyonluklarsa Bursaspor'un şampiyonluğu da tartışıldı. Ama az ama çok, fakat tartışıldı. "Temiz"den kasıt o takımın şampiyonluğunu isteyen kesimlerin "temiz" olduğunu düşünmesiyse, sadece Bursaspor'un değil, her takımın şampiyonluğu temizdir.

Ben kamuoyu tarafından hiç ama hiç tartışılmayan bir tane şampiyonluk bilirim. 1988-89 sezonunda 103 gol atıp rekor bir puanla şampiyon olmuştuk. En yakın rakibimiz olan Beşiktaş'ın çok değerli başkanı sayın Süleyman Seba çıkmış ve aynen şunu söylemişti:

-Analarının ak sütü gibi helal, pırıl pırıl, tertemiz bir şampiyonluk...

Başka da tartışılmayan şampiyonluk hatırlamıyorum. Ama haklı, ama haksız... Ama az, ama çok... Ama sezon içinde, ama sezon sonunda... Tartışılmayan şampiyonluk hatırlamıyorum. Bursaspor dahil... Malesef Türkiye'nin gerçeği bu.

Varonil
10.Mart.2011, 10:15
Yardımcı hakemin memleketi ile Fenerbahçe yöneticisinin memleketinin aynı olmasından yola çıkıp bir senaryo üretmişler ya hele,sesli sesli güldüm orada :) Herşeyi geçtim sahada canını dişine takan futbolcunun emeğine saygısızlık,terbiyesizlik.Umarım futbolumuz bu tip yönetici bozması insanlardan arınır en kısa zamanda.

TR.CaPTaiN
10.Mart.2011, 11:27
Özgener Dönemi


İşte 2‚5 yılın karnesi

KUPALAR

Lig

Beşiktaş 1
Bursaspor 1

Türkiye Kupası

Beşiktaş 1
Trabzonspor 1

FENERBAHÇE
Sarı kart: 198
Kırmızı kart: 13
Penaltı: 10

BEŞİKTAŞ
Sarı kart: 157
Kırmızı kart: 15
Penaltı: 11

GALATASARAY
Sarı kart: 203
Kırmızı kart: 16
Penaltı: 13

TRABZONSPOR
Sarı kart: 193
Kırmızı kart: 7
Penaltı: 12

Universal
10.Mart.2011, 12:44
Çünkü ben bu ligde şahibesiz şampiyon olan Bursaspor haricinde bir takım,tanımıyorum bilmiyorum. İnanın birgun bir yerden bir patlak verse şaibe bu ligin backroundu allak bullak olur.

Kendi tuttugum takımla alakalı değil. Bursaspor bundan bir kaç sene önce neydi ki hep 5.6.lıklarda hatta lig düşmemek için oynayan bir kuluptü. Şamiyonluk yarışını geçen sene tatdı ve şampiyon oldu. Belirttiğin takımlar yıllardır zirveye oynayan ve yıllardır şaibelerle üstü örtük konuşulan takımlar. Karalama yapmıyorum yanlış anlayıp celallenmayin ama ben şu ligde canı gönülde şamiyon olan takımı Bursaspor olarak görüyorum. Herkeste bunu kendi tuttugu takım oalrak görür...

Geçen yıl 34. hafta dakika 90+3e kadar lig şaibeli iken bir dakikada tertemiz oldu. Kusura bakmayın her takım hakkı ile şampiyon olmuştur; tek sorun Fenerbahçe ve diğerleri diye bir düzen olması.

yaman76hakanFB
10.Mart.2011, 14:17
Bundan çok değil, daha 10 sene öncesi Milli Güvenlik Kurulu toplantıları çok meşhurdu.

"Kritik toplantıya saatler kaldı."

"Toplantının çok gergin geçmesi bekleniyor."

"Bakalım komutanlar ne diyecek?"

"MGK'dan nasıl bir uyarı çıkacak; bütün Türkiye merakla bekliyor sayın seyirciler."

"Kuvvet komutanları gelmeye başladı. Mosturoğlu Paşanın elindeki klasör oldukça kabarık görünüyor."

"Aziz Paşa çok gergin. Anayasa kitapçığının fırlatılması sözkonusu."

"Ekonomi bu olanlardan nasıl etkilenir? Uzmanlar yorumluyor."

Millet kaç gündür Trabzon ve Beşiktaş'ın oluşturduğu yapay gündemi tartışadursun, bizimkilerde cevap vermek için Cuma'yı bekliyor. Sanki MGK toplantısı... Ağır adamlar gelecek ve önemli şeyler söyleyecek. Birkaç gün sabredin. Ciddi bu psikolojideler. Önemli bir iş yaptıklarını sanıyorlar. Ulan Cuma'yı beklemeye ne hacet, gez kanal kanal; söyle ne söylenecekse... Nasılsa ağzı olan konuşuyor bu ülkede. Dilin kemiği mi var? "Asıl Trabzon kollanıyor" de, "geçen yıl Bursa'yı kolladılar" de! Karıştır gündemi. Başkalarının söyledikleri tartışılacağına senin söylediklerin gündeme bomba gibi düşsün.

Cuma basın toplantısı yapacaklar, seramoniler eşliğinde... Paşalar, pardon yöneticiler birer ikişer arz-ı endam edecek toplantı salonuna. Bütün haber bültenleri onlara kilitlenecek. Pöhhh... Şu iletişim stratejisinin çöktüğünü cümle cihan anladı da, bir biz anlayamadık.

Varonil
10.Mart.2011, 16:07
Tankut'tan Aziz Yıldırım'a destek!

Kardemir Karabükspor Başkanı Ferudun Tankut, Kulüpler Birliği Başkanlığı'ndan istifa etmesi istenilen Aziz Yıldırım'a destek çıktı.

Kardemir Karabükspor Başkanı Ferudun Tankut, Trabzonspor ve Beşiktaş'ın istifasını istediği Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Aziz Yıldırım'a destek verdi. Tankut, Yıldırım'ın kulüplerin menfaatleri doğrultusunda ciddi adımlar attığını, iyi çalışmalar yaptığını söyledi.

Tankut başarısızlıkların faturasının başkalarına kesmenin bir anlamının olmadığını belirterek, "Bu tip hareketler doğru değil. Başarısızlıklar da hemen faturayı başkalarına kesmenin bir anlamı yok. Bizim de zaman zaman mağdur olduğumuz maçlar oluyor. Türkiye'de değil sadece dünyanın her yerinde maçlarda yanlış kararlar verilebiliyor.

O bakımdan bu işleri bir şekilde bir tarafa dayandırmaya, Kulüpler Birliği Başkanı'na dayandırmaya gerek yok diye düşünüyorum. Kulübü idare edenlerin daha dikkatli olmaları gerektiğini ve kamuoyuna bu tür açıklamalar yapmanın gerek olmadığını düşünüyorum" dedi.

Bahane arama yerine herkesin kendi takımındaki eksiklikleri görmesi gerektiğini ifade eden Tankut, şöyle konuştu:

"Hiç bir kulüp başkanı başarısızlıkların arkasına sığınmasın. Türk futbolu bu hakemlerle devam edecek. Bizim yurt dışından hakem getirme gibi bir durumumuz söz konusu olamaz. Hiç bir şekilde başka alternatifimiz yok.

Hakemlerimize sahip çıkmamız ve onları yıpratmamamız gerekiyor. Aziz Yıldırım, Kulüpler Birliği Başkanlığı'nı iyi yönetiyor. Kulüplerin menfaatleri doğrultusunda çok ciddi adımlar atıyor, iyi çalışmalar yapıyor"

Tankut, Necmettin Şeyhoğlu Stadyumu'nun modernizasyonun bir önce bitirilmesi için Bursa maçından sonra kalan iç saha maçlarını İstanbul Olimpiyat Stadyumu'nda oynamak için Futbol Federasyonu'na resmi başvuru yaptıklarını da açıkladı.

10 Mart 2011 Perşembe - 11:35
DHA

KaPaLı
10.Mart.2011, 18:17
Aziz Yıldırım bıraksın artık. Gerçekten bıraksın ve kulubune odaklansın. Aslında Aziz Yıldırım yanlış yaptı. Yükseltmeyecekti beklentileri bu kadar.

TR.CaPTaiN
11.Mart.2011, 16:13
Şekip Mosturoğlu konuşuyor. Ntvspor canlı yayınlıyor.

Mosturoğlu: Ligtv'ye çağrıda bulunuyorum; tüm maçlarda yapılan hataları Markus Merk'e yorumlatın ve kimin lehine/aleyhine daha fazla hata yapılmış ortaya çıksın.

TR.CaPTaiN
11.Mart.2011, 17:09
Son günlerde futbol kamuoyundaki spekülasyonlala ilgili Asbaşkanımız Şekip Mosturoğlu Kulübümüz adına açıklamalarda bulunuyor:

Basın mensupları hoşgeldiniz, Deprem ve tsunami felaketinden dolayı Japon Halkı’na taziyelerimizi ve geçmiş olsun dileklerimizi sunuyor; çeşitli sebeplerle Japonya’da bulunan çok sayıda Türk vatandaşımızın da bu felaketi en ufak bir yara dahi almadan atlatmış olmasını umuyoruz.

Değerli Basın Mensupları;

Şampiyon olmak adına şaibe yapmakla, karşı takımların kalecilerini futbolcularını ayartmakla suçlanan ve adeta her fırsatta futbol dünyasının derin devleti yakıştırması yapılan kulübümüz, başkanımız ve yönetimimiz acaba son maçta mı futbolcuları ayartmayı şike yapmayı mı unutmuşlardır. Fenerbahçe bu kez şaibe yapmayı unuttuğu için mi şampiyon olamamıştır. Yıllardan beri adeta her şampiyonluğumuzda bizleri hakemleri etki altında bırakmak, federasyonu kullanmak gibi son derece çirkin iddialarla itham edenleri bugün bir kez daha lanetliyoruz.

Liderliğe yükseldiğimiz andan itibaren Fenerbahçe düşmanlarının ve futbol dünyasında yaratılmaya çalışılan Fenerbahçe düşmanlığının ne kadar çirkin bir boyuta ulaşabileceğini hep beraber gördük ve bundan utanç duyduk. Biz şampiyon oluyorsak bunu gerçekten hak ettiğimiz, yöneticilerimizin gece gündüz demeden gösterdikleri özverili çalışmaları, futbolcularımızın sahada akıttıkları terleri, taraftarımızın Türkiye’nin dört bir yanında tribünlerde sesleri kısılıncaya kadar tezahürat yaparak takımlarına destek vermeleri ile kazanıyoruz.

Fenerbahçe’nin şampiyonlukları hak edilmiş ve bazı kendini bilmezler tarafından kirletilemez şampiyonluklardır. Şimdi sormak istiyorum: Fenerbahçe şampiyon olsa lig kirli ancak Bursaspor şampiyon olduğu için temiz midir? Bu nasıl bir ayıp bu nasıl bir ahlak yoksunluğudur?. Türkiye’de futbol, bunları dillendirenler bunları savunanlar ve bunlara inanarak prim verenler ile hiçbir yere varamaz. Ne milli takımlarımız ne kulüp takımlarımız böyle kısır tartışmalar ve yıpratma kampanyalarının yürütüldüğü bir ülkeden çıkarak uluslararası arenada kalıcı ve istikrarlı başarılar elde edebilirler.

Futbol ailesi içleri çürümüş bu insanları aralarından derhal temizlemelidir. Bu zihniyet yok edilmezse Fenerbahçe Spor Kulübü bir yıl şampiyonluk kupası kaybetmiş olabilir ama ülke futbolumuz tüm geleceğini kaybedebilir. Türk futbolu komplocu ve iftiracılar eline bırakılamayacak kadar kıymetli ve değerlidir.

Değerli arkadaşlar bu bölümü not almanıza gerek yok ,Bu konuşmanın 19 Mayıs’ta, lig şampiyonluğunu kaybettikten hemen sonra yaptığımız basın toplantısından birebir alındığını hatırlayacaksınız.

Bu açıklamadaki kişi ve kurumların isimlerini değiştirdiğimizde, geçen sezondan bu yana değişen hiçbir şey olmadığı çok net bir şekilde görülecektir. Gelinen noktada artık bu senaryolar, komplo teorileri, kitleler tarafından da itibar görmemektedir.

"Bugün Şerefli 2.’liklerden Bahsedenlerin Futbolu Kirlettiği Ortadadır"

Şerefli 2.’liklerden bahsedenlerin, o 2.’likleri, bize karşı alamadıklarını bir kez daha hatırlatırız. Sayın Süleyman Seba’ya ait "şerefli ikincilik" sözünün manevi anlamını da aşan "daha" şerefli ikincilikler kulübümüzün yakın tarihinde bulunmaktadır.

Bu ikincilikler, camiamızı çok derinden üzmüş ve travma yaşatmış olsa da, bu düzen içinde kulübümüzün ne denli temiz olduğunun da en açık göstergesidir. İkinciliklerimiz, futbolun "derin abisinin" aslında kimler olduğunu, kimlerin futbolu kendi çıkarları için kirlettiğinin en açık göstergesidir. Kendilerini "temiz ligci" olarak isimlendirenlerin gerçek yüzünün ne olduğunu bugün herkes bir kez daha görmüştür.

Sayın Süleyman Seba’yı referans gösterenler, bugün Süleyman Seba’yı "Efsane başkan" yapan değerlerin, "son maçta düşen ya da şampiyon olan takımı belirlemek" ya da "Lig bizim kupa sizin" gibi değerler olmadığını anlamalıdır.

"Geçmişte Düşüncesizce Yapılan Açıklamalar Tarih Boyunca Peşinizi Bırakmaz"

Değerli arkadaşlar; bazı talihsiz açıklamalar söylendiği anda yarattığı etkinin çok fevkinde olan etkilerini yıllarca sürdürebilir. "Kupa bizim, lig sizin" söylemi bundan 2-3 sezon öncesine ait.

Hayatın cilvesine bakın, bu sezon Beşiktaş ile Trabzonspor, Ziraat Türkiye Kupası’nda aynı gurupta yer aldı. Ne tesadüftür ki, Trabzonspor, Beşiktaş’a yenildi, Beşiktaş’ın kupada ilerleyişine izin verdi

Beşiktaş da Trabzonspor’a yenildi ve Trabzonspor’un şampiyonluk iddiasını sürdürmesine olanak tanıdı. Biz de bugün bu sonuçlara bakarak ve o söylemi hatırlayarak bir anlam mı çıkarmalıyız?

Görüyor musunuz düşüncesizce söylenen bir söz tarih boyunca peşinizi bırakmıyor. İşte bu yüzden hala Süleyman Seba’yı size örnek olarak gösteriyoruz.

Her sezon benzer şekilde talihsiz açıklama yapmayı gelenek hale getiren Beşiktaş Kulübü; Trabzonspor’un açıklamasını takiben bir açıklama yayınladı. Bu açıklamada bir bölüm, son derece çarpıcı geldi bizlere.

Şöyle ki açıklamada, "TFF, Trabzonspor ile oynadığımız maçı berabere bitirmek için hakeme talimat verdi ama sonuç Trabzonspor’un galibiyeti ile bitti. Yani biz oyunu bozduk" anlamına gelen ifadeler kullandı.

Beşiktaş Kulübü Yönetimi, çok net bu anlamı ihtiva eden bu açıklamanın sorumluluğunu da önceki talihsiz açıklamaları gibi tarih boyunca taşıyacaktır. Onun içindir ki asla Süleyman Seba gibi efsane bir başkanın nitelikleri sizlerde bulunmuyor. Onun içindir ki size kimse efsane demiyor.

Trabzonspor maçın hemen ardından, Beşiktaş Basın Sözcüsü Mete Düren, "Hakemlik bir durum yok, biz kendimize bakalım" diyen Beşiktaş Basın Sözcüsü Sayın Prof.Dr.Mete Düren’in ardından, kulübün fırsatçı yaklaşımla kaleme aldığı internet açıklaması Beşiktaş Kulübü’nün samimiyetinin ve ciddiyetinin çok basit bir şekilde dışa vurumudur. Bu açıklamadan biz bilerek yenildik anlamı çıkmaz mı? Kamuoyu hangi açıklamaya inanmalıdır? Mete Düren’in kendi açıklamasına mı? Mete Düren’in imzasının da olduğu kulüp açıklamasına mı?

"Trabzonspor Başkanı Özür Dileme Makinesine Döndü"

Sayın Sadri Şener, son günlerde sürekli özür diliyor. Çok özür dilemek çok hata yapıldığına delalettir.

Şener, Kayserispor maçının ardından tribünlerden atılan yabancı madde kafasına isabet eden hakem Yunus Yıldırım’dan özür diledi. Sayın Şener’in bu özrü kabahatinden büyük mü bilemeyiz. Ancak benzer eylemlerde, Kulübümüz 2 maç seyircisiz, Gaziantepspor ise hükmen mağlubiyet ve 1 maç tarafsız saha cezası aldı. Trabzonspor ise yalnızca 1 maç saha kapatma cezası aldı.

Sayın Şener, bugün şikayet ettiği futbol federasyonun, bu olay sebebiyle Trabzonspor’a verdiği cezayı nasıl değerlendirmektedir? Sayın Şener, değerlendirmesinin ardından belki TFF’den de özür dileyecektir.

Sayın Şener, Beşiktaş maçının ardından da Beşiktaş Kulübü’nden özür diledi. Şener, hocasının kafasına ayakkabı fırlatılan maçın ardından, "Şeref Tribünü’nde bir itiş kalkış oldu. Sonra ben camia adına özür diledim. Şenol hocayı sakinleştirmeye çalıştık, sakinleşti soyunma odasına gitti. O da haklıydı. Beşiktaş’a karşı 10 kişiyle galip gelmek kolay değil. Zoru başardı, sevinmesi doğaldır. Beşiktaş camiası bizim çok sevdiğimiz bir camiadır. Bir hatamız olduysa kusura bakmasınlar. " dedi.

Trabzonspor aynı açıklamasında, Gençlerbirliği’nin haklarının kim tarafından savunulacağını soruyor. Emin olun, Gençlerbirliği yönetimi de en az Trabzonspor yönetimi kadar kendi haklarını savunmaya muktedirdir. Ancak merak ediyoruz, Kayserispor ile oynanan her iki maçta da Trabzonspor lehine olan hakem hatalarından dolayı Trabzonspor Yönetimi ne yapmıştır? Tahmin ediyorum Sayın Şener, böylesine bir alışkanlık edindiğinden Kayserispor yönetiminden de özür dilemiştir. Bilemiyorum basın yansımadı

"Trabzonspor’un Açıklamaları Suç Oluşturmaktadır"

Aynı açıklamada, Trabzonspor yönetimin kendi hakkını kendinin almaya muktedir olduğu, saha dışı yöntemlere başvurulacaksa bu yöntemlere de başvurulacağı yazılıdır. Açıklamanın bu bölümü, hem ceza hukuku, hem futbol disiplin hukuku bakımından suçtur.

Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Kimse hukuk dışında hak arayamaz, hele hele hiç kimse kendi hakkını kendisi alamaz.

"Medyanın bir bölümü inine çekildi!"

Yine aynı açıklamada, "inine çekilen" medyadan bahsedilmektedir. İne neyin çekildiği herkesçe malumdur. Açıklamanın bu kısmının muhatabı "medya" olduğuna göre, Sayın Sadri Şener, sanırım, bundan sonraki ilk fırsatta da medyadan özür dileyecektir.

"Şener’e göre, 70’li Yılların Yönetici Anlayışı"

Açıklamada "70’li yılların "geride kalmış" yöneticilik anlayışından bahsetmektedir. Bugün Trabzonspor yönetiminde bulunanların, 70’li yıllarda en çok şampiyon olan takımının Trabzonspor olduğunu bilmediği anlaşılmaktadır.

70’li yılların yönetim anlayışı, açıklamada kast edildiği üzere yanlış ve hatta gayrı ahlaki bir anlayış ise bundan en çok Trabzonspor yararlanmıştır. Bence, Trabzon fırtınasının tohumlarını atan ve her biri birbirinden değerli şampiyonlukları elde eden 70’li yılların başkan ve yöneticileri içinde bulundukları maddi koşullar göz önünde bulundurulduğunda elleri öpülecek, şükranla anılacak insanlardır.

Sayın Sadri Şener bu açıklamadan dolayı hiç vakit kaybetmeden Trabzonspor’u Trabzonspor yapan 70’li yılların başkanlarından, yönetim kurulu üyelerinden, teknik adamlarından ve futbolcularından da özür dilemelidir.

Kısacası, imzasız yayınlanan son açıklamadan dolayı, Sayın Şener’in özür dilemesi gereken o kadar kişi ve kurum var ki, Sayın Şener özür dilemeye bugün başlasa, özürlerini herhalde ancak ligin sonuna bitirebilir.

Bir kez daha vurgulamak isterim ki çok hata yapanlar çok özür diler. Sadri Şener, özürlerine son vermek için, nerede yanlış yaptığını düşünmeli, sonradan özür dilemeyeceği tasarruflarda bulunmalıdır.

"Çelişkilerden İbaret Açıklamalar"

Burada sizlere, maçlarımızda yapılan hakem hatalarından Trabzonspor Kulübü özelinde mukayese yapabilir; bunları görsellerle de destekleyebilirdik. Ancak bunun kimseye faydası yok, olmaz da. Üstelik bu mukayese herkes tarafından zaten açıkça görülüyor ve biliniyor.

Yapılanların hata olduğunu düşünüyorsak sorun yok. Ancak eğer art niyet olduğuna inananlar varsa, bunları içinde tutmasınlar; şüphelerini yetkili mercilere hemen iletsinler. Eğer hem art niyet olduğunu düşünüyor hem de gerekli şikayetleri yapmıyorlarsa, faydasız polemiklere girmemelidir.

Fenerbahçe Spor Kulübü olarak yaptığımız açıklamalar, yine aynı kişiler tarafından deforme ediliyor. Ben buradan tekrar etmek istiyorum, tıpkı Başkanımızın devre arasında ifade ettiği gibi;

"Bizim isteğimiz, hakem atamalarında ve kararlarında standardizasyon; hakemlik müessesesinin eğitim ve imkanlarının artırılarak hata oranlarının en aza indirilmesi."

Bunun dışında hiçbir amacımız yok. Bu düşüncenin de dün olduğu gibi bugün de arkasındayız. Yani hakemlik müessesinin çağı yakalamasını istiyoruz. Bu konuda dün olduğu gibi bugün de aynı söylemdeyiz, çizgimizi koruyoruz.

Düşüncelerinde değişiklik olanlar, başkaları… Buna ilişkin çok sayıda örnek vermek mümkün ama ben örnek vermeyeceğim çünkü bunların kimler olduğunu herkes görüyor sezonun 2.yarısından itibaren zaten hepimizin gözleri önündeler.

Bu arada Sayın Şener’in, TFF’den UEFA’dan yan hakem istediğine dair açıklamalarına da bir paragraf açmak istiyorum. Sayın Şener, TFF’nin elinde UEFA yardımcı hakemi yoktur. Aslında UEFA da hakem ya da yardımcı hakem yoktur. Eminim, federasyonun elinde UEFA yardımcı hakemi olsaydı, onlar da seve seve UEFA hakemlerini maçlarımızda görevlendirirdi.

Muradınız, FIFA yardımcı hakemi ise lütfen bizim maçlarımıza da diğer takımların maçlarına da bir bakın. Sadece bu istek üzerinden TFF’yi salvo ateşine tutmanızı zorunlu bir kusur arayışı çabası olarak görüyorum.

TR.CaPTaiN
11.Mart.2011, 17:09
"Trabzonspor’un Açıklaması Trabzonlu hakemlere zarar verir"

Aynı açıklamada; Gençlerbirliği maçında yapılan hakem hataları, hemşehrilik dayanışmasına bağlanmıştır. Bugün, ligimizde Diyarbakır’dan 2 yardımcı hakem; Trabzon’dan ise 8 hakem görev yapıyor.

Üstelik bu hakemlerin ikisi üst klasman hakemi ve bu hakemler maçlarımızı yönetmişler. Örneğin ilk yarıda oynadığımız Konyaspor’u yendiğimiz maçını hakemi Abdullah Yılmaz, Trabzon bölgesi hakemi.

O maçı, futbolcumuz Özer’in ayağı kırıldığı maç olduğu için örnek gösteriyorum. Müsabaka hakemi, söz konusu pozisyonda faul kararı dahi vermemişti. Yöneticilerimiz bunu farklı yorumlayıp, ağır ithamlarda bulundular mı? Ya da hiç bir hakem yorumcusu, bunu komplo teorileri ile ya da mızrak çuval örneği ile gündeme getirdi mi? İki yüzlü olan kim?

Değerli arkadaşlar; lütfen siz de kayıtlara bakın, bugün Süper Lig’de Bursalı hakem yok. Bursaspor geçen yıl nasıl şampiyon oldu? Bu nasıl bir mantıktır? Böyle bir şey olabilir mi? Bu yaklaşım şekli en çok Trabzonspor’a ve Trabzon hakemlerine zarar vermez mi? Bunu görebilmek veya gösterebilmek için ne yapmak gerekiyor? Şimdi Sayın Şener dönsün ve baksın yanlış yaptığını anlayacaktır.

"Komik Duruma Düşmeyin"

Şimdi bir hakem yorumcusu, Sayın Nihat Mızrak’ı tüm maçlarımızda bize yardım etmiş gibi kamuoyuna sunuyor. Bu sunum üzerine tarihi gerçeklere bakmayanlar da bunu doğru sanabilir.

Sayın yorumcu, 2003-2004 sezonunda Rizespor ile Rize’de oynadığımız maçı da hatırlıyor musun? O dönem 16 maçlık bir galibiyet serimiz vardı ve o maçta yenildik. 2006/2007 sezonunda Sakarya’da Sakaryaspor ile oynadığımız maçı da hatırlıyor musun? O maçlarda nasıl hakem hataları vardı, maçın yardımcı hakemi kimdi? Hatırlıyor musun? Eminim hatırlamayacaktır. O kişi bugün tartıştıkları Nihat Mızrak’tır.

"Dönüp Dolaşıp Aynı Noktaya Geliyorlar"

Değerli arkadaşlar, Trabzonspor Kulübü Başkanı, ligin ikinci yarısından beri sürekli Fenerbahçe üzerinden mesajlar veriyor. Hakem hatalarından, komplo teorilerinden bahsediyor. Ancak söyleyebildiği sadece iki hata var.

Bunlardan biri Kayserispor maçında kaleci Volkan Babacan’ın yaptığı hata. Ama kaderin cilvesi, bu hatanın bir benzeri, iki hafta sonra kendi maçlarında olunca iki hafta boyunca ortalığı yangına veren Sayın Şener, sorulduğunda, "Ben şaka yaptım" diyebilecek kadar da rahat ve sorumsuz. Şener’in dile getirdiği lehimize gelişen bir diğer hata ise Gençlerbirliği maçında attığımız ilk gole dair. Bu maç 4-2 bitti. Verilmeyen penaltımız, iptal edilen golümüz de cabası.

Kayserispor maçıyla hakemleri suçlayanlar, genç bir kaleciyi töhmet altında bırakanlar yine kaderin bir cilvesi, iki hafta sonra yine Kayseri maçında yine Kayseri’nin kalecisinin benzer bir hatasıyla henüz 3. dakika’da gol buluyorlar.

Gençerbirliği maçındaki ilk golün ofsayt olduğunu, Metin Şentürk özelinden yapılan bir örnekle yorumlayan değerli yorumcular, iki sezon önce Olimpiyat Stadyumu’nda, İstanbul Büyükşehir Belediyespor ile oynadığımız maçta, arka arkaya yediğimiz biri yaklaşık 1 diğeri yaklaşık 2 metrelik ofsayt gollerini nasıl açıkladılar? Gençlerbirliği maçında, bu tartışılan gol dışında 3 gol daha attık. Bu gollerin hiç mi değeri yok?

"Hangi Sadri Şener’i ciddiye almalıyız?"

Sayın Şener Trabzonspor liderken şunları söylüyordu, "TFF Başkanı Mahmut Özgener’i eskiden beri tanırım. Çok iyi bir aile çocuğu. Medeni bir insan. Destekler miyim, evet desteklerim. Ben memnunum federasyondan. Memnun olmamam için sebep yok. Güzel şeyler yapıyorlar." Şimdi önceki açıklamanızdan farklı olarak federasyonu ve kurullarını, hakemleri taraflı olmak ile suçluyorsunuz.

Sayın Aziz Yıldırım’ın Kulüpler Birliği Başkanlığı’na dair,

"Aziz Yıldırım çok çalışkan biri. O, Kulüpler Birliği’ne her şeye hazırlıklı olarak geliyor. Ben onları yapamam açıkçası. Dünya kadar işle uğraşıyor. O’nun orda olması kulüpler için avantaj. Başkan elini kaldırdığında onun adaletine olan güvenimle ben de elimi kaldırıyorum" deyip ardından bugün Sayın Aziz Yıldırım’ı tarafsızlığını yitirmekle suçlamanız gibi.

Artık karar verin hangi düşüncenizde samimisiniz?

Sayın Şener, puan farkının 9 değil olsa 19 olsa kapanacağını ifade ediyor bir diğer açıklamasında. Öncelikle Sayın Şener lig tek devreli değil. Yani ilk yarıyı lider bitiren Şampiyon olmuyor. Nasıl ilk yarıda puan farkının yapılması normal ise ikinci yarıda puan farkının kapanması da o kadar normal. Sayın Şener’in paniğe kapılmasına gerek yok; ligin bitimine henüz 10 hafta var, henüz lig bitmedi. Bu yarışı en az hata yapan kazanacak. Bunun için önceliğiniz kendi işiniz olsun. İşinizi hatasız yapın. Sonunda vicdan azabı çekmeyin. Sonunda her şeyden önemlisi hiçbir zaman bu kadar özrü bir arada dilemeyiniz.

"Aykut Hoca’nın iki cümlesi koskoca Trabzon camiasının kimyasını bozmuş"

Daha önceden Trabzonspor ile yaşadığımız şampiyonluk yarışında istenmeyen olaylar yaşanmıştı. O yaşanaların kapatılması için en büyük çabalardan birini Sayın Aziz Yıldırım harcamıştır. Koskaca Trabzonspor camiasının kimyasını Sayın Aykut Kocaman’ın açıklamaları bozmuş. Şimdi sizlere Sayın Aykut Kocaman’ın açıklamalarını okuyacağım;

"Benim kişiliğimi karakterimi herkes bilir. Başkalarının başarı ya da başarısızlığına kılıf aramam. Sorunu kendimde ararım. Ama bazı şeylerin de gündemde olması, konuşulması gerek. Bakıyorum kimse gündeme getirmiyor. Trabzonspor takımının aldığı başarıları, Şenol Hoca’nın elde ettiği başarıyı yadsımak yanlış olur. Bir teknik adam olarak alkışlamak durumundayız. Ancak kimse yanlış anlamasın ama Trabzonspor son 3 haftada kritik maçlar oynadı. Bu 3 maça bakmak lazım. Gaziantepspor, Bucaspor, İstanbul Büyükşehir Belediyespor... 3 maç 3 penaltı. Bu penaltılar Trabzonspor’a kasten, isteyerek verildi, demiyorum. Fakat kimse bunları incelemiyor. Ancak maçların kritik anlarına denk gelen penaltılara bakmak gerek"

’Hakemler hakkında daha ne kadar konuşmayacaksınız?’ sorusu üzerine Sayın Şenol Güneş ise;

"Bu ülke bizim ülkemiz. Bu iş de benim işim. Ben oyuncularımı çalıştırırım, sahaya sürerim. Oyuncunun görevi çıkıp sahaya topunu oynamaktır. Hakemin görevi de doğru karar vermektir. Vermiyorsa ne yapılabilir, hiç birşey yapamayız. Bu ülkede hukukun işlemediği, adaletin olmadığı yerde saha içinde bunları tartışırsak kan gövdeyi götürür. Ben o konuda susmaktan yanayım. Biz susalım da hakkımız yensin demiyoruz. Varsa gücümüz düzeni değiştirelim. Ülkeler, devletler yıkılıyor, bu tür kanayan yarayı kaşımak sonunda kazananı da kaybettirir." demiştir.

Her iki teknik direktörün yaptığı açıklamaları alt alta koyun ve okuyun, bugünkü açıklamalara dair domino etkisini, Aykut Hoca’nın konuşmasının başlattığı söyleniyor.Hatta dahası Aykut Hoca’nın iki cümlesinin koskoca Trabzonspor camiasının kimyasını bozduğu söyleniyor.
Lütfen bir okuyun ve değerlendirin. Sayın Güneş’in, BJK maçındaki sözleri ve davranışları sebebi ile bizzat Sayın Şener, BJK’dan özür dilemedi mi? Sayın Kocaman, bugüne kadar buna benzer bir şey yaptı mı?

"Şehir Efsaneleri"

Değerli arkadaşlar "hakem odası basıldı" diye bir şehir efsanesi aldı başını gidiyor. Kim hangi odayı basmış? İnsanlar işlerine geldiği gibi her konuda değerlendirme yapıyorlar. Olaya ilişkin hakem raporu, bir gazete tarafından aynen yayınlandı. Raporda yazılan her şeye itibar ettiniz ve her şeyi doğru kabul ettiniz. Peki raporda hakem odasının basıldığı da yazıyor muydu? Ya da temsilci, gözlemci raporlarında bu konuda herhangi bir şey yazılmış mıydı?

"Neden Yalnızca Fenerbahçe?"

Yaptığımız her açıklama, "lige ayar çekme", "tehdit" gibi başlıklar ile isimlendirilirken bunların kat be katını yapanlar, "centilmen, esprili, şakacı, sevimli, nüktedan" olarak isimlendiriliyor.

Hakeme hakaretten 2 maç ceza alan Sayın Güneş; dingin ruhla, olgunlukla, centilmenlikle övülürken nasıl oluyor da ikinci açıklamanın sahibi Sayın Kocaman domino etkisi yaratmakla suçlanıp, her şeyin müsebbibi olarak gösterilebiliyor.

Kayserispor kafilesi, Trabzon Havaalanı’nda taşlarla karşılanırken; Trabzonspor yönetimi nasıl oluyor da misafirperver ilan ediliyor?

Gençlerbirliği oyuncularının antrenmanda söyledikleri ’Trabzonspor için oynayacağız’ sözleri, kolaylıkla "şaka" diye isimlendiriliyor, şampiyonluk yarışında olmayan bir takımın futbolcusunun, şampiyonluğa oynayan takımın rakiplerinin futbolcularını motive etmesi doğal bulunup, normalleştiriliyor. Kısacası işin içinde Fenerbahçe olmayınca her şey çok normal çok doğal karşılanıyor, kıyametler kopartılmıyor.

Değerli arkadaşlar;

Futbol basit bir oyun olmakla birlikte bu kadar şakayı bir arada kaldıramayacak kadar da ciddi bir oyundur.

Bu yüzden; kimsenin bu şakaların parçası olmamasını, yine kimsenin kimseyi başkası için motive etmemesini, kimsenin başka bir takım için oynamamasını ve her şeyden önemlisi; ’futbol ailesinin hiç bir mensubu tarafından bunların normal görülmemesini’ tüm yetkililerin de bu gibi durumları sıfır toleransla değerlendirmesini ve cezalandırmasını talep ediyoruz.

"Fenerbahçe Başarısızların Ortak Hedefi Haline Geldi"

On yılı aşan istikrarlı bir yönetimin yarattığı farklılığın bir sonucu olarak her yıl lig yarışının sonuna kadar içindeyiz. Yer aldığımız tüm branşların hemen hepsinde finallerde bizim adımız var. Bunun bir sonucu olarak şampiyonluk iddiasıyla yarışa başlayan takımlar bu iddiayı kaybettikleri anda taraftarlarına, genel kurullarına kısaca camialarına şirin gözükmek, başarısızlıklarına bir mazeret üretmek adına bu tip akıl ve izan yoksunu açıklamaları yapıyor ve bize saldırıyorlar.

Hiç kimsenin başarısı ya da başarısızlığı bizleri ilgilendirmiyor. Biz sadece kendi işimize bakıyor, işimizi iyi yapmaya uğraşıyoruz. Mühim olan yapılan hatalardan arınmak ve bir daha aynı hataları yapmamak.

Başta Trabzonspor olmak üzere başarısızlıkları için mazeret üreten kulüplere sesleniyoruz. Futbol bugün, bu sezon bitmiyor. Her sezon yeni bir yarış başlıyor. En az hata yapanın şampiyon olacağı bir yarış. Herkes kendi işine baksın. Yaptığı hatalara mazeret olarak başarılı olanlara çamur atıp, onları aşağı çekmek için uğraşmasın. Ülkemizde her şey hızla değişiyor ve gelişiyor. Bu değişime ve gelişime kulak verin, uymaya gayret edin. Geçmişten bugüne tekrarlanan senaryolar başta taraftarlarınız olmak üzere artık kimse tarafından kabul görmüyor. Her şeyden önemlisi tarih gerçekleri önünde sonunda ortaya çıkarıyor.

Bugün kirli dediğiniz lig başarılı olduğunuzda sadece sizin için temiz olabiliyor. Bu da o başarını elde edilmesi için emek harcayanların emeğine saygısızlıktan öte bir şey değil. Bu gün memnuniyetle söylenebilir ki bu gerçek sorumlu herkes tarafından biliniyor ve görülüyor.

Sayın Sadri Şener, "Türkiye’nin ¾ ü bizim şampiyon olmamızı istiyor. Çünkü Beşiktaş ve Galatasaray da bizi destekliyor" diyor. Sayın Şener, o halde geriye kalan 14 takımın sizi desteklemediğini göremiyor musunuz? Yoksa daha sonra onlardan da özür dileyip "Ben nerede hata yaptım mı?" diyeceksiniz.

Sayın Şener, büyük camialara yaslanmak size yakışmıyor. Trabzonspor kendisi tek başına da büyük. Bu şekilde yapılan konuşmaları geçen senede gördük. Galatasaray Bursa’ya maçı satacak diyenler, maçtan sonra utançla ortadan yok oldular. Büyüklük sizin anladığınız anlama gelmiyor Sayın Şener, büyük takımların büyük hedefleri vardır ve küçük işlerle uğraşmazlar. Lütfen bunu anlayın ve kulübünüze büyük işler yaparak hizmet edin.

Fenerbahçe Spor Kulübü, yaşadığı tüm travmalara rağmen, yöneticisi, sporcusu, taraftarıyla kenetlenmiş, hedef birliği yapmıştır. Sağlıklı büyüyen ekonomisi her alanda her branşta final oynayan takımlarıyla Fenerbahçe Spor Kulübü istikrarlı duruşunu sürdürecektir.

Bugün bizimle yarış içinde olanlar gibi davranmadığımız için farklıyız. Tıpkı 1974 yılında İslam Çupi’nin dediği gibi "Şampiyon olmak mümkün Fenerbahçe olmak imkansız".

Fenerbahce.org

SAİT71
11.Mart.2011, 17:23
Bir solukta okudum tamamınada imzamı atarım...

sui generis
11.Mart.2011, 18:52
inşallah artık susarlar...

sarianet
11.Mart.2011, 19:19
susmazlarrr :D

Chinatown
11.Mart.2011, 19:44
yüzde 90'ı önceden tahmin edebilen, Trabzonspor ve Beşiktaş'ın yaptıklarından farksız, boş, sığ bir açıklama.

Varonil
11.Mart.2011, 20:53
Şekip Mosturoğlu'nun bütün söylediklerine imzamı atıyorum ben de.Artık umarım fazla konuşulmaz,çünkü kabak tabı vermeye başladı.

Universal
11.Mart.2011, 23:30
Bütün söylenenlere %100 katılıyorum. Tekrar haklı olduğumuz ortaya çıktı. İsteyen savcılığa gitsin. Çamur at izi kalsın felsefesidir rakiplerimizin yaptığı. İslam Çupi bu günleri görerek söylemiş herhalde: Şampiyon olmak mümkün, Fenerbahçe olmak imkansız. :)

Ahmet Göktaş
12.Mart.2011, 00:18
Son hafta yine ordan burdan gol haberi bekleyip hayal kırıklığına uğrayınca yine çıkıp Rüştü maç sattı demesinlerde. Uzak olsunlar ... Herkes kendi işini kendi görsün madem ;) Ne sene sonu Fenerbahçeliler "BEşiktaş beşiktaş" diye bağırsın sokaklarda geçen seneki gibi , ne de Beşiktaş bizi şampiyon yapmadı desin. Biz halimizden memnunuz.

di canio
12.Mart.2011, 00:38
'Rüştü'nün maç öncesi telefon görüşmelerine bakılırsa Rüştü maçı sattı mı diyelim biz de' ifadesini, Aziz Yıldırım 'Rüştü maçı sattı' dedi şeklinde anlayanlar ve yaygara koparanlar için kim çıkıp ne kadar açıklama yaparsa yapsın, boş. Fenerbahçeliler geçen sezonun son haftasında Beşiktaş'ın kazanmasını beklemiş olabilirler. Ama kendimiz kazansak şampiyonduk, sadece Beşiktaş'a bağlı değildi şampiyonluğumuz. Takımımızın şampiyonluğuyla alakalı bir durumda, çekiştiğimiz rakibin puan kaybı beklentisi ile son yaşanan Beşiktaş-Trabzon maçında yaşanan, 'yenin bizi, Fenerbahçe şampiyon olmasın' çok çok farklı. Mosturoğlu'nun açıklamaları da diğer yöneticilerin yaptığı gibi ortam gerebilecek nitelikte olsa da verilen cevaplar gediğini bulmuş. Bunların üzerinde duralım, yanlış varsa Mosturoğlu'nun açıklamalarında, 'hakemler maçın berabere bitmesi yönünde talimatlı çıktı maça'dan farklı, daha mantıklı argümanlar sunulsun ortaya. Yoksa geçerli argüman, 'Rüştü maçı sattı' noktasına çekilmesin bu konular bi zahmet.

Bordo61Mavi
12.Mart.2011, 01:03
Aziz bey yine konusmamis, oysa demistiki susmicam

Ahmet Göktaş
12.Mart.2011, 01:19
'Rüştü'nün maç öncesi telefon görüşmelerine bakılırsa Rüştü maçı sattı mı diyelim biz de' ifadesini, Aziz Yıldırım 'Rüştü maçı sattı' dedi şeklinde anlayanlar ve yaygara koparanlar için kim çıkıp ne kadar açıklama yaparsa yapsın, boş. Fenerbahçeliler geçen sezonun son haftasında Beşiktaş'ın kazanmasını beklemiş olabilirler. Ama kendimiz kazansak şampiyonduk, sadece Beşiktaş'a bağlı değildi şampiyonluğumuz. Takımımızın şampiyonluğuyla alakalı bir durumda, çekiştiğimiz rakibin puan kaybı beklentisi ile son yaşanan Beşiktaş-Trabzon maçında yaşanan, 'yenin bizi, Fenerbahçe şampiyon olmasın' çok çok farklı. Mosturoğlu'nun açıklamaları da diğer yöneticilerin yaptığı gibi ortam gerebilecek nitelikte olsa da verilen cevaplar gediğini bulmuş. Bunların üzerinde duralım, yanlış varsa Mosturoğlu'nun açıklamalarında, 'hakemler maçın berabere bitmesi yönünde talimatlı çıktı maça'dan farklı, daha mantıklı argümanlar sunulsun ortaya. Yoksa geçerli argüman, 'Rüştü maçı sattı' noktasına çekilmesin bu konular bi zahmet.

Yahuu işte diyorumki kim şampiyon olacaksa olsun birbirini yesin isteyen istediğini yapsın bize de karışmasınlar biz de karışmayalım. Kaçıncı olursk olalım iyiyiz biz böyle...

mehmetd
12.Mart.2011, 06:12
ben bir gs li olarak fenere hak vermek zorundayım zira takımlarımız başarısız olunca bunları yapıyor ne yazık ki...

-kendi takımım gs facia zaten hiç girmiyeyim: hoca mı dersin başkan mı oyuncu mu taktik mi yani hangisini yazayım hepsi berbat dediğim gibi girmesek daha iyi!

-bjk de 1-0-7-3 oynayarak kendi sonunu hazırlıyor zaten!

-ts ilk yarı iyiydi,benim berberim ts lidir ona dedim bu sene siz şampiyonsunuz o belli olmaz dediydi devre arası;hakkaten devre arası gelen saçma transferlerle ts yarıştan kopma noktasına geldi.

yani kendim ettim kendim buldum durumu her 3 ü için de geçerli.o yüzden hakeme federasyona falan atmasınlar adam gibi bizde hata deyip "başkan istifa! " "t.d istifa" ile kalsınlar yani noolur nasıl olsa futboldan parayı götürüyorlar biz gibi üste para verip enayi konumuna da düşmüyorlar kıymetini bilsinler bunun...

hadi iyi günler...

TR.CaPTaiN
12.Mart.2011, 11:40
Bu köşeyi sürekli takip eden okurlar hatırlayacaktır. 18 Şubat tarihinde bu köşede Bu Fener normal şampiyon olamaz; Ya şike yapar ya kaleci satın alır başlığıyla bir yazı yazmıştım. Yazıda özetle Fenerbahçe ne zaman başını kaldırıp yarışa ortak olsa ligin kalecileri şaibeli‚ hakemleri satılmış‚ Federasyon F.Bahçenin kölesi olur gerçeğini ortaya koyup şu cümleleri kullanmıştım: Hep beraber göreceğiz‚ daha sezon sonuna kadar neler işiteceğiz. Fenerbahçe başını kaldırmasa; söz gelimi Trabzon bu kadar puan kaybetmese; Kadıköydeki Trabzon maçı berabere bitse bunların hiç biri yazılmayacak; takım eleştirileri genellemeye vurulacaktı. Hakemler ve Federasyon 3 Büyüklerin hiç birini kayırmayacaktı. Anadolu takımlarının sertliğinden dem vurulacak‚ Büyükler olmasa lig de olmaz teraneleri anlatılacak. Seneye nasıl da süper işler yapılacağı anlatılacaktı.

O günkü yazının tamamını isteyen internetten bulup okur. Ama bu yazıya aldığım yukarıdaki paragrafın ilk cümlesi bugün Trabzonspor ve Beşiktaşın yangınının öngörüsüydü.

Benim açımdan daha fazla anlatılacak bir şey yok. Aslında bir sürü soru var aklımda ama sormayacağım. Örneğin;

* Sadri Şener kendi ağzından Aykut Kocamanın yaptığı açıklamalar kimyamızı bozdu dedi. 2 cümleyle kimyanız bozulacaksa siz yönetim olarak ne
iş yaparsınız? diye sormayacağım.

* Ya da hakemlerden dert yanan Trabzon‚ futbol tarihinde en geçerli laf olan Gol attınız da hakem vermedi mi? cümlesini bir rakipleri için sorsun bakalım. Kayseri yöneticilerine sorun. Ligin ilk devresinde Kayseride oynanan maçta Kayserinin nizami golünün ofsayt gerekçesiyle sayılmadığı da mı gerçek değil? diye de sormayacağım.

* Hele hele Bu TFFyi tehdit eden; Başbakan da dahil tüm Türkiyeyi bağlamış; hakemleri kölesi yapmış; ligdeki kalecilerin yarısını satın almış Aziz Yıldırım; akılsız mıymış ki son 5 sezonda 2 kez son maçlarda şampiyonluk bırakmış; 28 yıllık dalga geçilen Türkiye Kupası alınamama kadersizliğini bitirmemiş? diye hiç sormayacağım.

YILDIRIM KULÜPLER BİRLİĞİ BAŞKANLIĞI´NI BIRAKMALI

Sadri Şenere katılıyorum. Bence de Aziz Yıldırım Kulüpler Birliği Başkanlığını bırakmalı. Kimsenin sorununu çözmemeli‚ vergi indirimi için Ankara çıkarmaları yapmamalı. Yayın ihalesiyle de hiç mi hiç ilgilenmemeli. Hatta bence Fenerbahçe Kulüpler Birliğinden ayrılmalı. F.Bahçe Kulüpler Birliğinde hiç aktif değilken‚ toplantılara vekaleten bile katılmıyorken‚ 2 yıl üst üste şampiyon olup ertesi sezon son maçta 2. olmuştu. Kulüpler Birliğinden ayrılmak F.Bahçeye çok şey kaybettirmez. Kulüpler Birliğinin dağılması; ya da havuzun bozulması gibi çok radikal gelişmeler bile ülkede sadece F.Bahçe ve G.Sarayı olumsuz etkilemez. Beşiktaş da bugünkünden çok daha kötü bir gelir düzeyinde olmaz.

Ama başta Trabzonspor olmak üzere geri kalan 14 takım böylesi bir depremden son derece kötü etkilenir. Şimdi; Yayın ihalesinin ertesi günü yazdığım yazıda da Aziz Yıldırım parayı artıran unsurlardan biridir. Parayı kazandıran ağadır; ağabeydir. Aziz Yıldırımın ağa veya ağabey olması Türk futbolu için ne kadar iyidir‚ onu da zamanla göreceğiz demiştim diyeceğim ama; sen de amma kendini övüyorsun be birader dersiniz diye korkuyorum!

Serdar Ali Çelikler/Habertürk

SAİT71
12.Mart.2011, 15:28
Aslında havuzdan çıkıp özel bir tvye versek maçlarımızın yayın haklarını o zaman tüm rekorları egale ederiz. Hiç uğraşmaya bile değmez bu işlerle...