PDA

View Full Version : Utanma Duygumuzu Kaybettik.



FoRZa SKiNCLuB_I9o3
19.Nisan.2011, 18:31
Utanma Duygumuzu Kaybettik.

Mayıs 1985’te Brüksel’de oynanan Şampiyon Kulüpler Finali maçı öncesi Liverpoollu bir grup taraftar, Juventuslu sporseverlerin bulunduğu bölgeye saldırdı. Yaşlı Heysel tribününün çatlaklarla dolu bir duvarı yıkıldı, faciada 31’i İtalyan 38 kişi hayatını kaybetti. Olay sonrası UEFA, İngiliz kulüplerini 5 yıl, Liverpool’u 8 yıl Avrupa kupalarına katılmaktan men etti.
İngilizler utandı…
Şenes Erzik’in aktardığı bir anekdota göre UEFA, cezasının henüz 2 yılını doldurmuş İngilizler’i tekrar Avrupa kupalarına katmayı düşündü. Ama bu teklifi Başbakan Thatcher reddetti. 1985-1991 yılları aralığında tam 20 farklı İngiliz kulübü hak ettiği halde Avrupa kupalarında yarışmadı.
Liverpoollular utandı…
Hakemin (ceza alanı dışından içeri taşıdığı) yanlış penaltı kararına bile itiraz etmediler.
Hazin olaydan tam 20 yıl sonra Anfield’da Juventus’u ağırlayan KOP tribünü, “Amicizia (Dostluk)” pankartıyla rakip sporseverlerden af diledi.
***
Şubat 2007’de Catania ile Palermo arasında oynanan Sicilya derbisinde Catanialı bir grup holigan polislere saldırdı. Olayda 40 yaşındaki masum polis memuru Filippo Raciti hayatını kaybetti.
İtalyanlar utandı…
Hükümet, ülkedeki (amatör/profesyonel ya da milli) bütün futbol müsabakalarını süresiz durdurdu. İlgili güvenlik kriterlerine uymayan (yani öleni öldüreni dahi ayırt edecek kamera donanımına sahip olmayan) statlar hemen kapatıldı, birkaç yüz milyon euroluk takımlar bile başka sahalara taşındılar. İtalyan Senatosu, mevcut şiddet yasasını elden geçirmek için acil toplandı.
Catanialılar utandı…
Olaydan sonra kulübün sahibi Antonino Pulvirenti, futboldan tamamen soğuduğunu ve bu işten bütünüyle çıkmak istediğini ifade etti. Catania tribünleri açtıkları “Catania svegliati, Catania sdegnati (Catania uyan, Catania kına!)” pankartıyla şiddete karşı öfkelerini gösterdiler.
***
Nisan 2011’de Hamburg’da St.Pauli’yle Schalke arasında oynanan 1.Bundesliga maçında yardımcı hakemin başına bir plastik bira bardağı isabet etti…
Almanlar utandı… Orta hakem Deniz Aytekin, maçı anında tatil etti.
Bardağı atan taraftar 3 gün içinde tespit edildi. Alman Federasyonu, futbol tarihinde ilk kez bir kulübe seyircisiz maç oynama cezası verdi.
Sonra Almanlar futbol tarihlerinde bir seyircisiz maç utancı olmasından da utandılar…
St.Pauli’nin yeni sezondaki ilk iç saha maçını, Hamburg’a 50 kilometre mesafede 12,500 kişiden az seyircinin önünde oynatmaya hükmettiler.
***
Türkiye’de sadece iki yıl içinde 3 hakem başından ciddi şekilde yaralandı. Yaralı Tarık Ongun’a kafasına dikiş attırılarak maç yönettirildi…
Bir hakem sahaya giren onlarca seyirci tarafından linç edilmek istendi. 43 taraftar stadyuma bıçak sokmak isterken yakalandı. 42’si aynı gün salıverildi.
Bir antrenör sahanın içinde bıçaklandı. Ameliyat sonrası hasta yatağından canlı yayına bağlanıp hesap verdi…
Milli futbolcular maç esnasında yumruk yumruğa kavga ettiler. Bir seyirci, öldüresiye dövülerek tribünden aşağı atıldı. Diyarbakırlı futbolcular ırkçı tezahürata maruz kaldılar.
Ve son olarak Seyrantepe’deki Galatasaray-Eskişehir maçında kafasına isabet eden viski bardağı nedeniyle 10 yaşındaki Batuhan ağır yaralandı.
Bardağı atan kişi, o meşhur 240 kamerayla tespit edilebildi mi?
Hayır…
Türkler utandı mı?
Tam aksine, söz konusu faciaya ev sahipliği yapan Galatasaray Kulübü, resmi sitesinden yaptığı açıklamada Batuhan Sağır’ın ailesinin kendilerinden bir ev ve nakit para istediğini ilan etme ihtiyacını hissetti!
***
Bir insan sağlığını kaybedebilir… İşini kaybedebilir… Ailesini kaybedebilir… Hatta onurunu, şerefini dahi kaybedebilir…
Her birimiz onurumuz için yaşadığımızı her fırsatta söyleriz, ama hayat öyle acımasızdır ki bir gün insana o cümleyi bile kurduramayacak hale getirebilir.

Lâkin bence bir insanın esas kaybettiği an, utanma duygusunu yitirdiği andır. Başına her ne geliyorsa, her ne suç işliyorsa, her ne akıl almaz belaya bulaşıyorsa bulaşsın; o insan hâlâ utanabiliyorsa, onda hâlâ umut vardır.

Benim bu ülkeyle/bizle/kendimle ilgili zaman zaman umutlarımın kırılmasının nedeni de bu galiba… Nerde kaybettik, ne zaman kaybettik bilemiyorum. Ama biz bir ara, bir yerlerde utanma duygumuzu kaybetmişiz. Maalesef bu aralar hiçbir şeyden utanmaz olmuşuz.

Utanma duygumuzu her nerde kaybettiysek, en kısa zamanda bulma umuduyla. Umarım bu ülke yepyeni şiddet yasasıyla birlikte yeni bir ar damarına da kavuşur.


Uğur Meleke