1980 doğumlu Serdar Kulbilge
Bazen çok şeydir, tek şey; bazense hiçbir şeydir çok şey... Paranız çoktur ama sağlığınız yoktur ya da işiniz vardır fakat huzurunuz vasattır.
Devre arası kampları da tek şey olarak çok şeye işaret eden dönemlerden birisidir benim işimde. Yıllardır orada ne gördüysem, bekleyen süreçlerinde de o sunulmuştur gözler önüne.
Uzun lafın kısası, Zico'lu Antalya günlerindeki başlıca tespitim “Volkan’ın bir an önce dinlendirilip eksiklerini kapatma çalışmalarına alınması” zorunluluğuydu. Bu tezimi ileri sürerken de yerini sağlama almıştım... Yedeği Serdar!..
Ben, Serdar diye yazdıkça hem gazetedeki arkadaşlarımdan hem futbolsever dostlarımdan tepki almıştım. “Dur da çocuk pişsin!”, Ben de hepsine aynı cevabı vermiştim, “Çocuk pişti yanacak”.
Bu cevabı vermemdeki ana sebep tabii ki antrenmanlarda onu sıkı takip etmemdi. Tam bir profesyonel. Hatta “Sivasspor maçıyla birlikte sezon sonuna kadar kaleyi Serdar’ın koruyacağını” haber yaptığımızda ertesi gün aksi yönde bir sürü haberle de karşılaşmıştık. Ama Serdar aldı ve bugünlere geldi.
Şimdi sezonun 2. yarısındaki iddiamı yineliyorum. Bu çocuk milli takımın vazgeçilmez kalecisi olur. Korur, çünkü başarılı. Korur, çünkü çalışkan. Korur, çünkü yetenekli. Korur, çünkü Fenerbahçe’nin resmi sitesine bakarsanız, hobileri kısmında ilk sırada 'ailesi ile vakit geçirmek' yazıyor. Yani tam bir aile babası. Yani düzenli hayat.
Serdar’ı Fenerbahçe’ye kazandıranlar büyük iş yaptılar. Bu sene Fenerbahçe şampiyonluğa yürüyecektir. Ve bunda en önemli etken de Serdar olacaktır.
Para var, pul var, sözüm ona dünya yıldızları var ama çok şeyden hiçbir şey olmuyordu. Şimdi tek şeyi var ki, en önemli şeyi oldu. Gerçek bir kalecisi var Fenerbahçe’nin.
Israrla yazmamın semeresini alıyorum.
Teşekkürler Serdar.
Aynı yazıyı milli takıma geçeceğin gün tekrarlayacağım...
Cüneyt Karakaya / Fanatik
Ben Serdar'ın uzun yıllar milli takım ve Fenerbahçe kalecisi olmasını istiyorum
