Küçük takımlarla oynarken rehavet sorunsalı

Galatasary'la oynuyorum. Büyük takımlarla oynarken Galatasaray gibiyiz. Ama Kasimpasa gibi adı küçük takımlarla ve ligin son 5-6 sırasındaki küçük takımlarla oynarken futbolcular maça hiç kendilerini vermiyorlar ve büyük maçlarda çok iyi sonuçlar almama rağmen bu maçlarda hep puanlar kaybediyorum. Asları dinlendirip, birkaç genç hevesli yedek takviyesi yapmayı denedim. Maç öncesi "Taraftar için oynayın", "Galibiyet bekliyorum" gibi gaz çalışmaları denedim. Ne yaptıysam olmuyor arkadaşlar. Sizin bir öneriniz var mıdır?

Ben o maçlarda gençleri oynatıyorum büyük oyuncular yerine daha verim alıyor hem oyuncularım gelişiyor hemde alışıyorlar taktiğe.

Bu tür maçlarda takım konuşmasında en alt sırasında olanı deneyin. İşe yarıyor. 1 - 0 / 2 - 0 falan kazanıyorsunuz. Konuşma tam aklımda değil.

Quote:

---

Originally Posted by Zekirdek

Bu tür maçlarda takım konuşmasında en alt sırasında olanı deneyin. İşe yarıyor. 1 - 0 / 2 - 0 falan kazanıyorsunuz. Konuşma tam aklımda değil.

---

o daha çok rehavete girmesini sağlar yanlış hatırlamıyorsam önemsiz maç filan diyordu.

Quote:

---

Originally Posted by HooijDonk07

o daha çok rehavete girmesini sağlar yanlış hatırlamıyorsam önemsiz maç filan diyordu.

---

Ama kazanıyordum. Takım konuşmalarının yapacağı etkiyi kestirmek zaten zor bir iş.

Quote:

---

Originally Posted by Zekirdek

Ama kazanıyordum. Takım konuşmalarının yapacağı etkiyi kestirmek zaten zor bir iş.

---

maç başı konuşma tercih etmeyenlerdenim sadece adam markajı , mentalite vs oynarım maç başı yarı ve maç sonunda takım konuşmasını tercih ederim.5-6 farklı galibiyetlerdede kullanmıyorum.

Quote:

---

Originally Posted by HooijDonk07

Ben o maçlarda gençleri oynatıyorum büyük oyuncular yerine daha verim alıyor hem oyuncularım gelişiyor hemde alışıyorlar taktiğe.

---

Kusura bakmayın ama ben taktik alışması gibi bişeye inanmıyorum..En azından FM 2010'da..
F.bahçe'de bi ton taktik denedim , çok başarısızlıklar yaşadım , ama sonra doğru taktiği buldum..Sonra lyon ile başladım Fb'deki taktiğin aynısı , onunla tüm maçları alıyorum..

@USHAKA

O maçlarda futbolcular takımı küçümsüyor , eğer detay istersen ,
kısacık paslar ve yaratıcılık değil de disiplin ağırlıklı seçenekleri ile başarıya ulaşabilirsin..

Taraftar için oynayın demek takımı bir nebze olsun tetikleyebiliyor.Ayrıca 2.yarı birkaç kilit oyuncuna ona güvendiğini söyleyip sürekli hücumu düşünüp oyunu tamamen diğer sahaya yıkarsan sorun yaşamazsın gibime geliyor :)

Quote:

---

Originally Posted by USHAKA

Galatasary'la oynuyorum. Büyük takımlarla oynarken Galatasaray gibiyiz. Ama Kasimpasa gibi adı küçük takımlarla ve ligin son 5-6 sırasındaki küçük takımlarla oynarken futbolcular maça hiç kendilerini vermiyorlar ve büyük maçlarda çok iyi sonuçlar almama rağmen bu maçlarda hep puanlar kaybediyorum. Asları dinlendirip, birkaç genç hevesli yedek takviyesi yapmayı denedim. Maç öncesi "Taraftar için oynayın", "Galibiyet bekliyorum" gibi gaz çalışmaları denedim. Ne yaptıysam olmuyor arkadaşlar. Sizin bir öneriniz var mıdır?

---

aynı sorun bende de vardı fb yi rahat yenip:confused: ibb ye takılmıştım:mad: kısa yoldan çözümü oyundan sinirle çıkıp bi daha oynamak:icon_confused:
zaten şöylede demişti bende sende de dedimi bilmem asistan manager:
"takımımız küçük takımlarla oynarken sıkıntı yaşıyor"
diye böyle bişeydi maç öncesi fazla atıp tutmadan işte kesin yencez atak oynicaz diyoruz ya ters tepiyor da olabilir ben yencez (mesela fm 2006 da yenilirsek şapkamı yerim) dedikçe takım kötü:confused: etkileniyordu nedense o da benim fm 2006 takımımın fazla profesyonel olmasındandı nasıl profesyonellikse neyse o geçmişte kaldı artık
en sonunda ibb maçı öncesi umudum yok dedim oyuncular kızdı bana ama sıka sıka yenmeyi başardık.
sonuç olarak değişiklik yapmak gerek farklı laflar taktikler takımlar mesela maça nasıl olsa yenicem deyip atak çıkmamak counter ile çıkmak umudum yok demek takımı değiştirmek veya olmazsa hiçbiri tatile gitmek topu da asistana atmak:icon_biggrin:
hadi bol şanslar...

Quote:

---

Originally Posted by USHAKA

Galatasary'la oynuyorum. Büyük takımlarla oynarken Galatasaray gibiyiz. Ama Kasimpasa gibi adı küçük takımlarla ve ligin son 5-6 sırasındaki küçük takımlarla oynarken futbolcular maça hiç kendilerini vermiyorlar ve büyük maçlarda çok iyi sonuçlar almama rağmen bu maçlarda hep puanlar kaybediyorum. Asları dinlendirip, birkaç genç hevesli yedek takviyesi yapmayı denedim. Maç öncesi "Taraftar için oynayın", "Galibiyet bekliyorum" gibi gaz çalışmaları denedim. Ne yaptıysam olmuyor arkadaşlar. Sizin bir öneriniz var mıdır?

---

1-Küçük takımlarla maçından bir önceki maçta iyi bir sonuç alırsan oyuncuları "warn against complacency in the next match" konuşmasıyla rehavete karşın uyarmayı dene.

2-Maç öncesi konuşmasında Asistan Feedback'e göz gezdir. Orada maç öncesi (pre-match) başlığı altında maça iyi konsantre olmadığı belirtilen oyunculardan ilk11'in önemli isimlerine "performans bekliyorum" tarzı ayrı bir konuşma yap (mesela Arda, Baros vs..). Azim (determination) özelliği düşük oyunculara ise bu tür konuşmalardan kaçın.

3-Maç öncesi konuşmalarında yazdığın "Taraftar için oynayın" "Galibiyet bekliyorum" konuşmaları moraller yüksekse gayet doğru seçimler. Ancak moraller düşükse "baskı yok", "kazanabilirsiniz", "iyi şanslar" tarzı konuşmaları tercih et. Devre arasında ise moraller yüksekse skora göre "memnun değilim", "kızgınım", "performansınız düşmesin" gibi konuşmalar uygundur. Moraller düşükse "memnun kaldım", "encourage" gibi hem ateşleyici hem moral verici konuşmalar iyi olur.

4- Maçı kazanırsan maç sonunda fazla övgüye gitme. Sadece 8.0 ve üstü puan alan oyuncuları ayrı olarak tebrik et. Hatta 1 yada 2 farklı skorlarda bile "memnun değilim" gibi konuşmalar yap, tabi takım çok çok iyi oynamamışsa.

5-Bu tür maçlardan sonra maç konuşması raporunu incele. Orada maç konuşmalarına hangi oyuncuların nasıl tepki verdiklerini ve maçı nasıl bir performansla tamamladıklarını not et. Bu bilgilere göre o oyunculara daha sonraki maçlarda benzer yada farklı maç konuşmaları yapmaya karar verirsin.

Bu yazdıklarımı bir süre boyunca uygularsan oyuncuların küçük maç motivasyonu artacaktır. Moraller yüksek olduğu sürece net ve sert konuşmalardan kaçınma.

Ve son olarak; heavy86'ya katılıyorum. Taktiksel istikrar özellikle bu seride çok önemli. Taktiği oturtup sürekli aynı sistemle oynarsanız bir süre sonra takım makine gibi işlemeye başlıyor. Ve o zaman hangi oyuncuyu oynattığınız pekte farketmiyor. Önemli olan takıma oturacak sistemi bulabilmek.

Quote:

---

Originally Posted by Walter Sakana

1-Küçük takımlarla maçından bir önceki maçta iyi bir sonuç alırsan oyuncuları "warn against complacency in the next match" konuşmasıyla rehavete karşın uyarmayı dene.

2-Maç öncesi konuşmasında Asistan Feedback'e göz gezdir. Orada maç öncesi (pre-match) başlığı altında maça iyi konsantre olmadığı belirtilen oyunculardan ilk11'in önemli isimlerine "performans bekliyorum" tarzı ayrı bir konuşma yap (mesela Arda, Baros vs..). Azim (determination) özelliği düşük oyunculara ise bu tür konuşmalardan kaçın.

3-Maç öncesi konuşmalarında yazdığın "Taraftar için oynayın" "Galibiyet bekliyorum" konuşmaları moraller yüksekse gayet doğru seçimler. Ancak moraller düşükse "baskı yok", "kazanabilirsiniz", "iyi şanslar" tarzı konuşmaları tercih et. Devre arasında ise moraller yüksekse skora göre "memnun değilim", "kızgınım", "performansınız düşmesin" gibi konuşmalar uygundur. Moraller düşükse "memnun kaldım", "encourage" gibi hem ateşleyici hem moral verici konuşmalar iyi olur.

4- Maçı kazanırsan maç sonunda fazla övgüye gitme. Sadece 8.0 ve üstü puan alan oyuncuları ayrı olarak tebrik et. Hatta 1 yada 2 farklı skorlarda bile "memnun değilim" gibi konuşmalar yap, tabi takım çok çok iyi oynamamışsa.

5-Bu tür maçlardan sonra maç konuşması raporunu incele. Orada maç konuşmalarına hangi oyuncuların nasıl tepki verdiklerini ve maçı nasıl bir performansla tamamladıklarını not et. Bu bilgilere göre o oyunculara daha sonraki maçlarda benzer yada farklı maç konuşmaları yapmaya karar verirsin.

Bu yazdıklarımı bir süre boyunca uygularsan oyuncuların küçük maç motivasyonu artacaktır. Moraller yüksek olduğu sürece net ve sert konuşmalardan kaçınma.

Ve son olarak; heavy86'ya katılıyorum. Taktiksel istikrar özellikle bu seride çok önemli. Taktiği oturtup sürekli aynı sistemle oynarsanız bir süre sonra takım makine gibi işlemeye başlıyor. Ve o zaman hangi oyuncuyu oynattığınız pekte farketmiyor. Önemli olan takıma oturacak sistemi bulabilmek.

---

çok güzel bir yazı ben kaydettim bu yazıyı (müsadenizle) yalnız bir noktası beni zorlar: 1-2 farklı kazanırsanız memnun değilim kısmı, şahsen benim takımım bir hayli uçuk ve hayallerimde hep 15-0 20-0 falan kazanırdı ama oyunda bu takım 2-0 kazanırsa süper bişey oluyor: 2-0 kazanıyorum oyun bana taktik dahisi diyor mesela bir kaç maç evveli ofans futbolla sahaya çıktım olmuyor bir türlü gol gelmiyordu bende ne yapim defansa çekilin madem gol atamıyonuz dedim önce 1-0 oldu sonra kontratak 2-0 maç bitimi "taktik dahisi" aynı şeyi ben fm 2006 da yapıyordum hatta fm 2010 da ankarasporun durumunu biliyonuz oyuncuların kalitesi yerlerde 2-0 mı ne yendik iğrençsiniz bu takımı 2-0 mı yenebildiniz dedim sonraki maç medya şunu dedi: maç konuşmalarını asistana vermeyi düşünürmüsünüz?:icon_evil: fm 2006 da da aynı takım bu tarz az golle yenince iğrençsiniz takım gururu yerlerde falan diyordum ki öyle aslında ama oyuncular slt major concern falan oluyorlardı(çoklukla slight concern bir kaç maç sonra pohpohlarsam düzeliyorlardı) kırmızı karta ceza veriyordum oyuncu kızıyordu niye ceza verdin diye ne lüzumu var takım 10 kişi kalmış defansa çekmek zorunda kalmışım umrunda değil neyse o biraz düzelmiş fm 2010 da fm 2006 da feci idi bu durum onun dışında yazınız süper bu da aslında mantiki ama oyunun o mantığı yok: benim takımımın yetenekleri 175-185-190-200 olan oyunculardan kurulu (gerisini sattım zaten yoksa hepsi değil yani! ) diğer takımların 135-145 vs. 2-0 yenince "taktik dahisi" "süper oynattı" (bu benden) !