Mecburi istikamet Fenerbahçe Tesisleri

“Bak” diyordu Aziz Yıldırım 2 yıl önce, Fenerbahçe Burnu’ndaki havuzun inşaatını gezdirirken. “Burası hiçbir şey Cüneyt, tesislerimiz Avrupalı’nın bile dilinde olacak. Hiçbir şeyden korkmuyorum. 100. yıla muhteşem bir giriş yapacağız.”
26 Mayıs 2006, 10:19


Fanatik Gazetesi Galatasaray Muhabiri ve Spor Yazarı Cüneyt Karakaya, bugünkü yazısında Aziz Yıldırım'ı kaleme aldı:
Galatasaray’da yıllarca görev yaptım bildiğiniz gibi. Bu süre içerisinde de ne bir Fenerbahçeli yöneticiyle, ne bir futbolcuyla dışarı çıkmışlığım vardı. İlk tanıştığım kişi de Başkan Aziz Yıldırım olmuştu ve röportaj isteğimi kabul etmişti. 3,5 yıl tek kelime konuşmayıp teklifi kabul etmesiyle mutlu olmuştum. Artık Fenerbahçe’yi tanıma ve mesleğimde bir adım öteye geçme zamanım gelmişti ve doğruyu yaptığımı da zamanla gördüm. Fenerbahçe’den eksik kalmak olmazdı. İlk defa tesisleri geziyordum ve yanımda da Başkan Aziz Yıldırım vardı. Herşey Galatasaray’dakinden çok farklıydı. Bana yapacaklarını anlatması da çok hoşuma gitmişti.
Kulübün bahçesinde bir şeyler anlatırken önünden geçen bir kediye gözü takıldı. Daha sonra ise kenardaki çöplere... Yürüyorduk, aniden durdu ve çalışanlardan 4-5 kişiyi toparlayıp geldi ve birisini kediyi uzaklaştırmaya, diğerlerini de çöpleri temizletmeye gönderdi. İş aksamayacaktı bu kulüpte.
Değerli ve çok sevdiğim ağabeyim Galatasaraylı Hayri Kozak anlatıyor Galatasaray’ın Kalamış Tesisleri’nde gördüğü manzarayı, Lütfi Kırdar’daki konferansında: Sabah 08.30. Bizim (GS) tesislerin bahçesindeyim. Bir baktım Fenerbahçe tarafında birisi kum boşaltan gemiye bağırıyor. Sağa, sola. Biraz daha sola... Mendirek yapmak için taş boşaltıyormuş kaptan. Orada çalışan bir Fenerbahçeli çalışan vardı o anda. O da Aziz Yıldırım’dı.
Saracoğlu Stadı yenileniyor. Çalışmalar hızla sürerken Yıldırım’ın kızının düğününün olduğu gece, inşaat mühendisleri çalışanlara “Bu gece başkan yok. Herkes iyi dinlensin, çalışmaktan öldük” diyerek işi asıyorlar. Ama başkan ne yapıyor, gece 04.00’te düğünden çıkıp Kadıköy’e geliyor ve herkesi hizaya çekiyor: Bu stat yetişecek, o kadar...
Say say bitmez. Anlattıklarımda bir başkanın kolay kolay harcamayacağı emek saklı.
Tamam, insanlara çok ters gelen, hatta çıldırtan yanlışları yok mu? Var. İnsanları saymadığından, dikkate almadığından, sinirinden, basından nefret edişinden bahsediliyor. Doğrudur.
Ve bırakışıyla ilgili bir dolu senaryo. İddialar cilt oldu, ama şöyle arkanıza yaslanın ve düşünün: Hangi başkan bu kadar yüzde 100 emek verebilir?
Yanlışlarını anlamış ve ‘reset’lenmiş bir Aziz Yıldırım Türk Futbolu’na da Fenerbahçe’ye de çok şey katar. Geçmişiyle ilgili problemleri bilmem, ama bir gerçek varsa o da Yıldırım’ın mecburi istikameti Fenerbahçe Tesisleri’dir.

AZIZ Baskanimiza Helal olsun,Adam o kadar sey kazandirdi Fenerbahceye. Feneri,Fener yapan O dur. O simdi olmasa'da kiymetini bilmemiz lazim. O kadar Emek o kadar is sarf etmis Baskan...bunu Dünyanin hic bir yerinde göremeyiz.

Çok anlamlı ve güzel bir yazı...Aziz Yıldırım Fenerbahçe için bulunmaz bir başkandır. Geri dönmesi Fenerbahçe açısından en doğru seçim olacaktır.

Aziz başkanımın Fenerbahçenin başına yeniden gelmesini çok isterim.Kulübü bu kadar iyi duruma getirmiş birinin 100.yılında kulübün başında olması gerekir.....

benimde bu anlatılanlar gibi bir anım olmuştu maraton tribünündeki müzemizi gezemye gittim aziz yıldırım geldi o sırada bir hışımla girdi içeri herkese drektif yağdıryordu gecesini gündüzünü herşeyini verdi o klübe işallah geri döner onun gibi biri 100 yılda bir gelir

Bende Bir Anı'mı anlatayım;
Lise GFB olarak toplanmıştık Salı pazarı var kadıköyde orda.Ordan bizim Büyük Abilerden birisinin cafesine gittik.Adı CAFENER di sanırım tam hatırlamıyorum.Orda oturup toplantı yapıyorduk.Birde ne görelim Aziz Başkan geldi.Meğersem Kafe sahibi daha önceden haber etmiş toplantıyı oda staddaymış o saatte bir ziyarete gelmiş.Neyse Konuştu bizimle baya bi.Lise GFB başkanımız ile 1 saate yakın konuştu.Bize aklımda kalan şu sözleri söyledi:
"Çocuklar iyi güzel Fenerbahçe adına çalışıyorsunuz ama bilin ben 3 senedir tribün gruplarından desteğimi sıfırladım.Sizin gibi gençleri görmek beni duygulandırıyor ama ben tribünde gruplaşma istemiyorum ben tribünde gençfenerliler , ondan sonra universitelifenerliler istemiyorum ben Fenerbahçe taraftarı istiyorum.Bu yüzden beni büyükleriniz fazla sevmeyebilir.Bak Esim ne oldu stadımız gördün dimi.Dünya tanıyacak fenerbahçeyi ama bu vizyonda yanlızım.Ne hakan bilal , ne sadettin hiçbiri bana destek olmadı köstek oldu ama ben tek gücüm bunların üstesinden geldim.Tek düşüncem geriye kalan, ben Fenerbahçede 2.ci plana düşersem bu isimlerin fenerbahçemize yakışmayacak işlere girmesi hani olurda bunlar başa gelirse.Bakmayın başkanlık kolay iş değil benim 50 türlü düşmanım var.çok sevgili ve zengin bir dayım var ama inanınki bugüne kadar ne bana ne klup için ondan para almadım almamda bizim aile etiğimize uymaz.Ben bir Fenerbahçe aşığı olarak sizi manevi destekliyorum fenerbahçenin geleceği sizlersiniz.Ama unutmayın ki fenerbahçe sevgisi kayıtsız şartsızdır bi gruba bağlı kalmaz"dedi Arkasından bi telefon geldi ve sanırsam stada geri döndü.