Arsenal Bugün Nasri’yi Bitiriyor
Fransa’dan gelen haberlere göre, Marsilya'nın orta saha oyuncusu Samir Nasri bugün Londra’ya gelerek Arsenal’e imza atacak
Son birkaç sezonda 20 yaşındaki oyuncu kendini Avrupa'nın en yetenekli genç oyuncusu olarak ortaya çıkardı ve geçtiğimiz haftalarda da Arsenal ile transfer görüşmelerine başladı.
Fransız gazetesi La Provence’ın geçen haftaki haberinde, Nasri’nin 12,5 milyon Sterlin karşılığında Arsenal ile anlaşmak üzere olduğunu belirtti. Ayrıca Fransız günlük L’Equipe gazetesinin iddiasına göre Nasri Londra’ya giderek sağlık kontrolünden geçecek ve kişisel anlaşmalarını bir neticeye bağlıyacak.
Cezayir asıllı oyun kurucu çok yakın geçmişte kontratını yeniledi fakat kontratta oyuncunun serbest kalması için 12 milyon Sterlin gerektiğini belirten bir madde olduğu belirtildi.
Nasri’nin Arsenal'de mutsuz olan ve Inter Milan ve Barcelona ile flört eden Aleksandr Hleb’in yerini doldurması bekleniyor.
Arsenal patronu Arsene Wenger’in Hleb, Rosicky ve Pires’de yaptığı gibi Nasri’yi de doğal oyun kuruculuktan açık ortasaha oyuncusuna çevirip kanatlardan birine koyması kuvvetle muhtemel.
Nasri sabah Londra'ya gidecek ve Shenly hastanesinde sağlık kontrolünden geçecek. Ardından yönetim ile kişisel talepleri hakkında konuşacak.
Daha sonra Emirates Stadı’nda bir tura çıkarılacak ve kulübün resmi web sitesi için fotoğrafları çekilecek. Genç oyuncusu 19.30' da uçağa binerek Fransız Milli Takımının Clairefontaine’de Euro2008 öncesi kampına katılacak
Sheffield'de Robson dönemi
2006/07 Sezonu sonunda Premier League'e veda eden Sheffield United'de Bryan Robson dönemi resmen başladı. Başkan Kevin McCabe düzenlediği basın toplantısında takımın yeni menajerini ilan etti.
Sheffield United'in yeni menajeri resmen Bryan Robson..
Başkan Kevin McCabe düzenlediği basın toplantısında takımın yeni menajerini ilan etti. Daha önce Middlesbrough, Bradford City ve West Bromwich Albion deneyimleri bulunan 50 yaşındaki Bryan Robson 16 Mayıs'ta Neil Warnock'un istifasıyla boşalan menajerlik koltuğuna getirildi.
Liverpool Italyan defansin pesinde
2007-2008 sezonunu eli boş kapatan Premier Lig ekibi Liverpool'un, Udinese'de forma giyen İtalyan sol bek oyuncusu Andrea Dossena'yı kadrosuna katmak için girişimlere başladığı iddia edildi
.Liverpool teknik direktörü Rafa Benitez'in, takımdan ayrılması gündemde olan John Arne Riise'nin sol kanatta yaratacağı boşluğu 26 yaşındaki futbolcuyla doldurmayı planladığı belirtilirken, Udinese kulübü sportif direktörü Pietro Leonardi'nin transferi sonuçlandırmak üzere Liverpool'a uçtuğu ifade edildi.
Ekim ayında Udinese kulübüyle olan mevcut sözleşmesini 2012 yılına kadar uzatan İtalyan futbolcuyu, Ocak ayındaki ara transfer döneminde Tottenham kulübü de renklerine bağlamak istemiş ancak 9 Milyon Pound'luk teklif kabul edilmemişti.Juventus'un da gündeminde yer alan Dossena, 2006 yılından beri formasını giydiği Udinese'de toplam 63 lig maçında görev alp 2 gol atarken, daha önce Verona ve Treviso formaları da giymişti.
Sol bek oyuncusu, Ekim ayında Güney Afrika ile oynanan hazırlık maçında ilk kez İtalya Milli takım formasını giymiş ve maçın tek golünü atan Lucarelli’ye asisti yapan isim olmuştu.
İngiltere Premier Lig'de altın 11!
İngiltere Premier Lig'de altın 11!
İngiltere Premier Ligi'nde son haftaya kadar taşınan heyecan Manchester United'ın şampiyonluğuyla sona ermişti.. Sporx.com yazarlarından Ali Eren, İngiltere'deki Altın 11'i sizler için derledi. İşte Eren'in Altın 11 değerlendirmesi:
Bana göre futbolun NBA'i İngiltere Premier Ligi acı ve tatlı hatıralarıyla bir sezonu daha geride bıraktı. Kimileri umduklarını bulamadı, kimileri sıralamadaki hak ettiği yeri alamadı. Son hafaya kadar yaşanan şampiyonluk heyecanı kadar, düşme hattı da bir o kadar heyecan vericiydi. Geçen yıl West Ham'ın başrolünü oynadığı 'Great Escape' filminin bu sezonki bölümünün kahramanları Fulham'lılardı.
Sezon bitiminde Altın 11 ya da Yılın Takımı gibi başlıklar altında geriye bakılarak mevkilerinde en başarılı oyuncular seçilir. Biz de bu geleneği devam ettirip Premier Lig'in Altın 11'ini belirlemeye çalışacağız. Takımımız geleneksel 4-4-2 tertibinde sahada yer alacak.
1. David James (Portsmouth)
Portsmouth taraftarları yengelerini oldukça seviyor olmalılar çünkü David James'in Portsmouth'a gelmesinin en büyük sebebi sevgilisine daha yakın olabilmekti. Bu yüzden kuzeyden güneye göç eden bu ilginç adam özellikle bu sezon mükemmel bir performans sergiledi. Geçtiğimiz ay sakatlanıp ligin son birkaç maçında forma giyemeyen James, Ocak 2004'ten bu tarihe kadar olan tüm maçlarda kaledeki yerini almıştı. Portsmouth savunması kalesinde gol görmeden tamamladıkları maç sayısı bakımıından kulüp rekorunu kırarken aslan payı onundu. Elbette Portsmouth savunma ağırlıklı bir futbol oynuyor ancak yine de İngiltere'nin en formda kalecisi o. Bu başarısını FA Cup zaferiyle taçlandırdı. 38 yaşındaki birisinin hala bu kadar iyi reflekslerinin olması gerçekten şaşırtıcı. Takımımıza girmeyi kaçıran isim ise van der Sar. Hollandalı da çok iyi bir sezon geçirdi ancak Ferdinand ve Vidic'in arkasında onun işi daha kolaydı.
2. Joleon Lescott (Everton)
Bu sezon iyi sağ bekler olsa da aslında aralarından sivrilen bir oyuncunun olduğunu söylemek zor. Bakary Sagna, Olof Melberg, Wes Brown, Glen Johnson sezonun iyilerinden olsa da onların takıma girecek kadar mükemmel bir performans sergilediğini düşünmüyorum. Onların yerine savunmanın her yerinde oynayabilen ve bu sezonun başarılı takımlarından Everton'ın savunmasının en iyi ismi Lescott'u takıma koymayı uygun gördüm. Özellikle büyük maçlarda ve UEFA Kupası karşılaşmalarında çok sağlam bir görüntü çizen Lescott bunun karşılığını milli takıma çağrılarak aldı. Everton'ın gelecek sezon da Avrupa'da oynayabilecek olmasında en büyük pay sahiplerinden birisi o. Wolverhampton'dan 3 milyon pound'a alınan siyahi oyuncu, değerini şimdiden katladı.
3. Gaely Clichy (Arsenal)
Arsene Wenger bu işi gerçekten biliyor. Arsenal'ın sol bek mevkii hep iyi ve istikrarlı oyuncular tarafından alınmıştır. Sylvinho sakatlandığında herkes 'eyvah' demişti ama genç Ashley Cole, onun yerini öyle bir doldurdu ki, Brezilyalı iyileştiğinde bile yerini bir daha geri alamadı. Cole, kulüpten olaylı bir şekilde ayrıldı ve yine herkesin kafasında soru işaretleri vardı. Bu kez onun yerini alanın genç bir Fransız olması çoğu kimseyi şaşırtmadı. Clichy sakatlansa ya da takımdan ayrılsa ne olacak? Onun arkasından da Armand Traore geliyor. Clichy sadece savunma da değil, hücumda da rakip takımlara sol kanatta her zaman bir tehlike oldu. Bu mevki için Patrice Evra ve Clichy arasında çok kaldım ancak oldkça küçük bir farkla Clichy'i seçtim. Clichy, Evra'dan daha genç ve tecrübesiz olmasına rağmen, futbolunun olgunluğu en az onun kadar iyi.
4.Nemanja Vidic (Manchester)
Taş gibi sağlam desek yanlış olmaz onun için. Vidic'in tüm sezon boyunca yaptığı hata sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Onun hata yaptığını hatırlayanların sayısı oldukça azdır. Özellikle hava toplarında ondan top almak neredeyse imkansız. Dikkatinizi çekti mi bilmiyorum ama hem Chelsea hem de Liverpool onun başarısını örnek almış olacak ki Rusya Ligi'nden savunma oyuncuları aldılar. Ama ne Ivanovic ne de Skrtel onun performansına yaklaşamadı. Sakatlığı döneminde United'ın ne kadar zorlandığını çok açık bir şekilde görüldü.
5.Rio Ferdinand (Manchester)
Nemanja Vidic ve Rio Ferdinand gerçekten mükemmel bir ikili oldular. Vidic hava toplarında uzmanken, Ferdinand da hem oyunu okumakta bir uzman. Chelsea'nin ikilisi Terry ve Carvalho da elbette çok iyi ancak Chelsea ve United'ın oyun anlayışlarına baktığımızda, takımımızda yer alan ikilinin işinin daha zor olduğunu görebiliriz. Chelsea gibi 60-65 gol atan bir takımda 20-25 gol yemek normaldir çünkü takımın defansif olduğunu anlayabiliriz ancak United gibi 80 gol atan bir takımın yediği gol sayısını 22'de tutmak gerçekten büyük bir iş. Ferdinand bazılarını çok sempatik gelmeyebilir ancak özellikle ligin son haftalarında United kötü oynarken takımı ayakta tutan hiç kuşkusuz oydu. Diğer oyuncular için eleştiriler alacağımı biliyorum ama Ferdinand konusunda bana katılmayacak birisinin olacağını sanmıyorum. Bence o bu sezon Ronaldo'dan bile daha önemli işler yaptı.
6. Cesc Faßregas (Arsenal)
32 maç 19 assist (bazılarına göre 20)... Sadece bu istatistik bile onun bu takımda yer almasını sağlayacak bir kriter. Thierry Henry'nin gitmesi ile rahatlayan Arsenal'ın askerleri çok daha olumlu bir futbol oynarken takımın beyni hiç şüphesiz bu genç İspanyoldu. Ligin bitimine doğru performansı düşse de özellikle sezonun ilk yarısında Ronaldo ile birlikte en başarılı oyuncuydu. PFA onu Yılın Genç Oyuncu ödülü ile taçlandırdı. Sadece 21 yaşındayken yaklaşık 200 kez Arsenal forması giymek belki de kimseye nasip olmayacaktır. Gelecek sezon Arsenal'ın kaptanı olacağı yönünde haberler alıyorum. Yakışır.
7. Cristiano Ronaldo (Manchester)
Takımımızda Rio Ferdinand ile birlikte tartışılmayacak ikinci oyuncu elbette Cristiano Ronaldo. Sağ kanatta onun performansına yaklaşabilecek herhangi bir oyuncu göremiyorum. Bırakın Premier Lig'i dünyanın en iyi oyuncusu şu anda o. Bir sağ kanat oyuncusunda hız ve teknik ararsınız ama onda bir futbolcuda olması gereken herşey var. Bu sezon her şekilde (kafa, ayak, frikik, penaltı, vs) gol atmayı başardı. Onun hakkında fazla konuşmaya gerek yok.
8.Steven Gerrard (L'Pool)
Liverpool ligde çok da iyi bir sezon geçirmese de Steven Gerrard yine istikrarlı bir sezonu geride bıraktı. Bir kaptan olarak örnek alınması gereken bir kişilik. Takımı için herşeyini veriyor. Attığı gollerle bizlerin ağızlarını açık bırakırken takım arkadaşlarını ateşliyor. Aslında Fabregas'ın yanına kimi seçeceğim konusunda oldukça düşündüm. Ballack da sezon ilerledikçe performansını oldukça geliştirdi. Özellikle final haftalarında çok kritik goller attı ama elbette tek yaptığı şey bu değildi. Orta alanda bu sezon bu takıma girmeyi kılpayı kaçıran diğer iki oyuncu ise Paul Scholes ve Gareth Barry.
9. Emmanuel Adeßayor (Arsenal)
Şimdi farkettim ki takımda Chelsea'den oyuncu yok ancak lig üçüncüsü Arsenal'dan üç oyuncu var. Bu da gösteriyor ki sıralama yalan söylüyor. Arsenal, Chelsea'den daha çok göze hoş gelen futbol oynuyor. Wenger'in kafasında belirli bir şablon var ve hep belirli bir mevki için belirli tipteki oyuncuları alıyor. Sylvinho - Cole - Clichy olayında olduğu gibi burada da Kanu - Adebayor geçişini yapabiliriz. Adebayor, Kanu'nun neredeyse kopyası. Zaten kendisi de Kanu'yu idolü olarak açıklamıştı fakat asıl sorun Adebayor'un Kanu'dan daha başarılı olması. Belki bunu söylemek için henüz erken ancak görünen o ki Adebayor Kanu'dan daha verimli.
10. Fernando Torres (L'Pool)
Yine çok zorlandığım mevkilerden birisi de santrafor bölgesi oldu. Rooney ve Drogba bu sezon çok bencil oynadılar ve ikisi de çoğu futbolsevere çok da sempatik gelmedi. United'da makine gibi işleyen ileri uçta paslaşmalar Rooney'i geldiğinde bitiyordu çünkü o çoğunlukla kaleye vurmayı tercih ediyordu. Drogba'nın durumu zaten malum. O meşhur Ballack ile geçen frikik kullanma olayında şöyle bir şey söylemiş olması muhtemel : '' Ben kullanıcam. Kullanmazsam vallaha da yarın Real Madrid'e giderim. Zaten gitmek için bahane arıyorum''. Torres'i asıl zorlayan Berbatov oldu. O hayalkırıklığı yaşatan Tottenham takımında ayakta kalan ender oyunculardan birisi de oydu. Avrupa'nın tüm büyük takımları onun peşimde. Torres ise alışılması pek kolay olmayan Premier Lig'deki ilk sezonunda rakip ağlara 24 gol bırakmayı başardı. Herkes onun verilen paranın baskısı altında kalacağını düşünüyordu ama o hergün daha da iyiye gitti.
11. Ashley Young (Aston Villa)
Bu sezon 71 gol atan Aston Villa takımının hücum gücünün en önemli öğesi oydu. Onu ilk kez Championship'te Watford formasıyla Leicester'a karşı izlemiştim. Topla ilk buluşmasında kendi sahasından aldığı topu rakip kaleye kadar götürdü ancak golü yapamadı. Sanki takıma yeni katılan genç bir oyuncu değil, yılların efsane oyuncusu gibi görünüyordu. TV 8'deki spiker bir pozisyondan sonra ''Ashley Young gördüğümüz kadarıyla çok çalışkan ancak teknik kapasitesi sınırlı bir oyuncu.'' demişti. Bu yoruma çok itiraz etmek istemiştim ancak teknoloji henüz o kadar gelişmemişti. İngiltere'nin yeni yıldızı ve 2010 elemelerinde en büyük kozlarından biri o olacak. Ayrıca Joe Cole da iyi bir sezon geçirdi.