Ülkemizdeki hemen hemen bütün klüplerin yaptığı birşey değilmi ki bu? :)
Printable View
Ne olursa olsun yapılan açıklamanın gereksiz ve yalan olduğu ortaya çıktı :)
Tuvalet ihtiyacımı bile reklam aralarında gidererek harfi harfine başkanın tüm açıklamalarını dinledim :) Her ne kadar kızıp öfkelensek de ben hala yönetimin doğru yolda olduğunu zaten söylüyordum fakat programda başkanı dinledikten sonra kafamdaki soru işaretleri giderildi.
başkanın dediklerinden seçmeler:
*Herkes Rijkaard futbolcu istiyor ama yönetim almıyor diyordu,Rijkaard 4 mevkiye oyuncu istemiş ve bunların içinde kaleci ya da forvet yokmuş. Hatta forvet alalım demiş bizim yönetim ama Rijkaard tek forvet oynatacaı için yeterli demiş. Ancak ocak ayı için 19-20 yaşlarında Baros özelliklerinde bir forvet arıyoruz dedi başkan.
* Adnan Başkan geldiğinde borç batağında olan, bankaların kredi bile vermediği mali yapı şu anda birleşmenin de ardından sağlam hale dönüşmüş. Birleşme olayı şöyleymiş. Futbol A.Ş. ve Sportif A.Ş. adı altındaki 2 şirketten birinin giderleri diğerinin gelirleri fazlaymış. Geliri fazla olan şirket halka açıkmış ve gelirini direk hissedarlarla paylaşıyormuş. Şimdi birleşmenin ardından tek bir şirket haline geleceği için gelir-gider dengesi kurulacak ve eğer kar edilirse hissedarlara dağıtılacak.
* Riva arazisinin kullanım hakkı alınmıştı zaten. Çok yakında artık oraların satışları gerçekleşecekmiş fakat oradan gelen paralara yeni gayrimenkuller alınacakmış.
* Kulüp binası herşeyiyle yeni stada taşınacakmış.Bu bence güzel bir haber. Ayrıca amatör branşların hepsine yatırımlar artmış.
* Fenerbahçe stadı sayesinde yıllık 30 milyon €'dan 7 yılda 200 milyon € civarı ek gelir elde etti ve gelecek yıldan itibaren biz onlarla yarışır hale geleceğiz dedi başkan.Futbol anlamında bizden öne geçemediler fakat amatör şubelerde önümüzdeler dedi. Özellikle tesisleşmede onlar önde dedi.
*Aziz Yıldırım'la kavga etmeden Türk futbolunu ileriye taşıma kararı aldık. Medya kavga etmemizi istediği için uydurma haberler yapıyor dedi . Ben buna çok sevindim açıkcası. Gerçekten Gs yönetimi çok planlı ve uzun vadede işler yapıyor.
* Transferi bilerek Dünya kupası sonrasına bıraktık, Misimoviç hocanın ilk isteği olduğu için bekledik. Diğer alternatifleri de alabilirdik ama son ana kadar wolfsburg'un misi yerine oyuncu almasını bekledik dedi. İnsua transferi zaten sona yaklaşınca gerçekleimiş. Sebebi de Çağlar'ın ameliyat olması ve hakan balta'nın aşırı formsuzluğuymuş.
*Avrupadan elenmemizi geciken transferlere değil sakatların çokluğundan dolayı kilit oyuncuların oynamamasına bağladı.
*Elano'yu asla satma düşüncelerinin olmadığını. Oyuncunun sakat oldugu için forma giyemediğini söyledi. Keita konusunda da kararın idari olduğunu, izinlerde 2 gün geç döndüğünü ve en son gençlerbirliği maçından önce izinsiz çekip gidince iplerin koptuğunu söyledi. Zaten Rijkaard da onay vermiş gidişine. Mehmet Topal'ın 2 yıldır gitmek için yalvardığını ve düşük performansının da buna bağlı olduğunu dile getirdi. O yüzden satıldı dedi. Uğur Uçar ve Emre Güngör'ün de kendi istekleri olduğunu dile getirdi. Zaten gitmek istemeyen oyuncuyu satmayız dedi.
*En önemlisi Adnan Sezgin'le ilgili adam baya baya en sağlam adamım dedi. :) Transferde bizim verdiğimiz direktiflere göre hareket ediyor dedi. Adnan Sezgin'in geçmişinden ve kalitesinden bahsetti. Federasyon ve UEFA kurallarını çok iyi bildiğinden,futbolla ilgili herşeyi iyi bildiğinden falan bahsetti.
*Sanırım ilk kaleci Ufuk olacak. Adnan Plat üzerine basa basa Ufuk ve Aykut'ta ısrar edeceğiz dedi. Rijkaard'la ilgili de Nisan ayı gibi 2 yıllık daha sözleşme önereceğiz dedi. Yönetimle hiçbir problemi yok dedi.
*prekazi meselesinde menajerlerle fiyat konusunda anlaşılamadığı içni alınmadığını , prekazinin kırgınlığını gerektirecek bir durumun olmadığını dile getirdi. yukarda bir arkadaş vermiş rakamları zaten.
*Yani bilmiyorum ama çok samimi bir şekilde tüm sorulara cevap verdi. 2 yıl sonra maddi anlamda çok daha iyi duruma geleceğimizi dile getirdi ve yıllık kazanç olarak 250 milyon € gibi bir hedefimizin olduğunu söyledi. Eğer başkan bu kararlılıkla devam ederse 2-3 yıl sonra futbol takımı anlamında da bence elimiz çok daha güçlenir
Gerçekten bundan 3-4 sene önce dilenci haline gelmişti kulüp. 3-4 milyon € içni banka banka geziyordu. Bence biraz daha sabır gösterilmeli Sonuçta GS spor kulübü adı altında biz belki sadece futbol kulübüyle ilgileniyoruz ama bir sürü branş var ve Adnan başkan ve yönetim büyük düşünerek akıllı adımlar atıyorlar. Bu geceki programda gösterdiği samimiyetin karşılığı olarak Galatasaray taraftarından tek ricası "Ali Sami Yen stadının cehennem olduğunu rakiplere tekrar hatırlatın ve bizi desteklemekten vazgeçmeyin" oldu.Yani alınan isimler zaten yabana atılacak oyuncular değil. Eksiklerimiz yok mu ? bize göre var ama rijkaard'ın istediği tüm adamlar alındı dedi Adnan Polat...Artık bekleyip göreceğiz neler olacağını. Bu arada şampiyonlukta en büyük rakibiniz kim diye sordu güntekin :) Adnan başkan hiç tereddüt etmeden "Fenerbahçe" dedi :D Bursa, BJK ve Trabzon'un yarışın gerisinde kalacağını düşündüğünü söyledi :n:
Herkese hayırlı sabahlar :D :p
Güzel özetlemişsin hocam Adnan Polat'ın dediği gibiyse maddi anlamda baya büyük kazanç sağlayacağız galiba
Hocam ne yaptın sen ya :) Özeti geçmişsin tekrar izlememe gerek kalmadı gerçekten çok samimi bir sohbetti ben diğer başkanlarında böyle programa katılıp açıklama yapmaları taraftarıyım herkes aydınlansın yok yere sözlü saldırılar falan olmasın. Taraftar neden Adnan Polat'ı sorgular onu anlamıyorum dediği doğru sonuçta tek Futbol yok İdari işlerde çok önemli 2 sene sonra lig birincisi olup uefaya katılamamaktan küme düşmekten bahsetti ki en önemli sözü şuydu benim için; "Biz geleceği düşünerek hareket ediyoruz, bugünü kurtarmaya çalışmıyoruz." noktayı koydu işte böyle.
Ayinesi istir kisinin lafa bakilmaz !!!!
yaww Remzi iş ortada zaten. Şirket birleşmesi sağlandı, 20 yıldır yapılamayan stad 2. yarıda bitmiş olacak, Riva arazisi meselesini hallettiler,Eskisi gibi "Galatasaray'ın mali durumu çok kötü,borç batağında" şeklinde haberler yapılmıyor artık. Senin tek baktığın futbol takımının şampiyon olamamasıysa eğer o zaman 1996-2000 yılları arasında Beşiktaş ve Fenerbahçe yönetimlerinin sürekli değişmesi lazımdı. Yani sonuç itibariyle başkan çıkıp tüm sorulara samimi bir şekilde yanıt verdi ve "medyaya direk inanmayın, bakın ilk ağızdan doğrular bunlar" diye açıkladı herşeyi. zaten hıncal uluç'a oldum olası gıcık oluyordum, dün akşam nefretim arttı. Adnan Polat'ın star TV de GS adına dilencilik yaptığı programı çok iyi hatırlıyorum ben!!!! Adam GS için varını yogunu,onurunu ortaya koyarak programa çıkıp "Galatasaray kötü durumda ve ona yardım etmek lazım,yardımlarınızı bekliyoruz" dedi.Hatta miller dalga geçti. FB'liler çıkıp "biz de para yardım edelim" diye gırgır geçtiler. Aziz Yıldırım da yardım etsin falan dediler.. Bunu yapmak zorundamıydı Adnan Polat ? O zor günlerde şu an çakal gibi Adnan Polat'ın düşmesini bekleyen muhalif yöneticilerden hiçbiri yoktu piyasada. Taşın en ağır olduğu dönemde rahmetli Özhan başkan ve Adnan Polat taşın altına elini sokarken piyasadan kayboldu hepsi. Şimdi Adnan Polat ve yönetimi Galatasaray'ın mali ve idari yapısını belirli bir seviyeye çekmeyi başardılar ve artık sportif başarının gelmesi normal bir sonuç olur.Zaten prejoler tamamlanmak üzere ve 1-2 yıl içerisinde kulüp refaha kavuşacak. Yani GS yönetimine çok iş kalmayacak. Artık taş hafifledi. Adnan başkan ve ekibi taşı hafifletince çakallar tekrar ortaya çıkmaya başladı.Adnan başkan bunu bu şekilde söylemiyor , dün gece programda " Ne mutlu bize ki Galatasaray'ı tekrar cazip hale getirmişiz, genel kurul için şu anda 2-3 tane başkan adayının liste hazırladığı duyumlarını alıyorum. İnşallah daha da artar,bu Galatasaray'ın yararınadır" dedi.Yani Galatasaray camiasında başkan adaylarının artması bu yönetimin Galatasaray'ı negatif yönde değil, pozitif yönde ilerletmesiyle ilgili. Hıncal Uluç denen herif 2 gün önce kırmızı çizgi programıydı sanırım , "Artık bu yönetimden kurtulacak Gs taraftarı, çok güçlü adaylar var" dedi. Madem bu çok güçlü adaylar 2006 yılında GS dizlerinin üzerine çöktüğünde neredeydi ? Şimdi başarının kaymağını yemek için aday çok olur ama inşallah Adnan Başkan tekrar kazanacaktır. Allah'tan oylama taraftarlar arasında falan olmuyor. Çünkü yaşı küçük olanların medyada yazılıp çizilenlere inanması hadi normal karşılanabilir ama senin gibi yaşı kemale erenler de inanabiliyorsa ve Adnan Polat çıkıpta canlı canlı samimi bir şekilde herşeyi anlattıktan sonra bile ikna olmuyorsa, öyle bir durumda sandıktan kimbilir neler çıkardı :)
Sonuna kadar Adnan Polat ve yönetimini destekleriz. Yeterki her zaman şeffaf ve açık sözlü olunsun....
2 transfer + bir aciklama tum sorunlari cozdu diyorsun yani :)
2 transfer + bir açıklama değil, olanların su yüzüne çıkarılması ya da yapılanların bir özeti.
Adnan Başkan ülkemize "Spor Kulübü"nün futboldan ibaret olmadığını öğretemedi gitti.
Bu arada A.Sezgin R.Hodgson un arkadaşıymış vay be :D
2 transfer+ 1 açıklama değil mesele... Mesele Galatasaray taraftarının buzdağının görünen tarafına bakıp, medyada yazılanları da gerçek kabul ederek kulüp aleyhine yorumlar yapması ve desteğini azaltması ve bundan rahatsız olan başkanın da NTVspor gibi kaliteli bir kanalda 2 saat boyunca canlı olarak tüm sorulara ve konulara açıklık getirmeyi kabul edip bizlere "doğrular bunlardır, bunları bilin de ona göre davranın. Sabredersek önümüz açık" diye haykırması...
Sorunun çözümü sabırdır diye bir sonuç da çıkarmadı başkan. Biz çalışıyoruz, elimizden gelenin en iyisini yapmaya gayret ediyoruz dedi. Yani sorunu çözmek kadar çözmeye hevesli olmak da önemlidir ve gerek Adnan Polat olsun gerek diğer yöneticiler olsun Galatasaray'a gönül vermiş insanlar. Bunu bilere de davranmak lazım. Kaldı ki Adnan Polat çok zeki ve kaliteli bir iş adamıdır ve bunu da kulübün yapısal , idari ve mali anlamda değişimine yansıttı. Diyebilirsiniz ki Adnan başkan futboldan anlamıyor. Ben de size derim ki o zaman Aziz Yıldırım ya da Demirören'in hiç başkanlığa soyunmaması lazım. Çünkü Adnan Polat'ın futbolun içinde geçirdiği süre ve aldığı görevler sanırım diğer 2 büyük kulüp başkanını ikiye katlar...
programı izleyemeyenler için programda konuşulan tüm konular burda kaleme alınmış... Lütfen 2. ya da 3. ağızdan duyduklarınıza değil, Galatasaray kulüp başkanının açıklamalarından yola çıkarak kulübü, başarıyı ya da başarısızlığı irdeleyin...
http://www.galatasaray.org/kulup/haber/7785.php
Misimoviç, Bosna'nın bugün oynanan ve Lüksemburg'u 3-0 mağlup ettikleri maçta 2 asist yaparak maçın adamı seçildi.
Asistleri ;
1. http://www.facebook.com/video/video....4913592&ref=mf
2. http://www.facebook.com/video/video....8246594&ref=mf
2.asistte çok güzel bir orta yapmış.1.sinde ise harika bir uzun mesafeli top atmış.Bu sene final paslarını yapacak kişinin Misimoviç olduğu kesinleşiyor böylelikle bizde.
2.golü atan Ibricic miydi bana mı öyle geldi? :D
başkanın dedikleri inş. doğrudur ve inş 2 sene içinde dünya külübü oluruz.Yalnız benim anlamadığım şey çift yönlü orta saha istemek varken acaba rijkard neden Misimoviç'i istemiş...Garip gerçekten..
4-2-3-1'e döndük artık. Skibbe döneminde de Mehmet Topal-Barış Özbek oynardı ön liberoda şimdi Cana'yla Mustafa Sarp oynayacak. Ben Elano'nun Pino gelene kadar sağ açık oynayacağını düşünüyorum. Pino döner de formayı alırsa Insua oynayamayacak o zaman. 6+2+2'nin saçmalığını bir kez daha anladık. Yabancılara para veriyoruz kullanamıyoruz, çok güzel...
ben de elano ve misi'yi böyle kullanacağını düşünüyorum. Yani Elano biraz daha geriden oyun kuracak. Önünde ise misi oynucak. Elano bu şekilde savunmaya da yardım ederek oynadıgında 65-70 de bitiyor zaten. Sonra da Mustafa-ayhan ya da barış girer. Sağ kanat pino ver serdar'ın, sol kanat arda ve kewel'in , ileri uç baros-batdal'ın. Bence bu şekil olur işler. Ama Cana giderse sistem çöker :n:
http://img28.imageshack.us/img28/8722/adszvdd.jpg
sırıtan iki nokta var bence en önemlisi kaleci eksiği
bir ikincisi ise gökhan zan ya da servetin oynayacagı neill'in yanındaki stoper eksiği beni endişelendiriyor.
Kalede Ufuk, stoperde Hakan Balta olacak problem yok :)
Balta,Kazakistan maçında bizdeki performansından daha iyi bir performans ortaya koydu.Hakan'ın ben stoperde daha verimli oynadığını düşünüyorum.Bir bek oyuncusu için gerekli özellklere sahip değil.
Stoper için de çok yavaş, hantal bana göre.
Gökhan Zan ve Servet'ten de yavaş ve hantalsa paparayı yedik :D
Napalım arkadaş ? kadroda 6 yabancıya izin var ve 11 tane bölge var sahada! sonuçta 5 tane türk bulmak lazım. Arda-Sabri-Ufuk desek 3 oluyor. Yani mecburen 2 türk daha kadroya girecek ve bunlarda Servet-Balta-Mustafa-Ayhan ya da Barış olacaktır.sanki elimizde daha doğrusu türkiye'de hızlı savunmacı var da biz mi almadık ? olanı bu işte... Bekler desen zaten milli takımın bekleri. Ya 2 tane yavaş DC'ye razı olacaz. Ya da savunmaya 2 tane hızlı ve yabancı Dc alıp sağ kanatt Serdar Özkan, orta alanda mustafa ve barış ya da ayhan gibi isimlere razı olacaz. başka çaresi yok.
Ben Rijkaard'ın sakatlık olmadığı sürece bu 3 kadronu dışına çıkacağını düşünmüyorum açıkcası
http://img840.imageshack.us/img840/2941/adszhx.jpg
http://img841.imageshack.us/img841/1427/adsz2q.jpg
http://img826.imageshack.us/img826/517/adsz3c.jpg
3. kadro hariç diğer 2sinin imkansıza yakın olduğunu düşünüyorum.
Bugün böyle bir haber var Zaman Gazetesi'nde.
Galatasaray'ın beyni Misimovic
Geçtiğimiz sezon 4-3-3'ten taviz vermeyen Galatasaray Teknik Direktörü Rijkaard, Misimoviç'in gelişiyle birlikte taktik değiştirecek.
Galatasaray Teknik Direktörü Frank Rijkaard, Bosnalı yıldız Misimoviç'in transferinin ardından oyun sisteminde değişikliğe gitmeyi planlıyor. Geçen yıl birçok kötü sonucun ardından 4-3-3 oyun sisteminden taviz vermeyen Hollandalı teknik adam, sık sık 'B planı yok' eleştirilerine maruz kalmıştı.
Transferin son gününde oyun kurucu mevkii için transfer edilen Misimoviç'in alınmasıyla birlikte Rijkaard, 13 Eylül'deki Gaziantepspor maçında takımını 4-2-3-1 oyun sistemiyle sahaya sürecek.
Bir yandan yeni oyun sistemini belirleyen tecrübeli teknik adam, diğer yandan da kulübede oturacak yabancı oyuncuları büyük ölçüde belirledi. Hücumda tek forvet olarak Çek golcü Milan Baros'a forma verecek olan Rijkaard, bu oyuncunun hemen arkasında Misimoviç'le birlikte Arda Turan ve Elano'yu oynatacak.
Çift ön liberoda Ayhan Akman ve Lorik Cana'ya şans vermeyi planlayan Rijkaard, savunmayı ise Sabri, Servet, Hakan Balta ve İnsua'dan oluşturacak. Hollandalı çalıştırıcının Harry Kewell ile yeni transferlerden Kolombiyalı oyuncu Pino'yu kulübede tutması bekleniyor.
05 Eylül 2010 Pazar - 09:52
ZAMAN GAZETESİ
4-2-3-1 ile umarım yeni bir dönem ve çıkış başlar...
Ortasahamız ;
DMC: Cana
DMC: Mustafa (Barış)
AMR: Elano
AML: Arda
AMC: Misimovic
şeklinde olacaktır bence..
Zaten sağ açık oynamayacak ki. AMC-AMR arasında serbest oynayacak. Rijkaard bir açıklamasında Elano'nun Brezilya'daki görevini çok beğendiğini ve Galatasaray'da da öye oynatacağını söylemişti. Elano'nun gönderilmemesinin de bir sebebi bu bence...
Galatasaray'a gecikmeli geldi!
5 Eylül 2010 12:08 | NTV Spor ve Ajanslar
Sezon başında Beşiktaş'tan Galatasaray'a transfer olan Serdar Özkan, çocukluğunda ablasının kendisini Galatasaray seçmelerine götürdüğünü ancak parasızlık nedeniyle katılamadığını söyledi.
http://media1.ntvspor.net//C/I/62/SE...%9CK_Q50EZ.jpg
Galatasaray'a, sezon başında Beşiktaş'tan bonservis bedeli olmadan transfer olan Serdar Özkan, Beşiktaş'ta 12 sene oynadığını belirterek, "Ama buraya kadarmış. Şartlar uymuyorsa yapacak bir şey kalmıyor. Galatasaray'a gelirken kafamda hiç soru işareti yoktu" dedi.
Galatasaray Dergisi'nin Eylül ayı sayısında röportajı yayınlanan Serdar Özkan, her iki kulübün de büyük camialar olduğunu vurgulayarak, "Bir büyük takımdan, başka büyük bir takıma geldim. O yüzden çok zorlanacağımı düşünmüyorum. Bundan sonra Galatasaray'ın başarısı için çalışacağım" diye konuştu.
Serdar, yeni takım arkadaşlarından bir çoğunu eskiden tanıdığını dile getirerek, sözlerini "Şunu da söylemeliyim; Florya'da gerçekten farklı bir hava var. Herkes söylerdi bana, (burada arkadaşlık çok iyi) diye, ama gelince bunu daha iyi gördüm. Kamplarda 10-15 kişi bir odada oluyoruz. Amatör bir ruh var. Ben geldiğimde çok şaşırmıştım bu duruma" dedi.
"ÜST ÜSTE GALİBİYET LAZIM"
Sezon başı kampını çok iyi geçirdiklerini vurgulayan Serdar, buna rağmen sezona iyi başlayamadıklarını söyledi.
Serdar Özkan, ligde ilk iki maçta işlerin iyi gitmediğini belirterek, "Birkaç maçı üst üste kazanmalıyız. Sonra işleri iyi gidecektir" dedi.
Futbola nasıl başladığını da anlatan Serdar, mali durumlarının kötü olmasından dolayı futbola Galatasaray alt yapısında başlayamadığını açıkladı.
Serdar, ablasının çocukluğunda kendisini Florya'ya, Galatasaray'ın alt yapı seçmelerine götürmek istediğini, ancak bunun gerçekleşmediğini belirterek, "Küçükçekmece'de oturuyorduk. Futbola herkes gibi mahallede oynayarak başladım. Dikkat çekiyordum herhalde ki, birçok kişi anneme ve babama bu çocuğu bizim takıma alalım ya da oğlunuzu bize getirin diyordu. Ablam da beni Florya'ya Galatasaray'ın seçmelerine götürecekti. Ama o zamanlar Florya'da futbol okulu tarzında bir yapı vardı. Yani para ödememiz gerekiyordu. Maddi durumumuz da pek iyi olmadığından Florya'da başlamadım futbola. Yine o sıralarda Beşiktaş'ın da seçmeleri vardı. Girdim, kazandım seçmeleri ve 11 yaşında Beşiktaş'ta futbola başladım" ifadelerini kullandı.
"ARDA İLE ÇOK ESKİ DOSTUZ"
Arda ile ilk kez milli takım seçmeleri sırasında tanıştığını ifade eden Serdar, "İkimiz de 13 yaşındaydık. Onlar Galatasaray'dan, ben Beşiktaş'tan geliyordum. İstanbul Karması'nda başladı arkadaşlığımız. O turnuvada ben en iyi oyuncu ödülünü aldım, Arda da gol kralı oldu. Daha sonra kamplarda oda arkadaşı olduk. Çok iyi bir dostluk başladı ve dışarıda da görüşmeye başladık. Kafamız o kadar uyuşuyor ki onun düşündüğünü ben dile getiriyorum ya da tam tersi" diye konuştu.
Serdar Özkan, Galatasaray'a geldiğinde Arda'nın kendine çok şey kattığını gördüğünü vurgulayarak, "Çok olgunlaşmış. Disiplinli ve ağır bir isim olmuş, kendisine de bunu söyledim zaten. Hem saha dışında hem de saha içinde gerçek bir kaptan gibi" dedi.
Arda ile playstation maçları oynadıklarını anlatan Serdar, "Bu maçlarda kazanan kaybedene hizmet eder. Genelde kazanan ben olduğum için, Arda bana hizmet eder" esprisini yaptı.
Serdar, "En büyük eksiğin ne" sorusunu ise "Benim biraz güç problemim var. 75. dakikadan sonra bu eksikliği hissediyorum. Bunu gidermek için çok çalışıyorum. Fakat ne kadar idman yaparsanız yapın, bu eksik maçla kapatılacak bir durum" diye yanıtladı.