MiLLi takım adına hiç oLumLu sinyaLLer aLamadım. Ve bu maçLar ve stres bittikten sonra daha zayıf takımLara karşı oynanan bir oyun da oLunca insan ister istemez daha tedirgin oLuyor. Çok duygusaL bir Irk oLduğumuz için geneLde eLemeLerde ve Şampiyona öncesi hazırLık dönemLerde ki form düşükLüğümüz de bundan doLayı oLuyor. Ama ne zaman LigLer bitiyor, transfer oLayLarı ortadan kaLkıyor ve heLe iterek, kakarak zor oLarak bir turnuvaya gidiyorsak ta o zaman da işte coşuyoruz ve iyi dereceLer eLde ediyoruz. Herşeyden önce Türk futboLcusu baskı aLtında oLmayacak. Kafası her zaman rahat oLacak ki başarı geLsin. Hiç bir zaman ALmanLar gibi, İtaLyanLar gibi, HoLLandaLıLar gibi, vs vs gibi bir jenerasyon yakaLayamayacağız ve böyLe sürerek gidecek. O yüzden bir turnuvaLara her zaman ya kazara katıLacağız, ya da katıLamayıp her seferinde yeniden oLuş diye bir yaLanın peşine takıLarak tekrardan sıfırdan başLayacağız. MaaLesef gerçek bu. TotaL futboL her gün daha da büyüyor. OnLar büyürken, sende büyüyemezsen başarı şansın oLmaz. Avrupa da ALmanya, HoLLanda, İtaLya, İspanya, İngiLtere, Portekiz gibi ciddi rakipLerin varken başarı düşünmek, onLarın bu geLişimi izLerken, kendi geLişimini izLerken başarı bekLemek anca hayaLciLiktir. Gerçekçi oLmamız gerek.