Galatasaray Transfer Haberleri | Ryan Donk

Quote:

---

Originally Posted by LadroN

Insallah dedigin gibi olur abi.avrupa'da basariyi o kadar ozledik ki.

---

Avrupa'da başarı ne yazık ki öyle kolay değil, bunun için çok sağlam altyapılar kurmamız gerekiyor. Eğer bir Barcelona, bir Real Madrid, bir Chelsea değilseniz Neymar'ı, Kagawa'yı, Hazard'ı, Doumbia'yı para verip alamazsınız, ancak yetiştirebilirsiniz. Bu açık ve nettir. Bunun yolu da oyuncu izlemekten, futbol kokan bütün toprakları didik didik etmekten geçer.

Örneğin, Babilayna FC'de parlamış bir oyuncuyu, Babaeski'de parlamış bir oyuncuyu, Madagaskar AA'da parlamış bir oyuncuyu bulup getirebilirseniz, ve o oyuncuyu geliştirebilirseniz herşey tamamdır. Ancak bu Babilayna'daki, Babaeski'deki futbolcuyu sizden önce PSV farkedip, oyuncuyu alıp vitrine çıkarırsa siz artık o oyuncuyu unutun. Zira vitrine çıkmış bir oyuncuyu sizden önce büyük balıklar kapar. Kim onlar? Barcelona, Manchester City, Real Madrid, Chelsea, Milan vesaire...

Biz neden bir Dortmund kadar olamıyoruz? Neden bir Cska Moskova, Lyon, Arsenal olamıyoruz? Cevabı çok basit, biz araştırmıyorduk, biz içi geçmiş yıldızı sönmüş oyuncuları alarak üzerine biraz cila çekip "Haydi bize şov yapın" diyorduk. Yanlış. Nihayet yönetim bu yanlışı gördü ve bunun için bir ekip kurdu. Umutluyum...

Biz mükemmel yetenekleri bulup ortaya çıkarsak bile 5 kuruş kazanmadan Avrupa'ya yollarız.

Porto, Cska gibi takımlar bunu nasıl başarıyor bilmiyorum ama oradaki oyuncular 20-30 milyon kazandırmadan ayrılmıyor. Yani Barcelona'ya gitmek yerine Porto'da kalmak adamlara koymuyor.

Biz hem oyuncu bulacağız hem memnun edeceğiz hem yetiştireceğiz hem verim alacağız hem bedavaya göndermeyeceğiz hem hem hem...

Quote:

---

Originally Posted by Selman Ozturk

Avrupa'da başarı ne yazık ki öyle kolay değil, bunun için çok sağlam altyapılar kurmamız gerekiyor. Eğer bir Barcelona, bir Real Madrid, bir Chelsea değilseniz Neymar'ı, Kagawa'yı, Hazard'ı, Doumbia'yı para verip alamazsınız, ancak yetiştirebilirsiniz. Bu açık ve nettir. Bunun yolu da oyuncu izlemekten, futbol kokan bütün toprakları didik didik etmekten geçer.

Örneğin, Babilayna FC'de parlamış bir oyuncuyu, Babaeski'de parlamış bir oyuncuyu, Madagaskar AA'da parlamış bir oyuncuyu bulup getirebilirseniz, ve o oyuncuyu geliştirebilirseniz herşey tamamdır. Ancak bu Babilayna'daki, Babaeski'deki futbolcuyu sizden önce PSV farkedip, oyuncuyu alıp vitrine çıkarırsa siz artık o oyuncuyu unutun. Zira vitrine çıkmış bir oyuncuyu sizden önce büyük balıklar kapar. Kim onlar? Barcelona, Manchester City, Real Madrid, Chelsea, Milan vesaire...

Biz neden bir Dortmund kadar olamıyoruz? Neden bir Cska Moskova, Lyon, Arsenal olamıyoruz? Cevabı çok basit, biz araştırmıyorduk, biz içi geçmiş yıldızı sönmüş oyuncuları alarak üzerine biraz cila çekip "Haydi bize şov yapın" diyorduk. Yanlış. Nihayet yönetim bu yanlışı gördü ve bunun için bir ekip kurdu. Umutluyum...

---

Tamamen katılıyorum abi.

Ek olarakta bazen duyuyoruz bizim takımımızın gözlemcileri Brezilyaya gidiyor adam falan izliyor ama adam bir geliyor.Neresi ile izlediğini soruyoruz kendi kendimize sonra bi bakıyorsun tarihinde sana bir yararı olmayan adamları sırf taraftar seviyor, klüp geçmişi var diye yanına Asistan yada Gözlemci olarak alırsan tabii ki iyi adam gözleyemezsin.

Kısacası hatır için Asistan olarak alınan adamların geçmişleri yok ? Eee bu adam neyine göre izleyecek bu gençleri

Quote:

---

Originally Posted by DisCo

Biz mükemmel yetenekleri bulup ortaya çıkarsak bile 5 kuruş kazanmadan Avrupa'ya yollarız.

Porto, Cska gibi takımlar bunu nasıl başarıyor bilmiyorum ama oradaki oyuncular 20-30 milyon kazandırmadan ayrılmıyor. Yani Barcelona'ya gitmek yerine Porto'da kalmak adamlara koymuyor.

Biz hem oyuncu bulacağız hem memnun edeceğiz hem yetiştireceğiz hem verim alacağız hem bedavaya göndermeyeceğiz hem hem hem...

---

Çünkü onlarda Alfredo Ferreira'lar var, bizde ise Süleyman Hurma'lar...

Açıklayıcı olmuştur değil mi Burak :n:

Quote:

---

Originally Posted by ThreepWooD

Tamamen katılıyorum abi.

Ek olarakta bazen duyuyoruz bizim takımımızın gözlemcileri Brezilyaya gidiyor adam falan izliyor ama adam bir geliyor.Neresi ile izlediğini soruyoruz kendi kendimize sonra bi bakıyorsun tarihinde sana bir yararı olmayan adamları sırf taraftar seviyor, klüp geçmişi var diye yanına Asistan yada Gözlemci olarak alırsan tabii ki iyi adam gözleyemezsin.

Kısacası hatır için Asistan olarak alınan adamların geçmişleri yok ? Eee bu adam neyine göre izleyecek bu gençleri

---

İşte bu iş öyle "Haydi gidelim de bi oyuncu izleyip dönelim" mantığıyla yapıldığı için böyle oluyor abim.

Gözlemcilik o değildir. En yakın örneği verelim, Elmander'i Play-Off'lara kadar olan süreçte izleyen bir gözlemci ne yazardı? "Elmander çok koşan, önde basan, bitiriciliği yeterli bir santrafordur. Alınabilir".. Peki play off döneminde 6 maçlık periyotta izleyen bir gözlemci ne yazardı? "Elmander topla buluşmayı sevmeyen, çok koşan ama verimli olamayan, üretkenlikten uzak bir santrafordur. Alınmamalıdır"....

Örnekle açıklamaya çalıştığım gibi öyle 5-10 maçla adam izlenmez. Robot değil, insan bu futbolcular da. İnişler çıkışlar olur, ancak totalde ne yaptığı önemlidir. Galatasaray'ın oluşturduğu bu profesyonel ekip belirli ülkelere dağılacak ve oralarda belki 1 sezon, belki 2 sezon, belki de sürekli oyuncu tarayacaklar. Verimliliğe göre bu böyle devam edecek. İşte asıl olması gereken bu. Porto'ların, Lyon'ların, Cska'ların yaptığı da bu. Başka birşey değil...

Quote:

---

Originally Posted by Selman Ozturk

İşte bu iş öyle "Haydi gidelim de bi oyuncu izleyip dönelim" mantığıyla yapıldığı için böyle oluyor abim.

Gözlemcilik o değildir. En yakın örneği verelim, Elmander'i Play-Off'lara kadar olan süreçte izleyen bir gözlemci ne yazardı? "Elmander çok koşan, önde basan, bitiriciliği yeterli bir santrafordur. Alınabilir".. Peki play off döneminde 6 maçlık periyotta izleyen bir gözlemci ne yazardı? "Elmander topla buluşmayı sevmeyen, çok koşan ama verimli olamayan, üretkenlikten uzak bir santrafordur. Alınmamalıdır"....

Örnekle açıklamaya çalıştığım gibi öyle 5-10 maçla adam izlenmez. Robot değil, insan bu futbolcular da. İnişler çıkışlar olur, ancak totalde ne yaptığı önemlidir. Galatasaray'ın oluşturduğu bu profesyonel ekip belirli ülkelere dağılacak ve oralarda belki 1 sezon, belki 2 sezon, belki de sürekli oyuncu tarayacaklar. Verimliliğe göre bu böyle devam edecek. İşte asıl olması gereken bu. Porto'ların, Lyon'ların, Cska'ların yaptığı da bu. Başka birşey değil...

---

Kesinlikle abi..

Süleyman Hurma, işi bilmeyen kişinin işin ehli ünvanında gezmesidir. Demokratik ortamı yok edip tek başına güç uygulayan ve baskıcı zihniyetle muhtaç kalınan yöneticiler her kulüpte var. Bunlar mutlaka beceriksiz sistemlere sebebiyet veriyor.

Yinede transfer konularında takımlarımızın çöp kadar değeri olmadığını düşünüyorum. Ribery başka bir takımın oyuncusu olsaydı ve İspanya, İngiltere, Almanya, İtalya devleri peşinde koşsaydı bile para kazandırmadan gitmezdi. 1 sene beklerdi 2 sene beklerdi ama Riberyliğinden birşey kaybetmeden takımına katkı sağlayıp istenen Ribery kalitesinin üstüne koyarak ilerlerdi. Sonrada 40 milyonlara giderdi.

İş Türk takımları olunca teklif gelmeden kaçıyorlar.

Elmander'i izleyip de beğenmeyen gözlemciyi vururum Selman abi :zuhaha

Bu adamın yokluğunda Galatasaray'ın top rakipteyken izlediği yol değişiyor , savunma tarzı değişiyor.Ben böyle forvet oyuncularına bayılıyorum , hücum presin önemini görmezden gelmemek lazım.Ne zaman Elmander dense söylemeden geçemiyorum , rakip takımda olup da keşke bizde olsaydı dediğim tek oyuncudur belki bu adam.

Oyuncu izleme olayına gelince , çok nadir de olsa yetenekli genç geldiği oluyor , ya değeri bilinmiyor yollanıyor , ya da parası ödenmeyince kaçıp gidiyor.Söylediğin gibi Süleyman Hurma ve türevlerinin de etkisi büyük tabii.

Quote:

---

Originally Posted by DisCo

Süleyman Hurma, işi bilmeyen kişinin işin ehli ünvanında gezmesidir. Demokratik ortamı yok edip tek başına güç uygulayan ve baskıcı zihniyetle muhtaç kalınan yöneticiler her kulüpte var. Bunlar mutlaka beceriksiz sistemlere sebebiyet veriyor.

Yinede transfer konularında takımlarımızın çöp kadar değeri olmadığını düşünüyorum. Ribery başka bir takımın oyuncusu olsaydı ve İspanya, İngiltere, Almanya, İtalya devleri peşinde koşsaydı bile para kazandırmadan gitmezdi. 1 sene beklerdi 2 sene beklerdi ama Riberyliğinden birşey kaybetmeden takımına katkı sağlayıp istenen Ribery kalitesinin üstüne koyarak ilerlerdi. Sonrada 40 milyonlara giderdi.

İş Türk takımları olunca teklif gelmeden kaçıyorlar.

---

İşte burada da feedback dediğimiz olay söz konusu Burak. Şeytanın bacağı bir yerden kırılacak ve oyuncu ihraç etmeye başlayacaksın ki sonraki kuşaklar da sana transfer olurken "He bak bu takımdan şu şu oyuncular yıldız olup gitti, ben de burada parlarsam ben de patlarım" türevi düşünceleri benimseyebilsin. Yoksa çook zor :)

Kaka gibi bir yıldız Antep'e önerilip, hayır yanıtı aldıktan sonra üzerine konuşmaya gerek yok zaten :)

Gerçi gelse belki de Kaka Milandaki harika oyununu oynayamayacaktı ama şuan duymak bile değişik geliyor :)

Aslında Türkiye'nin transfer konusunda ve yabancı futbolcu yetiştirme alanında bu kadar sönük kalması(bakmayın daha Türk oyuncu yetiştiremiyoruz) Türkiye'yi İran,Suriye,Arabistan ve Irak gibi görmeleri.Adamlar gelmek istemiyorlar.Her yabancı futbolcu geldiğinde demiyor mu ? Daha farklı bir yer bekliyordum ama beklediğimin dışında çıktı Türkiye güzel bir yermiş gibi vıdı vıdı yapıyorlar.İlk önce yabancıların kafasında ki Türkiye imajını değiştirmek lazım ve onun için de Euro 2020'yi veya Olimpiyat'ı almalıyız.Diyeceksiniz organizasyonlar düzenlendi diye ama bu kadar büyük düzenlenmedi.Biliyorum bu bahsettiğim organizasyonlar baya geç ama büyük bir organizasyon lazım Türkiye'ye ve Türkiye'de ki spor kulüplerine.Özellikle futbol için.

Herşeyden önce kendini tanıtmak için bize bir İstikrar lazım.

Milli takımımızın istikrarı yok ve bir turnuva varız, diğer turnuva yokuz.Bu şekilde başarısız bir imaj içerisine giriyoruz halbuki gayet iyi oyuncularımız var.Ancak istikrarımız malesef yok.

Quote:

---

Originally Posted by ThreepWooD

Benim yazdıklarımı ilgilendiren bişey yok o yazdığında :)

Ben sana şunu diyorum aslında oyunda sen adama ilgilendiğini söylüyorsun ama oyunda akıl diye bişey yok :)

O adam ona cevap veriyor klübünü baskıya sokmuyor çünkü gerçek değil.

Ancak gerçekte bunu söylemek yasaktır.Çünkü oyuncuya baskı yaratmış olursun ve oyuncunun aklını çelmiş olursun.

---

Boyle bir yasak yok. Yolda gorsen merhabalasmayacak da degilsin. Veya X isimli futbolcuyu kulubumde gormek isterim demekte hic bir kisitlama yok. Hatta oyunda da bu ozellik eklenirken bu konuyla ilgili tartisma olmustu ve medyada bir oyuncuyu takiminda gormek istedigini soylemek ile o oyuncu ile para/transfer pazarligi yapmanin ayirimi yapilmisti. Oyunda bu ozelligin olmasinin yegane nedeni de hedefleri olan futbolculari mevcut kulubunden medya uzerinden ayartmak. Futbolcunun, bana daha cok para teklif eden var, beni tutmak istiyorsaniz daha buyuk sozlesme isterim demesine yol acmak.

Bunu Aziz Yildirim da Arda'ya laf arasinda teklif yaptiginda da bu gecerliydi. Benzeri sezon baslamadan 1-2 hafta once Umit Karan'a Fenerbahce'nin yaptigi teklifle de ortaya cikti. Umit Karan simdi inkar ediyor belki ama o donemde Fenerbahce yuksek maas telif ettigi icin Galatasaray ile daha yuksek paraya sozlesme yeniledigini cok iyi hatirliyorum. Barcelona Fabregas'i alirken de yapti bunu. Real Madrid Ronaldo'yu alirken de yapti. Sonucta kimse oyuncunun transfer olma istegini onceden bilmeden, o oyuncunun ne kadarlik bir maas isteyebilecegini ogrenmeden o oyuncuya teklif yapmaz. Yaparsa da Unal Aysal'in Forlan ve Reyes'in transferlerinde ters koseye dustugu gibi bir durumla karsi karsiya kalir.

FIFA talimatinda yasaklanan, sozlesme altinda olan bir oyuncu ile bir baska kulubun pazarlik yapmasi. Bu pazarliga girmeden once oyuncunun kulubune yazili bir bildiri yapmak gerekli. Bonservis pazarligi yapip anlasmak veya rizasini almak degil, sadece bir bildiri yazisi yollamak yeterli.

TFF talimatinda ise bu biraz daha farkli. Futbolcuyla transfer hakkinda gorusmelere baslamadan once futbolcunun kulubunden yazili izin almak zorunda.

Bu da demektir ki futbolcularin Turkiye'de haklari, FIFA talimatlarinin futbolculara verdigi haklardan daha kisitli. Fark cok az olsa da.

Burada hata tamamen Amrabat'in bence. Madem Kayseri'de 1-2 yil kalip, kendini gosterip daha buyuk kuluplere gitmek hedefindi, sozlesmene X euro'ya serbest kalir maddesi koydursaydin. Bunu sen dusunemiyorsan, menajerin dusunseydi. Kayserispor bunu kabul etmiyorsa da, bu is olmaz deyip masadan kalksaydin. Hem bunu yapmiyorsun, hem de kulubum beni satmiyor, kulubum cok para istiyor diye agliyorsun. Kendi dusen aglamaz derler. Her ne kadar Suleyman Hurma'nin uslubu cok itici ve esasinda uzun vaadede Kayserispor'a zarar veren bir uslup olsa da, onun da yukumlulugu Kayserispor'u savunmak. Uzun vaadede zarar, Ali Turan ve Amrabat gibi oyuncularin bu yasadiklari, Kayserispor'un ileride transfer etmek istedigi futbolcularin Kayserispor'a farkli bakmasina neden olacaktir. Bu durumda Kayserispor'a gelmek isteyen oyuncular, gelecek icin pek hedefi olmayan ve vasat kalmayi kabullenecek oyuncular olacaktir. Bu tip oyuncularla da sampiyonluga oynayacak bir takim yaratmak zordur.

İBRAHİM SETEN ‏@ibrahimseten

Ünal Aysal, kafasındaki golcü transferini söyledi demin.. Söz verdiğim için şimdi yazamam ama eğer başarabilirse Türkiye birbirine girer..

https://twitter.com/ibrahimseten/sta...21462970691585

Boş sözler bunlar yav. Transfer yapacaksan sezon için görüşmeler yaparsın, söz alırsın, sezon biter bitmez de gider noktayı koyarsın. Transfer sezonunun sonuna doğru kim boşta kalırsa onu alalım mantığıyla transfer yapılmaz. Parayı bastırıp alacaksın ya da kardeşim paramız yok, sebest oyunculara bakıyoruz diye net açıklama yapacaksın. Taraftar beklentiye giriyor, aylarca bekliyor, ondan sonra gidip sıradan adamları alıyorsun.

uefanin kararini bekliyoruz yonetimden umitliyim ben , ayrica dunya yildizina gerek yok takim oyununa uygun oyuncu gelsin yeterli.

Bu kafayla transfer falan yapamayız. Aysal sürekli mantık çerçevesinde bakıyor olaylara ama burası anadolu kulübü değil. Bu takımın arkasında milyonlarca insan, Avrupa'dan men edilmesi an meselesi olan takım bile Topal'ı, Kuyt'u alıyor 18 yaşında ki adama 1milyon dolar veriyor sen daha iç transfer dediğin Melo'yu alamıyorsun, hergün bir talibi çıkıyor. Aysal'ın biraz daha duygusal ve taraftar gözüyle bakması gerekiyor.

Quote:

---

Originally Posted by GeanyGS

Bu kafayla transfer falan yapamayız. Aysal sürekli mantık çerçevesinde bakıyor olaylara ama burası anadolu kulübü değil. Bu takımın arkasında milyonlarca insan, Avrupa'dan men edilmesi an meselesi olan takım bile Topal'ı, Kuyt'u alıyor 18 yaşında ki adama 1milyon dolar veriyor sen daha iç transfer dediğin Melo'yu alamıyorsun, hergün bir talibi çıkıyor. Aysal'ın biraz daha duygusal ve taraftar gözüyle bakması gerekiyor.

---

Yeterince taraftar gozuyle bakan var. :)

Biraz farkli bakayim olaya. Diyelim ki Sampiyonlar Ligi'ne girdiginde kulube giren para 20 milyon Euro.

UEFA'dan hic bir ceza gelmezse, diyelim ki Galatasaray'in gelecek 3 yil icin Sampiyonlar Ligine gitme ihtimali her yil %33.

UEFA'dan gelen ceza Galatasaray'i etkilemez ama Galatasaray'in Sampiyonlar Ligi'ne katilmada yarisacagi rakiplere ceza gelirse, diyelim ki, Galatasaray'in sampiyonlar ligine gitme ihtimali gelecek 3 yil icin %75'e cikiyor.

UEFA'dan gelen ceza Galatasaray'i da etkilerse, Sampiyonlar Ligine gitme ihtimali gelecek 3 yil icin %0'a iniyor.

Bu uc senaryoya gore Galatasaray'in transfer ve maas butcesi cok degisken.

Birincisinde gelecek 3 yil icin beklenen ek butce %33 x 20 milyon x 3 = 19.8 milyon
Ikincisinde gelecek 3 yil icin beklenen ek butce %75 x 20 milyon x 3 = 45 milyon
Ucuncusunde gelecek 3 yil icin beklenen ek butce %0 x 20 milyon x 3 = 0 milyon

Yani transfer stratejisini sadece Galatasaray'in alacagi veya almayacagi ceza degil, sampiyonlar ligine katilim icin yarisacagi rakiplerin alacagi veya almayacagi cezalar da etkileyecek.

Bu asamada planini, programini yaparsin, gorusmeler yaparsin ve bazi anlasmalar yaparsin ama bunlari sonuclandirman uc senaryodan hangisinin gerceklesecegine baglidir. En dogru secimi yapmak icin de bu belirsizligin ortadan kalkmasini beklemek, kulubun menfaatlerini dusunen her yoneticinin yapmasi gerekendir.

Sen transfer hamlelerini birinci senaryo icin yaparsan, ikinci secenek gerceklesirse yapabilecegin transferlerin altinda transferler yapmis olursun.

Ikinci senaryoya gore transfer yapip, ucuncu senaryo gerceklesirse de buyuk bir borcun altina girmis ve ilerleyen yillarda bu hatayi temizlemek icin gelecek yillarin gelirlerinden feragat etmek zorunda kalirsin. Belki UEFA mali kriterlerine uymadigin icin sana da men gelir, bu strateji hatasini yaptigin icin.

Turkiye'de yeterince kisi taraftar gozuyle bakiyor meselelelere. Taraftar gozuyle bakmayanlar daha kiymetli. :)

Bu yazıyı bence Ünal Aysal'a yollamak gerek bence farkında değildir böyle net bir hesabın..

Quote:

---

Originally Posted by Nocna Mora

Bu yazıyı bence Ünal Aysal'a yollamak gerek bence farkında değildir böyle net bir hesabın..

---

Simdiye kadar Galatasaray yonetiminden yapilan aciklamalar ve medyada yazilanlar bunun farkinda olduklarini gosteriyor bence. Ama cikan haberleri herkes bu sekilde okumuyor bence. En azindan transfer yapilmadigi icin yapilan sitemleri ben boyle algiliyorum.

Quote:

---

Originally Posted by Nocna Mora

Bu yazıyı bence Ünal Aysal'a yollamak gerek bence farkında değildir böyle net bir hesabın..

---

Farkında olmasa UEFA sonucu beklenir mi :) Ve Ünal Aysal'dan bahsediyoruz her şeyi hesap kitap olan bir adamdan.İlk o düşünüyordur hesaplıyordur bunları.

O yazdıklarının farkındayım dikkat edersen men edilmesi an meselesi olan takımı örnek vererek sitem ettim zaten. Hatta demek istediğim tüm takımlar Avrupa'dan men edilse demek ki Melo'yu almıycaz, rakiplerimiz Topal'ı, Kuyt'u alırken biz güçlenmek yerine zayıflıycakmıyız? Olası UEFA cezaları bir tek GS'ın mı sonu olacak? Yerel yayın geliri kazancında dünya devleri ile yarışıyoruz, daha farklı kaynaklar elde edinilmeli. GS gibi bir takımın tek geliri yada en büyük geliri ŞL ise vay halimize.

Yıllardır zaten bu manteliteden dolayı milyonlarca euro zarar etmedi mi Türk takımları. Transfer işini hep yarışa dönüştürmedik mi ? Vay efendim onlar Ronaldo'yu alıyosa bizde Messi'yi alalım demedik mi ? Bu mantaliteyle milyonlarca euroyu sokağa attık, CV'mizde yüzlerce elde patlayan transfer bombası bıraktık. İşin maddi boyutunu düşünmeden, mantık çerçeveleri dışında ihtiyaç olmamasına rağmen ihtiyaç olsa da izlemeden sırf isim için transfer yaptık defalarca. Şimdi kulüpte tam bu çerçevede bir ekip kurulmuşken hala Fener Kuyt'ı alıyor biz niye kimseyi almıyoruz demeyin.

Ceza durumunda olacağı Fener kendi düşünsün biz kendi işimize bakalım. Perpetua'nın yazdığı gibi 45 milyonluk gelire göre oyuncu almak varken neden yarısından daha az bi paraya göre transfer pazarındaki hareketlerimizi yürütelim.

Elmander'i, Melo'yu aldığımızda ben dahil bir çok kişi tepki gösterdi özellikle de Melo konusunda ama sonuç ne ? Taraftarın en sevdiği oyuncular oldular. Yönetimin ismine güvenerek aldığı tek isim Riera'ydı bir tek onun aşısı tutmadı. Onunda neden ve nasıl bir durumda alındığını hepimiz biliyoruz.

Bu işi yarışa dönüştürmeyelim Fenerbahçe, Beşiktaş ya da herhangi bir takım gitsin Drogba'yı alsın, Kuyt'ı alsın, Quaresma'yı alsın hatta alabiliyosa Ronaldo'yu alsın. Ama biz yine fazla tanımadığımız Elmander'i alalım ama adam gibi adam alalım, izleyerek alalım ne yapacağını bilerek alalım. Onlar bizi benimsesin biz onları. Başarı yıldızlarla gelmez. Başarı karakterli adamlarla gelir. Şimdi Real Madrid hep yıldız alıyor hepte başarılı demeyin. Onlarda önüne geleni almıyor. Bu dünyada Ronaldo kadar çalışan, iş ahlakı olan kaç tane sporcu var. Ronaldo'nun sadece ismi büyük değil bunu unutmayın. Ayrıca Real Madrid taraftarları Mesut alınırken epey burun kıvırdı ismi büyük değil diye ama n'oldu şimdi hepsi Özil Özil diye etrafta dolaşıyorlar tıpkı bizim Elmander Elmander diye dolaştığımız gibi. Tıpkı rakiplerimizin Elmander Elmander diye dolaştığı gibi.

Melo'nun bonservisini gösteriş için mi almış oluruz? Melo'yu Avrupa'ya gitsekte almalıyız, gitmesekte almalıyız. En azından şimdiye kadar o bitirilmeliydi. Melo'nun bile bitmemiş olması endişelendiriyor insanı.

Olası 3 yıllık ceza eğer tüm kulüplere gelirse Melo gibi yüksek bedelli bir oyuncuyu alıp karla kaplı, balçık zeminlerde oynatmanın anlamı yok. Çünkü önümüzde bi hedef olmayacak. Kendi aramızda maç yapıcaksak bir oyuncuya yıllık 3-3,5M€ vermek absürd olur.

Ünal Aysal geçen sezonda bomba etkisi sağlayacak transferler yapacağını söylemişti. Buffon'la felan başladık sonrası malumdur.

Bugün Galatasaray'ın başarılı olması o dönemi eleştirmemizi engellememelidir. Bir iki oyuncu dışında diğerleri riskti ama hepsi oturan transferler olduğu için başarı geldi.

O yüzden öyle bir golcü ki olursa yer yerinden oynar laflarıyla taraftarı acayip beklentilere sokmamaları lazım.

Bence Ünal Aysal'ın "Kimi alabileceğimizi kimi alamayacağımızı biliyoruz" söylemi geçen seneden ders aldığını gösteriyor. Uçuk transferlerle uğraşmayacağız gibi geliyor bana.

GS olarak biz zaten son 3-4 yıldır hep kendi aramızda diye tabir ettiğiniz maçlar oynadık? Ben bilmediğin 1 oyuncuya 2 vermektense bildiğin bir futbolcuya 3 vermeyi tercih ederim.

Galatasaray'ın bu sezon tad verecek tek yeri Şampiyonlar Ligi maçlarının Arena ayağıdır.

Bu stadta oluşabilecek atmosferi, taraftarın yapacağı koreografileri düşündüğümüzde Avrupa'yı sallayacağız.

Bu durumun gruplardaki 3 maçla sınırlı kalmaması için üst turlara devam etmemiz gerekiyor. Takdir edersiniz ki kenetlendiğinde Türkiye ligi için ağır gelen normal değerlendirmelerde Türkiye için zirveye oynayacak bir kadromuz var.

Şampiyonlar Ligi için bu kadro yeterli değildir. Geçen sene tesadüfen yapılan ama adeta nokta atışı olan transferlerin aynısı bu sene olmayabilir. Olsa bile bu atışlar Avrupa için yetmeyebilir.

Galatasaray'ın parayı kayırmadan doğru hamleler yapması lazım.

Arkadaşlar ismi hiç geçmiyor ama Antep'te ki Popov'u da ben çok beğeniyorum. Hem genç hem milli takım tecrübesi olan bir oyuncu. Bizizm ŞL'de çeyrek final oynadığımız kadroya baktığımız da aslında o nokta için dünya yıldızı transferine çok gerek görmüyorum açıkçası. Hele gele 30'nu geçmiş bir futbolcuya muslukların açılması taraftarı değilim Avrupa'nın gençlerine paraya kıyılsın yoksa Popov tarzı bir oyuncu bile sol kanata çare olur bence.

Danny&Popov ikisili hem Avrupa'da ki futbolculardan ucuz hemde ligimizi bilen uyum sorunu yaşamayacak futbolcular.

Amrabat mı Popov mu diye sorsalar, Antep'te ki ilk senesi gibi oynayacaksa düşünmeden Popov derim. FM 11'de bile öyle bi profili vardı ki Chelsea, Juve falan alıyordu.

Antep'den 3 büyüklere oyuncuların gitmesi minimum 8m euro dan başlıyor.

Antepspor yönetimi çok ciddi bir mali kriz içinde. Popov, Danny gibi isimler makul fiyatlara gönderilir diye düşünüyorum bir sezon daha geçirip bu krizin içinde düşen performansıyla oyuncunun değerini düşürmezler bence. İkisi 5-6milyon euroya alınır diye düşünüyorum. Özellikle GS'ın elinde takasta kullanabileceği M.Battal ve Ceyhun gibi her anadolu kulübünün isteyeceği oyuncular da var.

Quote:

---

Originally Posted by GeanyGS

O yazdıklarının farkındayım dikkat edersen men edilmesi an meselesi olan takımı örnek vererek sitem ettim zaten. Hatta demek istediğim tüm takımlar Avrupa'dan men edilse demek ki Melo'yu almıycaz, rakiplerimiz Topal'ı, Kuyt'u alırken biz güçlenmek yerine zayıflıycakmıyız? Olası UEFA cezaları bir tek GS'ın mı sonu olacak? Yerel yayın geliri kazancında dünya devleri ile yarışıyoruz, daha farklı kaynaklar elde edinilmeli. GS gibi bir takımın tek geliri yada en büyük geliri ŞL ise vay halimize.

---

FM jargonuyla anlatayim..

Ucuncu senaryo gerceklesirse 130 CA'lik adam,
Birinci senaryo gerceklesirse 140 CA'lik adam,
Ikinci senaryo gerceklesirse de 150 CA'lik adam alinabilecek.

Sen birinci senaryoyu varsayip, 140 CA'lik adami alirsan, ikinci senaryo gerceklestiginde daha iyi bir oyuncuyu alma firsatini kacirmis olursun.

Sonucta insanlarla sozlesme yapiyorsun. Bugun bir oyuncuya seni her mac oynatacagim, bize gel diyorsan, daha sozlesmenin ustundeki murekkep kurumadan senden daha iyisini buldum kendine baska kulup bul diyecek halin yok. Galatasaray'in bu kadar musrif davranacak kadar parasi da yok bence.

Mehmet Batdal'ı Bank Asya kulüplerinin bile isteyeceğini sanmıyorum Ceyhun ise oynadığı maçlarda hiç sırıtmadı.Böyle bir oyuncuyu bu genç yaşında göndermez Fatih Terim.Yeni bir Mehmet Topal olabilir Ceyhun.

Ceyhun'u göndermek çok saçma bir iş olur bence.Adam stoperde ve orta sahada oynuyor,yedekliği sorun etmiyor genç,aldığı para az,oynadığı maçlarlarda sırıtmıyor.Neden böyle bir rotasyon oyuncusunu gönderelim ki ?


Popov konusunda ise Türkiye'den bir yabancı oyuncu almak mantıksız geliyor bana.Elinizi attığınız herhangi bir oyuncu hop diye 6-7 milyon oluyor.

Quote:

---

Originally Posted by perpetua

FM jargonuyla anlatayim..

Ucuncu senaryo gerceklesirse 130 CA'lik adam,
Birinci senaryo gerceklesirse 140 CA'lik adam,
Ikinci senaryo gerceklesirse de 150 CA'lik adam alinabilecek.

Sen birinci senaryoyu varsayip, 140 CA'lik adami alirsan, ikinci senaryo gerceklestiginde daha iyi bir oyuncuyu alma firsatini kacirmis olursun.

Sonucta insanlarla sozlesme yapiyorsun. Bugun bir oyuncuya seni her mac oynatacagim, bize gel diyorsan, daha sozlesmenin ustundeki murekkep kurumadan senden daha iyisini buldum kendine baska kulup bul diyecek halin yok. Galatasaray'in bu kadar musrif davranacak kadar parasi da yok bence.

---

Yalnız ben konu itibari ile Melo'dan bahsettim. ŞL'ye kaldığımız halde Melo'dan daha iyisini daha ucuza mı alıcaz? Sanmıyorum. Gitmememiz durumunda Melo'dan kötüsüyle bu sistemle oynayabilir miyiz? Kesinlikle hayır, bu sene 4-4-2'nin verimli olmasının sebebi ne forvetimiz, ne savunmamız Melo-Selçuk ikilisidir. Melo savunma da top çıkarıp, bir sonra ki atakta var olan enterasan bir oyuncu. Her halükarda şimdiye kadar bitmesi gerekirdi, bu bile bitmediyse dediklerinin pek önemi yok açıkcası. Elimizde 160CA'lık adamı tutamıyosak 150'lik almışız, 130'luğu almışız çok önemli değil açıkcası.

Quote:

---

Originally Posted by LadroN

Ceyhun'u göndermek çok saçma bir iş olur bence.Adam stoperde ve orta sahada oynuyor,yedekliği sorun etmiyor genç,aldığı para az,oynadığı maçlarlarda sırıtmıyor.Neden böyle bir rotasyon oyuncusunu gönderelim ki ?


Popov konusunda ise Türkiye'den bir yabancı oyuncu almak mantıksız geliyor bana.Elinizi attığınız herhangi bir oyuncu hop diye 6-7 milyon oluyor.

---

Ben farz-ı misal verdim zaten. GS transfer komitesini ben yürütmüyorum sonuçta. :) Fatih Terim orta saha da pres yapan, teknik oyuncuları sevdiği için Ceyhun bu senden daha fazla şans bulur mu emin değilim ama tabi ki bende kalmasını isterim. Sadece bir örnekti yani.

Melo Türkiye standartlarının üstünde bir futbolcu.Böyle bir oyuncuyu almak için kulübünü ikna etmek zor iken alacağı maaşı belirlemek ve Melo'yu ikna etmek daha zor bir iş.

Atl.Nacional sportif direktörü: "Pabón için Galatasaray'dan resmi bir teklif gelmedi"

http://www.caracol.com.co/noticias/d...a/1701011.aspx

Şampiyonadan sonra kaliteli oyuncular fiyatını ikiye katlar, diğerleri içinde de çok iyi araştırma yapılmamışsa tutma olasılığı çok yüksek değil. Melo kesinlikle alınmalı, Süper Lig'de şampiyon olmak için milyon dolarları vermek gereksiz mantığına katılmıyorum. Bu sene Melo olmasaydı, şampiyon olamazdık. Belki kiralıktı ama bu maaşı, böyle oyuncuya vermeliydik. Gerçekten faydalı olacak oyuncuların transferi için de para verilir, bu oyuncunun maaşı olarak da. Bu oyuncular çok yönlü oyunculardır. Eboue eğer hücum yönü olmasaydı bu kadar değerli olmayacaktı.

Aysal, gazetecilerin, transfer çalışmalarıyla ilgili sorusu üzerine, iyi bir ekibe sahip olduklarını ve bu ekibin biraz daha kuvvetlendirilmesi gerektiğini ifade ederek, ''Bunun bilincindeyiz. Biraz daha zenginleştirmek zorundayız. Tahmin ediyorum bu sene 6-7 oyuncuyla asgari bir takviyeyi Galatasaray'a kazandıracağız'' şeklinde konuştu.

Hamit Altıntop'un transferine ilişkin ufak tefek detayların bulunduğunu anlatan Aysal, o detayları çözmeleri gerektiğini söyledi.


http://www.trtspor.com.tr/Haber.aspx...e-QAfY.twitter