Sevillalı genç yıldız Tottenham’ı istemiyor
Sevilla'nın sol kanat oyuncusu Diego Capel, Tottenham’a giden eski hocası Juande Ramos ile görüşmediğini söyledi.
İspanya 21 Yaş Altı milli takımında da oynayan Capel, bu sezon Sevilla’da ilk 11’in değişmez isimlerinden biri olmayı başardı.
Adı Tottenham’la anılan 19 yaşındaki futbolcu, iddialara ilişkin olarak, “Şimdilik işime konstantre olmak istiyorum. Amacım Sevilla’da başarılı olmak. Basında çıkan haberlerden gurur duydum ancak ben kesinlikle Sevilla’da kalacağım. Şu anda sadece takımımı düşünüyorum, parayı değil. Ayrıca gittiğinden beri Juande Ramos’la hiç görüşmedim,” diye konuştu.
Newcastle Owen için tazminat alacak
Premier Lig ekiplerinden Newcastle United'ın, milli takımda sakatlanan Michael Owen için tazminat alacağı ancak paranın İngiltere Futbol Federasyonu tarafından ödenmeyeceği açıklandı.
İngiltere’nin Avusturya ile oynadığı hazırlık maçında sakatlanan Owen’ın 4 hafta kadar sahalardan uzak kalması bekleniyor. Newcastle, Owen’ın her oynamadığı hafta için Federasyon’un sigorta şirketinden 100 bin sterlin’e yakın para alacak.
The Times gazetesinin haberine göre federasyon, milli takımda olası sakatlıklar için oyuncuları sigortaladığı için Newcastle bu tazminat almaya hak kazandı.
Federasyon'dan yapılan açıklama, "Federasyonumuz milli takımlardaki olası sakatlıklar için oyuncuları sigortaladı. Bu miktar haftaya 100 bin sterlin’e kadar çıkabiliyor ancak bu parayı Federasyon değil, sigorta şirketi ödeyecek," denildi.
Owen daha önce de milli takımda sakatlanarak benzer bir tazminat tartışmasının odağında yer almıştı.
Chelsea’den ilginç takas önerisi
Chelsea’nin Ricardo Carvalho - Walter Samuel takası için İnter’in kapısını çaldığı iddia edildi.
Avrupa’nın en iyi defans oyuncuları arasında gösterilen 29 yaşındaki Carvalho’nun vatandaşı Mourinho’nun gidişinden sonra takımda mutsuz olduğu, Chelsea’nin de sözleşmesi 2009’da bitecek oyuncuyu İnter’li stoper Walter Samuel ile takas etmek istediği öğrenildi.
‘Duvar’ lakaplı Samuel'in kötü geçen birkaç sezonun ardından bu sezon yeniden form tutmuş olması, takas olasılığını güçlendiren bir etken olarak görülüyor.
Herkes İvanovic'i istiyor
Öte yandan, savunma oyuncusu arayışını sürdüren İnter'in, genç Sırp oyuncu Branislav İvanovic için Milan ve Juventus’la kapıştığı da gelen haberler arasında.
Lokomotiv Moskova’da forma giyen defans oyuncusu uzun süredir Juventus’un listesinde ve transferin Ocak ayında gerçekleşmesi bekleniyordu.
Ne var ki İnter ve Milan da oyuncunun peşinde ve İnter’in futbolcuyu alabilmek için hiçbir masraftan kaçınmayacağı söyleniyor.
M.City İsmailov’un peşinde
Manchester City, ara transferde Sporting Lisbon’da forma giyen Rus futbolcu Marat İsmailov’u renklerine bağlamak için çaba gösterecek.
City teknik direktörü Sven Goran-Eriksson’un oyuncu için 5.6 milyon avro önerdiği ancak Portekiz ekibinin yıldız oyuncuyu vermeye yanaşmadığı iddia ediliyor.
Lokomotiv Moskova’dan kiralık olarak Sporting’e gelen İsmailov, 31 kez Rus milli takımının formasını giydi.
Ne var ki futbolcunun menajeri Paulo Barbosa, oyuncunun transfer olacağı yolundaki haberlerin gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Barbosa konu hakkında yaptığı açıklamada şunları söyledi: “İsmailov Sporting’den memnun. Şehre ve Portekiz futboluna alıştı ve bu kulüpte kariyerine devam etmek istiyor. Oyuncumun istekleri ilk sırada gelir ve İsmailov’un şu an için Sporting’i bırakmak gibi bir niyeti yok.”
City’nin bu oyuncuyu alabilmek için kiralık sözleşmesinin bitmesini beklemesi gerekiyor.
Wigan için Birmingham'ı bıraktı!
Wigan için Birmingham'ı bıraktı!
Birmingham Teknik Direktörü Steve Bruce, ani bir kararla kulübüyle olan sözleşmesini fesh ederek, Premier League'de sıkıntılı günler geçiren Wigan ile anlaştı.
Wigan Başkanı Dave Whelan, Bruce için 3 milyon pound ödediklerini doğruladı. Başkan Whelan ile görüşen ve anlaşmaya varan Steve Bruce, Birmingham'daki görevinden ayrıldı.
Futbol oynadığı dönemde Manchester United'ın kaptanlığını yapan ve Birmingham'da 6 sezon teknik direktörlük yapan Bruce, 2001 yılında da Wigan'ı çalıştırmıştı. Takımı o sezon 2. lig play-off'larına taşıyan Steve Bruce, daha sonra Crystal Palace'ı çalıştırmıştı. Birmingham'a geldikten sonra takımın başında 270 maça çıkan teknik adam, 100 galibiyet ve 100 yenilgi aldı.
''Ronaldinho için uğraşmıyorum''
''Ronaldinho için uğraşmıyorum''
Chelsea’nin asistan menajeri Henk Ten Cate Barcelona’daki çalışma döneminde Katalan ekibinin Brezilyalı yıldızı ile özel bir diyalogunun olmasının bu oyuncuyu Chelsea’ye getirmek için uğraşacağı anlamına gelmediğini söyledi.
Basına açıklamalarda bulunan Chelsea'nin Asistan Menajeri Henk Ten Cate, İspanya’da hakkında Ronaldinho ile alakalı yayınlanan haberlere sert tepki gösterdi.
Hollandalı çalıştırıcı bu tip haberlerin kendisini kulüp içersinde zor durumda bıraktığını söylerken Chelsea kulübünden hiç kimsenin bu tip bir talep ile kendisine gelmediğini ve kulüp içersinde Ronaldinho hakkında sadece 'ne kadar iyi bir oyuncu olduğu' ve 'nasıl bu kadar harika şeyler yapabildiği' konusunda konuşulduğunu açıkladı.
Brezilyalı yıldız ile aralarında özel bir diyalog bulunduğunu kabul eden Ten Cate, buna rağmen Barcelona’dan ayrıldığı 1 yıllık süreç içersinde Ajax’taki ve Chelsea’deki işine yoğunlaştığını için Ronaldinho ile konuşma fırsatı yakalayamadığını ve Brezilyalı yıldızın sadece Barcelona’da yaşayan kızı aracığı ile kendisine Chelsea’deki görevinde başarılar dileğinde bulunduğunu açıkladı.
Chelsea’nin Ronaldinho’yu kadrosuna katmak gibi bir niyetinin olup olmadığı hakkında da bilgisinin olmadığını belirten Ten Cate, ellerinde yeterinde fazla kalitede oyuncu olduğunu ve şimdilik bununla yetinmeyi tercih ettiklerini söyledi.
Lehmann: "Teklifler alıyorum!"
Lehmann: "Teklifler alıyorum!"
Arsenal'in tecrübeli file bekçisi Jens Lehmann geçtiğimiz hafta yaptığı yedek beklemektense Almanya 2. Ligi'ni tercih edeceği yönündeki açıklamalar sonrası bazı teklifler aldığını belirtti.
"Aldığım bazı teklifler var, elbette bunları değerlendireceğim. Tercihim Arsenal'de kalmaktan yana ancak hocamın planları dahilinde yer almak isterim."
Arsenal Menajeri Arsene Wenger son dönemde kaleyi İspanyol Manuel Almunia'ya teslim ediyor olmasına gerekçe olaraksa "Lehmann'ın kendisine sorması gereken tek bir soru var; 'Acaba oynayan benden daha mı iyi?' Birçok kupa kazandım, Lehmann ihtiyacım olan performansı sergileyebilse oynatırdım" dedi.
Kicker'e konuşan Lehmann "Bundesliga her zaman heyecan verici bir seçenek, hatta 2. Lig bile. Sadece oynamak ve EURO2008'de forma giyebilmek istiyorum" dedi.
Hırsızların Liverpool aşkı
Hırsızların hedefi haline gelen Liverpool oyuncularına milli takımda görev yapan Hollandalı Dirk Kuyt da eklendi.
Golcü oyuncunun milli takıma gitmesini fırsat bilen hırsızlar, Kuyt’un evini soydular. Bu olay 18 ay içerisinde Liverpoollu futbolcuların mağdur olduğu beşinci vaka oldu.
27 yaşındaki oyuncunun Woolton’daki lüks evini hedef haline getiren hırsızlar, Kuyt’un ülke dışına çıkmasını beklediler ve böylece yine aynı taktikle geçtiğimiz Perşembe günü istediklerini elde ettiler.
Hırsızlar, bu taktiği daha önce de Kızıllar’ın eski kalecisi Jerzy Dudek’in evini soymak için 2006 yılında kullanmıştı. Hırsızlar, şu anda Real Madrid’in kadrosunda yer alan Dudek’in Polonya’da tatil yaptığı sırada Porsche marka arabasından mücevherlerine dek birçok değerli eşyasını çalmışlardı. Çalınanlar arasında kalecinin Avrupa Kupası madalyası da bulunuyordu.
Geçtiğimiz Mayıs ayında ise Şampiyonlar Ligi yarı finali için Londra’da olan Liverpool kadrosunda yer alan Pepe Reina da diğer oyuncularla aynı kaderi paylaşmıştı. Liverpool’da oynayan ve hırsızların hedefi haline gelen diğer isimler ise defans oyuncusu Daniel Agger ve Peter Crouch olmuştu.
Ian Porterfıeld 61 Yaşında Hayatını Kaybetti
Sunderland'in 1973'te Leeds United'ı yenerek sürpriz bir şekilde FA Cup'ı kazanmasını sağlayan Ian Porterfield 61 yaşında hayatını kaybetti.
Son olarak Ermenistan Milli Takımı'nı çalıştıran ancak bu yılın başlarında kanser hastalığına yakalanan İngiliz ekibi Sunderland'in unutulmaz isimlerinden Ian Porterfield'in, 61 yaşında hayatını kaybettiği bildirildi. Porterfield'in Londra'nın güneybatısındaki bir hastanede öldüğü de kaydedildi. Ian Porterfield, 1973 yılında Sunderland ve dönemin en güçlü İngiliz takımlarından Leeds United arasında Wembley Stadyumu'nda oynanan FA Cup finali rövanş karşılaşmasında takımının tek golüne imza atmış ve Sunderland maçı 1-0 kazanarak kupanın sahibi olmuştu. Bu maç, İngilizler'in ünlü Federasyon Kupası (FA Cup) tarihinin en büyük sürprizlerinden birisi olarak kabul edilmişti.
Futbolculuk kariyerine, 1964 yılında İskoçya'nın Raith Rovers takımında başlayan Porterfield, daha sonra 1967 yılında Sunderland'e transfer olmuştu. Orta saha oyuncusu olarak Sunderland'de 10 yıl boyunca forma giyen Ian Porterfield, bir yıl Reading'de kiralık olarak oynadıktan sonra 1977-1979 yılları arasında Sheffield Wednesday'de top koşturmuş ve burada futbolu bırakmıştı.
Futbolculuk kariyerinin ardından teknik direktörlüğe soyunan Ian Porterfield, 1979'dan 2007 yılına kadar 10'dan fazla kulüpte ve milli takımda teknik direktörlük yaptı. 1986 yılında Alex Ferguson'un Manchester United'a gitmesiyle Aberdeen'ın başına geçti. 1991-1993 yılları arasında da Chelsea'yi çalıştıran Porterfield, daha sonra Zambiya, Zimbabwe, Umman, Trinidad&Tobago ve Suudi Arabistan gibi milli takımların yanı sıra Güney Kore ekibi Busan I'Park'ta da görev aldı. Son olarak Ermenistan'ın başına
geçen Porterfield, hastalığı nedeniyle buradaki görevini yarım bıraktı.
Manchester United Teknik Direktörü Alex Ferguson, Porterfield'in ölümünün ailesi ve futbol dünyası için bir trajedi olduğunu söyleyerek, İskoç futbol adamının ölümünden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
Ada'da her şey birbirine karıştı!
Ada çalkalanmaya devam ediyor. Önceki gün Wembley'de Hırvatistan'a 3-2 mağlup olarak İsviçre ve Avusturya'nın ortaklaşa düzenleyeceği 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası Finallerine katılma şansını kaybeden İngiltere'de gündem takımın yeni teknik patronunun belirlenmesinde. Başarısız tablonun ardından Steve McClaren'in görevine son vererek ilk adımı yapan İngiltere Futbol Federasyonu'nun önemli teknik direktörler ile görüştüğü belirtiliyor.
http://www.sporx.com/images/1/40/9994_B_adaozel001.jpg
Ada'nın önde gelen tabloid gazetelerinden The Sun'da yer alan habere göre ise İngilizler Jose Mourinho'yu takımın başına görmek isterken, İngiltere Futbol Federasyonu (FA)'nın bu konudaki tercihi öncelikli olarak Aston Villa'yı çalıştıran başarılı çalıştırıcı Martin O’Neill. Gelecek Eylül ayına kadar herhangi bir resmi maç oynamayacak İngiltere için teknik direktörlük arayışlarının uzayabileceği de ifade ediliyor. Daha önce İspanya ve İtalya'da çalışmak istediğini açıklayan Jose Mourinho ise Ada'da yapılan hemen hemen tüm anketlerde açık ara farkla İngilizlerin takımın başında görmek istediği teknik adam konumunda bulunuyor.
Ada'da hoca arayışları ve spekülasyonlar son bulmazken, Steve McClaren'den sonra bu sefer medyanın hedef aldığı isim ise Federasyon'un bir numaralı yöneticisi olan Brian Barwick. The Sun manşetinden Türk gazetelerini aratmayacak şekilde bir söylemle; "İngiliz futbolu için ne yaptınız sayın Barwick" şeklinde sesleniyor. McClaren'in kovulmasının ardından İngiltere Milli Takımı'nda teknik patronluk koltuğu için adaylar arasında Scolari, Eriksson, Martin Jol gibi isimlerde bulunuyor.
Chelsea genç Kone’yi takibe aldı
Chelsea, Rosenborg’un genç golcüsü Yussouf Kone’yi izliyor ve oyuncunun menajerine göre Londra kulübü oyuncuyu devre arasında transfer etmek için harekete geçti.
Rosenborg'u sezon şampiyonlar liginin sürpriz takımlarından biri oldu ve Yussouf Kone de performansıyla büyük takımların dikkatini çekti.
Kulübüyle 2008 yılına kadar sözleşmesi olan Burkino Faso’u golcünün daha büyük bir takıma gitmek istediği iddia ediliyor.
Blackburn, Anderlecht, Paris Saint Germain ve Marsilya’nın oyuncuyu istediği daha önce de basına yansımıştı. Oyuncunun menajeri Alfred Obou, Chelsea’nin de genç golcüyü istediğini söyledi. Obou sözlerini "Chelsea’den daha resmi bir teklif almadık ancak ilgilendiklerini biliyoruz," şeklinde konuşarak tamamladı.