Tuncay: "Hakan abiyi örnek alıyorum"
Almanya'nın Frankfurt kentinde kamp yapan A Milli Takım, Moldova maçı hazırlıklarını sürdürüyor. Basına açık gerçekleştirilen antrenmanda, gazetecilerin sorularını yanıtlayan milli futbolcu Tuncay, takım için mücadele ettiğini ve iyi olmak zorunda olduğunu söyledi.
Tuncay, şöyle dedi: "Gol atmak güzel, ama önemli olan takımın başarısı. Attığım goller önemli değil, takımın kazanması önemli. Orta sahamız çok genç, bu yüzden de çok koşuyoruz. Gençler çok olduğu için ben de o hırsla koşuyorum. Mücadele etmek için sahaya çıkıyorum. Macaristan maçında istekli ve arzuluyduk ve sonuçta kazanmak zorundaydık. Sahaya çıkan her futbolcu kazanmak için çıkar. Hedefimiz 2008. Hakan Şükür abim benim kendime örnek aldığım Türk futbolunun gelmiş, geçmiş en büyük oyuncularından biri. Onunla ilgili bir yorum yapmak benim haddim değil. Konuştuğumuz isim Hakan Şükür."
Macaristan maçında defansta başarıyla görev yapan Servet Çetin de, "Ben nerede olursa olsun elimden geleni yapıyorum. Türkiye'de çok iyi defansif futbolcular yetişiyor, ancak bazılarının kıymeti takımlarında bilinmiyor. Milli Takım'da çok iyi bir defans kurgusu var. Fenerbahçe'den ayrıldığım için kırgın değilim. Nasip ve kısmetim buymuş. Edu ve Lugano'ya zaman verilmeli. Çünkü Fenerbahçe her futbolcuyu almaz, kaliteli oldukları için alındılar" dedi.
RÜŞTÜ: "13 YILDIR HEP KÖTÜ TAKIMLARLA MI OYNADIK"
Soruları yanıtlayan kaleci Rüştü ise maçın dönüm noktasının Gökdeniz'in pozisyonu olduğunu ifade ederek, "Eğer o gol olsaydı, sanki maçı 5'e 2 ortada sıçan gibi oynardık" dedi.
Rüştü, şunları kaydetti: "Onların attığı frikikte top elime değdi. Topu ben çıkardım, ben kurtarmasaydım gol olacaktı. İnsanlar maçı nasıl izliyorlar hayret ediyorum. Hedefimiz üç maçta 9 puandı. Macaristan maçı kolay değildi, Moldova maçı da zor geçecek. Şartlar ne olursa olsun kazanacağız. Şu unutulmamalı, hem Malta maçında hem de Macaristan maçında rakip kim olursa olsun pozisyon vermedik. Takım defansta iyiye gidiyor, ofansta biraz sıkıntılarımız var, o da zamanla aşılacak.
Benim 13 yıllık milli takım kariyerim var 111 kez oynadım. Her maç sonrası, oynadığımız her takım için 'kötü takımdı, kötü günündeydi' denildi. Danimarka ile oynarken de böyle yazıldı, Brezilya ile oynarken de böyle yazıldı. Bazı insanların bazı gerçekleri görmesi lazım. 111 maç ve 13 yıldır hep kötü takımlarla mı oynadık. Gerçekler görülmeli. Artık saha içerisinde isimler değil mücadele edenler ön plana çıkıyor. Bunun en güzel örneği Yunanistan ve İtalya. Alınan galibiyetin anlamı belirtilmeli.
Macar takımını ilk kez kendi evlerinde yenmişiz, bu çok önemli. Onlarla bir hazırlık maçı yapmışız yıllar önce ve bu maçı kazanmışız, 40 gün bu maç konuşulmuş. O yüzden bu maçın kıymeti bilinmeli. Türk futbolu iç açıcı durumda değil. Kulüp takımları da aynı durumda. Üst düzey başarılar bu yüzden çok fazla elde edilemiyor. Oynayan da oynamayan da buraya geliyor. Beklentiler çok farklı. Buraya gelen kendini milli takıma vermeli. Herkes reyting uğruna haber yapıyor. Biz bu ülke futboluna hizmet ediyoruz ve kanımın son damlasına kadar göreve hazırım, bırak derlerse bırakırım. Bu forma benim tapulu malım değil. Bunu kimse sorun etmemeli. Bu takım bizim büyük başarılar elde ettiğimiz takım gibi. Yaşça çok genç ve birbirine yakın bir jenerasyon."
