Akhisar Belediyespor takımından kovulduğum günden beri iş arıyordum. Bir türlü aklıma yatan takımı bulamıyordum. Karabükspor, Göztepe gibi takımlardan teklif alsamda gönlümdeki takımı henüz bulamamıştım. Aslında içimde sürekli bir yerlerde yurt dışı isteği dolanıyordu ama bu işin de çok zor olacağını biliyordum. Sonra birden aklıma Akhisar'dan tanıdığım yakın bir dostum olan Deniz Naki aklıma geldi. Rehberde bir yerlerde ismi kayıtlı olması gerekiyordu. Sonunda Deniz'in numarasını buldum. Derin bir nefes alarak aradım.
-Aloo.
+Aloo.
-Deniz sen misin?
+Buyrun, çıkaramadım siz kimdiniz?
-Deniz alacağın olsun nasıl tanıyamadın beni? Benim ben Akhisar'dan hocan. Nasıl tanıyamadın yaa?
+Ooo hocam siz miydiniz yaa? Kusura bakmayın. Telefonumu değiştirdim. İsimler diğer telefonda kaldı. Telefonunuzuda bilmediğimden yani kusura bakmayın.
-Estağfurullah canım.
+Eee hocam nasılsınız, iyi misiniz?
-Ben iyiyim idare ediyoruz. Beni bırak sen iyi misin? Yeni hocan nasıl, antrenmanlar nasıl geçiyor?
+Hocam burada mutluyum ama siz yoksunuz bir durgunluk var oyuncularda.
- Ligte nasılsınız? İlk yarıdaki performansınız nasıl? Benim gibi değildir yeni hocanız.
+Hocam idare eder ya orta sıralarda dolanıp duruyoruz. Eee sormayı unuttum ne için aramıştınız beni?
-Deniz'cim, malüm şartlar zor. Çalışmadan olmuyor. Tatildeyiz zaten. İşin yoksa beraber iş baksak mı? Diyorum da senin Almanya'da tanıdıkların vardır. Yurt dışına çıkmak istiyorum biraz. Yurt dışına atılmak istiyorum.
+Iıı, hocam yeter ki isteyin. Akşama hemen bileti alın. Düren'e gelin. Bizde kalır yarın sabah işimize bakarız.
- Tamam, ilk uçakla geliyorum Deniz'cim.
Kuralları okudum, kabul ediyorum.