Saat: 13:12 - CK'nın emeklilik evi- 12 Mart 2006
Carlo Ancelotti ile telefonda konuşuyorduk:
- Ciao Carlo, nasılsın canım?
- İyiyim be Cumhurcuğum, son günlerde bacağım çok ağrıyor, artık görevimi yerine getiremiyorum.
- Çok üzüldüm, istersen ben sana yardıma geleyim.
- Gel gel. Çok iyi edersin. Teşekkürler.
Hemen emeklilik evimden havaalanına gidip Milano'ya bir bilet aldım. Milan'da uzun yıllar futbol oynamış biri olarak, aynı zamanda çifte vatandaşlık sayesinde bir İtalyan vatandaşı olarak İtalya'ya vizesiz gitme hakkım vardı. Uçağa atladım ve 2 saatlik bir yolculuk sonucu Milano havaalanına ulaştım.
Saat: 16:20 - Milan Antrenman Tesisleri - 12 Mart 2006
İki saatlik bir yolculuk yapmıştım ama arada yolda ve havaalanında geçirilen süre olunca buraya gelmem 3 saati geçti. Neyse. Carlo nerede acaba?
Aaa, şuradan geçen bizim Kaka değil mi? Hemen sorayım. İngilizce konuşacağız, belki İtalyanca anlamaz.
- Hi Ricardo(Kaka -> Ricardo Izecson dos Santos Leite)
- Ooo,hello dedikten sonra bir baktım şakır şakır Türkçe konuşmaya başladı
- Cumhur abi, sen gelmezdin pek buralara, ver elini öpeyim.
- Buralarda yeni mi moda oldu?
- Evet, Cumhur abi, ver bir daha öpeyim.
- Carlo nerde?
- Abi bak şurda bir tuvalet var, ordan sağa dön, sonra karşına dönerci çıkacak,ordan da sola dön, git git git, onun odası orda.
- Tamam Ricardo, sağolasın gülüm.
Dönerciden bir ekmek arası aldım giderken. Hayret yeni antrenman tesislerinde dönerci de varmış. Giderken döner bitti. Çok acıkmışım. Uçakta da bir şey vermediler ki yiyelim. Neyse, sonunda buldum Carlo'nun odasını.
- Ciao Carlo, dedim.
O da bana "aleykümselam" dedi.Bir baktım herkes Türkçe öğrenmiş bu kampta, Allaaaah, yaşadık dedim.
![]()
Beni kebap yemeye davet etti.
- Kebapçıda muhabbet ederiz, dedi.
Gittik. Kebap yerken bana görevi bana bırakmak istediğini söyledi. Ben de itiraz ettim ve en azından Mart sonuna kadar tecrübe kazanmak istediğimi söyledim. O da bana Haziran sonunda kadar baş antrenör olmamı istediğini, sonra da görevin başına geçmemi istediğini söyledi. Kabul ettim. Hemen başkanın yanına gittik.
- Selam Silvio, dedim, herkes Türkçe biliyor ya.
- Selam Cumhur, dedi, elimi öptü.
- Başkanım, Carlo, sağlık sorunları yüzünden görevi bırakacakmış. Bana devretmek istiyormuş, ben tecrübesizim dedim kabul etmedim ama o da Haziran sonuna kadar baş antrenör olmamı teklif etti, ben de kabul ettim. İsterseniz hemen bir basın toplantısı düzenleyelim ve bunları açıklayalım dedim.
- Tamam Cumhur, yarın hemen basını çağırıyorum.
Çok heyecanlıydım, sonunda aktif oyunculuk sonrası kariyerime başlıyordum. 37 yaşındaydım. Henüz genç sayılırdım ve bu yaşta Milan'ın başına geçiyordum.
Gece zor uyudum valla.
Saat 13:30 - San Siro Basın Salonu - 13 Mart 2007
- (Silvio Berlusconi)Basın toplantımıza hoş geldiniz öncelikle.Carlo Ancelotti, sağlık sorunları yüzünden görevi bırakacak. Onun yerine Haziran sonunda eski yıldız oyuncumuz Cumhur Korkut geçecek. Fakat Cumhur Korkut'un tecrübe kazanması gerek. Bunun için Haziran sonuna kadar baş antrenör olacak. Bu açıklamadan sonra artık imza törenine geçebiliriz.
Berlusconi alttan kontratı çıkardı. Dün okumuştum. Fotoğraflar eşliğinde imzayı attım. Silvio bana sürpriz yapmış. Eski oyuncu olduğumdan arkasında adım yazılı, 10 numaralı formayı bana hediye ettiler, onunla poz verdim. Harika bir gündü....
......
Saat 15:30 - Milan Antrenman Tesisleri - 1 Temmuz 2007
Bu gün görevi oyuncular eşliğinde yapılan bir basın toplantısıyla devraldım. Inter taraftarları dahil bütün dünya, Milan taraftarlarına imrenerek bakıyordu."Keşke bizim de böyle teknik direktörümüz olsa." diyorlardı. Ama olamazdı.
Neyse, bugün çok mutluyum. Artık önüme bakacağım. İlk olarak Lugano ile yapacağım hazırlık maçına yoğunlaşmam gerekiyor.
-----------------------------------
Şimdilik bu kadar.
NOT: Ben özenti falan değilim. Sadece Çağrı Zorkol gibi kariyerimihikayelendirip anlatmak istedim. Böylece herkes de eğlenmiş olur. Önerilerinizi de yazarsanız sevinirim. İyi günler.