Başlangıç
Ilık bir Haziran Akşamıydı;
Evinde Yeni Sezon Planlarını Yapan Karl-Heinz Feldkamp'ın telefonu birden çalmaya başladı Arayan Özhan Canaydın'dı. Tercumanın Yardımıyla şunları söylemeye çalışıyordu '' Henüz Yeni Göreve Geldiğinizin Farkındayım Fakat Malesef Sizi Görevinizden Almak Zorundayım'' Feldkamp büyük bir şaşkınlıkla sordu ama neden.. Canaydın sözlerine şöyle devam etti Aslında seni hiç bir zaman takımın başında görmek istemedik ancak Adnan Polat'ın ısrarları sonucu seni göreve getirdik fakat ben yaklaşık 1 saat önce sizin bu göreve layık olmadığınızı Adnan Bey'e ilettim ve kendiside düşündükten sonra bana hak verdi.
Feldkamp için ya***ak birşey kalmamıştı istemeye istemeye bavullarını topladı takımla vedalaştı ve içinden geçirdi ''UMARIM YENİ TEKNİK DİREKTÖR BULAMAZLAR''
Artık Yönetim için daha zorlu bir maraton başlıyordu yeni teknik direktör bulmak.. ilk önce Fatih Terimle temasa geçtiler ama kendisi takımı EURO 2008'e hazırladığını ve takımın başına geçemeyeceğini söyledi.Michael Laudrup ile temasa geçtiler ama kendisi İspanyada hedeflerinin olduğunu söyledi ve Laudrupta olmadı. Yönetim büyük sıkıntıdaydı çünkü bütün yerli ve yabancı teknik direktörler Kalli olayından etkilenmiş ve takıma önyargıyla bakıyordu..
Tabikide Biri Hariç.. O kişi Eralp Ergin'di Galatasaray altyapısından yetişmiş ve yaklaşık 3 yıl boyunca bu takıma hizmet etmişti daha sonra Süperlig te tutunamamış kariyerini 32 yaşında 2. lig takımlarından Ordusporda tamamlamıştı ve yine Ordusporda baş antrenörlük yapıyordu.
Yönetim 2 uzun kongreden sonra oy birliğiyle Eralp Ergin takıma getirilmesi gerektiğine karar verdi.Teklifi Adnan Polat Eralp'e iletti ilk olarak red yanıtı alan yönetim büyük şaşkınlık yaşıyordu fakat uzun uğraşlardan sonra Eralp Ergin takımın başına getirildi..
Takımda homurtular başlamıştı kulislerde bazı yabancı oyuncuların antremanları boykot ediceği konuşuluyordu fakat hiç biri olmadı Çünkü Yönetim Eralp Ergin konusunda takıma büyük güven aşılamayı kısa bir sürede başarmıştı.
Not: Biraz uzun oldu farkındayım ama gerçek hayat tadında olmasını istediğim için böyle uzun yazdım eğer okursanız ve sıkılırsanız şimdiden özür dilerim
Stadımız