Galatasaray için kara bir hafta oldu, hem Avrupa hem ligde ağır yara aldık. Böyle olacağı da belliydi. Şu durumda suçlanacak en son kişi Mancini ama onu suçlamak çoğu kişinin tercihi oluyor.

Takımın yaş ortalaması belli, 3 kulvarda mücadele edeceksin, yabancı sınırı da çok önceden duyurulmuş. Hakan Balta, Gökhan, Hamit herkesin burun kıvırdığı adamlar sakatlanınca bile çok vahim bir duruma düştük. Galatasaray'ın ilk 11 sol bek harici tamam gibi gözükse de yedek kulübesinin zayıflığı barizdi. Bir de üstüne Erman'ı, Kazım'ı komik paralara yolladık. Takım bulamayan Aydın'ı geri getirdik, komedi resmen. Çok şey beklenilen oyuncularda inanılmaz formsuz olunca aslında alınan puanlar çok bile diyebiliriz. Yok AB kararı, yok sınırın değişmesi beklentisi gibi gereksiz işler peşinde koşmak gibi bir hataya düştük. Bu beklentiler gerçekleşse bile bu sezon uygulanması kadar haksızca bir şey yok. Play-off saçmalığına bu kadar kızarken kalkıp sezon içinde yabancı sınırlaması değişikliği beklemek de abesti.

Henüz biten bir şey yok ama sezon sonu pek aydınlık olacak gibi gözükmüyor. Yapılması gereken -geç de olsa- takıma direk etki edebilecek minimum 1, tercihen 2-3 yerli oyuncu bulmak yoksa işimiz yaş. Mevcut şartlarda Avrupa Ligi'nden devam etmeyi ve ligi 2. bitirip gelecek sezon direk olarak ŞL biletini kapmak başarıdır benim gözümde. Fatih Terim'in gidişiyle tadımızı kaçıran süreçte, bugün dibi gördük. Pek ihtimal vermesem de umarım geri dönebiliriz...