Sene 2007

Aylardan Haziran. Okul bitmiş diplomamı almışım. Aynı zamanda semtimizin takımında futbol oynuyorum. Yaş 17. Daha toyuz yani. Antrenmanlara gidiyorum,yorucu olsada zevk alıyordum. Seviyordum futbol oynamayı. Arkadaşlarla devamlı halı saha maçları yapardık. Kavga gürültü patırtı hepsi mevcut içinde . Çok samimi olduğum şu anda da kardeşim gibi sevdiğim yaşıtım olan arkadaşım da Beşiktaş Alt Yapısında oynuyor. Bu Necip'in Batuhan'ın olduğu zamanlar yanlış hatırlamıyorsam. Yine bir gün antrenmandan çıkmışım eve gidiyorum telefonum çaldı. Beşiktaş'da oynayan Volkan adındaki arkadaşım arıyor tabii ki. "Kardeşim geçmiş olsun" dedi,anlamadım. "Sizinle 17 Temmuz'da maçımız var" dedi."Sizi şöyle yenicez böyle yenicez" falan diyor, bende basıyorum küfürü ona . Akşam o da geldi konuşuyoruz iyice. Aynı mahallenin çocuklarıyız hatta halı saha takımında bile hep beraberiz ama ilk defa rakip olucaktık birbirimize. Heyecanlıydım,hırslıydım. Sonraki gün hocaya sordum hazırlık maçlarımızı. "Biz onları hazırlıyıcaz, onlar bizi değil" dedi ve tutuşturdu listeyi elime.

* Zeytinburnu Paf
* Gaziosmanpaşa Yedekler
* Beşiktaş Paf
* Galatasaray Paf
* Fenerbahçe Paf

Heyecanım 2 katına çıktı. Her idman sonu yarım saat ekstradan çalışırdım. Sol bek oynardım ama boyum kısa olduğu kadar da hızlıydım. Carlos vari hareketlerin var derdi hoca bana. Bide sert şut çekebilseydim aynısı olurdum ama ben klascıydım,plaseyi severdim. Velhasıl kelam günler geçti 3 yada 4 Temmuz'da ilk hazırlık maçını yapacağımız gün geldi. İhtimal vermiyordum ilk 11 de çıkacağıma. Bileğim hafif ağrıyordu hocaya da söylemiştim. "Tamam" demiş geçiştirmişti. Ben soyunma odasından çıkarken eşortmanlarla hoca üstümü değişmemi İlhami'nin sağ el bileğinin çatladığını söyledi. Dediğini yaptım ve değiştirdim.

İlk düdük ve dakika 4 ilk golümüzü yedik.
Sol açıkları felaketti. 10 numaraydı ve ona oynuyorlardı. Neyse ilk yarı 1-3 bitti.
Soyunma odasında fırça küfür kıyamet. Herkesin surat bir karış... Başım öne eğik dururken ;

- Adeem !
* Efendim hocam ?
- Sağ bektesin. O 10 numara geçmeyecek.
* Hocam ters kademeye giremem ki ben. Hallaç pamuğuna çevirir beni.
- Ben anlamam ! Bu maçta 3 farklı yenilgiyi kabul etmiyorum. Yoksa dinlenme falan unutun bütün sezon.
* Eyvallah hocam.

Her ağızdan bir ses. Beni de makaraya aldılar " Bacak arası yeme " falan diye.

2. Yarı başladı.

Çocuk harbi on numara. Sağdan atıyor soldan kaçıyor. Çapraz koşular yapıyor,ver-kaç a giriyor falan. Kimisini kesiyorum kimisinde hafif faullerle durdurmaya çalışıyorum. Tabi ters kanattayım diye de iyi oyun başlatıyorum. Taç çizgisine paralel koşular yapıp top sürerek orta sahanın içine girmeye ara paslar atmaya başladım ama nefesim kesilmeye başlamıştı. Dakika 70 civarı 5-3 dü maç tabii yeniliyoruz. Azad olmasa gol atacak adamda yok bizde.

Azad ve ben dışında herkesi değiştirmişti. Dakika 75-80 arasıydı. Olanlar oldu...

İleriye çıkmış rakibi önde karşılıyordum. Hızlı başladılar oyuna Defanstan bir uzun top rakip 10 numara tazı gibi ama bende öyleyim.
Topu indirdi önüne sürüyor. 1 metre falan gerisindeyim belli ki orta yapacak. Çizgiye doğru indi. Kaleye paralel koşuya başlayacakken var gücümle kendimi ileri iterek kaydım. Amacım topa müdahale etmekti ama...

Sağ ayağını yarım adım öne attı. Sol ayağıyla da topa vuracak gibi yapıp geri çekti. Benim kayarak topa müdahalem kontrolsüz olduğu için bunun sağ ayağının tibia ( tıptaki adı bu. internetten bakabilirsiniz.) kemiğine gelerek kırdı...


Kuralları Okudum ve Kabul Ediyorum.