Ligin 2. devresine girmiştik. Başkanla yaptığımız toplantıda kendisine sordum, “Başkanım güzel futbol mu istiyorsunuz yoksa sonuç mu?” diye, bana kazanalım da nasıl olursa olsun dedi.

O zaman biz de sonuca gidecek şekilde oynamaya başladık. Oyuncularıma anlattım, ayağımızda fazla top tutmayacağız, kaptığımız toplarla hızlı hücuma çıkıp golü bulmalıyız.

Nottingham maçında girdiğimiz 3 pozisyondan birini gole çevirdik ve golü attık. 3 forvet oynadığımız için Garner da 11’de şans buldu ve golünü de attı.



Evimizde Blackpool maçında da direk sonuca gittik ve maçı 2-0 kazandık.


Maçtan sonra başkan 4 haftadır bu oyun stiliyle kazanıyor olmamız nedeniyle soyunma odasına gelerek bizleri tebrik etti. Ama adam nerden bilsin sonraki 2 maçta fark yiyeceğimizi.



Bu 2 maçı kaybedince ve pek göze hoş gelmeyen futbolla olmayacağını görünce tekrar eski çift forvetli taktiğe dönme kararı aldım. Çok sık taktik değişiklik yapıyoruz ve bu nedenle bir istikrar sağlayamıyoruz, bunun farkındayım ama öyle ya da böyle hedefimiz belli ve ona ulaşmak istiyoruz.





Evimizde oynadığımız Cardiff maçında Beckford’un mucizevi 2 golüyle 3 puana ulaştık. Garner’ı artık 11’de oynatmayı düşünüyorum. İonescu uzun süren sakatlığını atlattıktan sonra çıktığı ilk maçta da sakatlandı. Genç oyuncu bu sezon başında çok iyi maçlar çıkardı, sorumluluğu arttı ve bunu kaldıramadı, bir süre dinlendireceğim kendisini.



Bir de Juventus’dan aldığım genç stoper devamlı mutsuz, kendisinden beklenilen çok bu nedenle baskı altında hissediyormuş kendini. Ne yaptıysam mutlu edemedim keratayı, sizce ne yapmalıyım?


Son çare olarak defansa katkı yapıp uzun süre onu kenara alma kararı aldım ve Caçapa’yı sezon sonuna kadar kiraladık.



Wolves maçında 2-0 geriye düştükten sonra Garner’in 2 golüyle beraberliği sağladık fakat 90+2’de yediğimiz golle mağlup olduk.



Yine 90+2’de yediğimiz bir gol ve yine mağlubiyet. Bu maçı kazansak biraz olsun rahatlayacaktık.



Ligde şu anda 6. sıradayız.