Bunun yılla mılla alakası yok. Mantık şudur:
Fikstür zaten bellidir, lakin takım isimleri olarak değil, 1,2,3,4... şeklinde numara olarak. Kura çekiminde de, hani televizyondan canlı izlediğimiz Şampiyonlar Ligi kura çekimi gibi, bir o fanustan, bir bu fanustan iki takım çekilip birbirleriyle karşılaştırılmaz; takımlara verilecek numaralar çekilir.
Ama kral 67 nin de belirttiği bazı özel durumlar vardır.
3 büyükler ayrı bir kategorizasyona tabidir (bunun sebebi sanırım belli tarihlere derbi denk gelmemesi için), varsa diğer İstanbul takımları, keza. Ankara takımları hepsi aynı stadda oynadığı için yine ayrı bir kategorizasyon.. Diyelim başka bir şehirde de iki takım var, ki daha evvel Trabzon'da ve Kayseri'de oldu bu, bu takımlar da ayrı bir tasnif.. Artık geriye takım kalıyorsa onlara özel bir muamele yok.
Bir de bütün bunlara bu sene UEFA finali Şükrü Saraçoğlu'nda oynanacağı için son haftalarda Fenerbahçe'ye daha çok dış saha maçı verilmesi durumunu ekleyin. Yani Fenerbahçe zaten kurada özel bir numara alıyordu (3 büyük ve İstanbul faktörleri), üstüne bu sene UEFA finali vesilesiyle özelin özeli bir numara aldı.
İşte, bütün bu faktörlerin alt alta dizilip formülize edildiğini ve ondan sonra kura çekildiğini düşünün.
Hele bir de takımınızın Fenerbahçe olduğunu düşünün; ki ekstra ekstra özel durumlara tabisiniz: Üç büyük faktörü var, Federasyon ilk 5-6 hafta derbi vermiyor.. İstanbul faktörü var, aynı şehre aynı hafta iki belki de, üç maç kesinlikle verilmez.. Sene sonu stadınızda UEFA finali faktörü var, ki son haftalar o stadın dinlenmesi lazım..
Muhtemelen Fenerbahçe yönetimine, şu çekilen fikstüre benzer bir tabloyla karşılaşacakları kura çekiminden evvel deklare edilmişti bile..
"Beşerin taptığı bir kendisinin heykelidir"