Gelecek Vaad Eden
Ben katılmıyorum Türk takımlarının şu anki haline bak ve gelen oyunculara bak Carlos Lincoln Linderoth bunlar Carlos tamam yıldız ama Ancak Lincoln ve Linderoth un da yaşı genç onlarda ilerde yıldız olabilirlerOriginally Posted by Del Piero_10
Yani demek istediğim kimse anasının karnında yıldız çıkmadı Drogba da Şu an Türkiyeye Roberto Carlos geliyorsa çoğu oyuncununda Türkiyeye gelebileceği anlamına gelir ama yine sen bilirsin Drogba da takılıp kalmada..
Kulüp Üyesi
Özel Oyuncu
Kulüplerimizin sistem kurması gerekiyor. Takım oyununa yönelmeleri şart. Takım oyununu kurduktan sonra belli bir seviyeye kadar bu oyun sistemi takımlarımızı götürür. Ama o seviyeden sonra bireysel yetenek şart. Çünkü kulüpleri ayıran en önemli özelliklerden birisi. Bireysel yetenekleri en verimli kullanmak için iyi bir takım hazırlamak ve sistemli oynamak şart.
Kısa zamanda değil uzun zamanda değil, uzun zamanda başarı gerekiyor. O yüzden istikrar şart. Her sezon 10 oyunucu gönderip almak marifet değil. Aynı kadro ve teknik heyet ile ilerlemek gerekiyor. Buda kulüplerimize başarı getirecektir.
Kontenjan kalkmalı...
Artık her sene yeni takım kurma senfonisi bitmeli.
AynenKadrolarda istikrar sağlanmalı...
As Takım Oyuncusu
Herseyi Yabancı Kontejanına baglamayın.....
Uefa 2000 deki Galatasarayda yola cıkarak. mesela 1992 de kalli tarafından yapılandırılan kadro 2000 de geldi uefayı aldı.istikrar sart.ayrıca Hoca istikrarı olması lazım mesela fatih terim ligde kötü sonuclar aldı herkez gönderilcek dedi.Baskan arkasında durdu. adam geldi uefayı aldı.Dogru yatırım şart.Alt yapıya önem vermek sart.Daha son olarak cok iiyi birtakım ruhu olusursa basarı gelir...
Yabancı Kontejanı için ingilteredeki kural getirilsin.......Full serbest olmaz..
Yabancı sınırlamasının her zaman kalkamasını istemiştim. Ancak eğer kalkarsa, İlhan Cavcav Afrika'dan Türkiye'ye tur düzenler.
Yİne kalkmasını istiyorum ama İngiltere gibi bir sistem olmalı. 6 oyuncu yine serbest girmeli ama 6 yabancıdan sonra alınacak her oyuncu için bazı şartlar aranmalı. Tabii bu kural çok kolay delinebilir, ama bir yoluda bulunabilir.
benim bildiğim tüm ingiltere kamuoyunun bu sistemi eleştirdiği ve değişmesini istediği,herkesin böyle özendiğini görünce şaşırdım açıkçası,,bu kanunun değişmesi gündemde bildiğim kadarıyla çünkü manuların arsenallerin genelde 18li 19 lu yıllarda parlamaya başlayan özellikle brezilyalı futbolcuları alması imkasız gibi,ee daha sonra paranız bile olsa ronaldinhoları kakaları alamıyorsunuzingiliz kulüpleri izleyen herkesi kendine hayran bırakan patoyu transfer edemiyo mesela,gerçi tsl nin bu konuda bir sıkıntısı olmaz ama bn yinede yabancı kontejyanını mantıklı buluyorum,sayı biraz daha arttırabilir ama serbest olması kaliteyi çok düşürür,kurallarında çok rahat delinebileceği bir ülke olduğunu düşünürsek,iiyiz biz böyle.)hem fb nin 9 yabancısı var bildiğim kadarıyla.)sağlam bir altyapı ve istikrar tabiki,bnm başarı için önceliklerim,,,
Wonderkid
öncelikle çok güzel bir tartışma konusu olmuş bunu belirtmek istedim..
Andry nin yazdıgı maddelere katılıyorum ama yabancı sınırlaması konusunda bazı endişelerim de var..
kontenjan kaldırıldı diyelim nolacak ???
- Ç.Rize(bu yıl 2 tane oyncu transfer etti brezilya 2.lignden) gibi takımlarımız kadrolarını brezilya 2. liginden oyuncularla doldurmaya devam edecek..bu sene bunun örnegini gördük..
- 3 büyüklerimiz daha kaliteli daha yararlı oyuncular alacak konumda olacak ve anadolu klüpleriyle aralarındaki kalite farkı daha da açılacak
vs vs vs
bence kontenjan kaldırılacaksa belirli standartlar dahilinde kaldırılmalı..3.kalite sıradan oyuncularla dolmamalı TSL
Onursal Üye
Emektar Oyuncu
Kaliteli teknik direktör + kaliteli futbolcu + istek
Fenerbahçe Cumhuriyeti
Rotasyon Oyuncusu
Brezilyalı transferine sınır getirmeyi bile düşünebiliriz.Rize gibi takımlar Brezilya 2.liginden oyuncu getiriyor.Onların ne katkısı olacak ki.
Avruapada başarı için öncelikle lig kalitesinin artması gerekir; şike-teşvik türü olaylar engellenmeli federasyon lige yeni yükselen takımlara destek vermeli yani kaliteli transfer yapabilmesi tesislerini geliştirebilmesi için kaynak yaratmalı bu şekilde büyük kulüplerle mücadele edebilecek duruma geleceklerdir.
Alt yapıya önem verilmeli, gençler daha iyi eğitilmeli eğitim teknikleri geliştirilmeli mesela bizim oyuncularımızın çoğunun fiziği güçsüz oluyor.
Eğitime önem verilmeli şiddet önlenmeli.
Yabancı transferi sınırsız yapılmamalı fakat bazı kurallar getirilmeli mesela Avrupa dışındaki ülkelerin vatandaşı olan oyunculara(AB vatandaşı değil yanlış anlaşılmasın) sınır koyulabilir örneğin bu sayı 3 olabilir, Milli olma şartı olmalı mesela en az 5 defa milli takımda oynamış olmalı.18 yaş altı oyuncularda milli olma şartı aranmamalı ve 18 yaşının altında Türkiyeye gelen oyunculara Türk vatandaşlığı 5 değil de 3 yılda verilmeli. Yabancı sınırı toplamda 8 olabilir fakat bunların hepsi birden sahada olmamalı.
Rotasyon Oyuncusu
Öncelikle altyapıya önem verilmeli.
Yabancı kontenjanı şartlı kalkmalı(Non-EU,Work Permit)gibi
Rotasyon Oyuncusu
Büyük takımlarla anadolu ekiplerinin bütçeleri arasında büyük fark var. Örnek:
R.Carlos = G. Oftaş
Gelecek Vaad Eden
İstikrar Önce
Sonra KaLiteLi FutboLcuLar (Hagi-Popescu-TaffareL vb..)Inamoto,Deivid,Runje Gibi AdamLar DeiL SınırLama KaLkmasına Gerek Yok
Uefa Kupası KazanıLdığı Seneki Fatih Terim Gibi Bi Hoca
Yedek Oyuncu
Cok haklisin. Aly yapiya cok önem vermeli, Genc futbolculara güvenmeli. Türkiye'de iki takimin alt yapisi bence iyi. bu takimlar: Besiktas ve Galatasaray.
Rotasyon Oyuncusu
altyapı ve yabancı sınırı rakiplerimiz 10 yabancıyla oynuyor
Avrupada başarılı olmak için doğal olarak kalitesi belli bir seviyenin üzerinde bir kadro bulundurmak gerekiyor. Galatasaray bu sene bu kadroya sahip ve çoğu Galatasaray'lı taraftar hatta yöneticiler bile bu kadroya bakarak Kadıköy'de finali hedefliyor. Daha yolun başında bu hedef doğru mu peki? Tabii ki doğru değil. Nihatla geçen sene röportaj yapılıyordu. Villareal çok iyi durumdaydi sanırım ligin ortalarıydı ve 3. sırada yer alıyorlardı. Dediği şuydu "Maç maç bakıyoruz. Hedefimiz şampiyonluk, 2.lik ve ya 3.lük değil. Her maça final gibi bakıyoruz, final havasında oynuyoruz." . Sonuçta da ligi 2. bitirip ŞL ye direkt katıldılar. Başarıyı yakaladılar. Galatasaray ise direk finali hedefliyor. Ligin açık ara en güçlü takımı olursan bunu yapabilirsin (Türkiye liginde olduğu gibi). Fakat karşında Sevilla, Milan, Hamburg gibi bir çok iddialı takım var. Sen hedefi orası koyarsan her maçına final gibi bakmassan. Bütün maçlarında tüm gücünü ortaya koymassan bunu yapamazsın. Aklı başında herkes Galatasaray için finalin hayal olduğunu biliyor. Galatasaray için UEFA kupasında çeyrek final bile başarıdır. Ama bu aklı başında kimseler Galatasaray'ın şu andaki kadrosunun ne kadar kuvvetli ve bu hedef için uygun olduğunu biliyorlar. Fakat bu hedefe ulaşılabileceğine inanmıyorlar. Çünkü bu takım uzun zamandır kendisi kadar güçlü bir takımı yenemiyor. Hatırladığınız en yakın Galatasaray zaferi hangisi söyleyin bana? Yıllardır Fenerbahçe'nin de sorunu buydu işte. Kendine güveni yoktu. Oyuncuların kendine inancı yoktu. Galatasaray için de bunlar kesinlikle aynen geçerli. Galatasaray'ın kendine güveni yok. Başarı için takımın öncelikle kapasitesinin farkında olması ve futbolcuların takıma ve kendilerine güvenmesi lazım. Bu da kazanma alışkanlığı ile ilgili birşey. Galatasaray her maçı final niteliğinde oynarsa, kazanmaya alışacaktır. Fenerbahçe'ye geçen sene olduğu gibi. Zico'nun ilk senesindeki Fenerbahçe'li futbolcuların Newcastle United (ki geçen sene yendikleri takımların yanında esamesi okunamaz) karşısında dizleri titriyordu. Ama bir Inter maçı herşeye yetti. Takım kendine inandı ve kazanmaya başladı. Sonuçta başarı geldi. Galatasaray da kazanmaya alıştıkça takım kendine inanacaktır. Fenerbahçe gibi Galatasaray da kazanmaya alışacaktır. Her maçı final havasında oynadığı sürece her maçı kazanıp takımın kendine güveni artacaktır. Bunun sonucunda da başarı gelecektir. Galatasaray şimdiden hedefi final koyarsa (Bunu 2 sene önce ŞL de de yapmışlardı, Grupta sonuncu oldular), o yöne bakarak ilerlemeye çalışırlarsa tökezleyip düşecektir. Önlerine bakarak yürürlerse güçleri yetecekleri kadar gidecektir. Bence bu kafayla kesinlikle birincisi olur ama hadi hayırlısı.
Her alanda olduğu gibi futbolda da en önemli kişiler yöneticilerdir.Futbolcuları teknik adamları kısaca her şeyi onlar belirler.Eğer çok sıkı önlem alınacaksa her isteyenin yönetici olmasının önüne geçilmeli.Futbolla belli bir alakası olan birikimli insanlar iş başına gelmeli.Bu da ancak federasyonun yapacağı bir düzenlemeyle olabilir.
Yedek Oyuncu
Kendimize Rusyayı Örnek Almalıyız Bakınız CSKA Moskava Zenitin Uefa Şampiyonlukları
Merhaba arkadaşlar, kendimce bir çalışma hazırladım ve bunu sizlerle paylaşmak istiyorum. Futbolun gelişmesi için en önemli etken malum para. Türk ve Avrupa federasyonlarının gelirlerini inceledim. İşte ortaya çıkan sonuçlar:
Türkiye Futbol Federasyonu’nun Haziran 2006-Mayıs 2007 dönemi gelirleri 107 milyon 354 bin YTL imiş. Giderler düşüldüğünde kalan miktar yaklaşık 16 milyon YTL. Federasyon bu parayla takımlara desteğini nasıl arttırabilir? Altyapılara ödenen miktar çok sınırlı kalıyor diğer ligler göz önüne alındığında. Bir de bunların üstüne hemen hemen kar eden takımımızın olmayışını eklersek uçurum daha da artıyor.
Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş: 22 milyon 249 bin 878’er YTL
Trabzonspor: 18 milyon 236 bin 649
Gençlerbirliği, Ankaragücü, Denizlispor, Gaziantep: 8 milyon
Kayserispor: 7,5 milyon
Sivasspor, Çaykur Rizespor: 7 milyon
Konyaspor, Bursaspor: 6 milyon 500 bin
İstanbul Büyükşehir Belediyespor, Kasımpaşaspor, Ankaraspor, Gençlerbirliği Oftaş: 6 milyon
Vestel Manisaspor: 5,5 milyon TV geliri elde ediyor.
Şimdi de dünyanın 1 numaralı ligine bakalım İngiltere Premier Lig.Federasyonun ilk 4 lig TV gelirleri karşılığı aldığı miktar yaklaşık 700 milyon pound evet şaka değil. Bütün takımların naklen yayın hakkını elinde bulundurduğundan yayında bir problem olmuyor ve özellikle yurtdışına da pazarlandığından ligin isim sponsoru çok daha fazla para veriyor. Diplerdeki takımlar yaklaşık 30 milyon pound kazanırken orta halli takımlar 40 milyon pound kazanıyor. Üst sıralardaki takımlar ise 50 milyon pounda kadar gelir elde edebiliyor. Bizim birçok takımımız boş trübinlere karşı oynarken İngilterede tüm takımların ortalama seyircisi ise 35.000 kişi civarı. Bu da takımlara ciddi gelir kaynağı oluşturuyor. Federasyon ayrıca altyapı için ayırdığı miktar bizim birçok takımımızın bütçesinden fazla.
İspanyol Birinici Ligi La Liga'ya baktığımızda federasyonun yayın hakları için kazandığı miktar 200 milyon pound. Ama büyük takımlar yayın haklarını elinde bulunduruyor ve önümzdeki sezondan itibaren yaklaşık 150 milyon Euro para kazancaklar. Yine standartların üzerinde bir miktar. Ayrıca mabetleşmiş stadyumlarının yüksek doluluk oranı gelirleri katlıyor. Şampiyonlar Liginde elde ettikleri başarılar ve bu başarıları iyi pazarlamaları tabiri caizse kasalarda boş yer bırakmıyor.
Alman Birinci Ligi Bundesliga'nın yayın gelirleri 288 milyon pound, İtalya Birinci Ligi Serie A'nın yayın geliri ise 348 milyon pound. Bu gelirler karşısında Türk takımlarının elde ettikleri başarılar bile çok iyi. Özellikle Şampiyonlar Ligi'nde son 16 arasında yer alan ekiplere baktığımızda genel olarak çok büyük gelirleri var, geliri az olan takımlar da özellikle Güney Amerika'daki ülkelerle kan bağını kullanarak genç oyuncu yetiştirip pazarlıyor.
Last edited by enforcer : 12.Şubat.2008 at 00:46
Yedek Oyuncu
Artı Rakibi Küçümsememek. Bu dört özellik birleşirse başarı içten bile değil.
Yedek Oyuncu
Buraya bir mesaj atmışım tekrar atayım.
1) Avrupa'da başarı diyorsak önce Avrupa takımları gibi ya 3 AB dışı oyuncu, ya da 6+2 değil en az ilk 11 de oynayacak 7 yabancı sınırı getirilmeli. Oyunda olmadıktan sonra yabancıyı ne yapalım ?
2) Hiç bir takımı küçümsememeliyiz. (Trömsö, Metalist vs.) Hiç bir takımı büyütmemeliyiz(Bordeaux gibi).
3) Rakip takımı iyi analiz edip farklı taktiklerle oynamalıyız.
4) Alman'lar gibi takım oyunu, İngiliz'ler gibi fizik futbolu oynamalıyız. (Bunlar analarının karnında öğrenmedi herhalde.)
5) Kondüsyon için antremanlar yaptırılmalı. Çoğu takımımız oyunun temposuna 45-60 dk. arası yenik düşüyor. Son dakikalarda bile hızlı futbol oynamalıyız. (70'li yıllardaki Galatasaray gibi. Bir kondüsyon hocası gelmişti ve gollerin çoğu 60 dk. sonrası atılmıştı.)
6) Her Avrupa maçına final havasında çıkmalıyız, o 1.tur, bu 5.tur demeden.
7) Çorap değiştirir gibi teknik direktör değiştirmemeliyiz. Bizde bir teknik direktörün ömrü taş çatlasa 3 yıl. Ama mesela Arsene Wenger, 13 yıldır Arsenal'de.
8) Çoğu takımımız bir futbolcuya bel bağlıyor bu olmamalı.
9) Takımlarımızda yavaş futbolcular bir kenara konup, hızlı günümüz futboluna uygun futbolcular getirilmeli.
Bunlar olursa başarı kendiliğinden gelir.
Gelecek Vaad Eden
+1
Ayrıca Galatasaray'ın yabancı sınırıyla avrupada başarılı olduğunu ikide bir temcit pilavı gibi sunmayın şu kontenjan olayında..
Wonderkid
Yabancı sınırı kaldıralımda bazı takımlar hiç Türk oynatmasın toptan İnter gibi olalım...
the special one
Özel Oyuncu
Zaten Bu türk oyuncularla bir daha avrupada hayal o başarının gelmesi. Avrupa liglerinde oynayacak Türk oyuncu sayısı parmakla sayılacak kadar az.
Bu yüzden Önce kontenjan açılmalı. Sonra Para lazım.
Last edited by nerazzuri : 20.Şubat.2008 at 20:11
Galatasaray Yabanci Kontejyani sorununa gecmiste en güzel cevabi vermistir,vermeye de devam ediyordur.
Gelecek Vaad Eden
Bi yüzyıl daha Galatasarayı beklemeye gerek yok. 8 senedir Avrupada neden zorlanıyor peki? Uefa'da kendinden düşük takımların olduğu bi gruptan zar zor çıkıyor.
the special one
Özel Oyuncu
Olsunda o zaman görelim.
1-2 ay sonra gör bakayım Bu oynayanlardan eser kalacakmı. Böyle gitmeyecek.
Lincoln iğleşti Barusso geldi Song geldi. Nonda 'da iğleşti. Bi de sezon sonü gör 3 yabancı daha alınır. Sonra Emre Mehmet söner olduğu yerde.
Ki Semih de öyle olacak.
Fazla hayaller icinde yasiyorsun Serkan.Galatasaray´dan habersiz oldugun ne kadar da belli...
Simdi teker teker aciklamayacagim takimin durumu,zaman sana en dogru cevabi verecektir.
NisRoc oynanan futbol ortada,ha sen bunu göremiyorsan bisey diyemem.
Önemli olan 11 Türk futbolcumuzla oynamak,onlara güvenmek.Gerisi elbet gelir.
Mesaj Yetkileri
Alıntılı Yanıtla