Bu konuda ufak yorum yapayım. Hakan Şükür olayı başka türlü bir temizlik operasyonundan kaynaklandı. Kulube de camiaya da bunu bilecek kadar yakınım hatta içindeyim bu tür konularda. Bunu bahsetmek istemiyorum siyasete girer. Hakan Unsal da aynı şekilde. Sadece kulbunu uydurdular o kadar.

Arif Erdem ben gidecem gidecem deyip de beni geri alın diyen bir futbolcuydu .Kulubun ona yaptığı vefakarlıklardan sonra,onun ben bir şeyler yapmalıyım diye kulubun kapısını aşındırması lazım.

Hasan Şaş'a gelince Adanalı'dır damarına bassanız konuşur nerde olduğunu algılamaz bile. Hırsından gider soyunma odası camını kırar elini keser ama o an cama vurduğunu bile algılamaz bile. Delikanlıdır dobradır ama hala bazı şeylerin ağızdan dışarı çıkmaması gerektiğini öğrenememiştir. Ya da siniri sıcakken konuşmaması gerektiğini ,ağzından mantıksız seylerin çıkabileceğini.

Ha kulup heykel mi dikecekti heykeli dikilecek de adamdır. Başarılarından dolayı değil, dikkat ederseniz o konularda mahçup olur ve hiç bir zaman bahsetmemiştir. Cebinde 10 lirası varsa hiç düşünmeden yarısından fazlasını Florya'daki gençlere çalışanlara para alamıyolar diye dağıtmıştır. Hani kendi elini kırdığı için 2 aylık maaşını istemeyen Tolga Zengin vardı ya övülen, o bu tür övgünün kat ve kat fazlasını çoktan hakketmişti. Kendini dışlanmış hissetti sadece.Keşke oturup konuşsalardı onunla. Ve size bir şey diyeyim kulubede otur ya da git PAF takımla uğraş git kulubun surasıyla ilgilen deseler seve seve ilgilenirdi senden futbolcu olarak faydalanmayı düşünmüyoruz dedikten sonra.

Ona da kaybettiren bu oldu çoğu zaman çünkü içindeki saflık hiç bir zaman gitmedi, bunu bilenlerde onu hep kullandılar ve spekülasyonların insanı oldu.