Denizli'nin bahanesi hep aynı. Şanssızdık. Yine bugün maç sonu çıkmış; "Şanssızdık" diye dem vuruyor. Şimdi şapkasını önüne alıp düşünmesi lazım. Galatasaray, Manu, Kayseri, Cska. Son oynadığın 4 maç, 4ünde de mağlup oldun. Hepsinde de neredeyse şanssızdık diye kendini kandırdın. "Rakip iyi değildi; ama bizde şanssızdık. Onlar attı, biz atamadık yenildik." Denizli bunu diyor. Rakip iyi değildir, kötüdür eyvallah. Ama senin burada çıkıp şanssızdık diyene kadar sana karşı iyi bile oynamadan galip gelen rakiplerini neden yenemediğini düşünsene. Çünkü kötüsün, kötü oynatıyorsun, saçma sapan yanlış kararlar veriyorsun... Bu kadar üst üste mağlubiyet alıp birde çıkıp şanssızlık diye masal anlatırsa mikrofonlar önünde Denizli; kendisine O'nun meşhur kargaları bile güler.

Maç öncesi dediğim gibi. Mark, Krasic kanatları, ortada Dzagoev çok zorlayacak Bjk yi dedim. İlerde ben Guilhermeyi söylemiştim, Ramos Necid'i tercih etmiş. İyiki de etmiş. 2 net pozisyonu berbat 2 vuruşla telef etti kendisi. Bjkyi en zorlayacak adamın Krasic olacagını söylemiştim, öyle oldu. Sag tarafta istediği gibi at koşturdu, çok iyi bir gol attı, bana göre maçın adamı oldu Krasic. Mark da sol tarafta zaman zaman etkili oldu. Dzagoev de maçın başlarında iyiydi, müthiş bir gol attı; sonrada pek ortalıkta görülmedi.

Bu saatten sonra artık ilk 2 imkansız Beşiktaş için. 3. olup Avrupa Ligine kalmayı düşünmeli. Bana göre bu da zor gibi görünüyor. Gidişat öyle. Önümüzdeki günler ne olacağını gösterecek...