-
Murat Aksu: "Özümüze dönüp, Porto ile yarışacağız"
Beşiktaş başkan adayı Murat Aksu, Pazar günü yapılacak seçim öncesi Goal.com’a çok özel açıklamalarda bulundu...
Beşiktaş Kulübü Olağan Seçimli Genel Kurul Toplantısı, Pazar günü gerçekleştirilecek. Başkan adayı Murat Aksu seçim öncesinde Goal.com'a özel açıklamalarda bulundu.
İşte Murat Aksu'nun Goal.com'a yaptığı çok özel açıklamalar:
"Mevcut maddi enkazın altından nasıl kalkabiliriz? Bu hemen bir günde olmaz. En az üç yıl sürecek kurumsallaşmış bir çalışmanın yanında kararlılık, tecrübe ve bilgi birikimi gerekiyor. Günün teknolojik nimetlerinden yararlanacağız.
Beşiktaş’ın öz kaynaklarından yaralanacağız. Stadyum atılımı yapacağız. Bunu yaparken gerçekçi olacak, tüm Beşiktaşlıların huzur içinde baskı görmeden takımlarını seyredebilecekleri ortamı sağlayacağız. Şunu hiç unutmamak gerek: Büyük kulüpleri yaratanlar da yaşatanlar da tarihleri ve taraftarlarıdır. Bu konuda her adımı çok dikkatle atacağız.
Dağ gibi birikmiş borçlar ve geleceğe ait gelirlerin temliklerden kurtarılması da tabii ki kısa bir sürede olmaz. Ama kendimize güvendiğimiz için bu işe talip olduk. Birilerinin çıkıp bu gidişata dur demesi gerekiyordu. Bu yükün altına girmesi gerekiyordu. Biz Beşiktaş için bu göreve talip olduk.
Beşiktaş’ta değişim isteyenlerin sesi olcağız. Bunu yaparken hep doğruları söyleyeceğiz. Popülist olmayacağız. Mesela her sezon öncesi transfer şampiyonu olmayacağız. Umut tacirliği yapmayacağız.
Taraftarın özgür iradesinin önündeki engelleri kaldıracağız. Beşiktaş taraftarlarının kulüp içi demokrasiye katılımını sağlamak için kongre üyelik sistemini değiştireceğiz. Kongre üye sayısını on binlere taşımak istiyoruz. Kongre ağalarının, oy simsarlarının önünü keseceğiz.
Evet, Manchester United’ın da borcu var ama tek oyuncu satarak 150 milyon avro kasaya giriş yapabiliyor, bütçesini dengeleyebilecek şekilde yönetiliyor. Acaba bir gün Demirören’ün aldığı oyuncuların hepsini birden satsak 50 milyon avro dahi kasamıza girer mi? Bu sorunun cevabı çok önemli!
Bizim de listemizde kendisini yoktan var etmiş ve ekonomik açıdan çok güçlü duruma gelmiş isimler var. Ama biz Beşiktaş’ı kurumsallaştırmak ve kişilerin cebine muhtaç olmaktan kurtarmak için göreve talibiz.
Ayrıca o çok borcu olan Manchester Utd’ın Liverpool’un dünyanın 50 ülkesinde ürün satışından gelen inanılmaz gelir kaynakları var. Beşiktaş’ın ise dünyaca ünlü olan sadece taraftarı var. Ve siz onunla sürekli kavga halindesiniz, 'temizlemekten', 'kalitesini yükseltmek'ten bahsediyorsunuz. Halbuki bugün dünyanın marka değeri en yüksek ligi olan İngiltere’de bile Beşiktaş taraftarı örnek gösteriliyor. Ölmeden önce mutlaka gidilmesi gereken yer olarak o 'temizlenecek' taraftarın damgasını vurduğu İnönü Stadı gösteriliyor. Türk futbolu artık global futbol düzeninin ayrılmaz bir parçası haline geldi ve global kriterlere göre bu tarihi borç yapısının acilen 'temizlenmesi' gerekiyor!
Nasıl bir takım yaratacağız? Beşiktaş tarihinden yola çıkıp modern futbol anlayışıyla hareket edeceğiz: Barcelona, Porto ve Arsenal’in minimum para harcayarak, genç yetenekleri yıldızlaştırarak oluşturdukları takımları hepimiz gıptayla izliyor, onlardan ilham alıyoruz. Unutmayın ki Barcelona geçen yıl tüm kupaları kazanırken, ilk 11’inin 7 oyuncusu altyapı düzeninden takıma kazandırılmıştı. Porto ise sürekli olarak keşfettiği genç yetenekleri yıldızlaştırıp Avrupa’nın en zengin kulüplerine satıyor ve o oyuncuların yerlerine daha da iyilerini alarak onlarla başa baş mücadele edebiliyor. Beşiktaş’ın en parlak günlerinde takımı pahalı yıldızlar değil, Beşiktaş’ta yıldızlaşan genç yetenekler taşıdılar; sadece Beşiktaşlıların değil tüm Türkiye’nin sempatisini kazanarak herkese örnek oldular.
Seçildiğimizde küçülme falan olmayacak. Asıl küçülme bir oyuncunun bonservisine 5-10 milyon avro verip daha sonra elden çıkaramayıp bedavaya vermek, borcu da 'benden sonra tufan' diyip gelecek yönetime bırakmaktır.
Demirören’in listesi birbirine hakaret etmiş, Demirören için 'Tarihin en kötü başkanı' demiş isimlerden oluşuyor. Anlaşılan bu isimler Beşiktaşlılık değil 'başka türlü ilişkiler' çerçevesinde zoraki bir şekilde birleşmişler. Grupları kısa vadede seçim malzemesi olarak kullanıp liste yaparak nasıl kurumsallaşma olabilir ki? Bu mantıkta demokratik yönetim olamayacağı gibi, kesinlikle 'halkın takımı' Beşiktaş’a uygun bir yönetim biçimi değildir. Zaten buna olan tepki de her maç İnönü’de açıkça görülüyor.
“Yeter Demirören” tezahüratı bir hakaret değil tüm medeni dünyada olduğu gibi İnönü’de de taraftarın özgür iradesini göstermesidir.
Bu zihniyet, taraftarı müşteri gibi görmüş, tüm ilişkiyi para ilişkisine indirgemiş, 107 yıllık birliğimizi bozmuştur…
Tecrübe konusuna gelirsek: Tarih en büyük tecrübedir, Beşiktaş’ı yönetecek zihniyetin Şeref Bey, Baba Hakkı, Süleyman Seba tecrübesinden, hazinesinden yola çıkması gerek. Biz de o tarihi sürecin bir parçası olmak gayesiyle yola çıktık. Sayın Demirören’in ise 10 yıllık bir deneyimi var, yaptıkları yapacaklarının teminatı değil midir?
Son söz olarak; Eğer 'Demirören Yeter' diyorsanız hem Mali Kongre’ye hem de Genel Kongre’ye gelin, oyunuzu kullanın. Bu seçimde tarafsızlık gibi bir şeyin olamayacağını, oy kullanmamanın sadece 'Demirören Devam' demek olacağını da unutmayın. Beşiktaş’a sahip çıkın. Yoksa korkarım üzerinde tartışabileceğimiz Bir Beşiktaş bile kalmayacak."
Goal.com Özel
Mesaj Yetkileri
- You may not post new threads
- You may not post replies
- You may not post attachments
- You may not edit your posts
-
Forum Rules