
Originally Posted by
Walter Sakana
1-Küçük takımlarla maçından bir önceki maçta iyi bir sonuç alırsan oyuncuları "warn against complacency in the next match" konuşmasıyla rehavete karşın uyarmayı dene.
2-Maç öncesi konuşmasında Asistan Feedback'e göz gezdir. Orada maç öncesi (pre-match) başlığı altında maça iyi konsantre olmadığı belirtilen oyunculardan ilk11'in önemli isimlerine "performans bekliyorum" tarzı ayrı bir konuşma yap (mesela Arda, Baros vs..). Azim (determination) özelliği düşük oyunculara ise bu tür konuşmalardan kaçın.
3-Maç öncesi konuşmalarında yazdığın "Taraftar için oynayın" "Galibiyet bekliyorum" konuşmaları moraller yüksekse gayet doğru seçimler. Ancak moraller düşükse "baskı yok", "kazanabilirsiniz", "iyi şanslar" tarzı konuşmaları tercih et. Devre arasında ise moraller yüksekse skora göre "memnun değilim", "kızgınım", "performansınız düşmesin" gibi konuşmalar uygundur. Moraller düşükse "memnun kaldım", "encourage" gibi hem ateşleyici hem moral verici konuşmalar iyi olur.
4- Maçı kazanırsan maç sonunda fazla övgüye gitme. Sadece 8.0 ve üstü puan alan oyuncuları ayrı olarak tebrik et. Hatta 1 yada 2 farklı skorlarda bile "memnun değilim" gibi konuşmalar yap, tabi takım çok çok iyi oynamamışsa.
5-Bu tür maçlardan sonra maç konuşması raporunu incele. Orada maç konuşmalarına hangi oyuncuların nasıl tepki verdiklerini ve maçı nasıl bir performansla tamamladıklarını not et. Bu bilgilere göre o oyunculara daha sonraki maçlarda benzer yada farklı maç konuşmaları yapmaya karar verirsin.
Bu yazdıklarımı bir süre boyunca uygularsan oyuncuların küçük maç motivasyonu artacaktır. Moraller yüksek olduğu sürece net ve sert konuşmalardan kaçınma.
Ve son olarak; heavy86'ya katılıyorum. Taktiksel istikrar özellikle bu seride çok önemli. Taktiği oturtup sürekli aynı sistemle oynarsanız bir süre sonra takım makine gibi işlemeye başlıyor. Ve o zaman hangi oyuncuyu oynattığınız pekte farketmiyor. Önemli olan takıma oturacak sistemi bulabilmek.