C

CARL PANZRAM


"Keske tüm insanligin tek bir boynu olsaydi ve o da benim elimde olsaydi"
“Bütün bunlarin hiçbiri için en ufak bir pismanlik ve üzüntü duymuyorum”
“Biraz düsünmek için bir kenara oturmustum. Orada otururken 11 ya da 12 yasinda bir çocuk geldi. Bir seyler ariyordu. Buldu da. Onu birkaç yüz metre uzaklikta bir tas ocagina götürdüm. Onu orada biraktim, ama önce tecavüz ettim, sonra da öldürdüm. Onu biraktigim sirada beyni kulaklarindan çikiyordu ve asla bundan daha ölü olamazdi.”

1920’lerin sonlarindaki son hapis cezasi sirasinda, isledigi 21 cinayeti, sayisiz agir suçu ve binden fazla fiili Livatayi itiraf etmistir.
Ilk cezasini sarhosluk ve asayisi bozmasi sebebiyle 8 yasindayken aldi. 11 yasindayken bir dizi hirsizlik nedeniyle Islahevine konuldu. Burada geçirdigi süre içinde binalardan birini yakarak, Yüzbin dolarlik bir hasara sebebiyet verdi. 1904 yilinda 13 yasindayken suç islemek hakkinda genis bilgi birikimine sahip olarak buradan çikti.
Annesinin gözetimi altinda kalmasi sartiyla saliverilmisti. Ancak o bu duruma uzun süre katlanamadi ve evden kaçti. Bir trenin vagonunda dört iri yari serserinin toplu tecavüzüne ugradi. Bu olay ona yeni bir sey ögretmisti. Güç ve kudret her seyi dogru kilar.
16 yasindayken Orduya katildi. Ancak askeri disiplin ona göre degildi. Askeri Mahkemeye verildi ve 3 yila mahkum oldu.
Serbest birakilmasindan sonra son derece vahsi ve çarpici Suç Kariyerine baslangiç yapti. Dünya turuna çikti. Avrupa, Afrika, Güney Amerika’yi dolastiktan sonra tekrar ABD’ye döndü. Ardinda bir sürü ceset birakmisti.
1920’de Panzaram, en kötü söhretli suçunu isledi. Çok karli bir hirsizliktan sonra bir yat satin aldi ve bedava kaçak içki vaadiyle 10 gemiciyi kandirdi. Gemiciler kör kütük sarhos olunca Panzaram hepsine tecavüz etti ve baslarina birer kursun sikarak cesetlerini denize atti.
Bu olaydan sonra bir ticaret gemisinde tayfa olarak bati Afrika’ya gitti. Timsah avlamak için 8 yerli hamal kiraladi. Afrikalilari öldürüp tecavüz ettikten sonra onlari Timsahlara yedirdi.
1928 yilinda Amerika’ya döndü, Washington civarinda yaptigi bir dizi hirsizlik olayi nedeniyle tutuklandi ve 20 yil hapse mahkum oldu. Hapishaneye girdiginde, “Beni burada ilk rahatsiz eden adami öldürürüm.”demisti. Bir yil sonra da dedigini çamasirhanenin ustabasinin kafasini parçalayarak yapti. Bu suçtan dolayi Ölüm Cezasina çarptirildi. 5 Eylül 1930 tarihinde asilarak idam edildi.
Panzaram ölüme bile dilinde küfürle gitmistir. Cellat ilmigi hazirlarken “Çabuk ol Hortumcu ***i, sen aptalca ortalikta dolasirken, ben simdiye kadar bir düzine adami asmistim.” Demistir.
Hakkinda Kitap:
Killer, 1970, Thomas Gaddis-Jamer O. Long
Hakkinda Film:
Katilin Günlügü

CHARLES MANSON

“Bana tepeden bakarsaniz, bir aptal görürsünüz. Bana asagidan bakarsaniz, tanrinizi görürsünüz. Bana tam karsimdan bakarsaniz, kendinizi görürsünüz”(Charles Manson)

“Vay be, hakikaten uçtum.”
(Manson ailesinin üyesi Susan Atkins, Sharon Tate’in ellerine bulasan kanini yaladiktan sonra bu sözü söylemistir)

Manson, cani manyaklar arasinda en özel olanidir. Ona daimi kötü ününü kazandiran cinayetler – 1960’larin en sok edici olan 1969 Tate-LaBianca cinayetleri – aslinda baskalari tarafindan islenmisti; kendisi ala bir silah ateslememis veya biçak kullanmamistir. Fakat onun karanlik cazibesinin kaynagi tam olarak budur: köle gibi kendisini takip eden ve onun en kanli emirlerini yerine getirmeye hazir olan müritleri üzerindeki etkisi. Esasinda Manson bazi büyülü sözler söyleyen zeki bir dolandiricidan daha fazlasi olmamasina ragmen, kendisini seytani bir Mesih, habis bir mürsit yapmisti; o, baris, ask ve çiçeklerin gücü vaazlariyla baslayip Rosemary nin Bebegi, Seytan ve “Sympathy for the Devil” gibi satanist fantezilerle sona eren bir dönemin en karanlik güdülerinin vücut bulmus haliydi.

Ahlaksiz bir annenin gayri mesru ogluydu. Söylendigine göre, annesi bir defasinda onu bir sürahi bira ile degis tokus etmeye çalismisti. Manson’in terk edilmeler, dayak ve istismarla dolu karabasan gibi bir çocuklugu olmustu. Gençligi de sonu gelmez bir suç tutuklanma, hapis ve kaçis döngüsüydü. (“Isin dogrusu su ki,” demisti Manson kendini tahlil ettigi nadir anlardan birinde, “ben yakalanmadan bir sey çalmayi beceremeyen salak bir hirsizdan baska bir sey olamadim.”) 18 yasindayken kogus arkadaslarindan birine biçak tehdidiyle livata uyguladigindan, federal islah evinde kendine bir yer edindi. 1954’te sartli tahliye edilmesinden sonraki 13 yili sahte çek vermekten, kadin saticiligina kadar muhtelif suçlardan degisik hapishanelere girip çikarak geçirdi. 1967 de serbest birakildiginda – tüm itirazlarina ragmen – 33 yasindaki Manson, hayatinin büyük bir bölümünü demir parmakliklar arkasinda geçirmisti.

Ask Yazi diye anilan dönemin en cafcafli zamaninda, karsit kültürün coskunlugunun doruk noktasina vardigi günlerde serbest kaldi. San Francisco’nun Haight-Ashbury bölgesinde – hippiligin anavatani – Manson, uyusturucuyu, özgür seksi ve dönemin büyüsünü kesfetmisti. Çok geçmeden mesum karizmasi, serserilerden ve kaybedenlerden olusan bir “aileyi” etrafina toplamasini saglamisti.

Los Angeles’in disindaki tozlu bir çiftlikte müritleriyle beraber yasayan Manson, kismen – diger tüm etkilerin yani sira – bu güne dek kaydedilmis en ilimli ve mizahi rock n roll albümlerinden biri olan Beatles’in White Albüm ünden esinlenerek çok tuhaf bir kiyamet teorisi gelistirmistir. Özellikle “Helter Shelter” adli sarkiyi (bir lunaparkta çocuklarin bir alete binislerini anlatan bir sarkidir) siyahlarin ayaklanip tüm beyazlari öldürecekleri, yalnizca Manson ve onun az sayidaki seçilmis müridinin geri kalacagi ( çünkü Manson ve taraftarlari dünyanin hakimi olacaklardir) bir irk savasinin habercisi olarak yorumlamistir. Manson savasi kiskirtmak için bazi önde gelen beyazlari suçun siyah devrimcilere yikilabilecegi bir sekilde öldürmeleri için müritlerini sapikça bir göreve gönderdi. 9 Agustos 1969 da Manson’in “ailesinden” 5 kisi, yönetmen Roman Polanski’nin evine girip hamile karisi aktris Sharon Tate ile birlikte 4 kisiyi daha vahsice öldürdüler. Ayrilmadan önce kurbanlarinin kanlariyla duvara kiskirtici yazilar yazdilar. Ertesi gece, Manson, “sürüngenleri”ne bizzat öncülük etti ve LaBianca soyadli bir çifti ayni sekilde öldürüp parçaladilar.

Cinayetler, Los Angeles bölgesinde panik yaratti ve tüm ulusu sok dalgalari sardi. Manson, en sonunda, olaylarla hiç ilgisi olmayan bir suçtan ötürü hapse düsen kadin taraftarlarindan birisinin hücre arkadasina isledikleri cinayetleri ögünerek anlatmasi sonucu tutuklandi.

Manson, 1970 teki durusmasini bir sirke dönüstürmüstür, ancak jüri hiç de eglenmemistir. Yakalandiktan sonra mahkemeye alnina büyük bir 'x' kaziyarak çikmistir. Kendisi ve 4 taraftari gaz odasina mahkum edildiler, fakat California Yüksek Mahkemesi idam cezasini kaldirinca, cezalari ömür boyu hapse çevrildi.

Berbat bir çocukluk geçirmistir. Annesi fahiseydi. Amcasi kendisini etekle okula yollar ve "Bir gün sen de erkek gibi olup kavga etmeyi ögreneceksin" dermis. Daha 9 yasinda hirsizliga baslamistir. Uzun sure hapse girip cikmis, hiç bir olayi olmayan bir serseriydi. Hippilerin ortamlarina girip gitar çalmaya basladi. Oradaki çocuklardan ailesini olusturmaya basladi.

Sharon Tate cinayeti, aileden Susan Atkins adli kizin itirafiyla aydinlandi. Kisa sure sonra da Manson tutuklandi.

Bu kadar unlu olmasinin nedeni kurbanlarinin kimlikleridir. Ayrica diger seri katillerden farkli olarak bir inanis yaratmasi da bir nedendir. (Helter Skelter saçmaligiyla kandirmis insanlari, siyahlar ayaklanacak tüm beyazlari öldürecek sadece Manson Ailesi kurtulacak)

Hala yattigi cezaevine dünyanin her yerinden özellikle gençler tarafindan binlerce mektup geliyor.

Bir ara gazetecilerden birinin "Büyük bir hayran kitleniz var hapisten çikmanizi heyecanla bekliyorlar" yorumuna, "Burada yemekler harika ayrica kitabim ve gelen mektuplarimla ugrasiyorum, pek heyecanlanmasinlar, Amerika ilk kez iyi bir sey yapiyor bana " seklinde cevap vermistir.

Charles Manson kurdugu tarikati Robert Heinlein'in yazdigi Yaban Diyardaki Yabanci romanindaki yapilanmaya dayandirir. Hatta müritlerinden birinin oglunun adi Valentine Michael Smith'tir.
Genç güzel kizlardan kurulu haremiyle seri cinayetlere kalkisan komun sahibi kisi. Kizlarin mahkemeye çikmadan önce koridorlarda kendilerinden geçerek sarki söyledikleri görüntüler insani ürpertir. Bunlardan bazilari hala Charles Manson'in peygamber olduguna inanirken Susan Atkins gibi kimileri kendini Hristiyanliga adayip kitaplar dahi yazmistir. Içlerinden Linda Kasabian'in Türk kökenleri oldugu bilinir.



Çete Üyeleri:
Sharon Tate
Vincent Bugliosi
Susan Atkins
Pat Krenwinkel
Catherine Share
Paul Watkins
Kitty Lutesinger
Abigail Folger

Kurbanlari:
6/8/69 Gary Hinman
8/8/69 Steven Earl Parent
8/8/69 Voytek Frykowski
8/8/69 Abigail Folger
8/8/69 Jay Sebring
8/8/69 Sharon Tate
9/8/69 Leno LaBianca
9/8/69 Rosemary LaBianca
25-26/8/69 Shorty Shea

Milyonlarca gencin hayrani oldugu Axl Rose, bir Manson hayranidir ve Spaghetti Incident albümünde siirini kullanmistir. Bu yüzden mahkemelerde süründürülmüs kurbanlarin ailelerine tazminat ödemek zorunda kalmistir. Ayrıca Türkiye konserinde üzerinde Manson T-Shirtleriyle de gezindigi gözden kaçmamalidir.

Charles Manson'un Hz. Isa oldugunu zanneden çete üyesi, ömür boyu hapse mahkum Leslie Van Houten 1969 yilinda 19 yasindayken 2 kisiyi tabanca ile öldürmüs. Tutuklandiktan 33 yil sonra (28.06.2002) tahliye talebinde bulunmus. Amerikan adli makamlari basvuruyu reddetmistir.

Hakkinda Kitap:
-Helter Skelter,1975, Vincent Bugliosi

Hakkinda Film:
-The Manson Family,
-13.hayalet filminde hayaletlerden biri Manson’a benzetilmistir.
-Bu arada Charles Manson çetesini ve cinayetlerini anlatan Helter Skelter adli bir film çekilmekte oldugu söylenmektedir.