İyide Ahmet'im gole Beşiktaş'tan kimse itiraz etmedi.Sidnei'i zamanlama hatası yaptı.
İyide Ahmet'im gole Beşiktaş'tan kimse itiraz etmedi.Sidnei'i zamanlama hatası yaptı.
Nush İle Uslanmayanı Etmeli TekdirTekdir İle Uslanmayanın Hakkı Kötektir
La oğlum dikkat etmedim diyorum yaTivitırda gördüm biri " Ridvan Dilmen: "Galatasaray'in son golunde cok net faul var"" yazıp bu resmi eklemiş sadece ondan ekledim bende. Özetinde filan herkes daha detaylı izler soru işaretleri kaybolur.
eto'o bitmiş.
Tebrikler Galatasaray'a.
Bu kadar yoğun maç temposundan ve bu kadar eksikten sonra hele bir de takımın beyni yokken sahada, ayrıca da Galatasaray bu kadar formdayken ve kendi sahasında iyi sonuçlar alırken elinden geleni yapan oyunculara teşekkür ediyorum.
Son yenilen golde Cenk kalesini terk etti ve kalesine geçmesi gerekiyordu doğru olanı yaparken hiçbir arkadaşı Selçuk'un üstüne gitmeyince biraz fazla kaldı orada ve Selçuk'da akıllıca kullandı topu.
Kaç maçtır söylediğim şeyi tekrar ediyorum. Ne olursun Simao artık olmuyor. Bu maçta top ayağına 5 kere anca değmiştir. Çok etkisiz. Quaresma'da etkisizdi ancak en azından top sürüyor rakibin üstüne gidiyor.
Herneyse ne kadar konuşsak boş. Artık play-off'lara kadar tüm maçları kazanıp G.Saray'ın puan kaybını beklemekten başka yapacak birşey yok.
Büyük sıçrayışı gerçekleştirmek isteyen, birkaç adım geriye gitmek zorundadır. "Bertolt Brecht"
Süper oldu Galatasarayımıza tebrikler. Mücadelesi için Beşiktaş'ı da tebrik ediyorum.
İlk yarı golü bulana kadar maç ortadaydı golü bulduktan sonra biraz geriye çekildik geride paslar yaptık bu çok hoşuma gitmedi. 2.yarı Beşiktaş daha hırslı başladı. Bence hocanın Necati'yi çıkarması hataydı.Eğer çıkarıcak ise Baros'u koymalıydı. Tek forvet oynayınca stoperlerde,beklerde çok rahat çıkamaya başladı ve nitekim gol yedik.Yanlışın dan dönüp tekrardan çift forvet oynamamız takımı kendine getirdi.Buna rağmen Almeida'nın kafası gol olsa yenilebilirdik ama dönüşte biz gol attık futbol böyle bir oyun. Fazla rehavete girmeden haftaya Sivasspor maçını da güzel oynayıp kazanmalıyız.
Bir de şöyle düşünelim: Beşiktaş'ın Quaresma'sı var, 2 gol attı ve maçı kaybetti; Galatasaray'ın Quaresma'sı yok, 3 gol attı ve maçı kazandı.
Adamın 2 golde de katkısı var ama her naç belki 5-6 gol olabilecek pozisyonu eziyor; bunlar paralel bir evrende geliştikleri için neticelerini bilemiyoruz tabii.
Aynı seviyede değiller elbette ama, Ronaldo da mesela, biraz böyle bir adam; takım kendi hızını bu tür adamlara göre ayarlıyor. Yanlış.. Messi mesela, tam aksi, kendini takımın hızına adapte ediyor.
"Beşerin taptığı bir kendisinin heykelidir"
Markus Merk ; Melonun attigi gol ofsayt dedi.
Merk'i hiç bir şekilde kaale almıyorum ben bayadır, koskoca hakem kendini rezil etti.
eto'o bitmiş.
Solemeyi unuttum ; Melo ofsaytta degil dedi necati ofsaytti dedi
Oha nası ofsayt yahu necati geri kaçıyor Melo atıyor.Bu çoğu takım tarafından uygulanan bir taktiktir hani burda çalışılmış mı bilemem ama bence ofsayt değil.
Kareografi süperdi. Türkiye tribünleri bu kareografiyle çağ atladı. Tribün görselliğinde Türkiye'de 1 numara olduğumuzu bir kez daha kanıtladık.
Maç zevkli bir maçtı. Son dk golünde sesim kısıldı zaten. Helal olsun size
Şampiyonluk Şarkısı
Düşmesin Dillerden, Tribünlerden
ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI !
Bir forum aktifliğini kaybettiği zaman üyeler gider, adamlar kalır. | Pavel Nedved
Maçı seyredemediğim için maç hakkında yorum yapamayacağım.Galatasaray'ı tebrik ediyorum.Play-off öncesinde bu galibiyetle çok önemli bir avantaj elde ettiler.Kalan haftalarda fazla kayıp yaşamazlarsa büyük ihtimal şampiyon olacaklardır.
So what?
Saike
Tüm goller temiz arkadaşlar. Boşuna tartışma yaratmaya gerek yok diye düşünüyorum..
Football Manager araştırmasında gözlemlediğiniz eksiklikler ve hataları bildirebilirsiniz. Yazdıklarınız araştırma sorumluları tarafından değerlendirilecek ve veri tabanı üzerinde gerekli düzenlemeler yapılacaktır.
Futbolcu Bilgileri
Oyuncu profillerini buraya tıklayarak görebilirsiniz.
Resim yanıltıyor bence pozisyon temiz gibi, Q7 özette 5 veya 6 kere topla buluşuyor 2 si golle sonuçlanıp 1 %100 lük Hugo tarafından harcanıyor ki buda bir maç için yeterde artar bile... birinden olağanüstü birşey bekliyorsanız defansta 1 kişi eksik oynamaya katlanıcaksınız ki GS nin o kanattan etkili geldiğinide çok görmedim İsmail'in maç eksiği vardı (Ekrem'e tercih ederim gerçi) ve Simao'nun artık formayı asma vaktinin geldiğide görülmüş oldu..
Bahane değil gerçekler: Yorucu Avrupa macerasından çıkıp 2,5 gün dinlenerek (buna da dinlenme denirse tabii), TT Arena'da bir önceki maçtan tam 9 gün sonra maça çıkan bir G.Saray'a karşı Ernst, Sivok, Q7 gibi mücadele eden isimlerle galibiyeti, Almeida&Cenk A.Ş. ortaklığıyla kaybetmek gerçekten üzdü beni. Aynı pozisyonu biz kaçırıyoruz, onlar gelip 1 dakika sonra atıyor ve maçı alıyor. Şampiyonluklar da bu dönüm noktalarında kazanılıyor ya da kaybediliyor işte.
Carvalhal ile ilgili düşüncelerimi birkaç hafta önce belirtmiştim, sezon sonu bırakmasından yanayım. Fakat şöyle de bir şey var ki; hocaya bu maçla ilgili kesinlikle kızamam, çıkardığı kadro en doğrusuydu. Egemen sakatlanınca yerine bir tek Sidnei girebilirdi. İsmail çıkarken skor olarak gerideydik ve risk almak gerekiyordu. İsmail-Pektemek değişikliği doğruydu. Bunu yaparken de dakika fazla ilerlememişti. Daha çok zaman vardı. Zaten kulübede de, maçı çevirebilecek başka kimse kalmadı o değişiklikten sonra. Yani, bugün için sezarın hakkı sezara.
Mücadele eden tüm Kartal yürekleri tebrik ediyorum. İnancını, şevkini, oynama isteğini kaybetmiş tüm futbolculara da hadi yallah, güle güle diyorum.
G.Saray bugün şampiyonluğunu ilan etmiştir. Beşiktaş'ım ise, ne yazık ki 3. lük mücadelesinde uğraşacak artık ve Avrupa'da ilerlemenin yollarına bakacak. Bir de unutulmaya yüz tutmuş, daha 4. tur fikstürü bile çekilmemiş bir Türkiye Kupası var tabii.
Kısaca, tüm Beşiktaşlı kardeşlerime geçmiş olsun. Bu sezon da lig bitti.
Carvalhal'in taktik bilgi olarak Beşiktaş'a en az 2 beden küçük geldiği düşüncesindeyim.
Simao, Quaresma gibi tek basina topu alip gidecek bir oyuncu degil. Takim arkadaslariyla paslasarak zaman zaman kendisi, zaman zaman baskalarini pozisyona sokabilecek bir oyuncu. Bir bakima Quaresma'nin tam zitti.
Takim oyununda Simao one cikar ama takim olarak oynanmiyorsa da Quaresma icin en azindan cabaliyor, ugrasiyor deriz. Zaten Besiktas'in yetenekli oyuncularina ragmen duran toplar disinda bu kadar az gol atmasi da hucumda bireyselligin cok fazla one cikmasi bence.
Ek: Tuh, Meddah hemen hemen aynisini daha once yazmis. :|
Ek2: Bu arada bence Galatasaray bu maci kazandigi icin cok sansliydi. Quaresma, Simao, Almeida vs. tamam da, Besiktas'i durdurmak icin Ernst'i kapatmak gerekli. Yaptigi ver-kac'lar o kadar iyi ki Besiktas'in hucuma cikmasini saglayan en onemli oyuncu. Fatih Terim bence Ernst'i kapatmasi icin Necati/Elmander ikilisinden birisini kesinlikle gorevlendirmeliydi.
Ernst'te bir pozisyonda Quaresma'ya tepki verecem diye pozisyonu bırakıyor. Galatasaray bu maçı kaybetseydi hiçbir şey olmayacaktı. Beşiktaş'ın kaybetmesinin sonuçlarını görebiliyoruz. O pozisyonda gol olsaydı ne olacaktı.
İşte oyuncuların kalitesinden ziyade Carvalhal'ın becerisinden ziyade oyuncular zaten kafalarında ligi bitirmiş. Beşiktaş çok kötü bir takımdır demiyorum ama bu anlayışla zaten ligde iyi yerlerde olması beklenemezdi.
Arkadaslar 90.ci dakkadaki gole markus merk ne dedi bileniniz varmi , ben o ara isim cikti disari cikmak zorunda kaldim izliyemedim orayi , gol temizmi ,faul"mu falan ne dedi ?
Ernst de insan sonuçta.
Geçen, bir maçtan sonra, Bayern başkanı Hoeness'e, Ribery'nin oyundan çıkarken Heynckes'e el hareketi yapmasını soruyorlar, aldıkları cevap; "bırakın şu meseleleri, sıktınız artık, insan bu, işler kötü gittiğinde elbet bir tepki verecek". Hoeness ki, Bayern'i var eden adam; Hoeness bir, Beckenbauer iki, o derece.
Quaresma üç rakibin arasına dalıp topu kaybedecek, Ernst koşup kazanacak. Quaresma'ya verecek. Quaresma yine üç rakibin arasına dalıp topu yine kaybedecek. Üstelik bunu, maç boyu 10 kere, 20 kere yapacak ve bir tekinde kaybettiği topu kovalayıp kazanınca tribünler ayağa kalkacak... Quaresma hayati önemi haiz maçlar öncesinde rakibe gereksiz yere kasti tekme atıp cezalı duruma düşecek, Ernst o maçlarda defansif hamallığa ilaveten bir de pozisyon üretme peşinde koşacak.
2 senedir para alamadığı meselelerine girmiyorum bile. Değil insan, Alman olsa bir yere kadar dayanır.
"Beşerin taptığı bir kendisinin heykelidir"
Oguz Altay: "Koreografide kullanılan bütün kartonlar toplatılarak geri dönüşüme kazandırmak adına gerekli birimlere iletilecek."
ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI !
Bir forum aktifliğini kaybettiği zaman üyeler gider, adamlar kalır. | Pavel Nedved
Geçen sene dikine oynamaya çalışan Necip, bu sene müthiş korkak oynuyor. İnanılmaz bir değişim geçirdi. Selçuk Şahin gibi korkuyor, baskı yediğinde karar veremiyor, sakin kalamıyor ve basit yan paslara dönüyor.
Veli sağa sola mücadele ettiğinden pozisyonunu kaybediyor. Topu çıkarmak için Ernst'in ayağına bakıyorlar, sahada bakarak pas veren tek Ernst vardı Beşiktaş'ta. Kalanlar ayağına pas almaya ya da hemen ayağından çıkarmaya çalışıyorlardı.
Beşiktaş o kadar dan dun çıkardı ki topları Galatasaray basit presler ile topu alıp dönüp dönüp üstüste hücum yaptı. Toraman'ın taça atamayıp kaç defa yarattığı pozisyon var, Almedia bile delirip geriye koşup topu taça atıyor. İnanılmaz bir panik havası, topu saklamayı düşünmeyen, bakmadan hemen ayağından çıksın diye çaba gösteren bir güruh var. Mücadeleden kaçıyorlar bu yüzden, Beşiktaş fizik olarak çok düşmüş.
Quaresma ilk defa fena oynamadı uzun süre sonra. Çok fazla bireysel yeteneği var, bunu kullanmadığı zaman kendini sorguluyor ve biraz da yadırgıyor. Kendini biraz da üstün görüyor ve o yüzden ayağına top istiyor. Bunu da çalım ile kullanmak istiyor. Ceza sahasına yakın olmadığında sürekli dribbling yaptığı için gelen oyuncuları etrafına topluyor, sürekli birileri karşısına geliyor. Birini geçiyor, diğeri geliyor, onu da geçiyor, bir başkası yetişiyor. Oyunu sıkıştırıyor, tüm rakip defans ve orta saha yaklaşıyor oraya. Geriye oynamak zorunda kalıyor, hiçbir işe yaramıyor.
Ne zaman Beşiktaş kontra geldi ve Quaresma rakip sahada markajsız koşarken koşu yoluna attılar, o zaman etkili oldu. Ceza sahası çevresine kadar sürdü ve bek gelince çalımladı. Ters yatırdı, kaldırdı, pas verdi, orta yaptı etkili oldu. Gol de böyle geldi, sert ortaladı, Semih kendi kalesine attı. Geriden alıp sürecek adam değil Quaresma. Mücadele etmeyince takımı eksik oynatıyor geride. Simao daha çok mücadele ediyor, takım oyununa katkı veriyor. O yüzden pek göze batmıyor Quaresma'nın spektaküler hareketleri akılda kaldığı için. Yalnız bir kaç haftadır çok kötü durumda Simao da.
Fernandes gibi çabuk görüp pas veren teknik bir oyuncu olmayınca herkes Ernst'e verdi, o da orta saha çok geride kaldığı için uzun oynamak zorunda kaldı hep. Dönen topları topladı Galatasaray. Necip ve Veli basit oynamanın suyunu çıkarıyorlar, basit oynayacaksan pas verip ileri katedip top istemen gerekir. Geriye ya da yana kaçmanın bir manası yok. Ernst gibi sağlam basan, mücadele eden, topu olumlu kullanan bir önlibero çok önemli. Yanında kateden bir ofansif orta sahanın tüm eksiklerini kapatıp hızlı hücuma çıkartır ama ileri taşıyacak adam değil. 0,5 + 0,5 + 1 orta saha ile oynadı Beşiktaş. Üçünün de görevi taktik icabı savunmadan top çıkaran orta saha oldu. Orta sahanın mesafesi uzadı.
Quaresma ikinci forvet oynasa, sağ kanatta Hilbert solda Simao problem yaşamazlar. En azında Quaresma kanatta oynamadığı için geri dönmeyişi telafi edilir ve o da çok ileride kaldığı için top gelirse çalım atar, şut atar, saklayıp aralara oynar.
Simao topsuz mücadele ediyor, topla kısa mesafede çok yakın markaj olmazsa kat edip pas verip topsuz katediyor. Kendini diri tutmaya çalışıyor. Topla dribbling yapıp katetmediği için eleştiriliyor. Diğer kanatta da bir Simao olsa, top çevrilirken bek pozisyon alamayıp hata yapsa Simaolar topa hakim olup etkili orta yapabilir, şut çekebilir. Sürekli katetmeleri gerekmez. Açık vermez ve top saklarlar, pas hatası yapmaz, top ile çabuk oynarlar. Set oyunu kendisi getirir golü, açıkların katetmesini zorunlu kılmaz.
Kanatta oynayan oyuncular dönmeyince rakip bek ve yaklaşan orta saha ile rakip, senin bekin ile 2e - 3e 1 yapıyor, bek sapıtıyor ne yapacağını. Beşiktaş ayrıca ağır pas yaptı, ağır pas yaptığı için Galatasaray kolay pas açıları kapadı ve zaten zor pas yapan Necip ve Veli kolay paslara kaçtı. Beşiktaş çok yaslandı, Galatasaray çok fazla önde bastığı için kaptırınca top çıktığında fazla açık alan buldu Beşiktaş. Quaresma set oyununda bulamadığı açık alanları kontrada buldu ve çok etkili oldu.Galatasaray sadece mücadele ediyor ve pres yapıyor. İki takım da kötü oynadılar, ortada iyi bir futbol yoktu. İki takım da kazanmayı haketmedi.
TURKSPORTAL Interactive - FM Türkiye
Cengiz Haskan
Fenerbahçe Araştırmacısı
Halısahada maç yapmadıklarını unutmamız gerekiyor. Orada arkadaşına tavır yaparsın ve baklavayı kaybedersin ama bu olayın sonuçlarını en basitinden Beşiktaş taraftarının yarına mutsuz başlayacağını katarsak bunu o baklava ile kıyaslayamayız.
Futbol sahalarında da "herkes insandır" mantığından ötürü takım arkadaşınla saha içinde tartışmanı, kavga etmeni kabul edebilirim. Madem o top kaybediyor bende oynamıyorum demek profesyonel oyuncuya yakışmaz. Bu Quaresma'ya tepki diye takımına tepki koymaktır. Şayet Quaresma'ya ya da takıma koyulacak bir tepki Quaresma'nın ilgi alanında olsaydı kendi başına oynama çabası içinde olmazdı. İlla tepki mi koyacaksın, hocanla konuşursun ya da beni çıkarın dersin ama görev başında görevini bırakırsan olmaz. En azından benim düşünceme göre olmaz diyeyim.![]()
Fernandes bu sezon 4 derbinin hiçbirinde forma giymedi. Çok enteresan.
Steam ID: fotosuki
Bu, tabii, bir Ernst savunması, ya da bir Ernst eleştirisinin eleştirisi değil. Sonuçta ortaya net bir şey çıkmayacak; bir nev'i artı-eksi oynuyoruz. Ben devam edeyim:
Mesele biraz da şu; Ernst'in, bugün yaptığında kabak gibi gözümüze batan hareketinin benzerlerini Quaresma ne sıklıkta yapıyor? Veya; Quraesma'nın, yönetimiyle-taraftarıyla Beşiktaş camiası nazarında tolerans-verim korelasyonu nedir? Söz gelimi, rakibine kasti tekme atıp bir derbi maçında cezalı duruma düştüğünde, müteakip haftalarda bunu telafi edecek ne gibi bir performans ortaya koymuştur-koyuyordur-koyacaktır?
Mesela, geçen sezon oynanan Kiev maçında Garmash'a topuz alanda tekmeyi basıp kırmızı kart gördükten sonra, pek çok yerde "aferin", "helal olsun", "baktı kimse oynamıyor" türü yorumlar gördüm. Sonuç: Beşiktaş, bu sezon başındaki Alania rövanşında, 4-5 dakika da olsa taraftarına yine bir bunalım yaşatmayı başardı.
Burada, tabii, mesele "Quaresma yoktu, dertler çoktu; Quaresma geldi, rakibi yendi" meselesi değil, "aferin"ler, "helal olsun"lar meselesi...
Bir de şu var: Adama topu veriyorsun, alıp gidiyor; bir daha geri alamıyorsun. Van Bommel'in esprisi gibi; "Quaresma ile konuştuk, artık o kendi topunu getirecek". Bu bir olur, iki olur, üç olur, dört olur, beşincide Ernst verdiği topu geri almak için boşa kaçmaz, altı olur, yedi olur, sekizincide Ernst kaptırılan topu geri kazanmak için koşmaz, dokuz olur, on olur, onbir olur, onikincide Ernst alacakları için UEFA'ya başvurur, onüç olur, ondört olur, onbeşincide bir bakmışsın Ernst Hannover ile görüşüyor.
"Beşerin taptığı bir kendisinin heykelidir"
Maçı seyredememiştim dün akşam.Şimdi geniş özetini seyrettim maçla alakalı bir kaç yorum yapacağım.
Bu sezon ligde gerçekten şansız olduğumuza inanıyorum.Sezon boyunca bir sürü sakatlık yaşadık.Derbi öncesinde en kilit oyuncularımızdan Fernandes,bir çok oyuncuya çıkartılmayan sarı karttan dolayı cezalı duruma düştü.Maç sırasında yine en kilit oyuncularımızdan Egemen sakatlanmış.Egemen sakatlanmasa belki o golleri yemezdik.Yediğimiz son 2 golde yerine giren Sidnei önplana çıkıyor çünkü.
Birinci golde İsmail ve Simao'nun 2'ye 1'de Eboue'ye saçmalayarak topu kaptırmaları,maçtan önce Ekrem oynamasın da gerekirse İsmail sakat sakat oynasın diye düşünen benim fikrimde hatalı olduğumu düşündürdü.Bizim bu beklerin yıllardır basit hatalarından yediğimiz goller illallah getirdi.
Sidnei ikinci ve üçüncü golde düzgün takip edememiş adamlarını,ama pek fazla diyecek bir şey yok.Maç eksikliği var çünkü adamın.Ama Cenk'e ne desek boş.İnanılmaz bir form düşüklüğü yaşıyor.Neredeyse her maç hatalı kararlarından veya basit hatalarından gol yiyor.İlk geldiği zamanki halinin üstüne koyarak devam edeceğine,giderek düşüyor.Belki burada sorun kaleci antrenöründe de olabilir.Umarım buna bir son verir.
Tüm bu olumsuzluklara rağmen maçı kazanıp Galatasaray ile puan farkını azaltma şansını yakalamışısız fakat Almeida sağolsun,bir çok pozisyonda yaptığı gibi net pozisyonu değerlendirememiş.Dönen top da gol olunca şampiyonluk şansımız baya bir azalmış oldu.İyi bir kaleci ve forvet,bir takım için çok önemli gerçekten.Bu maç bunu tekrar görmüş olduk.Tekrar tebrik ediyorum Galatasaray'ı.
So what?
Saike
Ne demişler?
'Atanla tutanın sağlam olacak, yoksa şampiyonluktan söz edemezsin.'
Beşiktaş'a; Oscar Cordoba'dan sonra kaleci, İlhan-Ahmet-Nouma 3'lüsünden sonra da golcü gelmedi ne yazık ki. Tabii, tek eksikler bunlar da değil. Bekler ve kanatlar için de geçerli bunlar.