Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören'in sözde Türk futbolunun içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulması yönünde çözüm yollarını sıraladığı basın toplantısı maalesef büyük bir hayal kırıklığına sahne olmuştur.
Trabzonspor Kulübü olarak bu toplantıda yer alan söylemlere gününde cevap vermememizin sebebi, bir süredir seslendirmeye çalıştığımız doğruların iyice özümsenmesi ve aradığımız adaletin sadece kendimiz için değil futbolun tüm unsurları için geçerli olduğu gerçeğidir.
Herkes şunu çok iyi bilmelidir ki; Trabzonspor'un aylardır kupa talebiyle ilgili öne sürdüğü söylem, sıradan bir istek değil, temelinde hukukun üstünlüğünün sağlanmasını talep eden, temiz futbolu hakim kılmaya çalışan anlamlı bir sesleniştir.
Bu gerçeğin altını çizdikten sonra güncel konuya tekrar dönersek; TFF Yönetim Kurulu'nun 58. maddeyi değiştirmeye yönelik hamlesi, gerek uluslararası futbol yönetenlerinin, gerekse de Türk futbolundaki sağduyulu gerçek adalet arayıcılarının kabul edemeyecekleri nafile arayıştan başka bir şey değildir.
Trabzonspor olarak bu maddenin değişmesiyle ilgili alınan kararın engellenmesi yolundaki gereken tüm hukuksal adımları atacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.
Zira Futbol Federasyonu Genel Kurulu'nda reddedilen bir madde değişiklinin, federasyon yönetimince yapılması en basit tabiriyle genel kurula, dolayısıyla da kulüplere saygısızlıktır.
Bu saygısızlığı yapan Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu önce gündemdeki konuları değil, kendi konumunu sorgulamalıdır. Futbol Federasyonu Fenerbahçe’yi kurtarmak için kendini feda etmiştir. Görevdeki federasyonun oluşumuna vermiş olduğumuz destek, uğradığımız haksızlığın devamı süresince de aynı tavrı sürdüreceğimiz yanılgısını yaratmasın.
Trabzonspor adalet ve temiz futbol beklentisi doğrultusunda hak ettiklerini alamazsa önümüzdeki genel kurulda da en sert tavrı koyacak kulüplerin başında gelecektir.
TFF tarafından alınan 58. maddenin değiştirilmesi kararı artık Türkiye’de bir nevi sportif anlamda şike ve teşvik priminin serbest bırakıldığı anlamını taşımaktadır.
UEFA'nın bu ortamda sergileyeceği tavrın ülke futboluna vereceği zararın muhatapları, yaşanacak gelişmelerin ve uğranacak mağduriyetlerin en büyük sorumlularıdır. Bu sorumluluk onları ağır bedeller ödemek zorunda bırakabilir.
Ayrıca disiplin talimatına eklenen 105. madde suçluların cezalandırılmasını değil, aksine cezalandırılmamasını sağlamaya yönelik en çarpıcı hamlelerin başında gelmektedir.
Sözde futbolda adaleti sağlamak adına, suçlu suçsuz tüm takımları gündeme ortak edip, aynı kefeye koyarak PFDK'ya sevk etmek, federasyonun bütün inandırıcılığını ortadan kaldırmış, bu önemli kurumun sadece durumdan vaziyet çıkartmaya çalışan bir pozisyona oturmasına yol açmıştır.
Bu yaklaşım tarzını iyiniyetli bir adım olarak görmemiz mümkün değildir. Ayrıca Federasyon Başkanı’nın yetkili kurullarına sevk ettiklerini açıkladıkları bir konuyla ilgili olarak yorum yapması, daha da ileri giderek araştırılması gereken süreç hakkında “şike sahaya yansımamıştır” ifadelerini kullanması, başlamadan sportif adalet sürecinin nasıl dejenere edildiğinin en çarpıcı ispatıdır.
TFF Başkanı yaptığı açıklamayla ne yazık ki bünyesindeki kurulları etkileme yolunu tercih etmiştir.
Oysa yine Federasyon Başkanı’nın kurtarmak istediği Türk futbolunun geleceği; suçların üstünün örtülmesiyle değil, suç işleyenlere yönelik hak edilen yaptırımların uygulanmasıyla aydınlığa kavuşur.
Olayın geldiği aşama itibariyle Trabzonspor Kulübü olarak daha önce altyapısını oluşturduğumuz hukuksal zeminin üzerine giderek, yurt içi ve yurtdışı yasal yolların hepsinin kullanılması suretiyle gerekli girişimlerde bulunacağımızın bilinmesini isteriz.
Yeri gelmişken hatırlatmakta fayda görüyoruz; bu konu sadece kulüpler ve federasyon arasında cereyan eden dar boyutlu hak arama meselesi değil, kitleleri de geren toplumsal bir olgu haline dönüşmüştür.
Bugüne kadar sağduyulu tavrından taviz vermeyen ve gelişmeleri soğukkanlılıkla takip eden Trabzonspor taraftarında maalesef yavaş yavaş haksızlığa uğrayacağız endişesi oluşmaktadır.
Bu sebeple oluşması meydana gelmesi muhtemel toplumsal reaksiyonlar da düşünülerek dikkatli davranılmalı, bu vesileyle birilerini kurtarmak adına herkesi yakma arayışından vazgeçilerek geciken adalet en kısa zamanda sağlanmalıdır.
Saygılarımızla.
Trabzonspor Yönetim Kurulu
trabzonsporun ne yapmak istediğini hala anlamış değilim anlayanda varmı
Mehmet Demirkol : UEFA bir tek Galatasaray'ı avrupadan men edemez şu durumda.. Çünkü süreçte ki örnek kulüp.
örnek kulüpten ziyade adamlar hiçbişeyin içinde yok niye men etsin bunu bi gs taraftarı anlamıyor
uefa kendi kafasına göre değil disiplin komitesinin soruştırmaına göre karar verir.Yani Platini'den fazla medet ummayın
Ha bu arada söyleyeyim. "Temiz lig" istediğini iddia eden hiç bir kulüp ve kişi bu ligin temizlenmesini samimiyetle istediğine inanmıyorum. Hepsi kişisel ve kulübün menfaatlerinin peşinde.
@antiochia: kardeşim keşke önce bir sakin olsan.
Trabzonspor Demiroren'e oy vermedi mi?boyle olacagini bilmiyorlar miydi?bu konuda trabzon samimi gelmiyor acikcasi.
samimi gelmiyoru bırak bu davada sende varsın sen ne kadar kabul etmesende sana karşı 2 tane cok ciddi itiraf var sen önce bunların hesabını ver
Dün benden cevap isteyen üyelerden ricam aşağıda başkanın açıklamasından bölümleri okumasıdır. Tabi soru sorarken samimi oldularsa.Çünkü tüm cevaplar burada.
"Sahaya yansımayan eylemlerin, nerede ve nasıl yapıldığını ortaya koyamayanlar bu hukuk dışı safsatalara dayanarak karar alamazlar. Hele hele günü kurtaran yasa değişiklikleri ile Fenerbahçe’yi kurtarma adı altında lekelemeye çalışanlar, Türk Futboluna ihanet etmektedirler.
Ceza yargılamasında Mahkemeye ulaşan ve "Fenerbahçe’nin tüm hesaplarının tertemiz olduğunu, yöneticilerinin tüm tasarruflarının belgelere dayandığını içeren resmi bilirkişi raporları" onca açıklamanın içinde bile yer almamaktadır.
Etik Kurulu Raporu gündeme geldiğinde, TFF’na yapılan ziyaretleri söyleyemeyen ve nedenlerini yazamayan korkusuz(!) ve özgür(!) medya; konu Bizler ve Fenerbahçe’miz olunca neden ve hangi maksatla kana susamış bir canavara dönüşmektedir?"
Uc tane kulube disiplin sorusturmasi yapilmasi ile ligdeki hemen hemen butun takimlarin disiplin sorusturmasina dahil edilmesi arasinda fark var. Birisi ligi zedeliyor, digeri cokertiyor.
Yeniden duzenlenen 58. madde FIFA'nin ve UEFA'nin talimatlari ile uyusmuyor. Ikisinin talimatlarinda da sahaya yansima diye bir sey yok. Sadece anlasmanin yapilmis olmasi yeterli (Bkz. FIFA Disciplinary Coda 69. madde 1. fikra ve UEFA Disciplinary Regulations 5. madde). Yani mesela Ibrahim Akin'in Fahri Tatan'a soylediklerine dayanarak bu konuda sike oldugunun kanaatine ulasilabilir. Ibrahim'in sahada nasil oynadigi onemli degil.
Ama yeni 58. madde sahaya yansimadan bahsederek olayi sulandiriyor. Ibrahim Akin'in boyle bir konusmasi olabilir ama sahaya cikip aslanlar gibi oynadi deniliyor (rivayete gore etik kurulu raporu boyle demiyor ama TFF yonetim kurulu bunu ima etti).
Bu sulandirmayi aciklamak icin de TFF'nin bir ozel durum oldugunu anlatmaya calismasi gerekli. Bu ozel durum da sadece bir kac takim degil, ligin tamaminin disiplin kuruluna sevkedilmesi ve ligin cokme tehlikesinde oldugu imajinin verilmeye calisilmasi.
Ben olup bitenleri bu sekilde okuyorum cunku TFF'nin bir turlu 58. maddeyi neden degistirdigini aciklamasi gerekli UEFA ve FIFA'ya. Bunu da 1-2 takim kume duserse ligimiz coker diyerek aciklayamaz.
UEFA, TFF'nin aldığı hiçbir karara karışmayacak, göreceksiniz.
Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız kalıyorsanız, zalimin tarafını seçmişsiniz demektir.
Sonuna kadar hakli adamlar..
Son dakika : Altay'dan büyük protesto.. İzmir'in köklü ekibi 58.madde değişikliği nedeniyle önümüzdeki yıl ligden çekilebileceğini açıkladı
altayı etkiliyen bi sorunmu vardı
ALTAY SPOR KULÜBÜ YÖNETİM KURULU
BASIN AÇIKLAMASIDIR
Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu tarafından Disiplin Talimatının 58.maddesinde yapılan değişiklik ile şike ve teşvik primi verilmesi olaylarına karışan kulüplere verilecek cezalarda değişiklik yapılmasına ve hatta bu cezaların gerektiğinde ertelenmesine yol açılmış bulunmaktadır.
Böyle bir değişikliğin 26 Ocak 2012 tarihinde yapılan Futbol Federasyonu Genel Kuruluna katılan kulüpler ve ilgili meslek kuruluşları temsilcileri tarafından ret edilmiş olmasına rağmen kısa bir süre sonra genel kurul kararının aksine Federasyon Yönetim Kurulu tarafından gerçekleştirilmesinin kabul edilemez olduğu ve futbolun asli unsurlarının görüşlerinin aksine dayatma içerdiği açıktır.
2011 Temmuz ayından beri, Türk futbolu herkesin bildiği, dile getirdiği ancak yokmuş gibi davranmayı tercih ettiği kirlilikten kurtulma yolunda eline geçen fırsatı değerlendirememiştir. Maalesef bugün gelinen noktada futbol ve kulüp yöneticilerinin futbol algısının gelişen, dinamik, dünya ile entegre olmuş Türk ulusunun gelişmişlik düzeyinin altında kaldığı, evrensel hukuk kuralları ile uygar dünyanın yerleşmiş değerleri ile çelişen, şark usülü kurnazlıklar ile tüm toplumun aklı ile alay eder tarzda hareket etmekte ısrarlı olduklarını ortaya koymuştur.
Hukukun temeli suçluları affetmek değil bilakis mağdurların zararlarını telafi etmek olmalıdır. Diğer türlü davranışın kamuoyu vicdanını zedeleyeceği ve toplumda dayanak bulamayacağı açıktır.
Futboldaki kirlilikten, spora siyaset karışmasından, şike ve teşvikten bugüne kadar en fazla zarar gören Altay Spor Kulübü olarak, eskiden olduğu gibi bugün de temiz futbol için çabalayacağımıza, zararlarımız giderilene ve mağduriyetimiz ortadan kaldırılana kadar olaya karışan ve gereğini yapmayan kişi ve kuruluşlar hakkında ülke içi ve ülke dışında her türlü yasal hakkımıza kullanacağımızın bilinmesini isteriz.
Ayrıca son kararlı ile futbolun kendisini temizleme niyetinin samimi olmadığının, herkesin dilindeki Türk Futbolunun menfaatleri klişesinin etik menfaat değil maddi menfaat olarak algılandığını üzülerek görmekteyiz. Yine şikenin ve teşvik eylemlerinin sahaya yansımadığı şeklindeki açıklamanın devam eden şike davasını, ayrıca dosyanın sevk edildiği P.F.D.K müstakbel kararlarına müdahale anlamı taşıdığı ve yargılamayı etkileyeceği ortadadır. Artık bunun böyle gitmeyeceği, bu tip hareket ve kararların devamı halinde, uzun vadede Türk Futbolunun imajının üçüncü dünya ülkeleri düzeyine ineceği kanısındayız.
Türk halkının büyük çoğunluğunun da bu durumdan rahatsız olduğu bilinci ile Haziran ayında yapılacak Altay Spor Kulübü Genel Kurulunda, önümüzdeki sezon lige katılma taahhüdünü Federasyona verilmemesi konusunun görüşülmesini de gündeme almaya kararlıyız. 100 yıllık tarihe sahip olan BÜYÜK ALTAY KULÜBÜ’NÜN önümüzdeki sezon liglere katılmama kararı alma düşüncesinin vicdani sorumluluğunu, bu kararı alan kişi ve kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Bizim gibi düşünen, temiz futbolu özleyen, kirlilikten ve bu oyunlardan sıkılan tüm Kulüpleri ve kuruluşları de bu haksızlıklara boyun eğmemeye, birlikte hareket etmeye, sessiz çoğunluğun birlikte hareket etmesi halinde kirliliğin devamını isteyenlerden çok daha güçlü olduklarını göstermeye çağırıyoruz.
Sloganımız eskiden olduğu gibi temiz Kulüp, temiz futbol olacaktır.
Saygılarımızla.
Altay Spor Kulübü adına
Başkan
Ömer HIZLIOK
Illaki etkileyen bir durum olmasi mi lazim TFF'nun yaptiklarinin evrensel kurallari cignedigini gormek, soylemek ve bundan endise duymak icin?
Gelecek sezonun 7. haftasinda bu TFF'nu su andan itibaren sahadaki yabaci kurali 6 degil, 3 olacak talimatini yayinlarsa ne olacak?
Veya ayni hafta takimlarin mac kadrosu 18 oyuncu degil, 15 oyuncu olacaktir dese ne olacak?
Veya gelecek sezonun yayin gelirleri dagilimini, Besiktas'i icinde oldugu finansal zorluktan cikartacak sekilde degistirirse ne olacak?
58. maddeyi bu sekilde degistirebilen bir federasyon, bunlari da pekala degistirebilir.
Helal olsun Altay'a.
TFF'ye Gönderilen İhtarname
Galatasaray Sportif AŞ'nin Türkiye Futbol Federasyonu'na gönderdiği ihtarnameyi yayınlıyoruz.
TÜRKİYE FUTBOL FEDERASYONU BAŞKANLIĞI’NA,
30.04.2012
Konu: Federasyonunuzca alınacak kararlarda 5894 sayılı yasanın 3.maddesinin (c),(f) ve (g) bentleri hükümleri uyarınca ülkemizin dahil olduğu uluslararası futbol örgütleri talimat ve regülasyonlarının gereklerinin yerine getirilerek; (a)Türk futbolunun ve spor kulüplerimizin gelecekte mağduriyetine yol açabilecek nitelikte idari kararların alınmasına sebebiyet verilmemesi, (b)TFF Genel Kurul’unun almış olduğu kararlara aykırı olarak alınan kararlardan doğacak sorumlulukların hatırlatılması, (c) haksız olarak PFDK ya sevk edilen Şirketimizin uğrayacağı her türlü maddi ve manevi zararın tarafınızdan talep edileceği ve (d) hakkınızda her türlü cezai ve hukuki yaptırımın uygulanması için gerekli tedbirlerin alınacağının ihtarı hakkındadır.
Açıklamalarımız:
1) Ülkemiz kamuoyunda “şike soruşturması” olarak adlandırılan bir dizi hukuki ve cezai soruşturma kapsamında düzenlenen savcılık fezlekesi neticesinde, Türk futbolunun hukuki ve idari regülasyonuyla sorumlu olan Başkanlığınızca konu hakkında idari karar verilmesi aşamasına gelinmiştir.
2) Söz konusu kararın verilmesinde Başkanlığınızın sahip olduğu takdir yetkisinin öncelikle FİFA ve UEFA disiplin regülasyonları başta gelmek üzere, 5894 sayılı yasa,Türkiye Futbol Federasyonu Ana Statüsü ve nihayet Futbol Disiplin talimatı hükümleriyle sınırlı bir yetki olduğu ve Başkanlığınızca alınacak her türlü idari kararda söz konusu bu düzenlemeler hiyerarşisine bağlı kalınma yükümü bulunduğu izahtan varestedir.
3) Sayın Federasyonunuzun UEFA ile yapmış olduğu görüşmeler neticesinde UEFA tarafından Sayın Federasyonunuza yazılı bir belge verdiği açıklanmış, bu belgede Futbol Disiplin Talimatının 58. Maddesinin değiştirilebilmesi ve bunun uluslararası normlarda kabul edilebilmesi için TFF Genel Kurulunun onay vermesi gerektiğinin ifade edildiği tüm kulüplerle paylaşılmıştı.
4) Nitekim Sayın federasyonunuz UEFA’nın bu yazısı üzerine 27.01.2012 tarihinde Ankara’da bir genel kurul toplamış ve uzun süren görüşmeler ve tartışmalar neticesinde anılan maddenin değişmemesi yönünde büyük bir çoğunluk kararı alınmıştır.
5) Bu kere 30.04.2012 tarihinde, TFF Genel Kurulunun iradesine ve, kuralları ile uygulamalarına Kanun gereği bağlı olduğunuz UEFA’nın taleplerine aykırı olarak Futbol Disiplin Talimatının 58. Maddesini Yönetim Kurulu kararı alarak değiştirmiş bulunmaktasınız.
6) Bu kapsamda, ülkemiz futbol camiasını ve özellikle de spor kulüplerimizi zaten yeterince mağdur etmiş bulunan söz konusu soruşturma sürecinde yaşanan olumsuz gelişmelerin yanı sıra, Başkanlığınızca konuyla ilgili olarak alınacak olan idari kararda, yukarıda sayılan ulusla arası futbol örgütlerince regüle edilmiş kurallar ile uluslararası uygulama ve teamüllere aykırı bir tutum içine girmesi sebebiyle özellikle de uluslar arası alanda mücadele etmeye aday spor kulüplerimiz başta olmak üzere ülkemizin tüm futbol ve spor camiası büyük bir kaos ve telafisi imkansız zararlarla karşı karşıya kalabilecektir.
7) Sayın Federasyonunuz bununla da kalmayarak Şirketimiz aleyhinde en ufak bir suç unsuru yok iken anlaşılamaz bir biçimde PFDK ya sevk ederek şirketimizin itibarına zarar vermiştir.
Bu itibarla, netice olarak, Başkanlığınızın uluslararası futbol kural, ilke ve uygulamaları ile teamüllere ve ayrıca TFF Genel Kurulunun almış olduğu kararlara aykırı bir karar vermiş olması sebebiyle, yine alacağınız kararlarla Türk futbolunun uluslar arası alanda yaptırımlarla karşılaşması halinde, Galatasaray Sportif ve Sınayi Ticari Yatırımlar A.Ş. ve iştirakleri olarak uğrayacağımız tüm müspet ve menfi zararların Başkanlığınız ve tüm yönetim kurulu üyelerinin şahsi sorumluluğu kapsamında talep edileceği ve ayrıca uluslar arası yükümlere uyulmaması nedeniyle de birer kamu görevlisi olarak görev yapmakta olan tüm yönetim kurulu üyeleri hakkında hukuki ve yasal süreci işleteceğimiz hususunu bilgilerinize sunarız.
Saygılarımızla.
Galatasaray Sportif Sınai ve Ticari Yatırımlar A.Ş.
Vekili
Av. Mahinur Dengiz
Altay bir Türkiye Kupası maçına çıkmamıştı diye biliyorum. Önceki yıllarda sanırım günü ile ilgili bir sorun olmuştu ve finalden çekilmişlerdi. Altay yapar yani dediğini
Ama ligten çekilmesi bir şey değiştirmez. Daha doğru bir yol izlenmeli.
Ayrıca kulüp bu kararı bize bağlayanlar ile ilgili açıklama yapmalı artık. Kulüp sustukça herkes bir şeyler söylüyor.
SON DAKİKA : Bursaspor, PFDK'ya savunma vermeyeceğini açıkladı.
ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI ! ultrAslan UNI !
Bir forum aktifliğini kaybettiği zaman üyeler gider, adamlar kalır. | Pavel Nedved
haklı abi adamlar![]()
adamlarla ilgili 1 kelime bile yok
Bu verilen kararla Türk futbolu bitme noktasına geliyor. Süper Lig benim için ve çoğu kişi için bitti artık. Feneri kurtaracam diye taraftar kaybettiler , LigTVyi dünden beri 20bin kişi iptal etmiş
Ayrıca Altay yine büyüklüğünü gösterdi helal olsun
Türk futbolu zaten başlamamıştı. Yıllarca düzen bu şekilde ilerledi ama biz hiçbirini göremedik. Soruşturmayı yapanlardan Allah razı olsun. Kimin kaç maskesi varsa hepsi düştü ve haksızlığın nasıl savunulduğunu her alanda görmüş olduk.
Şuan tüm Türkiye'de yer yer tepki çeken bir karar alındı. Yanlışa yanlış demek için bize değmesine ya da değmemesine bakmamak lazım. Federasyonun yaptıklarına normal demek mümkün değildir. Tepki koyan tüm takımlarında bu duruşlarında kararlılık bekliyorum.
Mevcut kararlara en çok tepki koyması gereken camia ise şuan Fenerbahçe'dir. Normalde tepki koyan takımlar gibi bildiri yayınlaması gerekirdi ancak sessizlik daha uygun geliyor sanırım. Mevcut durumun değerlendirmesi budur. Çarşamba gününe kadar sessiz kalıyor da olabilirler. Çarşamba günü verecekleri tepkiyi bekliyorum.
Federasyon bunları yaptıkça, Fenerbahçe yönetimi sessiz kaldıkça ve bu anormalliklere tepki koyanlara karşı Fenerbahçe taraftarı size ne oluyor dedikçe bu olayın adı Fenerbahçe'yi kurtarma operasyonu olarak kalacaktır.
NTVSPOR ; 850 Trabzonspor taraftarı 1100 Beşiktaş taraftarı ve 18.000 Galatasaray taraftarının LİG TV üyeliğini iptal ettirdiği öğrenildi.