Hatasız kul = Recep Tayyip Erdoğan.

Bizde hep kader, hep kısmet. Sorumluluk diye bir şey yok. Tabii bu kötü olaylar için geçerli, yapılan daha doğrusu yapılması gerekenler söz konusu olduğunda abartılı bir şekilde dile getirilmesi gayet normal oluyor.

Siyasi görüşü ne olursa olsun bu olaydan kendine pay çıkarmaya çalışan herkes karaktersizdir. Bize yapılan bir komplo diyenle, iftira atanlar arasında zerre fark yok.

Sen değilsin mesele, parti değil, oy değil. Zamanında hastanede, bankada ezilen, hor görülen, sindirilen ve bu sebeple sedye kirlenmesin diye düşünen gariban esas mesele. Karnı burnunda haliyle kocasını bekleyen kadın mesele. Babasının başında gözyaşı döken çocuk mesele.

Vereceğin tazminat, göstereceğin istatistik eksik kalsın ya senin olsun. Orası altın madeni olsa hepsi sizin desen geri gelecek mi insanlar, yerini tutacak mı?

Hangi partiyi desteklerse desteklesin, bu olaya fırsat gözüyle bakıp nemalanmaya çalışanlar elbet çekerler ettiklerini.

Bu acı bile birleştiremiyorsa, biraz empati, azıcık sempati yaptıramıyorsa, bu ülke çoktan bitmiş demektir. Kimin söylediği değil, kimin yaptığı değil, yapılan ve söylenenler önemli olsun artık. Kraldan çok kralcı olmayın, ayıptır.