“MİLLETVEKİLLERİNDEN DAHA ÇOK İŞ YAPIYORUM”
Bizim tanıdık milletvekilimiz yok dediniz. Bu nedenle mi MHP'den milletvekili adayı oldunuz?
MHP'den İzmir milletvekili aday adayıydım ama çekildim. İşlerimin yoğunluğu ve özel nedenlerimden dolayı bu kararı aldım ama şunu hep söylerim; belirli yerlere gelmiş insanlar bu ülke için ellerinden ne geliyorsa yapmalıdır. İnsanlar kendi kişisel çıkarlarını ikinci plana atmalıdır. Ne yazık ki ülkemizde böyle insanlar bulmak çok zor. Ben yüzde yüz seçileceğim yerden çekildim. Dilekçemi verdim ardından 1 ay Ankara'ya hiç gitmedim. Herkes milletvekili olmak için milyon dolarlar veriyor.
Milletvekili olmak istemenizdeki sebepler nelerdi?
Türk Sporu'nun iyi yönetilmediğini ve her geçen gün daha da kötüye gittiğini düşünüyorum. Bu durumu düzeltmek için spor bakanı olmayı düşündüm, daha doğrusu çevremdekiler bu görevi yapmam gerektiğini bana aşıladı. Bunun yolu da milletvekili olmaktan geçiyordu, yoksa ben milletvekili olsam da olur olmasamda. 6-7 metrekarelik odada hiç bir yetkiniz olmadan oturmak hiç birşeyi değiştirmez, şu an milletvekillerinden daha çok iş yapıyorum, daha fazla çevrem ve ağırlığım var.
Spor Bakanlığı yapmak istememdeki amaç, bir bilen olarak Türk Sporu'nu bir kaç sene yöneterek iyi yerlere getirmek istememdir.
Hükümetin, futbola gereğinden fazla karıştığını düşünüyor musunuz?
Spor Bakanı diyorki; Futbol Federasyonu Başkanı'nı görevden alırım. Bu zaten açık açık karıştığının gösteriyor. Siyasetin, spora karışmaması lazım. Yoksa beni şahıslar ilgilendirmiyor. Hangi parti gelirse gelsin spora karışılmaması gerekiyor. Hükümet önce kendi işini yapsın daha onu beceremiyor bir de gelip spora karışıyorlar.
“PİLOT TAKIM DEĞİL, PARTNER TAKIM”
İstanbulspor, Beşiktaş'ın pilot takımı oldu...
Pilot takım değil, partner takım desek daha doğru olur. Türkiye'de pilot takım denildiğinde, Beşiktaş'ta oynamayan futbolcuların hepsi İstanbulspor'a gelecekmiş gibi algılanıyor, bizim aramızdaki anlaşma böyle değil. 3-4 aydır Yıldırım Demirören, Celal Kolot veAli Gültiken ile toplantılar yaptık. Bu toplantılarda onlara Avrupa'daki büyük kulüplerin hepsinin bir alt ligde partner takımı olduğunu ve kendi PAF takımında oynayamayan oyuncuların farklı takımlara dağıtılması yerine bu takımlara gönderildiğini söyledim ve anlaşmaya vardık. Bu anlaşma uyarınca Beşiktaş'ın PAF takımındaki beğendiğimiz oyuncuları alacağız, bu oyunculara şans vererek yetişmelerini sağlayacağız ileride de hem bu oyuncuların hem de kendi bünyemizden yetişen oyuncuların satışında Beşiktaş'a öncelik vereceğiz.
Geçen sene Fenerbahçe PAF'tan kaleci Volkan Babacan'ı aldım, iddia ediyorum Volkan, ilerleyen yıllarda hem Fenerbahçe kalesini hem de Milli Takım'ın kalesini alacak. Volkan'ı aldığımda herkes bana ‘ya Fener PAF'ın kalecisi mi alınır!' dedi. Volkan şimdi Ümit Milli Takım'da oynuyor. Bizde eğitilen oyuncu biraz farklı yetişiyor, yalnızca topa vurmasını değil başka şeyleri de öğretiyoruz. Futbolculara sadece anılarımı anlatsam bazı şeyleri kapar.
Galatasaray'dan da Uğur Demirok'u aldım aynı şekilde, iddia ediyorum, 1-2 sene içinde Milli Takım'ın stoperi olacaktır. Türkiye'de genç oyuncular hep eziliyor ama bizde böyle birşey olmaz.
Genç oyuncularınızı büyük takımlara yollarken nelere dikkat ediyorsunuz? Yalnızca para mı yoksa yaptığınız anlaşmalarda etkili mi?
İkisi de etkilidir ama yalnızca bunlar değil. Vereceğimiz oyuncunun o takımda forma giyip giyemeyeceğini de düşünüyoruz. Örneğin Cemil'i Fenerbahçe de istedi ama Beşiktaş'a verdik. Çünkü Fenerbahçe'nin hocası Brezilyalı, Edu'yu kesmez, Lugano'da yabancı kontenjanını dolduruyor, O'nu da kenara almaz, yedeklerde de Can ve Önder var. Beşiktaş'a baktığımızda ise stoper mevkiinde yalnızca İbrahim Toraman ve Gökhan Zan var. Oyuncuları verirken kulüplerin durumuna da bakmak lazım, bu genç çocukların geleceği için.
Çok yüksek rakamlarla ülkemize yabancı oyuncular gelmeye başladı. Bunlar takımlara fayda mı sağlar yoksa kulüpleri batağa mı sürükler?
Eğer bu transferleri ranta çevirebiliyorsanız faydalı bir iş. Fenerbahçe, Roberto Carlos'u aldı, şimdiden formalardan parasını çıkardı ama çok yüksek bonservis bedelleriyle alınan, Türkiye'deki sınırları zorlayan transferlere karşıyım.
Büyük paralara ülkemize gelen, aldıkları paraları ise haketmediğini düşündüğünüz isimler var mı?
Bu hataları her takımımız zaman zaman yaptı. Fenerbahçe'de Ortega örneği var, G.Saray da bir ara çok sayıda yabancı oyuncu alıp zarar etti. Trabzonspor'da Lange'yi sanırım 16 milyon Mark'a almıştı, daha sonra 3 maç oynamadan bedava yollamıştı. Şimdi takımlarımız daha ince eleyip sık dokuyorlar.
“LAZAROV İÇİN KONYASPOR İLE GÖRÜŞÜYORUZ”
Menajerlik şirketinizde kaç oyuncu var?
50 civarında bize bağlı oyuncu var.
Menajerlik şirketinize bağlı olan, şu an için bir kulüple anlaşmayan kaç oyuncu var?
Yalnızca Lazarov boşta şu an için. Lazarov için de bir iki takımla görüşüyoruz.
Hangi takımlar bunlar?
Konyaspor ve Dubai'den birkaç takım var.
Türkiye'de en beğendiğiniz alt yapılar hangileri?
Oyuncu yetiştirme açısından en iyi oyuncular Galatasaray'dan çıkıyor.
Dünya Gençler Şampiyonası'nı seyrettiniz mi? Beğendiğiniz oyuncular var mı?
Gidip yerinde izlemedim ama maç kasetlerini izledim. Listemize aldığımız bir iki oyuncu var.
“YORUM YAPTIĞIM MAÇLAR REYTİNG REKORLARI KIRIYOR”
Bir dönem TV8'de maç yorumculuğu yaptınız. Bu tarz işleri yeniden yapmayı düşünüyor musunuz?
Profesyonel anlamda hiç yorumculak yapmadım. Çıktığım programlarda televizyoncuların bana söylediği reyting rekorları kırdığım. O yüzden rica ediyorlar ve vaktim oldukça kırmamaya çalışıyorum.
İleride bu işi profesyonelliğe dökmeyi düşünüyor musunuz?
O kadar vaktim yok, olmazda. Yoksa bana yorumcu olmam için televizyonlardan sürekli teklifler geliyor. Her hafta bir yere bağlanamam, çünkü çok seyahat ediyorum.
Menajerlik hayatınızda başınıza gelen ilginç olaylar mutlaka vardır. Aklınıza gelen bir olay varsa bizimle paylaşır mısınız?
Bir oyuncu geldi bir gün annesi ve babası da yanında. Kasetin var mı yanında diye sordum, o da tabiiki var dedi ve jelatinlerle sarılmış bir kaset verdi. Görüntülere bir baktım piknikte annesine şut çekiyor.
Bir anım daha var çok ilginç, bir kadın geldi ofisime ve oğlunu futbolcu yapmam için bana para teklif etti. Oğlun kaç yaşında diye sordum, o da 28 yaşında dedi. Bugüne kadar hiç futbol oynadı mı dedim ve hiç oynamadı cevabı aldım. Böyle enteresan şeyler başıma geliyor.
Ülke futbolunun durumunu nasıl görüyorsunuz?
Ülke futbolu maalesef çok iyiye gitmiyor. Federasyon, hükümet ve kulüplerin kavgası nedeniyle ekstra bir şey yapılmaya vakit olmuyor. 2002'deki dünya üçüncülüğünden sonra büyük bir düşüşe geçtik, bazen keşke almasaydık üçüncülüğü dediğim anlar oluyor. Çünkü o zaman belki zirveye çıktık ancak şunu unuttuk; sistem zirveye çıkmadan futbolda zirveye çıkmaz.
Ligimizde oynanan futbolun kalitesinde düşüş var mı?
Evet, kesinlikle var. Dünya'da da futbolun kalitesinde düşüş var ama bu ülkemizde daha bariz. Statlara giden seyirci sayısına sayısına bakarsanız durumu daha iyi anlarsınız.
“GALATASARAY VE FENERBAHÇE ÖNDE”
Bu sezon takımlar aşağı-yukarı kadrolarını oluşturdu. Oluşan duruma göre ligde favoriniz var mı?
Transferlere bakılırsa Galatasaray ve Fenerbahçe biraz daha önde gibi gözüküyor.
Beşiktaş'ın yabancı oyuncu transferinde Galatasaray ve Fenerbahçe'ye bakarak geride kaldığını düşünüyor musunuz?
Beşiktaş'ın getirdiği Tello ve Cisse'yi seyretmediğim için onlar hakkında bir yorum yapmıyorum. Seyrettikten sonra onlarla ilgli bir yorum yapamam ama Galatasaray'ın aldığı Lincoln'ü iki kez canlı seyrettim
“G.SARAY'IN LİNCOLN'Ü ALABİLECEĞİNE HİÇ İNANMAMIŞTIM”
Galatasaray'ın Lincoln transferini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Lincoln'ü iki kere canlı seyrettim, inanılmaz bir oyuncu hatta Galatasaray'ın onu alabileceğine hiç inanmamıştım. Adnan Polat'a da söyledim, alamazsınız bu oyuncuyu diye, o da beğendiysen alalım demişti hatta. Galatasaray'ın Lincoln'ü alması büyük bir başarı.
Lincoln, Galatasaray'da Hagi'nin yaptığını yapabilir mi?
Dünya'da hiç bir oyuncu Hagi'nin Galatasaray'da yaptığını yapamaz. Bir daha da öyle bir oyuncu gelmez. Hagi, benim için çok özel bir oyuncu. Galatasaray'ın en kötü zamanında takıma geldi ve kulübü ayağa kaldırdı. O nedenle Hagi'yi kimseyle karşılaştırmıyorum ama Lincoln de çok büyük bir oyuncu bunu tekrar söylüyorum.
“HAKAN ŞÜKÜR'ÜN 80. DAKİKADA OYUNA GİRMESİ BENİ ÜZÜYOR”
Hakan Şükür ile beraber oynadınız ve O hala devam ediyor....
Hakan heralde rekoru kırmak istiyor ve kırmakta hakkı. Keşke geçen sezon kırsaydı ama ben yalnızca Hakan için değil, genel konuşuyorum her oyuncu zamanı geldiğinde futbolu bırakmalı. Hakan gibi bir oyuncunun 70. dakikada kale arkasında ısınıp 80'de oyuna girmesine gönlüm razı olmuyor. O'nun kulübede oturması beni bir sporsever olarak üzüyor.
Röportaj: Hilmi SEVER
Fotoğraf: Bora TOPRAKCI