Perde arkası var olayların ne yazık ki Hakan Şükür'e vefasızlık söz konusu değil.Hakan'a sezon sonu jübileni yapalım diye teklif edildi Hakan'ın tepkisi sert oldu.Üzerine bir de kamuoyu ile GS'yi baskı altına almak için benden kurtulmak istiyorlar şeklinde bir anlatımda bulundu.Artık herkesin belli bir zaman sonra yerini başkalarına bırakma vakti gelir.Artık belli bir yaşa gelirsen birazda geride durmak gençlere örnek olabilmek bir erdemdir.Ben niye oynamıyorum diye tutturmak değil.Evet çok büyük oyuncu ve çok güzel bir jübile yakışır ona.Ama jübile istemiyorsa ya takımı karıştırmamalı ya da ben kendimi bırakmaya hazır hissetmiyorum yedek kalacak oyuncuda değilim dışarıda oynayayım sonra futbolu bırakınca bana jübile yaparsınız demeliydi en azından ama demedi.Hiç bir kişi bir camiadan büyük değildir.Galatasaray'ı ne zaman bırakacağımı ben söylerim tavırları çok yakışıksızdı.

Gelelim Bülent Korkmaz'a.Kendisine jübile teklif edildi,hatta antrenörlük kursuna gönderilip bu seneki oluşumda teknik direktörlüğe bile getirilme planı bulunmakta idi.Kendisi inatla Hakan Şükür gibi yaparak ben oynamak isityorum yedek kalmam dedi gitti oynayamayacağına kendide karar verdi şu anda GS'nin antrenörü olacağına o zaman gitti Genclerbirliginin yardımcı antrenörü olmayı kabul etti o kadar tantana çıkardıktan sonra kendi bileceği iş.

Ve Hakan Ünsal.Ona tek kelime etmeye gerek yok onun GS'nin gençlerinin geleceği açısından gönderildiğini herkes biliyor.Bazı yerlerde ufak ufak dile getiriliyor anca.

Bir hatır kırıldıysa olsa olsa o Arif Erdem'in hatrıdır.Diğerleri kendi durumlarını kendi seçti.Sürekli Galatasaray'ı vefasızlıkla suçlamak tek taraflı bir yaklaşım.Diğer taraf ne yapmış onuda irdelemek gerekir.

Zaten FB ve BJK'da da aynı tür olaylar olmasına rağmen GS kadar gündeme gelmemesinin tek nedeni GS'den ayrılan bazı futbolcuların bağlantılı olduğu yerlerin olayı sürekli gündemde tutarak bir tür baskı altına almak istemesidir.