Geçtiğimiz günlerde rakibimiz odaklı bir sitede yayınlanan mazeretleri düşününce bazı şeylere artık cevap vermeyelim isterim. Seviye çok aşağılarda kaldı çünkü. Mağlubiyete bahane üretmek yerine takımlarının hatalarına odaklansalar belki seneye de final oynayabilirler. Benim bile en alt seviyede basketbol bilgimle görebildiğim yanlış hamleleri göremeyen çalıştırıcılar var.
Tribünler çok güzeldi. Öncelikle onu belirteyim. Maç boyunca destekledik, hiç susmadan. Maç bittikten sonra da kutlamalar çok güzel geçti. Hakemler birçok pozisyonda çileden çıkardı tribünleri. Buna rağmen sadece bir adet su atıldı. Keşke o da olmasaydı. Maç boyunca Tamika, Augustus, Işıl ve Galatasaray kenarından tanımadığım birisinin tribünlere yönelik hareketlerini de eklemek isterim. Özellikle Işıl'a güzel cevap oldu bu şampiyonluk. Zaten maç sonrası plaket alırken rahatsızlığını da açıkça belli etti. Tişörtlerde de yazdığı gibi 'her şeye rağmen' geldi şampiyonluk. Işıl'ın GSTv'deki röportajında demiş ki "Fenerbahçeli oyuncuları, bu şampiyonlukta onlara yardım eden, emeği geçen herkesi biz tebrik ediyoruz.". Fenerbahçe'yi şampiyonluk için destekleyenler vardı. Onlar da saha içinde değil tribün ve tv başındaki milyonlarca taraftardı. Işıl da bunun canlı şahididir. Doping yapmadığı kanıtlanan bir oyuncu için hala dopingçi diyenlere de gülmek gerek sadece.
Cuma günü erkek basketbol takımının Tofaş, erkek voleybol takımının Ziraat Bankası, kadın basketbol takımının Galatasaray galibiyetlerinin ardından; futbol takımının Cumartesi Gaziantepspor'u yenmesiyle güzel devam eden haftasonumuz, bu şampiyonlukla taçlandı. 5'te 1 geldi. Darısı kalan 4'e.
daha 19 yaşında, düşlerinde özgür dünya...