Tartışmanın dozu yavaş yavaş kaçıyor. Millet birbirine sataşmaya başladı Seviye iyice düşmeden KİLİT lütfen...Bugün söylemiştim sıkıcı olmaya başladı diye. Nerdesiniz adminler?
Tartışmanın dozu yavaş yavaş kaçıyor. Millet birbirine sataşmaya başladı Seviye iyice düşmeden KİLİT lütfen...Bugün söylemiştim sıkıcı olmaya başladı diye. Nerdesiniz adminler?
Tabiki hiçbir kanıtım vb. birşeyimiz yok mantık şunu söylüyor. Bahis şikesi yapılırsa alt liglerde olması daha mantıklıdır. Ki ben yine Dünya'nın tamamının alt liglerinde bahis şikesi olduğunu inanıyorum. Ve bahis her geçen gün daha alt liglere düşüyor ve de bu durum şikeyi tetikliyor.
şike konusunda bazı kulüplerin şike yaptığını söylüyorum , begelerle kanıtlayamazsınız kural 6 diye mesaj siliniyor , burdaki bütün fenerbahçeyi itham eden belgelerle kanıtlanmayan iddiaları siler misiniz sayın yönetici bey ?
Tarihi davada 20. duruşma!
- Aziz Yıldırım:“İddianameyi hazırlayan savcı bazı tapeleri hasır altı etmiş. Burada sadece Fenerbahçe yargılanmıyor. Bütün tapeler hasıraltı olmadan gelecekti"
- Mahkeme Başkanı: “ Bütün tapeler var"
- Aziz Yıldırım: "Bütün tapeler yok. Hayır"
- Mahkeme Başkanı: “İddianameler uzun diyorsunuz sonra. Klasörde var tapeler. O savcı beyin takdiri"
Trabzonspor avukatı Nusret Yılmaz'ın bir sorusunda Murat Özaydınlı’nın ismini zikretmesi üzerine, salonda izleyici olarak yer alan Özaydınlı söz almak istedi.
- Mahkeme başkanı: “Sen konuşamazsın izleyicisin"
- Murat Özaydınlı: “Adım geçiyor ben konuşurum. O zaman adımı geçirmesin"
- Mahkeme Başkanı (gülümseyerek): “Tanık mı sanık mı ne olmak istiyorsun?"
- Murat Özaydınlı: “Hepsini olurum ben"
- Nusret Yılmaz (TS Avukatı): “Emenike’nin transferi hangi aşamada gerçekleşti?"
- Aziz Yıldırım: “Ocak-Şubat aylarında kardeşim Yıldırım ve Göksel Gümüşdağ gitti ve Karabük Başkanı Feridun bey ile görüştü. Ben maça gittiğimde de konuştum bu konuda. Zamana bıraktık. Kulüpten izin istedik ve Emenike ile de konuştuk. Daha sonra 9-10 milyon civarında başkan ile pazarlık yaptık. 9’a anlaştık. Savcı beyin işine gelmediği için tapelere koymamıştır. Diğer oyuncuların fiyatını arttırmamak için kamuoyuna 7 milyon dolar verdik dedik"
- Nusret Yılmaz: “Maça hakem tayin ettirdiniz"
- Aziz Yıldırım: “O tapenin tamamını oku burada"
- Aziz Yıldırım (sesini yükselterek): “Tapeyi iyi oku."
- Mahkeme Başkanı: “Bir dakika Aziz Bey. Ben burada başkanım ya, sen sanıksın"
- Nusret Yılmaz: “Fenerbahçe’nin şampiyonlar ligine alınması konusunda Lütfi Arıboğa’nın payı olduğunu söylediniz"
- Aziz Yıldırım: “Ben değil kamuoyu söyledi"
- Mahkeme Başkanı: “Bunun ne ilgisi var"
Bu soruya salondaki bazı Fenerbahçeli izleyiciler isyan etti ve “Yeter be" diye bağırdı. Mahkeme Başkanı da, salona dönerek, "Ne oluyor orada" diye bağırdı.
- Nusret Yılmaz: “Doğan Ercan, FB tarafından görevlendirildi mi?"
- Aziz Yıldırım: “Gençlerbirliği- Fenerbahçe maçında Trabzonspor’un teşvik primi gönderdiğine yönelik duyum üzerine kendisine konuyu araştırması için görev verdik. Ara sırada transfer çalışmaları için yetki verdik. Burada ne varsa sorumlusu benim. Biz Fenerbahçe’yi şampiyon yaptık. Aziz Yıldırım her şeyi bilmez. Yıldırım herkesin yatak odasını bilmiyor kardeşim"
- Mahkeme Başkanı: “Bak seni atacağım dışarı"
- Aziz Yıldırım: “Valla giderim"
- Mahkeme Başkanı: “Böyle devam edemezsiniz. Hakaret edemezsiniz"
- Aziz Yıldırım: “Ben bir senedir hapis yatıyorum boşu boşuna.Ben bir konuşuyum dava biter"
- Nusret Yılmaz: “Ekşioğlu niçin 250 bin dolar aldı kulüpten?Bu konu ile ilgili çelişkili cevaplar var"
- Aziz Yıldırım: “Benimle ilgili soruları sor. Ben bu paraların hesabını verdim. Size bu paranın hesabını verecek değilim"
- Nusret Yılmaz: “Bana değil mahkemeye veriyorsunuz"
- Mahkeme Başkanı: “Aziz bey karışmayın. Soruyu sorar, gerekirse biz müdahale ederiz . Haddini bil. Sorulara cevap vermek istemiyorsan verme"
- Aziz Yıldırım: “Ben haddimi biliyorum başkan"
- Soru: “Dinlemelere göre 12 hat var sizin kullandığınız. 10 tanede başkasının telefonlarından görüşmeleriniz var. Rabia Akın ve Gülbahar Çakın adına hatları neden kullanıyorsunuz?"
- Aziz Yıldırım: "İki tane telefonum var. Diğer telefonların çoğu şirkete ve kulübe ait telefonlar. Biri şirketten muhasebe müdürü Reyhan adınadır. Alın dedik aldılar. Diğeri de devletin bana verdiği korumanın aldığı telefondur. Almış getirmiş. Türkiye’de herkesin telefonu dinleniyor. Bizde o amaçla telefonum dinlenmesin diye aldık. Devlet her şeyi dinliyor. Devlet suça teşkil ediyor. Biz devlete güvenin insandık. Bu süreçten sonra güvenmiyoruz"
- Nusret Yılmaz: "Manisaspor Başkanına verilen paralarda açık var?"
- Aziz Yıldırım: "Bunların hepsi dosyada var"
- Mahkeme Başkanı: "Birbirinize saygılı olun"
- Aziz Yıldırım: “Cevap vermiyorum o zaman"
- Aziz Yıldırım: “Ben de soru sorabilecek miyim bu avukata, Sadri Beye sorabilir miyim?"
- Nusret Yılmaz: “Gönderdiğiniz paranın maçtan 12 saat geçmeden niye istediniz?"
- Aziz Yıldırım: “Sen dosyayı iyi okumamışsınız. Ben Tamer’e parayı iade edeceklerdi 3 ay sonra. Ne kadar oldu dedim. O da 2 ay oldu dedi. Ben de ara parayı iste dedim. Bunların hepsinin kaydı var. Ben senin başkanına 92 milyonluk ihaleyi verdim. Trabzon’a ne yaptım bunu bilsinler. 3 tane büyük kulüp vardı Türkiye’de. Trabzon’u ben büyüttüm. Manisa maçında şike var. Trabzon şike yaptı. Hangi oyuncular Trabzonluydu o maçta"
"bazı kulüplerin şike yaptığını" değil, isim vererek bir kulübün "X süredir, kendini sağlama aldıktan sonra, istisnasız bütün maçlarını sattığını" söylemişsiniz. Bildiğim kadarıyla adı geçen kulüple ilgili bu iddia temelinde bir mahkeme süreci, disiplin soruşturması, hadi en azından kamuoyuna yansımış benzer bir iddia söz konusu değil.
"Beşerin taptığı bir kendisinin heykelidir"
Aziz Yıldırım : Konuşursam dava biter.
Bir türlü ortaya çıkmayan para sayma görüntüleri gibi.
"Futbolda şike" iddiaları üzerine görülen davada tutuklu sanık Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın çapraz sorgusu sona erdi.
Gergin geçen duruşmada, mahkeme başkanı, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ı sert bir dille uyarması dikkat çekti.
Trabzonspor avukatı Nusret Yılmaz’ın, “Ekşioğlu niçin 250 bin dolar aldı kulüpten? Bu konu ile ilgili çelişkili cevaplar var" sorusu üzerine, Yıldırım, “Benimle ilgili soruları sor. Ben bu paraların hesabını verdim. Size bu paranın hesabını verecek değilim" dedi.
MAHKEME BAŞKANINDAN YILDIRIM’A TEPKİ
Avukat Yılmaz, "Bana değil mahkemeye veriyorsunuz" demesi üzerine mahkeme başkanı araya girdi. Mahkeme başkanı, Aziz Yıldırım’a, "Aziz bey karışmayın. Soruyu sorar, gerekirse biz müdahale ederiz . Haddini bil. Sorulara cevap vermek istemiyorsan verme" diye tepki gösterdi. Yıldırım, “Ben haddimi biliyorum başkan" dedi.
MAHKEME BAŞKANI: ÖZAYDINLI SEN İZLEYİCİSİN KONUŞAMAZSIN
Trabzonspor avukatı Nusret Yılmaz'ın bir sorusunda Murat Özaydınlı’nın ismini zikretmesi üzerine, salonda izleyici olarak yer alan Özaydınlı söz almak istedi. Mahkeme başkanı, Özaydınlı’ya "Sen konuşamazsın izleyicisin" dedi. Özaydınlı ise, "Adım geçiyor ben konuşurum. O zaman adımı geçirmesin" dedi. Mahkeme başkanının gülümseyerek, “Tanık mı sanık mı ne olmak istiyorsun?" diye konuşması üzerine Özaydınlı, “Hepsini olurum ben" diye konuştu.
"SAVCI BEYİN İŞİNE GELMEDİĞİ İÇİN TAPELERE KOYMAMIŞTIR"
Avukat Yılmaz, "Emenike’nin transferi hangi aşamada gerçekleşti?" diye sordu. Bu soruya Yıldırım, "Ocak-Şubat aylarında kardeşim Yıldırım ve Göksel Gümüşdağ gitti ve Karabük Başkanı Feridun bey ile görüştü. Ben maça gittiğimde de konuştum bu konuda. Zamana bıraktık. Kulüpten izin istedik ve Emenike ile de konuştuk. Daha sonra 9-10 milyon civarında başkan ile pazarlık yaptık. 9’a anlaştık. Savcı beyin işine gelmediği için tapelere koymamıştır. Diğer oyuncuların fiyatını arttırmamak için kamuoyuna 7 milyon dolar verdik dedik" dedi.
reklam
YILDIRIM: BÜTÜN TAPELER YOK
Duruşmada söz alan Aziz Yıldırım, “İddianameyi hazırlayan savcı bazı tapeleri hasır altı etmiş. Burada sadece Fenerbahçe yargılanmıyor. Bütün tapeler hasıraltı olmadan gelecekti" dedi.
Bu sözlere mahkeme başkanı, "Bütün tapeler var" diye yanıt vermesi üzerine Yıldırım, "Bütün tapeler yok. Hayır" diye konuştu.
Mahkeme Başkanı da "İddianameler uzun diyorsunuz sonra. Klasörde var tapeler. O savcı beyin takdiri" dedi.
Yıldırım’ın çapraz sorgusu tamamlandı.
MÜTALAAYA KARŞI SAVUNMALAR BAŞLADI
Daha sonra savcılık makamının mütalaasına karşı savunmalara başlandı. Sami Dinç’in avukatı ‘Mahkemeye sunduğumuz yazılı savunmaları tekrar ediyoruz. Duruşma sırasında yaptığımız sözlü savunmamızı tekrar ediyoruz. Beraatimizi talep ediyoruz" dedi.
"Futbolda şike" iddiaları üzerine görülen davada sanıklar, savcılık makamının esas hakkındaki mütalaasına karşı savunmalarını yaptı. Söz alan sanık avukatları, mütalaaya karşı savunmalarını geçtiğimiz hafta yazılı verdiklerini belirterek, “Mahkemeye sunduğumuz yazılı savunmaları tekrar ediyoruz. Duruşma sırasında yaptığımız sözlü savunmalarımızı da tekrar ediyoruz. Beraatimizi talep ediyoruz." dedi.
Mahkeme öğle arası verdi.
- Rıdvan Dilmen : "Brezilya Milli Takımı'nın sol beki fazla oynayamıyor Fenerbahçe'de, sebep?"
- Aykut Kocaman : "Brezilya Milli Takımı'nın sol bekinin bunu düşünmesi lazım."
Para sayma goruntuleri hakkinda birsey dedigimi hatirlamiyorum
Her mahkemede konusursam su olur, herkes mahkemede gorecek, yer yerinden oynicak sudur budur.
Hic bomba etkisi yaratacak savunmasini gormedik suana kadar, kendisi icin yazik ediyor. Konusunda bitsin mahkeme, onun konusmasiyla bitiyorsa.
Aziz Yıldırım tüm ses kayıtlarının yayınlanmasını istedi , İlhan Ekşioğlu ve Mosturoğlu itiraz etti.
Bu arada Aziz Yıldırım'ın sonu bu üslupla hayır değil.
Böyle üslup mu olur yahu. Davanın havası çok garip.
Mahkeme Başkanı: “Bak seni atacağım dışarı"
Aziz Yıldırım: “Valla giderim"
Bu kısım oldukça güldürdü beniAziz Yıldırım arada eğleniyor sanırım
![]()
Football is simple,but Football Manager is not
Ben o kadar değişmeyi normal görüyorum. Adam ne kadar zamandır içeride. Kendini haklı gördüğü için de haksız yere orada olduğunu düşünüyorum. Bunun psikolojik olarak etkisi çok fazladır. Kınamamak lazım.
Football is simple,but Football Manager is not
O ses kayıtları mevzusu geçen ayki duruşma muhabbetiymiş alakasız bir olay yani.
"Kulüp sevgisi renk aşkı için hareket menfaat sayılamaz." İlhan Ekşioğlu
Duruşmadan anektodlar...
Sadri Şener'in Avukatı Zeki Mazlum'un teşvik primi verdigini resmen kabul etti.Trabzonlular bu duruma biraz tepki gosterdi.
Sadri Şener'in vekili: "Zeki Mazlum, teşvik verdi ama yönetimin haberi yok demeye getirdi."
( Diğer avukatlar söz alıp hemen düzelttirdiler)
- Rıdvan Dilmen : "Brezilya Milli Takımı'nın sol beki fazla oynayamıyor Fenerbahçe'de, sebep?"
- Aykut Kocaman : "Brezilya Milli Takımı'nın sol bekinin bunu düşünmesi lazım."
Aziz Yıldırım'ın başkaları adına kayıtlı 12 adet telefon kullandığının ortaya çıktığı söyleniyor.
Soru: “Dinlemelere göre 12 hat var sizin kullandığınız. 10 tanede başkasının telefonlarından görüşmeleriniz var. Rabia Akın ve Gülbahar Çakın adına hatları neden kullanıyorsunuz?"
Aziz Yıldırım: "İki tane telefonum var. Diğer telefonların çoğu şirkete ve kulübe ait telefonlar. Biri şirketten muhasebe müdürü Reyhan adınadır. Alın dedik aldılar. Diğeri de devletin bana verdiği korumanın aldığı telefondur. Almış getirmiş. Türkiye’de herkesin telefonu dinleniyor. Bizde o amaçla telefonum dinlenmesin diye aldık. Devlet her şeyi dinliyor. Devlet suça teşkil ediyor. Biz devlete güvenin insandık. Bu süreçten sonra güvenmiyoruz"
Trabzonspor şike ve teşvik girişimi yaptığını söylemese bile bundan haberdardık.
Bu davanın artık nasıl sonuçlanacağı önemli değildir. Şike ve teşviğin önü açılmıştır ve kılıfı da hazırdır. Ben yönetici olsam milyon dolarların döndüğü bu noktada şikeyi yaparım. Tutarsa paralar bizimdir tutmazsa sahaya yansımamıştır zaten.
http://www.dha.com.tr/tolga-zenginde...si_331833.htmlTrabzonspor Kaptanı Tolga Zengin, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın bugünkü şike duruşmasında, “Trabzonspor’u ben 4. büyük yaptım” sözünün sorulması üzerine de şu ifadeleri kullandı:
“Bu konuları benim konuşmam yanlış olur. Neticede bizden yaşça büyük insanlar. Ama Trabzonspor’un büyüklüğü şahıslarla alakalı değildir. İnsanlar Trabzonspor’un tarihini açıp okurlarsa daha iyi anlarlar. Onunla bununla büyüklük olmaz”.
Şenes Erzik'te şikeden değil bunun şikayet edilmesinden utanıyorum demiş. Bu basının uydurması mı yoksa TFF kurulunda söylediği gerçek bir söylem mi?
Şenes Erzik röportajı (video):
http://www.ntvspor.net/video-galeri/...ihtimali-yoktu
10:40 - 11:35 arası:
- Bugün kongrede yaptığınız konuşmanın bir bölümünde Türkiye'den Uefa'ya mail, telefon ve faksla ilgili (Ş.E.:gerçek onlar) çok fazla sayıda gönderildi (Ş.E.:çok) ve siz bundan utanıyorum gibi bir şey söylediniz...
- Utanıyorum demedim, bu durumda olmak beni çok rahatsız etti dedim. Çünkü yani netice itibariyle Yönetim Kurulu Uefa'nın, onlar seçilmiş benim gibi ve size 53 ülke oy vermiş. E şimdi ülkemin zaten problemleri varken bide böyle maillerle fakslarla onların telefonlarının web sitelerinin kilitlenmesi ülkem adına çok hoş bir şey değil. Onu anlatmak istedim. Yani kendi içimizde sorunları çözmek varken oraya buraya şikayet etmenin çok yararlı olmadığını kısaca özetlemek istedim.
Röportajdan diğer alıntılar:
- Bu iş bitti diye bir açıklama yayınlandı sizin ağzınızdan.
- Ben böyle bir şey söylemedim kimseye. Nerden kaynaklandığını tahmin ediyorum. Çünkü o gün yoğun bir şekilde bir sürü telefon geldi, bir çoğunu cevaplayamadım çünkü benim orda işlerim var. Yani bildiğiniz gibi dün geldim bugün gidiyorum şimdi, maçlara gidip geliyoruz. Tabi ki bir görev bölümü yapmış durumdayız, şimdi bütün yönetim kurulu üyeleri bir arada olduğu için zaten toplantılar da var belki bir ikisine cevap verdim o da bekleyin Uefa'dan ne açıklama gelirse odur dedim, ona ilave yapılmışsa ben onu bilemem.
- Bu süreç ne kadar devam eder sizce? Siz çünkü çok uzun yıllardır Uefa'nın içindesiniz oradaki bürokrasiyi prosedürleri çok iyi biliyorsunuz...
- Evet ama çok büyük değişiklikler var Uefa'da. Disiplin Müfettişi kavramı konusu eskinden yoktu. Daha birkaç senenin içine girmiş şeyler. Mesela Kulüp Lisans Sistemi. Kulüp Lisans Sisteminde finansal fair play olayı olmadığı için bugüne kadar finansal fair play paneli kurulmamıştı. O kuruldu, onlara Mayıs ayında yaptığımız toplantıda (yönetim kurulu toplantısında) gelen teklif üzerine bir takım hukuki sorumluluklar da ekledik hatta ceza yetkisi verdik. Bildiğiniz gibi CAS'a giden Bursaspor'un, Beşiktaş'ın, Gaziantepspor'un olaylarında olduğu gibi onlar o yetkiyi kullandılar, cezalar verdiler, başka kulüplere verdiler Avrupa'da. Dolayısıyla bir değişim içinde. Onun için süreç hakkında bir şey söyleyemem.
- Sayın Başbakanla da bugün yarım saatlik bir görüşmeniz oldu, makamında sizi kabul etti kendisi. Bu görüşmede bizimle, kamuoyuyla paylaşacağınız ne gibi detaylar var?
- Önemli bir şey yok, sadece durumu anlattık, kongreyle ilgili görüşlerimizi. Bide kongrede dikkat ettiyseniz kendisine teşekkür ettim. Çünkü gerçekten orada söylediğim gibi 2012 Uefa kongresinin İstanbul'da olması çok önceden kararlaştırılmıştı ama süreç içerisinde bir takım sıkıntılarımız oldu ve bizzat ben kendisinden randevu istedim. Sağolsunlar verdiler, gittim konuştum. Bütün sıkıntılarımızı giderme konusunda çok yardımcı oldu, onun için bir kere daha teşekkür etmiş oldum.
- Aslında Avrupa'da disiplin soruşturmasıyla yargı yani futbol hukukuyla yargı ayrı, Cuma günü aslında bu davanın sonuçlanması da bekleniyor, bir karar bekleniyor Cuma günü. Mahkeme tarafından verilmesi bekleniyor. Mahkemenin vereceği karar Uefa'da disiplin kurulunun vereceği kararı etkiler mi?
- Ben o konuda bir şey söyleyemem, yetkili değilim yani.
- Peki Beşiktaş'la ilgili de bir takım sıkıntılar var, o CAS davasında 5 Temmuzda görülecek bu dava, Bursaspor'la ilgili sizin girişimleriniz oldu CAS'a taşınması yönünde bildiğim kadarıyla. Bursa Uefa tarafından kabul edildi. Sizce Beşiktaş'ın kabul edilme ihtimali var mı, yüksek mi nasıl?
- İki olay ayrı birbirlerinden. İki kulübün cezalandırılma nedenleri de ayrı. Dolayısıyla bilemem şu anda ne karar alacak CAS. O konu beni aşar.
- Son sorum, Türkiye Avrupa'dan men edilmeyle karşı karşıya kalmış mıydı bu süreçte hiç? Böyle bir ihtimal var mıydı çok tartışıldı çünkü Türkiye'de bu. Hem Milli takım hem tüm ülke futbol takımları...
- Bence yoktu
- Hiç olmadı değil mi?
- Bence olmadı, bilmiyorum.