
Originally Posted by
ABOOO
Galatasaray kazanmak için hiçbir şey yapmadı.
Kötü oynadılar, Galatasaray'ı daha teknik takım sanırdım, bütün doğru pasları Bjk yaptı.
Ortada pası alanın yanında Ernst'in bitmesi ve hemen yanına birini çekerek pas alanı bırakmaması ciddi sıkıntı yarattı.
Yusuf-Holosko kanatlarda + Bobo forvette hep ileride kaldılar genelde.Galatasaray yarı sahayı geçince Yusuf+Holosko beklerin koşu yolunu kapadılar.
Ayhan-Barış pas kısırı yaşayan futbolcular, defansif olarak iyi olabilirler ama pres yediklerinde pas yapamıyorlar, oyunu açamıyor, pozisyonlaır sezemiyorlar.Zira ben de önüm açık iken o pasları yapabilirim.Önemli olan pas gelmeden pası görebilmek, topu istop ederken diğer pası başlatmış olmak.
Galatasaray orta sahada pas yapamadı.Ayhan-Barış hep kanatlara Arda-Kewell'a attılar.Arda her topta gitmeye çalıştı, bütün topları ezdi, kusura bakmayın da rezil futbol oynadı.Kazım böyle oynadı mı neler söyleniyor, taraftar boğuyor onu o statta.Arda'nın bu kadar futbolunu şımartmaya hakkı yok, bu kadar pohpohlanmamalı.Kewell maçın tek gerçeği, onun da canı bir yere kadar, hızı olmadığı için arkaya çakamadı, Toraman zaten stoper, sürekli o almadan kesti kaçamadığı için.
Nonda'yı görmedim bile, Baros forvet arkası oynayacağına ileride kalınca, Ayhan-Barış ve geriden çıkan Topal kendi aralarında pas yapamadılar.
Sürekli yan pas, teknik olmadığı için dribbling deneyip başında keserek geri pas, 20 pasta 3 metre top sürdü ileriye Galatasaray.
Lincoln'ün ölüsü bile oyun sistemini çok değiştirir.Galatasaray bu önliberoları değiştirmediği sürece, bir sağ bek almadığı, iki hızlı stoper almadığı sürece bu sıkıntıları yaşamaya devam eder.Galatasaray savunma değil, önde ofansif oynamaya çalışıyor.Top taşıyamadığı gibi stoperleri baskı için çıkartıp oyun daraltınca arkası inanılmaz açıldı.
Denizli'ye Ankara'ya galip gelirsiniz ama büyük maçları kazanamadıktan sonra bu oyun formatı ile bırak Avrupa'yı ligde bile hedef belirlemek çok zor.
İşin Fenerbahçe tarafı çok farklı.
Sivok stoper gibi çok geride kalında Tello önlibero gibi oynadı,yalnız uzun pasla sürekli sola kaçtı.Bu yüzden Üzülmez de sürekli ileri çıktı.Arda yine de orayı kullanamadı.
4-3-3te kanatlar içeri gidip fiziği ile uzun pasla, direk pasla kanata doğru kaçarlar.Holosko ve Tello'nun 4-3-3 açığı olmamasına rağmen iyi alan daraltması, Gs 4lüsünün pas yapalım diye öne çıkıp, Topal'ın sürekli yer kaybetmesi GS sağ tarafını maden haline getirdi.
Sabri'nin çıkışı orayı müthiş açmış, farklı hava getirmiş (espri).
Uğur'u denese o zaman da laf yer, tamamen yönetim rezilliği.Emre Aşık'ı oraya koysa bu sefer de ofans olmadığı içini eleştirilecekti.
Yusuf orada şiir gibi geldi, inanılmaz acemice bir gol yediler.
Hakem Ernst'e kasığa faulden ve Baros'a da elle oynamadan sarı kart vermedi.
İbrahim Üzülmez kendini yere attı, orada penaltı yok ama Barış'ın Yusuf'a yaptığı penaltıydı.
Beşiktaş maç boyu geride kalarak beklediği oyunu kazara gol yemeden, biraz da şansa golle bularak öyle ya da böyle kazandı.Maçın hakkı mı, beraberlikten fazlası değil.Ne Beşiktaş ne Galatasaray önümüzdeki sene de yine böyle olursa hüsran yaşamaktan fazlasını göremezler yine.Beşiktaş'ın farkı sadece araya iyi kaçırabileceği ve savunma yapabileceği bir sistem ve şansına hiç zorlamayan sözde büyük takımlar, Fener'i de, Trabzon'u da, Galatasaray'ı da dahil.Geçen seneki tablo olsa bu Beşiktaş ilk 2ye gime şansını yine bulamazdı.
Artık herkes elinin kafasını koyup düşünmeli ...