BEŞİKTAŞLILIK DURUŞU
Ne olduğunu bir türlü anlayamadığım bir kavram bu Beşiktaşlılık duruşu.
Sanki yöneticilerin de her sıkıştığında başvurduğu bir kavram gibi..
Joker iki sözcük: Beşiktaşlılık duruşu.
İhtiyaç olduğunda camı kırıp, kullanınız.
Bilmiyorum İbrahim Üzülmez'in gidişini de öyle mi açıklayacaklar?
Beşiktaşlılık duruşu.
Gerçekten nedir Beşiktaşlılık duruşu?
Mesela Süleyman Seba mıdır en Beşiktaşlı duruşuna sahip adam, yoksa Yıldırım Demirören mi?
Ya da biri öyleyse diğeri nedir?
Model model midir bu duruş?
Yıldan yıla değişir mi?
1900 model, 2000 model, 2010 model..
Kazım Kanat, Vedat Okyar mı Beşiktaşlı duruşuna sahiptir yoksa Reha Muhtar, Tuğrul Yenidoğan mı?
Nedir Beşiktaşlılık duruşu?
Soyunma odasında olanı orada bırak mıdır?
Ya da ne olursa olsun biletini kesmek mi?
Bir çırpıda silip atmak mı, anlamak-dinlemek mi?
Takım arkadaşına küfür etmek mi, yumruk atmak mı?
Balık baştan kokarmış.
Kim ne derse desin.
Aslında biraz geriye gidersek cevapta çok açıktır.
Ama aslında bunu gelecekte inşa etmemiz gerek.
Yine de geçmişten günümüze bir hatıra verirsek geleceği yaşayabiliriz.
VE SONUNDA BEKLENEN OLDU BEŞİKTAŞTA DEĞİŞİM RÜZGARLARININ ESTİĞİ ŞU GÜNLERDE YILDIRIM DEMİRÖREN BEKLENENİ YAPTI VE HER TÜRKTEN DAHA FAZLA KENDİNİ TÜRK HİSSEDEN BEŞİKTAŞ İÇİN HİÇ BİR ZAMAN HİÇ BİR GÖREVDEN KAÇINMAYAN YOŞHİKATSU KAWAGUCHİ'Yİ YENİDEN TAKIMIN BAŞINA GETİRDİ..