Buffon Gelmiş Geçmiş En İyi Kaleci mi?
Cumartesi günkü Avrupa Şampiyonası eleme maçında Gürcistan’ı 2-0’la geçtikleri maçta sahaya millî takım adına ilk defa kaptan olarak çıkan Gianluigi Buffon, "dünyanın gelmiş geçmiş en iyi file bekçisi midir? veya olabilir midir?" sorusunu gündeme getiriyoruz. Tabiî önce onun bu başarıya koşan hikayesini anlatacağız. Buyrun:
Çaylaklıktan Kaptanlığa...
Dondurucu bir Ekim gecesiydi. Moskova’da Rusya-İtalya arasından Dünya Kupası’na katılanı belirleyecek play-off maçının ilk ayağı oynanıyordu. Yıl 1997. Kar içindeki saha turuncu topla oynanmasını zorunlu kılarken, bu şartlar İtalya’nın pek de hoşuna gitmeyen cinstendi...
32.dakikada o zamanların meşhur Gianluca Pagliuca’sı sakatlanmıştı. Ondan daha da formda olan takımın 1 numaralı kalecisi Angelo Peruzzi de kadroda yer almayınca, kaleye 19 yaşında ilk millî maçına çıkacak bir çömez kaleci geçti. Adı mağlumunuz Gianluigi Buffon’du. İtalyan seyirciler tedirgin bir hale bürünmüşlerdi ister istemez. İtalya’nın kaderini bu genç kalecinin performansı belirleyecekti…
İtalya’nın Rusya’daki puan kaybetme alışkanlığı ve kalede çaylak birinin beklemesi ibreyi Rusya’dan yana çevirmişti. Ancak Buffon hiç de beklenilmeyen performansına başlamıştı bile. Bir kaleci için çok ters o güvenilmez hava şartlarında üst düzey kurtarışlar yapıyor, o dönemin tehlikeli forveti Sergei Yuran’ın şutlarına izin vermiyordu. O genç yaşına rağmen kişiliği ve kendine güveniyle de dikkatleri üzerine çekmesini bilmişti. Yaptığı kurtarışlardan sonra yumruğunu gösteriyor, kırk yıllık kaleci gibi önündeki savunma oyuncularına da güven veriyordu.
Maç Buffon’un ordan oraya atlamalarının sayesinde mucize bir şekilde 1-1 sona ermişti. Ertesi gün İtalyan gazeteleri bir “fenomen”in yıldızının parladığı konusunda hemfikirdi. Rövanş maçını İtalyanlar 1-0’la geçmiş ve Fransa 98’e adlarını yazdırmışlardı.
Milli Takım Kariyeri
Sadece 29 yaşında olmasına rağmen İtalya adına 79 millî maça çıkması, Buffon'un Dino Zoff’un 112 maçlık rekorunu geçebileceğini gösteriyor. Fransa 98’de Pagliuca'nın yedeği olarak kadroda bulunan Buffon, 2002 Kore ve 2006 Almanya’da sahnedeydi. Bildiğiniz gibi 2006 Dünya Kupası, onun Dünya Kupası’ydı. 7 maçta yalnızca 2 gol yemek (biri penaltı biri de kendi kalesine) herkese nasip olmayacaktı elbette. Savunma oyuncularının da hakkını yemek mümkün olmasa da, finalde Zidane penaltıyı gole çevirene kadar 453 dakika boyunca gol yememe başarısını göstermişti Buffon.
Kulüp Takımları Bazında Kariyeri
Kulüp takımlarında da hızlı bir etki bırakmıştı genç kaleci. Sadece 17 yaşında Parma’dayken Milan’a karşı oynadıkları maçta forma giymiş ve nefes kesici kurtarışları sayesinde maçın adamı seçilmişti. Sarı lacivertlilerde geçirdiği 6 sezona bir UEFA Kupası, bir İtalya Kupası ve bir de İtalya Süper Kupası’nı sığdırmayı başarmıştı. Bu başarılar, onu bir kaleci için astronomik sayılabilecek 32 Milyon Euro’luk bir bonservis bedeliyle Juventus’a götürmüştü.
Tartışmasız 1 Numara
Dünyanın en büyük kulüplerinden birinde dünyanın en büyüğü sıfatını, 2002’den beri o sene Oliver Kahn’ın düşüşe geçmesiyle elinde tutmayı başardı. Birçok bireysel ödülün yanı sıra Juventus’la 4 kez Lig Şampiyonluğu yaşadı.
Kalecilik kariyerinde önünde daha uzun yıllar olmasına rağmen, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük kalecisi unvanının tartışılmaya başlanması yanlış olmaz herhalde. Nasılsa önünde kazanılmayı bekleyen en az 2 Dünya ve Avrupa Şampiyonası bulunmuyor mu? Buffon futbolu yarın bıraksa kaçımız onun Lev Yashin, Gordon Banks, Peter Schemiechel ve Dino Zoff gibi kaleciler kadar konuşulmayacağını söyleyebiliriz ki?
Buffon’un bugüne kadarki hikâyesini ve bundan sonra göstereceği performansını göz önüne aldığınızda, gelmiş geçmiş en iyi kaleci unvanını ona takarmısınız? Günümüzün diğer alternatif isimleri sizce kimler olabilir? Düşüncelerinizi merakla bekliyoruz.
DORUKAN TARMAN