güzel gidiyor Juancım müthişsin. :D
güzel gidiyor Juancım müthişsin. :D
Param gibi ümitlerimde azalıyordu. Pek iş ilanı olmadığı gibi başvurduklarımdan da red cevabı alıp eve dönüyordum. Ama o gün gazete de çok enteresan bir ilan görmüştüm. İlan alanımla ilgiliydi ancak ilginç olan ilanı verenin yazılım şirketi falan değil bir klüp tarafından verilmiş olmasıydı. Şaka gibiydi acaba yanlış mı gördüm düşüncesiyle bikaç defa daha okuduktan sonra hemen belirtilen adrese gittim. Verilen adres gerçekten bir klüp binasıydı. Merdivenleri üçer beşer çıkıyordum etraftan biraz tuhaf bakışlar olsa da aldırış etmeden devam ediyordum. Nihayet insan kaynakları bürosunun önüne gelmiştim. Tahmin edeceğiniz üzere benim gibi başvuru yapmak için gelenler kapıda bekliyordu. Neyse dedik beklemeye koyulduk. Sıramız geldi girdik içeriye önce iş tanımını yaptılar. Klüp içerisinde kullanılmak üzere geliştirilecek yazılım için bir adet bilgisayar mühendisi arıyorlarmış. Tüm evrak işlerinin yanı sıra klübün dışarıya açılmasını da hedeflemişler yani kurumsal olma yolunda adım atmak istiyorlarmış. İş tanımının ardından biraz muhabbet sonra kişisel beceriler bilgiler derken en can alıcı noktaya gelmiştik. Karşımdaki soruyordu ,
- Neden sizi tercih edelim ?
+ Sanırım beklediğiniz türden bir cevap vermeyeceğim biliyorum ki benden öncekilerin cevaplar hemen hemen birbirine yakındır yani ben de şu özelliğim iyi, aradığınız adam benim vs demeyeceğim nihayetinde benden önce gelenlerde hemen hemen benimle eşit bilgiye sahiplerdi belki de benden daha iyi olanlarda vardı. Zaten bütün veriler önünüzdeki CV kağıtlarında mevcut. Kabalığımı affedin ama bu soruya gerçekten bir cevap var mı ? İlan veren sizsiniz ve şartları belirtmişsiniz. Sahip olduğum donanıma güvenerek bu iş için karşınıza gelmişim ve yeniden neden işe alalım sorusu soruyorsunuz. Bir nedeni yok elbette ilanı veren sizsiniz birisini alıcaksınız sonunda. Peki alacağınız adam neden ben olmayayım ? yada beni almadınız işe peki bu sorunun doğru cevabı nedir yani alacağınız kişiyi neden alıyorsunuz ? cevabı öğreneyim ki olurya ilerde yeniden rastlaşırsak neden giremediğimi bildiğim için eksikliklerimi geliştiririm.
Uzun bi süre sessizlik oldu. Ardından elini tokalaşmak için uzatıp eğer kabul ettiyseniz işin detayını konuşmaya başlayabiliriz demişti. Evet evet bu doğruydu nihayet bir iş bulmuştum kendime. Nasipte futbolcu olarak giremediğim klüp binasına bu şekilde girmek varmış...
Şansına küs kardeşim kapağı attık bi klübe :p
Giriyon hikaye var gerimi çıkıyon konudan (:
Eyv hocam şayet gerçekten lütfedip okuyan arkadaşlara teşekkür ediyorum..Diğer arkadaşlarıda belki hikayelerle baymış olabilirim yeniden k.bakmayın. Uzatma sebebim belliydi ancak toparlayıp bağlamakta pek kolay olmadı. Neyse yavaş yavaş capsler gelir artık
Yeniden işe başlamak oldukça güzeldi hele ki yeni işyerimin bir klüp olduğu düşünülürse. İlk günlerde içimde burukluk hissetsem de duruma alışmıştım. Sezonun yarısındaydık ve takımın durumu çok da iyi değildi düşme potasının biraz üzerindeydiler. Bikaç ay sonra işe ve klübe iyice alışmıştım. Daha önceden de futbola olan tutkumdan olsa gerek içimden basit ama kullanışlı bir yazılım geliştirmek geldi. Yapacağım iş basitti. Oyuncu verilerini kaydedecektim. Takıma katkısı ne ? Golller, asistler, mevkii, koştuğu kilometre, oynayabileceği diğer mevkiiler, fiziksel özellikler, gelişim gözterip göstermediği, agresif yapısı takım uyumu hatta sosyal hayatı da dahil olmak üzere ıncık cıncık aklınıza gelebilecek her ayrıntıyı kayıt altına alacaktım. Yani hangi oyuncu ne zaman nerede ne yapmış. Bundan önce neler yaptığını kayıt altına alacak ve bundan sonra neler yapabilir buna bakcaktım. Veri tabanını oluşturduktan sonra yazılımı ilerde daha da geliştirebilirdim belki. Çalışmalara hemen başlamıştım ve oyuncunun yapısını falan daha iyi anlama adına teknik direktörün yanına gitmiş antrenmanlara katılıp katılamayacağımı sormuştum. Gençtim koşabilirdim en nihayetinde geçmişimde topu tekmelemişliğim de vardı. Menajer bunun kararını kendisinin veremeyeceğini başkanla görüşmemi söylemişti. Başkanın odasını çıkıp durumu açıklamıştım. Saolsunlar beni kırmayıp izin vermişlerdi. Artık yeşil sahalara adım atmıştım. Oyuncularla falan kısa sürede kaynaşmış antrenmanlarla işim oldukça neşeli hale gelmişti.
Aradan 2-3 ay geçmiş, sezonun bitmesiyle ben de yazılımı bitirmiştim. Klüp geçtiğimiz sezonu 13. sırada tamamlamıştı. Sezonun bitmesiyle klüpteki çatlaklar boy gösteriyordu. Önce teknik direktör kendisine daha üst liglerden gelen teklifi kabul etmiş ardından çoğu personeli yanında götürmüştü. Sözleşmesi biten oyuncular da takımdan ayrılmışlardı. Klüp finansal anlamda da zengin sayılmazdı kendi yağında kavrulan türdendi. Dolayısıyla kriz kapıdaydı. Ama klüp kurumsallaşmayı başarmaya başlamıştı tesisleşme konusunda oldukça iyi noktada sayılabilirlerdi. Başta antrenman tesisi olmak üzere özellikle gençlik tesisleri oldukça iyiydi yani gençlere epey önem veriyorlardı. Kendi yağlarında kavrulduklarını söylemiştimya hah tam da bu tabire uyuyorlardı. Altyapıdan çıkardıkları oyuncularla lige tutunuyor yine onlardan gelen transfer paralarıyla klübün çarkları dönüyordu. Tabii ki bütün takım kendi yetişdirdikleri oyunculardan kurulu değildi.
Yazdığın programı kulube satsaydın keşke bi kazıkda sen atardın :) para paradır
Juan süpersin. Güzel olmuş. başlattığım akımı feci bir şekilde ilerletmişsin :D
Calculus notları arasında hikayen güzel gitti. Gel seninle bir kitap yazalım, bırak menajerliği - işçiliği :p
Seravelle'ye Dönüş Var Hissediyorum....
Hikayeler güzel de kariyere geçeydik :0:
Ajans sitesi ve birkaç dergide köşe yazarlığı teklifi bile aldım :p Hatta ara ara zaytunga da yazıyorum :0: Yazılarımı derleyip kitap haline getirebilriz neden olmasın :0:
İlerleyen zamanlarda inş şuan bu motorla tad alamam (:
Geçicez inş yüksek ihtimal son 1 hikayeyle..konuyu bağlamak kolay olmadı (:
Hikayeler efsane güzel klüp hangisi acaba ben hala tahmin edemedim yada kaçırdım mı ?
Sezon biteli neredeyse 1 ay olmuştu ama ne var ki klüp henüz yeni menejer bulabilmiş değildi. Krizin boyutu gün geçtikçe büyüyordu. Teknik direktör olmadan yeni sezona nasıl hazırlanılabilirdi ? Hangi taktikle mücadele edilecekti ? Sezon öncesi kamp planı, oyuncu fitliği, takım uyumu, kaptanlık birçok soru havadaydı üstüne takımdan gidenler vardı yerleri nasıl doldurulucaktı ? Transfer yapılacak mıydı ? gibi sorular şehre karamsarlık ve kasvet bulutunun çökmesine bununla beraber homurdanmaların başlamasına sebep olmuştu. Klüpte para da yoktu ki bu belirsizliğin sürmesinin ana sebebi de buydu. Transfere personele maaşlar ayarlanmaya çalışılsa da pek bütçesi yoktu takımın. Tüm bu olanlara üzülüyordum. Herkes artık başkanın bi karar vermek durumunda olduğunu ve şu noktada kötü de olsa yapacağı seçimin mevcut kararsızlıktan ve sezona menajersiz girmekten daha kötü olmayacağını düşünüyordu.
Belirsizlik devam ediyordu her türlü süprize gebeydi ortam. Ancak o gün yaşadıklarımı tahmin edemezdim. Her zaman ki gibi sabah kalkıp klübe gittim odama kurulup çalışmaya başlamıştım. Çok geçmeden klüp sekreteri acilen toplantı odasına çağrıldığımı söylüyordu. Vakit kaybetmeden toplantı odasına gitmiştim içeri girdiğimde salon doluydu. Klübün neredeyse tüm personeli oradaydı. Geçip oturdum. Başkan konuşmaya başlıyordu;
- Arkadaşlar klübümüzün mevcut durumu belli en az sizler kadar bende bu belirsizlikten hoşnut değilim. Acilen bi karar vermek durumundayız ancak tek başıma karar veremedim ve aceleyle karar verip işleri daha da kötüye sokmak istemedim. Açıkça söylemeliyim ki klüpte pek fazla para yok gidenlerden sonra yerlerine alınacak oyuncular için transfer bütçesi de yok. Yani durumumuz pek iç açıcı değil. Toplantı konusu belli klübün yeni hocası kim olacak ? Evet arkadaşlar bu salondan çıktığımızda takımın hocası belli olmalı.
( Herkes şaşkındı salondan çıktıktan sonra takımın hocası belli olacak da ne demek ? )
- Şaşkınlık yaşadığınızı tahmin ediyorum. Daha açık konuşmak gerekirse aramızdan birisi takımın yeni teknik patronu olacak.
(Herkes birbirine bakıyordu bunu kim yapabilirdi ki ? Klüpte doğru dürüst antrenör bile kalmamıştı. Çoğu eski menejerle birlikte ayrılmıştı yavaş yavaş gözler üzerime çevriliyordu. Tek tek ayağa kalkıp konuşanlar koltuk için en uygun kişinin benim olduğunu söylüyordu. Aslında başkanın niyeti belliymiş ama kamuoyuna sunarak olası tepkileri azaltmak için düzenlemiş bu toplantıyı)
- Ben de sizler gibi düşünüyorum arkadaşlar. Takımı en azından 1 sezonluğuna Juan Diaz'a emanet etmeyi planlıyorum. Kafamdan bikaç gündür geçiyordu ancak sizlere de danışmak istedim. Biliyorsunuz ki kendisi geçen sezondan itibaren aramızda ve kendisi özel olarak geliştirdiği yazılıma veri toplamak için oyuncularla yarım sezon boyunca antrenman yaptı. Geçmişinde futbolculukta olan bu arkadaşımızın futbol bilgisine güvenmek durumundayız. Açıkçası ben kendisine inanıyorum. Evet sen ne diyorsun bay Diaz ?
+ Başkanım açıkçası ciddi anlamda bir şok geçiriyorum. Aklımın ucundan dahi geçmiyordu böyle bişey. Ama dürüst olmalıyım ki elbette çok isterim takımın başına geçmeyi
- Klübün içinde olduğun için klübün mevcut durumunu biliyorsun buna rağmen bu riski alabilecek misin ?
+ Elbette başkanım tüm riskleri göze alarak kabul ediyorum.
Nasıl etmezdim ki ? Çok çılgınca bişeydi bu. Hayal bile etmediğim biranda futbola yeniden dönmüştüm. O özlediğim sahalara artık patron olarak çıkacaktım. İçimdeki futbol tutkusu doruklara ulaşmıştı.
Başarılar.
Daha fazla meraklandırma bizi :D
Takımın adını beğendim.. :D
Takımın ismini bende beğendim :)
Crewe 10Andra FC
Nerde Alexandra orda Huan :zuhaha
Adam creatif beyler dağılın (: lakaplarıda zaten the Alex :p şaka değil the alexandrainas mı ne öyle bişi kısaltmışlar ama orijinal lakapları konunun başlığı (:
Ama ben dedim havada aşk kokusu var diye klübün geçmişi prenses alexsandraya uzanıyor akşam daha detaylı bir klüp tanıtımı yaparım (:
Takım güzel zevkli kariyer olacaktır. :)
100 mesaj sonra takım belli oldu, tüm TSI halkına hayırlı uğurlu olsun :p
Takımın ismi güzel. Ama oyuncuları ve imkanları nasıl onu bilemicem :) Başarılar bro :)
Hayırlı uğurlu olsun yeni takımın :icon_eek: (//x)(//x)(//x)(//x)
Crewe iyidir,altyapılarından dolayı seçtin galiba.Premier Lig'de başarılar dileyelim şimdiden :P
İngiltere'nin en genç takımı diye duymuştum.Altyapısıda sağlam.
Kariyeri şimdi gördüm tüm hikayeleri okudum gerçekten çok akıcı yazmışsın başarılar
Aha Crewe çıktı.Altyapısı sağlam bir takımdır Juan tam senlik bence.Başarılar.
Takım hakkında bi bilgim yok ama yorum atan arkadaşlar altyapısı sağlam diyorlar , o zaman isin çok kolay olacak Diaz :) 6-7 sene sonra Dünya'yı kasıp kavurursun :cool:
altyapı bu kadar iyiyse sırtın yere gelmez :D
Güzel hikaye, başarılar. :) Crewe ; Antrenman: 16 - Altyapı Antrenörlüğü: 16 - Altyapı tesisleri: 15 - Genç oyuncu yetiştirme sistemi: 16 Eski serilerde daha iyiydi yada ben öyle hatırlıyorum. :)
eyv kardeşim saolasın
İngiltereyi seviyorum imkanlarımız kısıtlı ancak altyapımız sağlam teşekkürler (:
Not: Dün pek güncelleyemedim k.bakmayın arkadaşlar. Onlayn maçlara takılıp foruma kaynaşalım dedik ancak lig + turnuva biraz ağır oldu üstüne birde kariyer e işyerinde de tempo yüksek şu sıralar idare edin (: Diaz'ı Diaz yapan kariyer hikayeleri olduğunun farkında olaraktan önceliğimin burası olduğunu da belirtmek isterim :0:
Teklifi kabul etmeye etmiştik de bir sorunumuz vardı. Henüz antrenör lisansına sahip değildim. Biran önce bu işi halletmek gerekiyordu. Sezon başlangıcına yetişmeliydi aksi halde takımın başında sahaya çıkamazdım. Ama saolsun başkan gerekli başvuruları falan önceden yaptığı için sadece evrak imzalamam falan gerekti. Bir hafta içerisinde de lisansımı almıştım. Artık resmen menajer olmuştum.
http://i.imgur.com/yJRm7HR.jpg
Şu uyruklardan araya Sanmarino'yuda sıkıştıraydın :) Arjantinde doğmuş Trabzon taraftarı , 4 dil biliyor diğer uyruk Danimarka :) ne kadar saçma bir yaşamın var Juan'cım Birleşmiş Milletlerde bu kadar üye ülke yok :D
Danimarka vatandaşı olduğumu daha önce belirtmiştim. İskandinav ülkelerinde çalışmanın en güzel faydası dilimi geliştirmek olmuştu. Arjantinde sadece İspanyolca konuşuluyordu ama İskandinav ülkelerinde durum biraz değişkenlik gösteriyor İngilizce olmazsa olmazdır İngiizce'nin yanı sıra Norveçce İsveççe yada Fince falanda var. Danimarkada bunlara ek olarak Almanca da konuşuluyordu çat pat bende bişeyler kaptım. Bu durumun gerek klüp personelleri, antrenörleri, başkanı gerekse takım oyuncularıyla iletişim kurmamda büyük faydası olacağını umuyorum
Resmen Crewe patronu olduğumuza göre artık klübün mevcut yapısını daha detaylı incelemem gerekiyordu. Önce tarihçesine baktım önceleri yani futbol takımı olmaya karar vermeden önce kriket ve rugby oynanıyormuş buralarda. Klüp adının nereden geldiği ise belirsiz. 2 varsayım var. Bundanlar birincisi Kralice Victoria'nın oğlu Danimarka prensesi Alexandra ile evlenmiş ve adı verilmiş. Diğer varsayım ise buradaki Alexandra adında bir otelin patronunun yine buradaki demiryolu işçileriyle yaptığı toplantılar sonucu takıma bu adı vermişler. Zaten lakabımız da " Demiryolu İşçileri " gerçi İskenderiyeliler denildiği de oluyor.
http://i.imgur.com/iF9lpNY.jpg
Klübümüzde para yok ancak bankaya falan borcumuz da yok. Kayayı sıkıp suyunu çıkartmaya çalışıyoruz. Forma renklerimiz Kırmızı ve Mavi tasarım olarak da gayet güzeller. Klübe iyice ısınmıştım. Medya bizi düşme adayı gösteriyor ama bakalım sezon sonu halimiz ne olacak. 1 yıllık bir kontratım var kim bilir belki şansım yaver gider sadece kümede tutmakla kalmaz yukarılarda bitiririz ve menajerlik serüvenim ksıa sürmez.
http://i.imgur.com/0gBqwMG.jpg
Finans falan kontrol ettikten sonra geldik en önemli noktalardan birine. Klüp tesisleri ne durumdaydı acaba ? Tamam 6-7 aydır klüpteyim antrenman tesisini falan biliyorum ama genel olarak kurumun yapısını bilmiyordum. Daha önce belirttiğim gibi kendi yağında kavrulan bir takım altyapıdan besleniyordu ancak beklentimin üzerindeydiler.
http://i.imgur.com/rM7FePP.jpg