Originally Posted by
anil luque
Bir avuçtuk , yoksulduk , yorgunduk , yıpranmıştık , bitme noktasındaydık. El oğlu geldi vatan toprağında cirit atmaya başladı , yaktı , yıktı , kıydı. Onlara göre artık kendi topraklarıydı. Şurası benim burası senin diye birbirlerine cilve yapaduruyorlardı.. Halk zaten bitmiş , umuttan eser kalmamış. Çok değil 1-2 sene önce son gücünü vatan toprağını savunurken tüketmiş.. Nereden bilebilirdi boğazı el oğluna dar ettiği halde o ellerin tekrardan boğazına yapışacağını.. Kendi toprağında nefes almak zorlaşmış , aldığı da haram olmaya başlamış.. Ama Hakk'ın haklıyla olduğunu , hakkını sonuna kadar onuruyla savunanın elbet rahata ereceğini bilen birileri vardı. Umudunu yitirmeyen , yitirmediği gibi sönmüş umutları yeşerten.. Deniz gözlü , sarışın , tertemiz bir adam çıkageldi ; "Neler oluyor ! Türk ulusu yok olamaz , bir hal çaresi bulunur" dedi. O Allah'ın bize bir armağanı bir lütfuydu. Çanakkale'de bir defa göstermişti bunu. Yaşananlara göz yumamazdı yummadı da zaten. Allah vergisi dehasıyla gecesini gündüzüne katarak canından aziz bildiği vatanı kurtarmaya girişti , tüm dünya O'nunla dalga geçti.. Ama bilmiyorlardı ki karşılarında eşi benzeri görülmez bir lider var. Bilmiyorlardı ki O'nun yaparım , yapacağım deyip yapamadığı birşey yok. Türk ulusu inandı O'na. El oğluna ayak uydurup "hadi ordan hayalperest!" diyenler de oldu. Oysa O'nun hayallerinde kendi ayakları üzerinde durabilen , bağımsız , uygar bir Türkiye Cumhuriyet'inden başka birşey yoktu ki.. Bunun için didindi durdu. Yedi düvele meydan okudu bir avuç vatan evladıyla. Her karış vatan toprağını kanla sulayarak geri aldı düşmanın elinden. O'nun önderliğinde vatansever dedelerimizin ninelerimizin sayesinde vatan sağ oldu. Aradan neredeyse asır geçti hala vatan sağolsun diyoruz.. Oysa vatan sağ olmuştu zaten , niye bu söze tekrar ihtiyaç duyuyoruz ki..? Söylemekten gocunmayız elbet ama içimizde bir yer dağlanır kor ateşte biz bu kısacık cümleyi söylerken.. Yeri gelir o ateşi içimize akıttığımız gözyaşıyla söndürürüz..
Ah be Atam tırnaklarınla kazıyarak aldığın vatanı bizden istiyorlar , canımıza kastediyorlar.. Hani bir sözün vardı "Geldikleri gibi giderler" .. El oğlu geldiği gibi gitti ama şimdi vatan oğlu gittiği gibi gelemiyor Atam.. Ne olur çıkıp gelsen , yine ışık olsan bize , bir çıkış yolu göstersen..
Anıl ERTEN 19.10.2011 Çarşamba 14:00 suları..
Allah'ın bir hikmeti dün gece gram uyku uyuyamadım , döndüm durdum yatakta. Bir sıkıntı var ama hayırlısı deyip durdum. Sabah televizyonu bir açtım , gerisi malum.. Ders sırasında aklıma geldikçe çiziktirdim yukarıdaki yazıyı naçizane.. Şehadete eren abilerime Allah'tan rahmen başta ailelerine ve sonra tüm Türk halkına başsağlığı diliyorum..