Şahsi düşüncemdir, Aykut Hoca'nın da işine gelmiş olabilir. Bana kalırsa ortada yazılı bir senaryo var ve oynanıyor, başka bi şey değil.
Printable View
Futbol Derin devlet gibidir, İşin içinde Başka birşey Döner Medyaya farklı yansıtılır, medyada Millete farkı yansıtır, Hiçbir şey göründüğü gibi değildir aslında, biz aykut ocayı efendi biri olarak görüyoruz,Kamera arkasını Bilmiyoruz ama, Örnek Vereyim Futbolculuk hayatı boyunca bir kırmızı kart bile görmeyen Şifo Mehmet Fatih Terimin yardımcılığını yaptığı sene İsviçreli futbolcuya Tekme Salladı, En basit örneği.
Cemmatin işidir :D Kesin bu kadar taraftara istemiyor Teknik Direktörü.Zaten cemaat 3 gölü sahada attı ne cemaatmiş be arkadaş her şeyde varlar.Hatta maç sonu Makbure yemişler karabüklü futbolcularla :D Hatta cemaat 2-0 marsilya maçını 2-2 yapmış.Hatta 2-0 önde olduğumuz galatasaray maçını 2-2 yapmış.Sonra Antalya maçını zemin altından girip topların yönünü değiştirmiş 3-1 yenildik.Kasımpaşa maçına hiç girmek bile istemiyorum :D Ordada köstebeklere takıldık.Yani bizim futbolumuzda bir şey yok herkes suçlu Aykut Kocaman masum.Maçtan önce armayı öpüyorlar sonra 3 yiyorlar hani fenerbahce ? Kesin cemaat işidir kulupculuk faliyetleri bir seneryolar falan.Taraftarı cemmat kışkırtıyor :D
Hatta fenerbahce'nin 1 ocak 2012 deplasmanda maç kazanamaması cemaat ayarlıyormuş.3 maç kazandık.Akhisar,Ankaragücü (NE HALLEDERDE),Manisaspor (ZATEN DÜŞMÜŞTÜ).
Yani Aykut Kocamana İstifa diye bağıran herkes suçlu.Onu savunanlar suçsuz.Kusura bakmayın ben böyle korkak Fenerbahce görmek istemiyorum.Siz görmek istiyorsanız kalsın.
Aziz Yıldırım neden yollamıyor onu ? Göndericekte ne yapıcak sonra kadroyu nasıl kuracak ?
Fenerbahçe bunun gibi kötü bir sonuç daha alırsa bu sefer gerçekten gider Aykut Kocaman.
Hani Aziz Yıldırım tepki verenlere bir grup azınlık diyordu ya o bir grup azınlığı belirlemek için kamuoyu taramalarına bakalım.
http://g1212.hizliresim.com/14/s/h7d0l.jpg
http://g1212.hizliresim.com/14/s/h7d0p.jpg
http://g1212.hizliresim.com/14/s/h7d0t.jpg
http://g1212.hizliresim.com/14/s/h7d0y.jpg
http://f1212.hizliresim.com/14/s/h7dc3.jpg
Aziz Yıldırım'a hak vermemek elde değil şimdi, Gerçekten her şey güllük gülistanlıkmış ve mevcut durumu beğenmeyen bir grup azınlıkmış.
İbrahim sen çok yanlış yerden yakalamışsın. o tepki verenlere demedi bunu , tribünde şike şike diye bağıranlara dedi.
Çile diye bağırmadı mı onlar ya ? Diğer konudaki yazıda da şike şike denmiş, ben çile sanmıştım maçı izlerken.
Bu istifa sürecine başta danışıklı dövüş gibi demiştim ama dönse de dönmese de öyle bir şey yok gibi. Bu şartlar altında daha fazla dayanamayacağım diyen bir adam var, sahada lay lay lom takılan oyuncuların hocam sen gitme diye koşturması içten gelen bir şeyse, en basit örnek olarak oyuna ikinci yarı giren Caner, topu kaptırdıktan sonra adamını niye takip etmez. Bir isteksizlik, bir kabullenmişlik vardı, madem hocanız bu kadar kıymetli neden sahada mücadele etmediniz diye sormadan edemiyor insan. Futbolcular Aziz Yıldırım'ın talimatıyla mı gitti oraya acaba ?
İstifaya sevinen, sözünden dönen diye pankart asan grup yapılacak transferlere rağmen ilk kötü sonuçta sesini daha da yüksek çıkartacakmış gibi geliyor. Olayların sorumlusu denilen gfb bildiğim kadarıyla biraz "piskopat" bir gruptur, rahat duracaklarını hiç sanmıyorum. Bir de işin hoca kısmı var, yeter artık yoruldum diyen adam bu ikna çabalarıyla kredisini arttırmış oluyor, yine bu tarz istifa istekleri olursa bence oklar direk olarak Aziz Yıldırım'a yönelir. Adam istifa etti sen kabul etmedin suçlusu sensin denir, yani Aykut Kocaman'ı bir kalkan olarak kullandığı fikri bence mantıklı değil. Baransu pek çok konuda atıp tutan bir isim, söyledikleri ortalığı daha da karıştırmak amaçlı diye düşünüyorum.
Yanlış karar verdi Aykut Kocaman,ancak ben sevindim geri dönmesine.
bu saatten sonra sahada hırstan deyim yerindeyse çimleri yemeyen oyuncu olursa tüm yönetim ve futbolcu kadrosu sözleşmelerini yırtıp atsın. eğer hala görevlerine devam ederlerse de ben onur sahibiyim demesin kimse.
Kime dediyse zerre umrumda değil zamanında o adamları kullanırken Aziz Yıldırım için hava hoştu, işler kötü gidince mi tu kaka oldular ? Aziz Yıldırım'ın hedef aldığı GençFB'lilerin 2 Ekim 2008 Perşembe günü yayımladıkları yazı.
http://www.gencfb.org/fenerbahce/hab...edecegiz/1598/
O yazıdan bir bukle.
Fenerbahçe'nin artık isim endeksli kişilerin güdümünden kurtulması gerekiyor, Yeter artık kulübü bu kadar rezil ettikleri. Taraftar paranoyak olmuş durumda, küçük bir olumsuzluk da "Bize oyunlar oynanıyor" dünyasında, Şu kulüpte zerre huzur olmayacak mı yahu ? Sürekli bununla mı yaşayacak Fenerbahçe ?Quote:
1- Sayın Yıldırım ilk istifanızı açıkladığınız Show Tv ye gitmeden önce yanınızdaydık. Göreve geldiğiniz günden itibaren en çekindiğiniz slogan “Ali Şen Başkan Fenerbahçe Şampiyon” du. Show Tv'ye giderken akıl hocalarınız size “ Türk halkı duygusaldır, duygusal bir ortam oluşturursan Ali Şen'in “Ali Şen başkan Fenerbahçe Şampiyon” sloganını unutturur “Aziz Yıldırım başkan Fenerbahçe şampiyon dönemini başlatırsın” dediler. Siz de çıktınız uzun süren konuşmalar ardından birden istifa ettiğinizi ağlayarak ve tv karşısındaki Yüzbinleri ağlatarak anlattınız. Aynı gecenin sabahında bize otobüsler tutmamız için para göndertip semtlerden insanları toplattınız. Bu otobüslerle yüzlerce kişiyi Fenerbahçe parkına taşıttınız ve “Taraftarız biz çekeriz cefa, büyük başkan bizi bırakma” tezahüratlarıyla yürüttünüz. Tabii bu yürüyüşe hiçbir şeyden habersiz gönülden katılan yüzlerce taraftarda katıldı. Onların hakkını teslim etmek gerekir.
Kime dediği umrunda olmayabilir elbette ama o koyduğun ankettekileri yansıtmadığını söyledim ben sana. Yani o sözlerle o anketin bağı yok.
GFB nin hiçbir sözüne güvenmem , şampiyon fenerbahce deseler supheyle bakalım.
Daha öncede dediğim gibi Aziz Yıldırım'ı elestirebilirsiniz ama su donemde o adam şart. Oyun oynanmadigini düşünebilirsin ama meirelesin , Caner'in cezalari , baransunun açıklamaları boş seyler değiller.
Bir de son birşey Erman toroglu Aykut istifa diyorsa Aykut hocanın kalması en doğrusudur.
@benbenim
Muhammet, Gfb'yi tanımam etmem, grup oluşumları vs pek ilgilendiğim bir şey değil, aslında ben hiç bir taraftar grubuna da bağlı olmam, aynen isimlere olduğu gibi benim için sadece Fenerbahçe. Söylediklerine inanıp inanmamak kişiye kalmış ama Aziz Yıldırım'ın bu konularda yaptıklarına az buçuk bakınca bana pek yalan da gelmiyor açıkçası.
Benim tam olarak söylediğim şey Fenerbahçe'ye oyunlar oynanmıyor değil Aziz Yıldırım oldukça bu oyunların bitmeyeceğidir, Türk Futbolunda Büyük Soruşturma olan başlıkta yüzlerce mesaj yazdım ve oynanan oyunları kaynaklarıyla defalarca dile getirdim ve Fenerbahçe sohbet alanında bir şey daha dedim. (5 Nisan 2012)
Aradan 7 ay geçmiş, şöyle baktığımızda az çok haklı çıktığımı görüyorum çünkü onun hasımları o oldukça rahat durmuyor ve bu durum oldukça can sıkıcı, nereye kadar böyle devam edecek, bilmiyorum.
" Aykut Kocaman görevine devam etmeyecek ! "
Kaynak: Ertem Şener Twitter, Beyaz TV
SON DAKİKA /// Aykut Kocaman görevine devam etmeyecek.
Kaynak: Ertem Şener
Ertem böyle diyorsa, Aykut Kocaman devam edecek demektir. :)
Benimde pek inanasım gelmedi.
İbrahim farklı şeyler söylemiyoruz. evet , Aziz Yıldırım var diye bunlar başımıza geliyor. Aziz Yıldırım bu ülkede bir güç (istemeyen kabul etmesin ama öyle) ama bak sen de demişsin , aklansın ve bıraksın diye. daha aklanmadı ki; hem geçen Baransu'nun twitini görmüşsündür , şu dönemde başkan bırakırsa ya da taraftar sırt çevirirse çok daha kolay ceza alacak. yani anlayacağın başkan şuanda Fenerbahçe'ye mecbur ama Fenerbahçe'de başkana mecbur o şike kararının temizlenmesi açısından. Bırakırsak adım gibi eminim o karar tek satırı değiştirilmeden onaylanır.
Başkanın bırakmasının Fenerbahçe'ye yararından çok kendisine yararı olacağını düşünüyorum. adam yıprandı , zamanı geldiğinde o bayrağı sağlam biri almalı. Aynı şekilde Aykut hoca içinde geçerli. bırakırsa kendisi için çok çok iyi olacak, çünkü; bir insan evladının kaldıramayacağı bir biçimde üzerine gidiliyor ama kalması Fenerbahçe için daha yararlı olacağını düşünüyorum. Hoca ne derse destekliyorum ama bırakacak olursa bile bir şekilde kulübün içinde olmalı.
Yalnız Muhammet ben aklansın ve bıraksın dediğim zaman daha dava görülüyordu ve izlenimlerime göre (normal şartlarda ilerleyen bir dava olsa) aklanacağı ve davanın -en azından şikeyle olan kısmı- düşeceğine kanaat getirmiştim, aklımdan zerre ceza alacağı geçmemişti, çünkü bunu gerektirecek sebepler tamamen yoruma dayalı sana göre bana göre olan şeylerdi. Dünyanın hiç bir yerinde olmayan Özel Yetkili Mahkeme diye tamamen iktidar tarafından oluşturulmuş bir mahkeme tarafından verilen bir ceza oldu, hala üstüne basa basa diyorum, bu dava normal bir ceza veya asliye hukuk'ta görülseydi sonucu böyle olmazdı.
Neyse sözün özü, Yargıtay kararını 3 ay sonra da verebilir 3 sene sonra da , bunun bir süre sınırlaması yok. Ve şu bilinmeli ki buraya kadar gelen bir süreç (TÜRKİYE GİBİ BİR YERDE YAŞIYORSANIZ) asla geri dönmez. Bu mahkeme kararı - bir iki düzeltme yapılarak- onaylanacaktır. Fenerbahçe bu şike sürecinde alabildiğinden fazla zararı aldı da götürdü zaten, fazlası olmaz.
Söylediğim gibi Yargıtay kararının açıklanmasının bir süresi yok, Fenerbahçe'nin de böyle oyunlarla geçireceği zaman yok. Rakibin güllük gülistanlık içinde çıtayı sürekli yükseltirken sen böyle şeyler yüzünden olduğun yerde sayıyor hatta geriye gidiyorsun. Zararı sadece Fenerbahçe görüyor başkası değil.
şu kısmına katılmıyorum; 'asla geri dönmez'
ne pazarlıklar dönüyordur şimdi. orta yol belki bulunmuştur ya da bulunma ihtimali vardır. yoksa Aziz Yıldırım şimdiye kadar çoktan konuşmuş olurdu , yani yargıyı etkilememek için konuşmuyorum demesi falan hikaye. içeride dönen hesaplar gereği konuşmuyor. eğer sonunda ceza alırsa konuşmadığı şeyleri o zaman anlatır.
Aykut Kocaman kulüpten ayrıldı açıklama bekleniyor!
Fenerbahçe'de cumartesi günü Karabükspor maçından sonra istifa eden Aykut Kocaman kulüp binasında yönetim ile görüştükten sonra kulüp binasından ayrıldı. Açıklama bekleniyor.
Kardemir Karabükspor'a 3-1 yenildikten sonra istifasını basın toplantısında açıklayan Aykut Kocaman Fenerbahçe kulüp binasında yaklaşık Aziz Yıldırım'ın da bulunduğu toplantıda yönetim ile görüştü.
Aykut Kocaman bugün saat 14:00 civarında kulübe giden ve 17:30 sularında kulüpten ayrıldı. Başkan Aziz Yıldırım ve yönetim kurulu ile uzun bir toplantı yapan Aykut Kocaman kulüp binasından ayrılırken bir açıklama yapmadı. Fenerbahçe yönetiminin bir açıklama yapması bekleniyor.
Kaynak: Milliyet
Lig Tv yarın açıklanacak diyor hatta saati bile belli, 16.00.
Yarın tekrar tam ekip toplanacak ve Teknik direktör,Transferler hakkında konuşulacak.
Cumartesi akşamı saat 6 civarı. Köfte ekmeğimi kemirerek Yoğurtçu Parkı’na varıyorum. Meireles’e verilen saçma sapan cezayla ilgili istişareler bitince “Ee, kadro nasıl” sorularını Twitter kurcalamaları takip ediyor. “E güzel? Ofansif bir onbir” tespitlerini “Nihayet” serzenişleri izliyor. Çoğunluk memnun. Karabük’ün 5 kadro dışı başka maç öncesi olsa ne biçim isyan ederdik diyip gülüşüyoruz. “3-1 biter” diyorum. Skoru biliyorum, kazananı bilemiyorum.
Deplasmanda Galatasaray’ı aynı skorla mağlup eden Karabük’ün başa bela olma olasılığı, LuaLua’nın nasıl savunma perişan eden biri olduğu muhabbetleriyle stada gidiliyor.
Sonrası malum. “Şike şike” diye bağıracak kadar şirazeler kayıyor. Bunun yüzünden bir ara dışarı davet edilen Türk Telekom tribünü sakinlerinin önce “Dışarda Allah’a emanet olun” nidaları, sonra da demirleri aşarak Fenerium üste girmeye başlamalarıyla hiç yapmadığım şeyi yapıp mecburen maç bitmeden çıkıyorum.
Stadda olan bitenin içinde pek çok çirkin şey var. Fenerbahçeli futbolcuların sahada oynadığı (daha doğrusu “oynamadığı”) futbol ilk üçe girer. Parktayken ideal gözüken onbirin ciddi şekilde yalan olması, içerik olarak ofansif olmanın gerçeğe her zaman dönüşemeyeceği gerçeği yüzlere çarpılıyor. İddiasız maçlarda bir şekilde kendini gösteren Krasic kayboluyor örneğin. Taraftarın gözüne bir türlü giremeyip kendini Kasımpaşa’da bulan Özer Hurmacı’dan tek farkı futbol şansıyla bulduğu gollerle başladığı faal Fenerbahçe kariyeri olan Sezer Öztürk’e sahadaki tek topun yetmemesi gerçeği. Basit oynamayı zûl gören kafanın demode ve deforme yansımaları. Gittikçe taşan sabır. Volkan’ın önlenemez formsuzluğuyla yediği tuhaf goller, o gollere seyirci kalan her topta paspas olan savunma merkezi. Ne hücum ne savunma yapabilen bekler. Kariyeri sayfalar tutacak isimlerin sıkıştıkları her yerde topu Salih çocuğa verme kolaycılığı. Saymasam olmaz mı?
Velhasıl, üçüncü golden sonra, artık gelmesi kaçınılmaz olan istifa çağrıları. Okul Açık’tan başlıyor, stadın her yerine sirayet ediyor. Tepkidir, hemen her tepki gibi, üslubunca olduğu sürece haklıdır da. Anormal koşullar altında geçen 1.5 sezon, bunun en çok mağduru olan da tribündekiler. Hep yutulan şeyler, hep ertelenen tepkiler. Hasbel kader saha içi tamamen dibe vurduğunda tutulamaz hale geliyor ve patlıyor. Bir şeyi lafla anlatmayı sevmeyen, onun yerine yumruk, kafa ve tekme tercih eden yurdum insanı, tribünlerde “kendini ifade etmeye” başlıyor, işin suyu çıkıyor.
Maç sonu beklenen şey oluyor ve Aykut Kocaman epeydir cebinde gezdirdiği istifasını açıklıyor. Başkanı ise istifa konusunda epeyi uzman, “Kabul etmiyoruz” diyor. Sahada zerre çaba sarfetmeyen futbolcular Samandıra’ya koşuyorlar hocalarını iknaya. “Sahada koşsaydınız Samandıra’ya koşacağınıza” diyenlere kızamayıp acı acı gülümsüyorsunuz. “Tanıdığım Kocaman geri adım atmaz, vazgeçmez” diyoruz, olasıdır ki yanılıyoruz.
Künyesi bozuk geldi göreve. Kim ne derse desin. Çok yakın zamana kadar ciltletilebilecek özgeçmişe sahip adamları çerez niyetine tüketen camiada Daum gibi bir cambazın tepesine konarak renklerine dönmek riskti. Bile bile aldı, “Belki bir şeyler değişir” diye. Aklındaki oydu çünkü, oyuna, sahaya bakışı hayata bakışı gibiydi; bozuk çarpık çok şey var, belki bir iki tanesini düzeltebilirim.
Bunun için gerekli tevazunun fazlası vardı. İçten pazarlıklılıkla karıştırıldı. Pek çok şeyi kendisinden daha öne koydu, tribüne oynamadı, kendisini yakmak pahasına çok kereler başkalarının on kere, yüz kere söyleyeceği şeyleri söylemedi. Söylediği pek çok şey, onları asıl söylemesi beklenenlerin yokluğunda o tribünlerin derinine işlese de yetmedi, yetemezdi de. Bu ülke o ülke değildi.
“Emre ve Alex’i gönderen adam” oldu. İki kez fiilen saldıran oyuncuyu takım menfaati gözetip takımda tutan, gittikten sonra bile arkasından konuşmayan adam “gönderen” oldu, sözleşmesi bitince giden oyuncu için. Yerine istediği adamları bir türlü bitiremeyen yönetim değil, o oldu suçlusu.
Topyekün içine edilen bir iletişim kabızlığı sonrası kadro dışı bıraktığı takımın efsanesi “Ben bir de başkana sorayım” deme cüreti gösterirken, o bunu diyenin heykelinin açılışındaydı birkaç gün öncesinde.
Duruşu, ifadesizliği, dışa yansıtmamayı seçtiği heyecanının verdiği donukluk karşı figürlerinde hep aksiyle yer aldı. Abartılı el kol hareketleri, biraz daha abartılsa surattan fiilen yere düşecekmiş gibi duran mimikler, sözde üstü kapalı sözel küçümsemeler.
Bütün bunların yokluğu Aykut Kocaman’ı herhangi işyerinde olasıdır ki yan yana çalıştığınız ve her terfide hep hakkı yeniliyormuş gibi hissettiğiniz adamlardan biri gibi yapmıyor mu? “Satışı yok”. Devir ise satış devri. Az iş yapanın, çok kaytaranın fazla mesai saatlerinde müdür katlarında gezip “Buradayım” dediği devir. Çok işi az zamanda kalitesiz yapanın, az işi çok zamanda kusursuz yapana tercih edildiği devir. Yüzyüze canım cicimleri dilinden düşürmeyip, sırtını döner dönmez suratıyla çemkirenlerin hızla yükseldiği devir. Kendi mutluluğunu diğerlerinin mutluluğu karşısında değersiz görüp ikinci plana atanların her daim mutsuz olduğu, mutsuz kaldığı devir. Takım arkadaşını evire çevire dövenin hiçbir şey olmamış gibi işine devam etmesinin yöneticilik açısından “iyi örnek” olarak sunulduğu, buna karşın kendisine şişe fırlatanın sessizce gönderilmesinin senin boynuna ilmek olduğu devir. Senin bunu dile getirmemiş olmanın, o gün tribünde seni protesto edenlerin o ismi slogan olarak kullanmasına yol açacak pervasızlıkta bir devir.
Devir bu devir velhasıl. Fenerbahçe taraftarı Aykut Kocaman’ı neresinden tutacağını hiç bilemedi. Yapmak istediği şeyleri anlayan, ona empati yapıp onun yerine onun meramını anlatan pek az kişinin pek çok söylediği şeyleri kendisi söylemedi. Yaptığı işin kendisi adına konuşmasını tercih etti. Olmadı. Yaptığı işin sahadaki yansıması onun kendini ifade etmek istediği şekli almadı. Ya o yapamadı, ya sahadakiler beceremediler.
Sahada aksayan onlarca şey, geride kalan bir senenin onun vücudunda somutlaşan ideal lider pozisyonunu kulübede gösteremiyor olmasına dönüştü. Kafası karışık, senkronu bir türlü tutmayan, görev tanımlarıyla hareket eden bir hocanın takımı olma hüviyetinden çok uzak bir futbol gerçekliği sunan futbolcular Karabük maçından sonra birbirlerine bakıp “Sahada ne oldu yahu?” sorusuna ne cevap verebildiler? Nasıl bir çözüm bulma umudu yeşerttiler ki, sahada bilfiil imha ettikleri hocalarını ikna etmek için işe koyuldular, bunu bilmem mümkün değil. Açıkcası, bunun tersinir, çözümlenebilir, düzeltilebilir bir durum olduğundan da emin değilim. Belki bu yüzdendir, çocukluğumdan beli delicesine hayranı olduğum bu adamın bu devirde, bu düzen içerisinde, bu yüzsüzlüklere, tahammülsüzlüklere, gözü dönmüşlüklere daha çok maruz kalmamak adına istifasını geri almamasını için için umut ediyorum.
…sonra bir tweet düşüyor ekranıma şöyle diyor:
“Siyaset Aziz Yıldırım’ın taraftar üzerindeki gücünü kaybetmesini bekliyor. Kaybedince süreç daha hızlı işleyecek”
Donuyorum. Kocaman çerçeveden çıkar çıkmaz kurulan cümlenin soğukluğu karşısında donmak kelimesi bile epeyi harlı kalıyor hatta. Daha resmiyete dökülmemiş bir istifa ve o istifayı getiren tribün tepkisi Baransu gibilerde böyle bir ağız sulanmasına yol açıyorsa, haddine düşmeden “Dayan be” diyesi geliyor insanın. “Sen dayan be, bak ben de buradayım…”
SON DAKİKA / Aykut Kocaman, kesin olarak Fenerbahçe Teknik Direktörlüğü görevine geri döndü (Lig Tv)
iyi çok şükür istifa etmemiş.
Şu durumda; başlığı da, 'Aykut Kocaman, İstifa Etmedi.' olarak değiştirebiliriz. :icon_smile:
stay with us Aykut... Sevindim ben açıkcası :)
Aykut Kocaman kalsın ya uff ne biçim hoca :D:D:D