Kupa Galibi Sakaryaspor ile daha büyük hedeflere

[trinitrotloen]

Yıl 1965. Meclisden gelen haber herkesi heyecanlandırmıştı. Sakarya bir vilayet olmuş, 2. Milli lig kurulacağı haberleri gelmişti. Sakarya bölgesinde bulunan 4 kulübün birleşmesiyle Yeşil-Siyahlı takım çarşı esnafından toplanan 2.5 Lira ile kuruluyordu.



İlk 10 sezonun ardından takım artık orta sıra mücadelesinden kurtulup; 1. Milli Lige kavuşma sevdasıyla yanıp tutuşmaya başladı. 73-74 sezonunda Trabzon'a kaptırılan şampiyonluk ile başlayan bu dönem meyvesini ise sonunda 80-81 sezounda veriyordu. Ligin bitimine 1 ay kala 1.Milli Lige çıkmayı garantiliyen takım altın yıllarını yaşamaya başlıyordu.

Bundan sonraki 10 senelik dönemde Aykut Yiğit gibi bir gol kralını A milli takıma kazandıracak; Oğuz Çetin ve Aykut Kocaman gibi futbolcuları Türk futboluna katacak, Türkiye Kupasını alarak ülkemizi Avrupa Kupalarında temsil edecekti.

Daha sonraki dönem ise bir duraklama dönemi yaşamış inişli çıkışlı grafikler sergilemişti.Bu dönemde bir çok oyuncuyu-aralarında Hakan Şükür, Bülent Uygun, Recep Çetin, Tuncay Şanlı'nında olduğu- Türk futboluna kazandıran takım son senelerde ise maddi sıkıntılar nedeniyle Kayyuma devredilecek duruma gelmiş bir enkaz haline gelmişti. Kulüp başkanlığını Vedat Yaşlıca'nın yaptığı yeşil siyahlı takım geçen sezon ise yılmaz vural yönetiminde maddi imkansızlıklar nedeniyle 3 sene önce yükseldikleri PTT 2. Ligine geri dönüyorlardı.Sezon başında ise birçok yetenekli genç ve yaşı büyük oyuncularını kaybetti.

Transfer yasağı kaldırılan Sakaryaspor, hala maddi imkansızlıklar içinde. Böyle bir savaşa girmekten bir çok teknik direktör uzak dururken, takımın başına futbol tecrübesi sadece 90'ların ortasında bir kaç defa altyapı'da antremanlara çıkmak olan, henüz 28 yaşındaki Emre Yavuz getirildi.

Buruk ayrıldığı memleketine dönen Emre, her zaman gönlünde ayrı bir yeri olan Sakaryaspor'u eski başarılı günlerine döndürmeye and içerek sözleşmesine imzasını atıyor.

Türkiye Hedefleri :
3. Sezon Sonunda Süper ligde olmak. (2. Sezon sonunda başarıldı)
6. sezon sonunda en azından Türkiye'de bir kupa almak.(6. sezonda Türkiye Kupası alınarak başarıldı.)
En geç 6. sezonda ülkemizi Avrupa Kupalarında temsil etmek.(5. Sezonda başarıldı.)
En geç 9. sezonda Türkiye'de mevcutta bulunan bütün kupaları aynı sezonda almak.

Avrupa Hedefleri :
7. Sezon'da Final etaplarında yer alacak bir takım oluşturmak. (5. Sezonda başarıldı.)"
En geç 10. sezonda bir Avrupa Kupası kazanmak.

NOT: Ilk kariyer yazım olacak. Bu forumu biraz?!?! geç bulduğum için(Resmi sitede çevirilerle ilgilenirken) hali hazırda başladığım bir oyun üzerinden anlatımımı yapacağım(2. sezonun sonuna geldim ne yazıkki). Elimden geldiğince eski döneme ait bilgileri vererek başlayıp ilerleyeceğim.

[vivoperlei]

Kariyeriniz onaylanmıştır. Başarılar.

[trinitrotloen]

Teknik Direktörlük olarak ilk deneyimim olacaktı. Belkide en genç teknik direktörlerden biri olacaktım Sakaryaspor tarihinde. Ama korkmuyorda değildim. Her ne kadar takım dağılmış olsada takımın emektar oyuncuları Kaptan Levent, Mesut,Selim hala takımla birlikteydiler. Yaşça üstün olmalarıtedirginlik yaratıyordu açıkçası.

Ancak takımla tanıştığımda her ne kadar tanınmamış olsamda saygılı ve seviyeli bir ortamda olacağımı anladım. Teknik ekiple de tanıştık ilk gün. Takımdaki oyuncuları az çok tanıttılar bana. Bulunduğumuz lige göre kısmen de olsa iyi bir kadroya sahiptik ancak yinede yeterli değildi takımdan beklenen şampiyonluk için.Tek güvendiğim şey ise bize şampiyonluk yolunu açacak, genç oyuncularda gördüğüm azimdi.

Tabiki birde kafamdaki taktiği takıma oturtmak sıkıntı yaratacak gibiydi. Daha önce takımın alışık olmadığı 4-3-3 gibi bir taktik oturtmaya çalışacaktım.



Kanat forvetler top rakipteyken özellikle bekler üzerinde sürekli baskı kuracakken, ofanstada kanatlardan içeriye kat ederek ya da içeriye yerden paslarla çalışacaklardı. planım buydu. bu yüzden sadece forvet değil Kanat özellikleri olan oyuncular gerekiyordu bana. Ayrıca savunma ve orta sahaya'da takviye yapılması lazımdı. ancak 500B€ yıllık maaş bütçesi ayrılmıştı sadece. Takım ise yaklaşık 1.5M € içerideydi. Bonservis ucreti veremiyorduk. buna göre transfer hedefleri belirlenmiş ve hazırlık döneminde kiralık ve bedelsiz oyuncularla kadromuzu zenginleştirdik.



tabi bütçe kısıtlı olunca da işimize yaramayacak oyuncular ile yolumuzu ayırmak zorunda kaldık.

[XelcukGS]

başarılar inşallah eski günlerine döndürebilirsin Sakaryasporu

[trinitrotloen]

İnşallah. Aslında 2. sezonu bitirdim sayılır.hikayeyi toparlamaya çalışıyorum. hep beraber göreceğiz o eski gunlere kavuşturabilecekmiyim

[trinitrotloen]

Hazırlık maçları sırasında cok farklı performanslar sergiledik. ancak gorunen o ki takım zayıf takımlara karşı bir konsatrasyon sorunu yaşamaktaydı. olaya el atmak gerekiyordu ancak elimizde bu kadar genç varken normal bir durum. Elimden geldiğince gençlerin konsantrasyonunu yüksek tutmam gerekiyor.



Hazırlık maçlarında en çok dikkat çeken oyuncu 35 yaşında yeni aramıza katılan Cem Yanık oldu. Attığı 8 gol ile takımın değişmez parçası olacağını gösteriyordu. Mesut Morgül ise hazırlık dönemini çokta iyi geçirmiyordu. Performansı yükseliyordu ancak yinede beklenenin altındaydı.

Hazırlık maçlarında gençlerimiz konsantrasyon sorunu yaşasalarda zorlu maçlarda kendilerinden bekleneni fazlasıyla vermişlerdi. Bunun da etkisiyle lige umutla giriyorduk. İlk maçımızda Güngörenspor'u ağırlıyacaktık evimizde.

[trinitrotloen]

Esintili bir ikindi vakti, yeni ligimize Sakarya Atatürk Stadyumu'nda zorlu Güngörenspor'u ağırlayarak başlıyorduk. Taraftarlar galibiyet bekliyordu. Bense biraz tedirgindim. Orta saha hala istediğim seviyede oynayamıyordu. Ancak maç sonunda bütün tedirginliğimin boşa olduğunu fark ettim.



Mesut yine vasat bir performans sergilemişti. kendisiyle maç sonrası konuştuğumda performansından kendisininde memnun olmadığını ve daha iyi olacağını söyledi. Mesut bu takıma çok şey veren biri. onu tolere etmekten başka ne şansım olabilirdiki ?

[trinitrotloen]

Sezona iyi bir başlangıç yapmıştık. İlk 5 maçımızda 3 galibiyet 2 beraberlike ayrılıyorduk.



5 maçta 13 gole ulaşmıştık. sezon gollü başladı. ama goller çift taraflıydı. kalemizi gole kapatamamış 7 gol yemiştik.

13 golun 8'ini kurt forvetimiz Selim Çatalbaş atarken, ilk 4 maçta 4 gol atan Cem Yanık antremanda sakatlandı.3 hafta sahalardan uzak kalacaktı. Selim'in performansı bize Cem'i aratmayacak gibi gozukuyordu... Ama yanılmıştım

ikinci 5 maçımda ise Cem'in yokluğunu aramış sadece 2 Galibiyet alabilmiş üstüne üstlük 4. tur hedefimiz olan türkiye kupasında 2.turda karşımıza Çaykur Rize çıkıyordu.



Cem Yanık, sakatlığının ardından Turgutlu maçında ilk 90 dakikasını oynuyor ve maçtaki tek golü atan oyuncu olur. Kupa maçında Rize deplasmanında oynayacaktık. Tüm takım kenetlenmiş bir şekilde gidiyorduk. Takımın iki kaptanı Levent ve Cem bana çok söz bırakmadan takımı ateşlemeye çalışıyorlardı. ve Maç başladı.

Sakarya beklenmedik bir şekilde öne geçiyordu Cem'in gelen ortaya 3 defans oyuncusunun arasında altı pas içinde vurduğu voleyle. Boa Morte ise kornerden gelen topta öndirekte topu ağlarla buluşturuyordu. karşılıklı ataklar devam ederken Sakarya'nın cılız ataklarına Rize tehlikeli ataklarla karşılık verior ancak kaleci Hüseyin Bilge adeta kaleye duvar örüyordu. İkinci yarıda aynı hızda devam etti. maçın 75. dakikasından sonra ise rakibin yorulduğunu görüp oyuncularımı daha fazla saldırmaları için yönlendirmeye çalıştım.

Son dakikalara girildiginde her atağımz faulle durduruluyordu nerdeyse. maç uzatmalaa gidecek derken Sezer Özmen ceza sahası yayında Cem Yanık'ı düşürdü ve Levent Demiray son dakikada serbest vuruştan golü atarak Sakarya'ya turu getiriyordu.



Maçın Golleri:

http://youtu.be/5q4zM6MughA video'yu nasıl ekleyeceğimi bilemediğim için link paylaşmak zorunda kaldım.

[trinitrotloen]

Ligin ilk yarısında 2 mağlubiyet daha alıyor, Kupa 3. turunda Altay'ı 2-0 gibi net bir skor ile eliyorduk. Ilk yarının son maçında lider Nazilli Belediye'ye yenilerek 3. sırada kalıyorduk. bu moral bozukluğuyla çıktığımız 4. Tur kupa maçında ise Samsun Deplasmanına gidiyorduk.


Zorlu bir mücadele daha bekliyordu bizi.Adı gibi genç oyuncumuz Ali GEnç ile öne geçiyor ancak maçın 75. dakikasında defansta adam tutmaktaki sıkıntımız bu maçtada boy gosteriyor ve maça beraberlik geliyordu. Maç uzatmalara gidiyordu. takıma penaltılara kalırsak maçı alacağımızı söyledim ancak 92. dakikada gelen gole engel olamayarak maçtan 2-1 mağlup ayrılarak ligimize geri dönüyorduk.


Transfer döneminde her ne kadar klubun gelirleri artsada yeni transfer yapamadık. rakiplerimiz kadrolarını güçlendirirken biz yerimizde saymak zorundaydık. 2. yarıya ise hiç iyi başlayamadık. 2 beraberlik ve 2 mağlubiyet ile 6. sıraya kadar düştük. Toparlamamız gerekiyordu artık.



Yaptığım takım toplantısı ise gayet başarılı geçmişti oyuncuların bir çoğu durumdan memnun değillerdi ve daha iyi olacaklarına dair söz verdiler. devre arasında Mesut Morgül bizimle devam etmeme kararı aldı ve Tavşanlı Linyitspor ile anlaştı önümüzdeki sezon için. Kaptan Levent ile de anlaşma yapmaya çabalıyorduk ancak Leventin yüksek taleplerini karşılayamıyorduk.

[trinitrotloen]

NOT : İlk iki sezonu biraz hızlı anlatmak zorunda kalıyorum. Yazımın başında da dediğim gibi kariyerimi anlatmaya geç başladığım için böyle bir yöntem izliyorum. 2. Sezon sonuna geldiğimde anlatımda her maçım ile ilgili detayları bulabileceksiniz.

[trinitrotloen]

Devre arasında elimizdeki alternatifsizliği arttırmak için 3 oyuncu transferi daha yaptık.

Oktay Ayaz (Forvet)


Oğuzhan Bilen (Ofansif Orta Saha / Orta Saha Merkez)


Cengizhan Koç (Defans Merkez)

Bütçe daha iyi transferler yapmamızı engelliyordu. Kulüp yönetimi sıkı bir finans politikası uyguluyordu. Maddi açıdan kulüp her ne kadar iyiye gitsede hala transfer yapabilmek için yeterlii bütçemiz yoktu. takım sezon başından beri yaklaşık 400.000€ zararı eritmişti.

2. yarıya ise hiç iyi başlayamadık. 2 beraberlik ve 2 mağlubiyet ile 6. sıraya kadar düştük. Toparlamamız gerekiyordu artık.



Yaptığım takım toplantısı ise gayet başarılı geçmişti oyuncuların bir çoğu durumdan memnun değillerdi ve daha iyi olacaklarına dair söz verdiler. devre arasında Mesut Morgül bizimle devam etmeme kararı aldı ve Tavşanlı Linyitspor ile anlaştı önümüzdeki sezon için. Kaptan Levent ile de anlaşma yapmaya çabalıyorduk ancak Leventin yüksek taleplerini karşılayamıyorduk.

Takım konuşması ilk maçta meyvesini vermiş, Pendik deplasmanından Cem Yanık ve Metehan Bayrakçı'nın golleri ile 2-0 galip ayrılıyorduk. Bu galibiyet takıma ayrı bir moral oluyordu kendimizi en azından play-off potasında tutuyorduk. ama önümüzde kapatmamız gereken 2 puan kalmıştı.

Sonraki maçımızda lig sonuncusu Çankirispor'u ağırlıyorduk Sakarya Atatürk Stadyumunda. 2 kez öne geçtiğimiz maçta rakibimizin 87. dakikadakı golüne engel olamıyorduk ve maçtan 2-2'lik beraberlikle ayrılıyorduk. Liderle aramızdaki puan farkı ise 4'e çıkıyordu. Kendi evimizde böyle bir beraberliğe tahammülüm yoktu. Bu hatalarını düzeltene kadar kimseyle konuşmayacağımı söyleyip sert bir şekilde kapıyı çarpıp soyunma odasından çıktım.

Sadece grup lideri takım bir üst lige çıkmaya doğrudan hak kazandığı için, 1. olmaktan başka birşey düşünemiyordum. takımıma her ne kadar güvensem de play-off'ların atmosferi her zaman farklı olur. ligin sonucunun sadece 2 maçla belli olacak olması oyuncular üstündeyi baskıyı maksimum seviyeye çıkaracaktı

[davidvilla]

Kolay gelsin işin zor gerçi ama Kocaelispor ile Sakaryaspor süper lige cıksa da millet derbi görse
Ne deplasmandı bu ikisi diğer takımlar için vay be ne günlerdi

[trinitrotloen]

Kolay gelsin işin zor gerçi ama Kocaelispor ile Sakaryaspor süper lige cıksa da millet derbi görse
Ne deplasmandı bu ikisi diğer takımlar için vay be ne günlerdi

Ey gidi günler hey. Sakarya Kocaeli arasındaki bu rekabeti, derbiyi kimse anlayamaz heralde her iki takımda kök söktüren oynadıkları oyunların haklarını alamayan takımlardı. Şimdi ise bunun semeresini ağır bir şekilde çekiyor her iki kulüpte. umarım tez zamanad toparlar her iki takımda

[trinitrotloen]

Zorlu Turgutluspor deplasmanına gidiyorduk moralimiz kısmen bozukta olsa maçı çevireceğimize emindik. Metehan Bayrakçı'nın muhteşem performansı ile 2-0 galip geliyorduk deplasmanda. Puan farkı değişmiyordu ancak takımın sonuna kadar mücadele edeceğinin belirtilerini görüyordum. Daha 8 hafta vardı bitime. Bunlardan biride lider Nazilli deplasmanıydı. O maça kadar aradakı puan farkını en kötü 2'ye indirmeliydik.

Evimizde Play-off için mücadele eden Fethiyespor'u ağırladığımız maçta geriye düşsekte Ali Genç ve Selim Çatalbaşın golleriyle 2-1 kazanıyorduk. Oyuncularım kazandıkları için mutlu bir şekilde soyunma odasına girerken onlara bir güzel haberde ben vermek istedim. Nazilli berabere kamıştı. Oyunculardan orada bir söz vermelerini istedim. Sonuç ne olursa olsun sonuna kadar mücadele edecektik.

bir hafta sonra Deplasmanda 3-0 yenildiğimiz Giresun'u evimizde ağarlayacaktık. maç öncesi oyuncularımın gerginliği yüzlerinden okunuyordu. onları sakin olmaları için telkin ettim. Çekişmeli geçen maçı Devre arası transferimiz Oktay Ayaz'ın golü ile kazanıyorduk. Aradaki farkı kapatamamıştık ama oyuncularımız üzerindeki rahatlamayı görmüştüm maç sonrasında. Ancak haftaya ligin zayıf ekibi Maraş maçı vardı.

Her ne kadar zayıf olursa olsun bize ters bir takımdı Maraş. Evimizdeki maçta 3-1 yenilerek görmüştük bunu. Bu sefer deplasmana gidiyorduk. Bu maçta şeytanın bacağını kırabilecekmiydik acaba. 5 maçtır yenilmiyor 3 maçtır'da galip geliyorduk. bu sefer galip geleceğimize inanıyordum.

[trinitrotloen]

Önemli gün gelip çattı. bizim için zorlu deplasmanlardan biriydi Maraş deplasmanı. Maç öncesi oyuncularıma maçın önemini tekrar hatırlattım ve rakibi küçümsememeleri gerektiği konusunda uyardım. Ancak uyarılarımı pekte kâle almış gözükmüyorlardı daha 7. dakikada geri düşmüştük. Devre arasındaki sert uyarılarımdan sonra takım toparlandı rakip kaleyi adeta top atışına tuttuk ancak Muhammer Başoğlu'nun tek golü ile maçı 1-1 tamamlıyorduk. Şeytanın bacağını yine kıramamıştık.



Bizim için tek sevindirici haber ise Nazilli'ninde berabere kalmasıydı. Takım aldığımız beraberliğe üzülmüştü. Bu maçı şampiyonluğu alarak telafi edeceklerine söz verdiler.

32 haftalık maratonda 28. hafta maçlarına gelmiştik. 2 paun farkla 2. sırada yer alıyorduk. sırada Bozüyükspor maçı vardı. Bu maçı kayıpsız geçeceğimize emindim ve nitekim öylede oldu. 3-1 ile geçiyorduk Bozüyük'ü. Puan farkı ise hala kapanmış değildi.

[trinitrotloen]

Puan farkının hala 2 olması canımızı sıkıyordu çok güzel bir seri yakalamış 7 maçtır yenilmiyorduk. 5 Galibiyet 2 beraberlik almıştık. ama Nazilli'de pes etmemişti.son 4 maç ve 2 paun farkı. en kötü 31. hafta yapacağımız maçta onları yenmek zorundaydık avantajı elimizde tutmak için.

Bu baskıyla BUGSAS maçına çıkıyorduk. Maça gergin başladık. Defansta Yaşar Çetin'i tutamıyorduk. ve sonunda 6. dakikada golü buluyordu. ancak BUGSAS baskılarını devam ettirdi. Maçın 29. dakikasında ise hakem penlatı noktasını gösterdi. herşey kötü gidiyordu. Nazilli'nin önde olduğunun haberide gelmişti. Takımımın bir kıvılcıma ihtiyacı vardı. ve sonunda Yaşar'ın penaltıyı kaçırmasıyla o kıvılcımı aldılar. Maçta yoğun bir baskı sağladık penaltı pozisyonundan sonra. Bu baskılar 71. dakikada meyvesini verdi ve beraberliği sağladık önce Metehan ile. Son dakikalarda sie karşılıklı ataklarla geçen maçta 90. dakikada Muhammer Başoğlu golü atıyor ve rahatlıyorduk. Zor bir deplasmandan 3 puanla ayrılıyorduk.


30. Haftada ise rakip Bandırmaspor'du. Rakibimizi raht bir oyun ve 4-1'lik skorla geçiyorduk.


Ve sırada Lider Nazilli maçı vardı. Ya tamam ya devam maçı adeta. Kazanan büyük bir avantaj yakalayacak, puan kaybımda ise çok zor bir sürece girecektim. ilk yarıda kaybettiğimiz maçtaki hatalara düşmeden bu maçtan 3 puanla dönecektik. takım en azından buna and içmiş, takım kaptanı Cem Yanık basına verdiği demeçte ise ölüm kalım maçı olduğunu ve takımın moralinin yüksek olduğunu açıklamıştı.

[XelcukGS]

maç sonu sslerde skor gözüküyormu yoksa benmi göremiyorum

[trinitrotloen]

atanlar yazıyor diye bende guzel guzel koyuyorum SS'leri. farkında bile değilim fiksturude ekleyeceğim en son

[XelcukGS]

atanlar yazıyor diye bende guzel guzel koyuyorum SS'leri. farkında bile değilim fiksturude ekleyeceğim en son

Tamamen koy istatistikleride bi fikir sahibi olalım bu arada skor mümkünse gözüksün

[trinitrotloen]

Sezonun en kritik maçındayız artık. 31. hafta. sondan 1 önceki maç. Lider iki puan önümüzde. Zor bir deplasman bizi bekliyor. Kazanırsak lideriz. kaybedersek play-off ile uğraşacağız. ve takımın playoff baskısını kaldıramayabilir. Maç öncesi bütün oyuncularımı maç öncesi telkin ettim. ne olursa olsun gerilmeyeceklerdi. İlk maçta yenildik ancak bu maçta zafere ulaşacağız. Buna inanıyor ve oyuncularımada bunu hatırlatıyordum.

Maç ortada gidiyordu taki 16. dakikada beklediğimiz golü Cem Yanık'ın ayağından bulana kadar. bu dakikadan sonra ise biraz daha kontrollü ve kontra'ya yatkın bir zihniyetle oynamalarını istedim oyuncularımdan. ancak savunmada ne yazıkki istediğimiz kadar başarılı olamadık. 58. dakikada beraberlik golünü buldu Nazilli. ve bu şekilde bitti maç.


Takımda moraller bozulmuş kaybedilen 2 puana değil Liderliğe ve ikili averajı kaybettiğimi içib üzülüyordu oyuncularım. bende üzülmedim dersem yalan olur. ancak önümüzde umut edebileceğimiz bir maç daha vardı. Son maça 2 puan geride giriyorduk ve tek şansımız Nazilli'nin yenilmesiydi.

[trinitrotloen]

Sezonun son maçı geldi çattı. Takımda motivasyon üst düzeydeydi. Tarsus maçını mutlak kazanmamız gerekiyordu. sahaya oyuncularımı hırslı bir galibiyet beklentisiyle yolladım. oyuncularımda bu son maçta yüzümü kara çıkarmadılar ve Tarsus'u 4-0 ile geçtiler.



En büyük süprizi ise Nazilli yapıyor ve rakibine son maçta kaybediyordu. Bu bizim için şamiyonluk demekti. sonunda gelmişti bütün sezon zorla yaptığımız mücadeleyi mükemmel'e yakın bir na mağlubiyet serisi ve muhteşem bir zaferle bitiriyorduk.



Son oluşan puan durumu şöyleydi.



Artık PTT 1.Lig'deydik. En azından bu sezon bizden isteneni yapmıştık. Çok çekişmeli ve bizim için güzel bir sezon olmuştu...

Bekle bizi Süper Lig. Az kaldı kavuşmaya... Sezon sonunda aldığımız yorumlar ilginçti. İlk yorumu Aykut Kocaman yapmıştı. Kendisinin bile beklemediği bir şampiyonluk olmuştu. Kulüp başkanımız ise bu seneki beklentilerinin karşılandığı için memnun olduğunu iletti.

Bu sezon maddi açıdanda takıma iyi gelmişti beklenmedik bir şekilde. Kulüp her ne kadar ekside devam etsede yaklaşık 950.000€ kâr yapmıştı bu sezon. Gelecek sezon için umut veren bir gelişmeydi bu. kulübün nasıl bir transfer bütçesi ayıracağını merak ediyordum. Taıkım güzel bir tatili hakediyordu. Ancak tekni kheyet olarak biz boş duramazdık. Transfer görüşmelerine yoğunlaşmamız gerekiyordu. Öncelik iç transferdi.

[trinitrotloen]

İç transferde maddi sıkıntılar nedeniyle istediğimiz anlaşmaları yapamamıştık. Son günlere kadar bizim için canla başla mücadele eden Mesut Morgül zaten takımdan ayrılıyordu.

Tayfun Baytar ve Forvet Selim Çatalbaş ile de kontrat yenilemeyip yollarımızı ayırmaya karar verdik. Selim'in yaşlanmış olması ve PTT 1.Ligi kaldıramayacak olması; Tayfun'un da geçen sezon yedek takımda kalması ve kendini geliştirememesi nedeniyle takımdan yollayacaktık.

En büyük sıkıntıyı ise takımın Kaptanlarından Levent Demiray idi. Takım mevcutta zaten limitlerinin üzerinde bir maaş veriyordu Levent'e. 500.000€'luk bütçenin 75.000€'sunu tek başına alıyordu.

Masaya ise en az 175.000 ile oturuyor bizde buna karşılık veremiyorduk. Oyuncuyla konuşup 2013-2014 sezonunun transfer bütçesine göre tekrar görüşmelerimize devam etme kararı aldık.

Geçen günler içinde de bir türlü yönetimden bütçe haberi gelmiyor ilgilendiğimiz oyuncularla görüşmelerimizi askıya almak zorunda kalıyorduk. en sonunda beklediğimiz o güzel haber geldi. Hala ekside olduğu için nakit sağlayamayacaktı takım ancak maaş bütçesi 1.3M€'ya yükseltilmişti. en sonunda lige yarışır ve bu sene bizi ligin orta sıralarında tutabilecek oyuncuları kadroya katabilecektim.

İlk olarak Levent Demiray ile masaya oturduk. 130.000€ verebiliyorduk en fazla. ancak kendisi bu teklifide kabul etmeyince yollarımızı ayırmaya karar verdik. en önemli 2 oyuncumuzu böylece kaybetmiş oluyorduk. Parasızlığın gözü kör olsun....

En azından gidecek oyuncuların da boşalttığı bütçe ile daha fazla oyuncu çekebilecektim. Kadrom gençti. alt yapımızda ise yeterli kapasitede oyuncumuz yoktu. Takımın mali durumu altyapıyı da etkilemişti. Ligde en azından takıma yedek olabilecek bir oyuncu seçebilmiştik.

Şevket Akçay (DOS/OSM)

Böyle bir durum ile karşılaşınca Kulüp yönetimimizden bize oyuncu kiralıyabilecek bir kardeş kulüp bulmasını istedim. Kulüp yönetimi bu isteiğimi yerinde bir talep olarak gördü. maddi açıdan kulübe iyi geleceğinide düşünerek arayışlara başladı. Sonunda bana 3 takım ile geri döndü. Gençlerbirliği, Bursaspor, Galatasaray.

Hiç düşünmeden Galatasaray demiştim. Altyapısına her zaman güvendiğim bir kulüptü çünkü.

Bir taraftan Türkiye piyasasını araştırırken gözlemcilerim, bende dünya turuna çıkmıştım resmen. Çocukluğumda Finlandiyalı bir Alex vardı gözümde. Jari Litmanen. döneminin en iyi oyuncularındandı. Kendisinin hala Futbolculuğu bırakmadığını ve oynayabilecek durumda olduğunu biliyordum. Takım arıyordu. Menajerleri aracılığıyla mesaj yollamış bende yüzyüze görüşmek istemiştim.

Oyun açısından olmasada bilgilerini/deneyimlerini aktarması için bulunmaz bir nimet olacağını düşünüyordum. ve yaklaşık 1 saatlik bir görüşmenin ardından 1 yıllık anlaşmaya varıyorduk 42 yaşındaki oyuncuyla.

Jari Litmanen

Türkiye'ye döndüğümde ise gözlemcilerim bana raporlarını sunmuşlardı. önümde 32 kişilik bir liste vardı. Çeşitli değerlendirmelerden sonra taktiğime en uygun olan vekadro derinliğide sağlayacak 12 oyuncu ile iletişime geçtim. Bir üst ligi kaldırabilmek için kadroyu tamamen yenilemek zorunda kalıyordum. bu büyük bir riskti. ama başka şansımda yoktu.

Oyuncuların hepsi önerdiğimiz teklifleri kabulederken, Nijerya ve Kenya'dan iki oyuncu için menajerlerden teklif gelmişti. Bir Defansif Orta Saha, bir de Kaleci. Yabancı kalecileri her ne kadar benimsemesem de kalede alternatifi çoğaltmam lazımdı. yaptığım araştırmalardan sonra her iki oyuncuyu da kadroya katmaya karar verdim. Toplamda Jari dahil 16 oyuncu ile anlaşma sağlamıştım.

Oyuncular için basın toplantısı yapmasakta kulübümüzün resmi sitesinden oyuncularımızla ilgili bilgileri paylaşmaıştık.

Paul Obiefule


Arnold Origi


Okan Derici


Serhat Akın


Sezer Sezgin


Ivan Ergic


Fevzi Elmas


Mustafa Sevgi


Serkan Özsoy


Muhammed Hanifi Yoldaş


Alper Akçam


Mehmet Al


Emre Özkan


Ahmet Çalık - Kiralık


İbrahima Faye

Gelen bu kadar oyuncu olunca tabi takımdan kiralık yada tamamen ayrılacak oyuncular'da oldu. Resmi sitemizde yayınlanan transfer listesi şu şekildeydi.(Spoiler olmasın diye gelecek transferler kapatıldı. Nedir bunlar diye sormayın )

[trinitrotloen]

Hazırlık maçı planlarını oyuncularımızın performanslarını yüksek tutmak ve birazda mental seviyelerini görmek için ayarlamıştım.

İlk maç Adapazarıspor ile yapılacaktı. Ardından sırasıyla GS; Darica GB; Aydınspor; Körfez FK ile oynayacaktık. Son hazırlık maçından 4 gün sonra ise ilk lig maçı olan Erciyes maçı vardı. Taktiğimizde herhangi bir değişiklik yapmamıştık. Ve takımımızı hücum yöntemleri için çalıştırıyordum.











Hazırlık dönemi takımın iyi ve kötü yönlerini görmemizi sağlamıştı. Takımı hücum gücü iyiydi bol pozisyon buluyorduk. ancak defansımızda hala sıkıntılar sürüyordu. lig için yeterli bir takım oluşturduğumu; en azından bu sezon kulüp beklentisi olan ligi orta sıralarda bitirtecek bir kadro kurduğumu düşünüyordum.

Galatasaray maçı biraz ağır olmuştu bizim için ancak takımımı suçlayamam. Galatasaray bizden 5 gömlek yukarda bir takımdı. aynı şekildede farkı yaptı zaten. bu maçta takımın mental kapasitesini ölçmek istemiştim ancak mental olarak bu takım henüz iyi bir seviyede değildi. Henüz...

Zaten daha bunun için önümüzde 1 sezon daha vardı. 4. sezonda tekrar görüşecektik Galatasaray ile.

Sezon öncesi Kaptanlarım ise Takımdan ayrılan Levent'in yerine Cem Yanık ve ikinci kaptan olarakta Samsunspor'dan adeta çaldığımız Ivan Ergic olacaktı.

Hazırlık döneminde en çok dikkat çeken oyuncu Ali Genç olmuştu. GS maçı dışında her maçta golü vardı. Ama yinede en önemlisi lig maçlarında göstereceği performans.

[sitte]

Başarılar Hafız ..

[trinitrotloen]

Sezona Kayseri Erciyes deplasmanıyla başlıyorduk. Ana hedefim ligde kalmaktı aslında ama yönetim benden orta sıralarda bir yerlerde bitirmemi istemişti. açıkçası çok emin değildim bu hedeften ancak transferler sonrasında başarılı bir sezon geçirebileceğimize dair umut vardı.

Erciyes deplasmanına en azından 1 puan almak için gidiyorduk. taktiği değiştirmemiş yine hücumu düşünen bir antreman yapısıyla ilerliyorduk.

Türkiye PTT 1.Lig 2013/2014 1.Hafta

Her iki takımda uzaktan şutlarla kaleyi yokladı. ilk yarının sonunda ise Ali Genç sahneye çıktı ve 1-0 öne geçiren golü attı. ancak 2. yarıda adeta fırtına gibi esti Erciyes. uzaktan şutlara yöneltip ara pas yaptırmamaya çalışıyorduk ancak orta sahada Hanni'ye engel olamayınca 1 gol 1 asistle maçı tamamlıyordu. Erciyes 2-1 kazanmıştı

Türkiye PTT 1.Lig 2013/2014 2.Hafta

Bu sezon ilk maçımıza çıkıyorduk kendi sahamızda. erciyes mağlubiyetini taraftarla unutturmalı ve güzel bir maç seyrettirmeliydik. kazanamasak bile iyi bir oyunla geleceğe ışık tutmalıydık. rakip Konyaspor'du.

Maça dengeli başladık. ilkyarıyı 1-0 önde kapatıyorduk. ikinic yarıda Ali Genç ile farkı 2 ye çıkarıyorduk. Ancak ardarda yediğimiz iki golle bir anda 68. dakika da durum 2-2 oluyordu.Konyaspor bastırıyor bizde savunmamızı sertleştiriyorduk. Maçın 90. dakikasında güzel bir kontra golüyle Ali Genç skoru belirledi. 3-2 kazanıp taraftarımıza güzel bir galibiyet elde etmiştik.

[trinitrotloen]

Türkiye PTT 1.Lig 2013/2014 3.Hafta

Sırada Çaykur Rize deplasmanı vardı. geçen sezon kupa dışına ittiğimiz rakibimizi bu sezon devirebilecekmiydik ? deplasmanda oynuyorduk. İlk iki maçtaki başarısız performansından sonra Sağ Bek oyuncumuz Muhammet Hanifi Yoldaş'ı kesip yerine Onur Demir'i oynatacaktık.

Maçı Ivan Ergic'in muhteşem performansıyla 2-1 kazandık

Türkiye PTT 1.Lig 2013/2014 4.Hafta

Renktaş Denizlispor'u evimizde ağırlıyoruz. Rize Maçındaki 11'i bozmayacaktım ancak Faye antreman sırasında bir sakatlık geçirdiği için defansta Güngör Öztürk'e yer veriyordum.

Güzel bir performans gösterdiğimiz maçı Ali Genç ve Oktay Ayaz'ın golleriyle 2-0 kazandık.

Türkiye PTT 1.Lig 2013/2014 5.Hafta

Lige iyi başlamıştık 4 maçta 3 galibiyet alarak. İyi bir sezon bizi bekliyordu. Ancak bu rüyadan uyanmam uzun sürmedi. Sakatlıklar nedeniyle kadroda rotasyon yapmak zorunda kalmıştım. Maç içinde 2 forvetimiz de sakatlanınca sonuç ağır oldu Manisa'yı tebrik ediyorum. 0-3



ilk 4 maçta aldığımız sonuçlar ile 4. sıraya kadar yükselmiştik. Son mağlubiyetle birlikte 7.liğe düştük. ama takımıma güvenim tamdı. arada böyle kazalar olacaktı. Sezona beklediğimden güzel bir giriş yapmıştık.

[trinitrotloen]

Ağır bir mağlubiyetin arkasından taraftarlarımıza kendimizi affettrimemiz gerekiyordu. Sırada kamuoyunun kendilerinden beklentileri yüksek olan Göztepe ile oynuyorduk.

Türkiye PTT 1.Lig 2013/2014 6.Hafta

Maçın son dakikalarını 10 kişi tamamlasakta Ergic'in goluyle 1-0 kazanmayı bildik.


Aldığımız galibiyet ile 6. sıraya yükselmiştik

Türkiye PTT 1.Lig 2013/2014 7.Hafta

Rakibimiz Hatayspor'du. deplasmandan en azından 1 puan ile dönmeyi hedefliyordum.
Zorlu geçen maçta defansımızın hatalarıyla 1-0 önde olduğumuz maçta 2-1 geriye düşüyorduk. ancak şansımızında yardımıyla rakip takım 2 kez kaleyi şaşırınca 3-2 kazanıyor ve eve 5. sırada dönüyorduk.


Türkiye PTT 1.Lig 2013/2014 8.Hafta

Evimizde Trabzon şehrinin bir diğer takımı olan 1461 Trabzon ile karşılaşıyorduk. Rakip kaleyi top atışına tutmamıza rağmen maçta gol sesi çıkmıyordu. kaybettiğimiz 2 puana rağmen 1 sıra daha yükselerek 4. sıraya yükseliyorduk 16 puanla




Türkiye PTT 1.Lig 2013/2014 9.Hafta

Takımın ileri ucu ve forvetleri iş yapmayınca ve defansın basit bir hatasıyla golüde kalemizde görünce evimizdeki maçtan 1-0 mağlup ayrılıyoruz. bu mağlubiyet ile tekrar 7.sıraya geriliyoruz.



Sezon başında çok şeyler beklediğim Faye, Serhat Akın ve Muhammet Hanifi beni yüzüstü bırakıyorlardı ve kötü oynadıklarınıda üstüne üstlük kabul etmiyorlardı. Bu üçlüye karşı sabrım gitgide tükeniyor.

Türkiye PTT 1.Lig 2013/2014 10.Hafta

Bandırma deplasmanında hiç beklemediğimiz bir beraberlik alıyorduk. Kalecimizin 8.2 aldığı ve 2 gol attığımız maçta Faye ve Obiefule inanılmaz hatalarıyla 2-2 berabere kalıyorduk. son 3 haftadaki 7 puan kaybına rağmen 5. sırada yer buluyordu takımımız.



Maçtan sonra sinirlerime hakim olamıyordum. Oyuncularla yaptığım konuşmalar hiçbir şeyi değiştirmemişti. Performanslarında en ufak bir artış yoktu. artık son çareye başvurma vaktiydi. Performanslarından ötürü her iki oyuncuyada 2 haftalık para cezası verilmesi için yönetime raporumu sundum. Talebim yönetim kurulu tarafından da kabul edildi ve ceza verildi. Artık dönüşü yoktu. ya iki oyuncuyuda kazancak yada kaybedecektim. Bu kumarı kaybedersem bir şey değişmeyecekti zaten rezil bir oyun sergiliyorlardı. ama kazanırsam... Takım için inanılmaz bir gelişim olacaktı.

6.-10. haftalar arası alınan sonuçlar toplu olarak şu şekilde



Türkiye Kupası zamanı gelmişti. Kuralar çekildiğinde 1461 Trabzon çıkıyordu karşımıza. Ligde 3 hafta önce berabere kalmıştık evimizde. Bu sefer deplasmana gidiyorduk. Geçen sezonki kupa eşleşmelerine göre bu sezon daha rahat olacak gibi duruyordu...

[XelcukGS]

Dostum Genel bakıştaki maç sonucunu koyabilirmisin lig tablosununda içinde olduğu daha ayrıntılı bir bilgi sunardı bize

[trinitrotloen]

Dostum Genel bakıştaki maç sonucunu koyabilirmisin lig tablosununda içinde olduğu daha ayrıntılı bir bilgi sunardı bize

Koymak isterim bende ancak bu kariyeri anlatmaya başladığımda 2. sezonun sonundaydım. ilk mesajda da belirtmiştim. koyamıyorum o yuzden puan durumunu. Lig Sıralamasıyla ilgili sadece ekstra koyabileceğim lig sırası için olan çizelge var

ama 3. sezon için bunuda dikkate alacağım. yorumlarınızla daha güzel bir sunuma doğru ilerlemek istiyorum bende

[sakary Ali]

Mükemmel bir ilk sezon ardından yine mükemmel bir başlangıç. Çok çok iyi gidiyoruz. İnşallah daha da güzel günler göreceğiz.