o değilde süper ligde yıllar geçtikçe hiçbir şekilde sponsor ücretleri yada şampiyonluk ücretleri artmıyor. Ancak gerçekte bakarsak büyük oranda artış oluyor hem klüp hem federasyon bünyesinde. Bence oyundaki en önemli hatadır bu. Türkiye ligi sırf bu küçük hata yüzünden oynanmaz hale geliyor
TURKSPORTAL Interactive - FM Türkiye
Cengiz Haskan
Fenerbahçe Araştırmacısı
Neden artmasi gerektigini tam olarak anlayamadim.
Itibari yukselen kuluplerde artis oluyor. Ligin itibari yukselirse de artis oluyor. Bunlar zaten olmasi gereken.
Ama bunlardan birisi olmadan artis beklemek dogru degil cunku oyunda futbol endustrisinin buyumesi diye bir kavram yok. Boyle bir kavramin olmasi, oyuncu maaslarindan, transfer bedellerine ve diger kulup isletim maliyetlerine kadar herseyin yukselmesi gerekli ki kulupler surekli gelir artisiyla kasalarinda kullanmadiklari bir suru paraya sahip olmasinlar. Yani kisacasi oyunda enflasyon olmamasi gerekli.
Ayrica tabii hep buyume olamaz. Finansal krizler de eklenmesi gerekli ki sadece buyume degil, duraklama ve kuculme de olabilsin. Boyle bir finansal modele de sahip degil oyun. Olmasina gerek var mi emin de degilim. Cunku finansal model boyle olursa, bu sefer siyasi nedenlerle futbolun etkilenmesi de eksik kalacak. Ornegin Ukrayna'da olanlar, Misir'da olanlar vs.
Son olarak da bugun 10 milyon Euro'nun degerinin ne oldugunu biliyoruz. Bu paranin nasil bir oyuncu aldigini, nasil oyuncularin yilda bu kadar paraya sozlesme imzalayacagini biliyoruz. Piyasanin buyumesi veya enflasyon olmasi demek, oyun ilerledikce kullanicinin bu bilgisini guncellemesi gerekli. Bundan 20 yil sonra Sabri Sarioglu kalitesinde bir futbolcunun, yilda 10 milyon euro maas kazanmasini, bizim bugunku deger algimizla yorumlamak pek kolay olmaz.
Halbuki oyunu surekli bugunun degerleriyle oynamak, kullanicinin deger algisinin degismeden yillarca oynamasina izin veriyor.
Sanırım ben tam anlatamadım olayı. Günümüzden geriye giderek bu güne gelirsek daha iyi anlatmış olurum. 10 sene geriye gidelim mesela. Örnek takım olarak daha çok takip ettiğim için Fenerbahçeyi vereceğim. 10 sene önceki 1-stat gelirleri, 2- sponsor gelirleri, 3- TV gelirleri -ki bu belkide en önemlisi- ve bunun gibi gelirlerde yüksek miktarda artış olmuştur. Bugün Galatasaraya bakıyoruz kadrosunda dünya çapında futbolcular var. Fenerbahçe desek aynı şekilde. 10 sene öncede belki vardı dünya yıldızları ama 1-2 tane. şimdi saymaya başlasak Sow, Drogba vs. say say bitmez. Kasımpaşada babel oynuyor. Cicinho vs. Sen zaten benden iyi biliyorsun bunları.
Peki oyunda 10 sene sonrasına bakalım birde. Muhtemelen 10 sene Türkiye ligi oynamışsındır. Dünya yıldızı falan onları zaten geçtim. Takımlar resmen rezalet hale geliyor. Tv gelirleriyle ilgili şampiyonlar liginde olsun diğer liglerde olsun baya artışlar oluyor. Hele bir şampiyonlar ligi aldığın zaman 3-5 tane yeni sponsor geliyor. Mevcut sponsorlar deseniz ciddi biçimde fiyat artışına gidiyor. Gelirler her sene sürekli artıyor. Belki bilet fiyatları bile artıyordur bilmiyorum o kadar ayrıntılı ama oyun kendini oynatıyor. Ama aynı şeyi Türkiye liginde göremiyoruz. 3-5 tane sponsor var zaten oyuna yansıtılmış. Halbuki çok daha fazla ve her geçen gün artıyor. Hepsini tek tek yazamam ama resmi sitelere girip sayfanın en altına bakmak yeterli sanırım...
Şimdi birde gerçeğe bakalım. 10 sene sonra Türkiye ligi çok daha fazla gelişecektir. En azından geçmişe bakıp bunu söyleyebiliyoruz.
Türkiye araştırmacılarının bence genel bir sorunu bu aslında. Sürekli günümüzü yansıtma çabası. Biz fm yi neden sevdik? Yıldızları daha 16-17 yaşında keşfedebildiğimiz için. Ancak Türkiyede bu mümkün değil. Bir arda mesela. Açıkcası ben Ardayı kadroma aldığımı falan hatırlamıyorum belki o zamandan dünya yıldızı olacağı belliydi ben hatırlamıyorda olabilirim.
Tabi herşeyi bilmek mümkün değil ama tahmin edilebilir. Biz messiyi çok erken keşfettik beki ama messi gibi birçok adamda kayboldu gitti. Türkiye liginde bakıyorsun yok yani. Kim mesela yıldız adayı? Salih yada semih yada ener vs.. Soruyorum hangisini reale alıp yetiştiriyorsunuz? Oyuncuların profili bir yerden şişiriliyor ama illa bir yerdende kısılıyor. Bu yeni birşey değil bayadır böyle.
Neyse konudan saptım iyice, sonuç olarak hani biz bu oyunu zevk için oynuyoruz. Eğer mümkünse TV yayını bakımından sponsorlar bakımından ilerki yıllarda bir arttırıma gidilme ihtimali varsa uygulansın. Eğer öyle bir imkan yoksa zaten konuşmaya gerek yok. Real man utd. 2030 yılında 3 milyar dolar değerde olurken biz şampiyonlar ligi koleksiyonu yaptığımız halde hala 300m dolarlarda gezeriz.
O zaman 3-4 sezon sonra C. Ronaldo'nun yıllık 35 MN Euro maaş alması anormal bir durum, bir bug mı? Ben Galatasaray'ı yönetiyordum ve toplam takımın yıllık maaşı 40 MN Euro'ya ulaşmıyordu.
Ek olarak 3 veya 4 sezon sonunda Emre Çolak benden yıllık 3-3.5 MN Euro arası bir maaş istemişti. Takımda en yüksek maaş alan adam zaten senelik 3 MN Euro alıyordu. Emre Çolak'ı da rotasyon oyuncusu olarak oynatıyordum. Pazarlık etsem bile isteklerini azaltamayacağımdan sattım ama malum yabancı sınırı da var ve gittiği takımda(Es-Es) yıllık 1.4 MN Euro alıyor. Örnekler çoğaltılabilir.
Velhasılı kelam ben yıllar geçtikçe bu maaşların artacağını düşünüyordum çünkü öyle bir eğilim oluyor nedense. Bu maaşları normal düzeyde tutmak normal olansa nasıl tutabilirim? Çok uçuk kaçık maaşlar isteniyor garip şekilde. Sözleşme imzaladıktan sonra 1 sene geçmeden yeni sözleşme isteyen oluyor.
Normalde yıllar geçtikçe adamların istediği parada artıyor. Ancak bunun yanında maç günü gelirinden tutunda TV gelirine kadar pekçok alanda artma oluyor ve dengeliyorsun. Tabi bunlar Türkiye ligi için geçerli değil. Sen ne yaparsan yap gelirlerin artmıyor yada çok az artıyor. Futbolcuların daha fazla istemesi normal. Türkiyede takımların gelirinin artmaması anormal. Verdiğiniz örnek yine belirtmiş olduğum sorunun bir sonucu olmuş. Anormal olan bence 3m isteyen Emre değil. Anormal olan senin o parayı veremeyecek durumda olman.
Oyuncuların çok uçuk zam istemesi senin başarınla orantılı. Muhtemelen sen büyük başarılar kazandın adamlarda bundan pay almak istedi. Ancak mevcut başarılarını paraya çeviremedin ve küçülmeye gittin mecburen. Çok sıkıntılı bir durum bence.
Tamam da 10 sene once Manchester United'in stat gelirleri ile simdiki stat gelirleri ayni mi? Veya sponsorluk gelirleri?
Oyunda yeni stat yapilinca zaten hem gelirler hem de itibar artiyor. Bunu ozellikle Besiktas'i oyun icinde takip ederek gorebilirsin. Besiktas icin bu gercekci olsa da, bir cok diger anadolu kulubu icin degil. Kayserispor'un 1 liraya bile taraftari stada cekemedigini goruyoruz yillardir.
Senin bahsettigin spor endustrisinin, Turk ekonomisinin buyumesi ile beraber gerceklesen, buyumesi. Onumuzdeki 5 yil icinde bu buyumenin olup olmayacagi soru isareti. Hatta olmama ihtimali bence daha yuksek cunku Turkiye'de son 10 yildaki buyume ve yatirim bence daha cok kisa donemli refah artisi dusunulerek yapildi. Yatirimcilar kisa donemli getiriler icin Turkiye'ye getirildi. Ama Turkiye'ye gelen bu paranin getiri/risk orani daha iyi olacak bir ulkeye kaymasi durumunda o refahi yaratan gayrimenkul fiyatlarinin cokmesi ve ekonominin kuculmesi anlamina gelir. Bunun etkisi spora da mutlaka yansiyacaktir. Ozellikle Turk futbolunu yurt disinda satilabilecek kaliteye getirmedigimiz, Turk sporunun gelirinin kaynagi sadece Turkiye oldugu surece. Bu kaliteye gelmesi de yildizi sonmeye baslayan oyuncu alarak degil, yildiz oyuncu (evrensel futbol anlayisina gore yildiz oyuncu) ureterek ve yetistirerek olur sadece.
Kasimpasa'nin kaliteli oyuncular transfer etmesi ile Manchester City'nin kaliteli oyuncular transfer etmesi arasinda pek fark yok benim gozumde. Disaridan kulube enjekte edilen para sayesinde bu oyuncular geliyor. Gecmiste Istanbulspor ve Adanaspor da bu tip transferler yapti ama sonra ikisi de kayboldu. Ayni sey zamaninda Malatyaspor'da da yasandi. Siirtspor'da da. Ama bir sure sonra o kuluplerin finansorleri yeter diyor ve musluklar kesiliyor.
Cicinho da gelmis. Hos gelmis. Bu yaz 34 yasinda olacak. Brezilya ikinci liginden geldi. Ama oyunda Brezilya 2. liginden Cicinho ayarinda 22 yasinda simsiz bir oyuncu Sivas'a gelse, abuk subuk adam alindi olur.
Gecmiste Malatyaspor Eder, Carlos ve Serginho'yu getirmisti. Ucu de zamaninda Brezilya Milli takim oyuncusuydu. Hatta bunlarin ucu de Brezilya'da daha fazla milli olmus oyuncular.
Istanbulspor Salenko, van Vossen, Oguz Cetin, Aykut Kocaman, Tanju Colak ve Sergen Yalcin'i oynatti bir donem.
Ayrica bence Galatasaray'in veya Fenerbahce'nin kadrosunda dunya capinda oyuncu yok. Sadece 2 tane bir zamanlar dunya capinda olarak tanimlanabilecek oyuncu var. Bu oyunculari almak da pek marifet degil bence. Bu oyuncularin finansal istekleri nedeniyle zaten pek fazla alicisi olan oyuncular degiller ve onlarin finansal isteklerini karsilayip getirmek pek de zor degil.
Tabii dunya capinda oyuncu olarak senin tanimlaman nedir bilmiyorum ama benim icin mevkisinde o anda en iyi 10 oyuncu dunya capinda oyuncudur. Boyle bir oyuncu yok bizim ligimizde. Kariyeri buyuk lig gormus oyuncu sayisi daha cok diyorsan, dogru. Bu da genel Turkiye'deki ekonomik gelismenin Anadolu kuluplerinin kasasina soktugu yayin geliri ile dogru orantili.
Oyunda da ligde gayet kaliteli oyuncular oluyor benim gordugum kadariyla.
Benim 2025'teki oyunumdaki yabancilar:
IBB'de 160 CA'lik bir kaleci, 136 Ca'lik bir forvet
Kasimpasa'da 145 CA'lik bir kanat oyuncusu, 138 CA'lik bir kanat oyuncusu
Bursaspor'da 145 CA'lik bir bek ve 144 CA'lik bir santrafor, 140 CA'lik bir stoper.
Gencler'de 144 CA'lik bir santrafor ve 144 CA'lik bir stoper
Kayserispor'da 141 CA'lik bir stoper, 140 CA'lik bir santrafor, 135 CA'lik AMC
Adana DS'da 139 CA'lik kaleci
Konyaspor'da 138 CA'lik bir DM
Gencler'de 136 CA'lik bir AMC
Antalyaspor'da 136 CA'lik bir kaleci
vs. vs.
Bir de benim takim Araklispor'da 152 Ca'lik santrafor, 142 CA'lik bir kanat oyuncusu var. Birisini 17 yasinda aldim ve yetistirdim. Digerini de 23 yasinda, oyunda 6 ay serbest dolastiktan sonra aldim.
Su anda 4 buyuklerin disinda en yuksek CA'ya sahip olan oyuncu 139 ile Babel. Yani 2025'te Babel'den daha iyi 11 tane yabanci oyuncu var 4 buyuklerin disindaki takimlarda.
En buyuk fark, bu oyuncular gormus gecirmis oyuncular degil, daha cok 20'li yaslarinin ortasinda olan, kariyerinin zirvesinde Turkiye'de oynayan oyuncular. Yani gelisim posasi cikmis buyuk isimlerden degil, alinmis genc oyunculardan.
Tabii posasi cikmis adamlar da oluyor zaman zaman ligde. Mesela Luis Suarez Fenerbahce'de oynuyor, 38 yasinda. Veya Adnan Januzaj'i Atletico'nun B takimindan 30 yasinda aliyor. Muhammet Demir'i 30 yasinda Inter'den aliyor.
Isimsiz oyuncu alip onlari parlatmak, ligin gelismisliginin gostergesi bence. Isimli oyuncu alip emeklilik ikramiyesi vermek ise ancak kisa donemli ve cok maliyetli bir cozum. Financial Fair Play'in oldugu futbol dunyasinda bu tip maliyetli cozumlerden kuluplerin kacinmasi da bana cok dogal geliyor.
Tabii bir de kulupl gelirlerinin doyum noktasi var. Ornegin Fenerbahce AS'nin gelirleri 3-4 yildir asagi yukari ayni seviyede seyrediyor. Avurpa kupalarina katilmak bir ek gelir getiriyor sadece. Sponsorluk, stat vs. gelirleri asagi yukari ayni seviyelerde. Olsa olsa yilda 1-2 milyon euro'luk artis oluyor sponsor sozlesmelerinin yenilenmesinden. Bu da 100 milyon Euro'nun ustunde gelir sahibi olan kulupler icin cok da onemsenebilecek bir artis degil
Galatasaray'in gelirleri de yeni stat ile beraber belli bir seviyeye oturdu artik. 5 sene oncesiyle karsilastirinca mutlaka buyuk gelir artisi var ama 1 sene oncesiyle karsilastirinca gelir artisi pek fazla degil.
Ikisi de her yil daha fazla urun satiyor ama bu urun satisinin kuluplere getirisi cok az. Giderler dustukten sonra Fenerbahce yilda yaklasik 14-15 milyon lira kazaniyor, Galatasaray ise 7-8 milyon lira. Yani butun fenerium/store satislari Alper Potuk'un veya Chedjou'nun bonservisini karsilamiyor.
Karsilamadigi icin de zaten kulupler her yil gittikce daha fazla borclaniyorlar. Borclanmalari yabanci para ile oldugu icin de simdi bir de kur nedeniyle fazladan zarar da ettiler.
SPK'ya yapilan baskilarla sermaye arttirimi zorlastirildi.
Yabanci sinirlamasi ile ic piyasada oyuncu fiyatlari ve maaslari daha da firlayacak. Tabii Alman kulupleri de aptal veya kor degil, kendimiz yetistiremedigimiz icin onlarin yetistirdikleri Turk oyunculara sulandigimizda gittikce daha fazla para isteyecekler.
Kuluplerin onemli sponsorlarindan Ulker sponsorlugunu cekme karari aldi. Devaminin da gelmesi beni sasirtmaz.
Ligimiz yurt disinda izlenmedigi icin yabanci sirketler ancak Turkiye piyasasina girmek gibi bir niyetleri varsa sponsor olurlar. Sponsor olmanin da ne kadar faydali olacagi mechul. Statlarin kapandigi, ustunde logolarinin oldugu formalarin sokakta yakildigi, Anadolu kuluplerinin bos statlara oynadigi, televizyon yayininin gerek isiklandirma gerek kameralarin statta konuldugu yerler yuzunden kalitesiz oldugu bir ligde radyo, televizyon ve gazete reklami yapmak daha mantikli. Maclardan daha cok futbol 'tartismasi' programlarini izleyen vardir herhalde. Onlara reklam vermek daha mantikli.
Bu nedenlerle ben pek bir buyume sansi gormuyorum, hatta onumuzdeki yillarda kuluplerin mevcut yonetim anlayisinin surdurulemeyecegini dusunuyorum. Simdiye kadarki duzenin ise alt yapi eksikligi yuzunden oldugunu dusunuyorum. Ozellikle oyuncu tarama ve yetistirme konusundaki eksiklik ve yonetimlerin kisa surede sonuc getirme ihtimali olan yatirimlari tercih etmesi.
Bizden istenen Real Madrid'de oynayabilecek oyuncular yaratmak degil. Ne varsa, onu yansitmaya calismak.Türkiye araştırmacılarının bence genel bir sorunu bu aslında. Sürekli günümüzü yansıtma çabası. Biz fm yi neden sevdik? Yıldızları daha 16-17 yaşında keşfedebildiğimiz için. Ancak Türkiyede bu mümkün değil. Bir arda mesela. Açıkcası ben Ardayı kadroma aldığımı falan hatırlamıyorum belki o zamandan dünya yıldızı olacağı belliydi ben hatırlamıyorda olabilirim.
Tabi herşeyi bilmek mümkün değil ama tahmin edilebilir. Biz messiyi çok erken keşfettik beki ama messi gibi birçok adamda kayboldu gitti. Türkiye liginde bakıyorsun yok yani. Kim mesela yıldız adayı? Salih yada semih yada ener vs.. Soruyorum hangisini reale alıp yetiştiriyorsunuz? Oyuncuların profili bir yerden şişiriliyor ama illa bir yerdende kısılıyor. Bu yeni birşey değil bayadır böyle.
Eger bir gun cok iyi oyuncular yetistirirsek, onlara elbette Messi gibi potansiyel veririz. Ama olmayani nasil yaratacagiz?
Oyundaki deger hesabina hic inanmadim, inanmamaya da devam ediyorum.Neyse konudan saptım iyice, sonuç olarak hani biz bu oyunu zevk için oynuyoruz. Eğer mümkünse TV yayını bakımından sponsorlar bakımından ilerki yıllarda bir arttırıma gidilme ihtimali varsa uygulansın. Eğer öyle bir imkan yoksa zaten konuşmaya gerek yok. Real man utd. 2030 yılında 3 milyar dolar değerde olurken biz şampiyonlar ligi koleksiyonu yaptığımız halde hala 300m dolarlarda gezeriz.
Kuluplerimizin cogunun sahip oldugu antrenman tesisi yok. Binayi kendileri yapmis olabilirler ama cogunun arazisinin sahibi devlet. Statlar icin de ayni sey gecerli. Arazi olmadan binayi satamayacagina gore de kulup icin satilabilir bir degerleri yok. Yani deger hesabina dahil degil. Baska gayrimenkulleri var kuluplerin ama bunlar zaten oyunun finansal yapisinin disinda. Yoksa bu gayrimenkullerin bakim masraflari, vergi masraflari vs. finansal modellemenin icine girmesi gerekir.
Bu yuzden istedigin kadar kupa kazan, kulubun degerini yukseltemezsin. Ancak yeni bir stat insa edecek kadar para kazanirsan, o stat kulubun mali olur ve o zaman kulubun degeri artar.
Ronaldo bug degil. Oyunun baslangicinda Ronaldo'nun maasi 35 milyon Euro, gecen sezon imzaladigi sozlesme bu. Bu paranin %52'si vergiye gidiyor. Yani cebine giren 16.8 milyon Euro.
Emre Colak ornegi de muhtemelen oyuncunun surekli oynayamayacagi kulupte kalmak icin daha fazla para istemesi. Bunu ozellikle yapay zeka ve oyunu oynayanlar baska takimlarda banko ilk 11 oynayabilecek oyunculari yedek bekletip koreltmelerini engellemek icin yaptilar. Emre de muhtemelen Galatasaray'da yedek kalacaksam daha fazla para isterim demistir.
Ömer Abi her şeyi yazmış, üstüne konuşmak mümkün olmaz.
Başka bir şey yazayım. Türk ekonomisinin her sene artık %6 büyümesi teknik olarak mümkün değil. Dış ticaret açığı kapatılamaz boyutlara geldi. Dövizin yükselmesine bilerek kayıtsız kalınıp belirli bir seviyeye gelince faizlerin yükseltilmesi ile dövizi durdurmaya çalıştılar. Dövizin yükselmesi ithalatı kısmen iyileştirir. Esas meselelerinin eksikliğini kapatmaz. Hele büyümeyi neredeyse hiç arttırmaz. Yapısal sorunlar düzeltilemez seviyede. Demografik yatırımlara ayrılabilecek doğru düzgün bir faiz dışı fazla yok. Dolayısı ile her sene bir şeyler özelleştirilip sıcak para diye servis ediliyor. Uzun vadede yatırımların faiz dışı fazla vermesi ihtimalini hep baltalıyoruz bu özelleştirmeler ile. Her geçen gün bağımlılık oranı artıyor bu ülkede. GSYH yerlerde. Gelişmekte olan ülkeler arasında bile acınası durumdayız.
Sadece ve sadece 2011'de ilk 20 arasında girdik dünya ekonomisinde. Sonrasında düşüş inanılmaz boyutlarda. 2011 krizini iyi kullandılar, yumuşak bir geçiş yaptılar. Sadece 1 sene avantajımıza oldu maliyetlerin Avrupa temelinde yükselmesi, o kadar. Resesyon beklentisi çok büyüdü, bir kaç yıl içinde mümkün. Yavaş yavaş düşecektir büyüme oranı. Hatta stagflasyon kapıda bence. Çok büyük kriz gelecek; gelecek 5-6 yıl içinde. İhracatı büyütmek için şansımız yok. İthal ikameci düzene geçip bir kaç yıl ithalatı azaltmaya gitmek ve iç pazarın ihtiyacını tamamen gidermesi için sanayileşmeyi teşvik etmek zorundayız. Aksi durum keza şu anda olduğu gibi zaten; dış ticaret açığını arttırıyor. Global pazar ile yarışamıyoruz. Eskiden kuzey ülkeleri teknolojik gelişmeler ile sürekli büyüme yaşarken (Özellikle Norveç ve İzlanda), şimdi ise ucuz iş gücü ve aşırı çalışma saatleri ile yüksek nüfusun etkisinde Çin büyüyor, bu yıl dünyanın 2. ekonomisi oldu. 30 yıl içinde de dünyanın en büyük ekonomisi olacaklar. Biz ise o ucuz satış fiyatları ile yarışabilecek durumda değiliz.
Bu durumda ülkemizdeki futbol ekonomisinin büyümeden kimse bahsetmesin. İspanya ve Portekiz tabanlı ekonomik büyük Avrupa krizi ihtimalinden hiç bahsetmedim bile. Keza Rusya tabanlı AB'nin tamamını etkileyecek reseston ihtimali de kapıdayken ...
Last edited by Cengo : 30.Nisan.2014 at 01:50 Reason: imla
TURKSPORTAL Interactive - FM Türkiye
Cengiz Haskan
Fenerbahçe Araştırmacısı
@perpetua
Yazdıkların çerçevesinde gerekli düzünlemeleri yaparak sıfırdan oyuna başladım. Hızlıca ilk sezonu bitirdim ve 17-18m seviyesindeki sponsor gelirlerim 40m a yükseldi. Diğer takımların sponsor gelirlerindede çok bariz olmasada tatmin edici yükselme gerçekleşti. Bunun yanında sadece ligi kazanmama rağmen 2 yeni sponsorla sözleşme imzaladım. Oyun gerçekçi bir hale gelmeye başladı kısaca.
Bazı noktalar var ki dile getirmek gerekiyor ama bu fm 2014 o kadar kötü yapılmış ki inan uğraşmaya gerek duymuyorum. vietti diye bir adam aldım 500k sözleşmesi var ama 6 ay sonra yeni sözleşme yaptım 2m verdim bir 6 ay sonra 4.2m sözleşme istedi. Simülasyon bu oyun düşün yani yersen.
Türkiye ekonomisini bilmem ama ben futbolun günümüzde geriye gideceğine hiç ama hiç ihtimal vermiyorum. Her zaman olduğu gibi zamanla olacakları görürüz.
Forma yakma olayı falan bunlar konuyla ilgili değil. Zaten olayı kimlerin tezgahladığı da ortaya çıktı. Bu olaylara girmeyelim konu amacından sapmasın.
Ne gibi degisiklikler yaptin?
Demek ki oyuncu parayi cok seviyor. Ve iyi oynadigi surece de daha yuksek maas istiyor. Bunu daha once hic gormedik mi? Son 2 yilda Semih Kaya'nin sozlesmesine 2 defa iyilestirme yapildi. Genc oyuncular gelistikce, piyasalari arttikca, daha fazla parasi istemeleri gayet normal. Ozellikle kulubun finansal durumu iyiyse. Eger finansal durum iyi degilse veya oyuncunun isteklerini karsilayabilecek seviyede degilse, oyuncu daha buyuk kulube gitmek ister.Bazı noktalar var ki dile getirmek gerekiyor ama bu fm 2014 o kadar kötü yapılmış ki inan uğraşmaya gerek duymuyorum. vietti diye bir adam aldım 500k sözleşmesi var ama 6 ay sonra yeni sözleşme yaptım 2m verdim bir 6 ay sonra 4.2m sözleşme istedi. Simülasyon bu oyun düşün yani yersen.
Futbol bence de geriye gitmez. Fakat eger ilerleme, ulkeler arasindaki dengeyi degistirecek cinsten bir ilerleme degilse, bu ilerlemeyi oyunda yansitmaya gerek yok. Bugunun parasi uzerinden oynamaya devam ederek kullanici oyun ilerledikce degisen deger kavramlarini tekrar ogrenmek zorunda kalmaz. Sonucta bunlar futbol kulubu ve gelir ile giderlerinin dengede olmasi gerekir. Gelirler artarsa, giderler de ayni miktarda artmak zorunda. Ilerleyen yillarda bu iki artisin butun ulkeler ve kulupler icin gerceklesmesi oyuna bir sey katmaz.Türkiye ekonomisini bilmem ama ben futbolun günümüzde geriye gideceğine hiç ama hiç ihtimal vermiyorum. Her zaman olduğu gibi zamanla olacakları görürüz.
Eger gelirler artar ama giderler artmazsa, kulupler kullanabileceginden fazla paraya sahip olur. Bu paranin da oyunun bankasinda olmasinin hic bir anlami yok.
Onu sadece guncel bir ornek oldugu icin yazdim. Zaten kimin yaptigi onemli de degil. Bunlarin olabilecegini dusunen bir sponsor, o formanin ustune ismini yazdirmak ister mi? Hadi bir tane ister diyelim. O da tek isteyen oldugu icin alt fiyattan teklif yapar. Halbuki sirketler sponsorluk vermek icin yarissa, o umit ettigin buyume gerceklesir. Bugun Galatasaray formasi yakilir, yarin baska takimin. Sponsor olmayi dusunen, bunu da dusunerek karar varir. Bu tip olaylardan zarari sadece Galatasaray gormez yani.Forma yakma olayı falan bunlar konuyla ilgili değil. Zaten olayı kimlerin tezgahladığı da ortaya çıktı. Bu olaylara girmeyelim konu amacından sapmasın.
Last edited by perpetua : 30.Nisan.2014 at 16:40
Yanlış hatırlamıyorsam federasyonun finansal faktörleriyle ilgili bir bölümde iyileştirme yaptım. Ligin itibarında iyileştirme yaptım. Tüm takımların bilet ve kombine satış fiyatıyla ilgili düzenleme yaptım. (tabi bunları abartmayarak) Ufak tefek bunun dışında değişiklikler yaptım ama hangileri etki etti bilmiyorum açıkcası. Biraz daha kariyerde ilerleyince daha net fikir sahibi olacağım.
Oyuncuyla ilgili değil abicim ya tüm adamlar aynı. Çok değişik bir oyun bu 2014 yazsam sayfalara sığmaz. Zaten bu konuyla ilgili bir başlık var orada arkadaşlar yazmış birçok şeyi.
Kulübün kasada olunca illaki harcıyorlar o konuda sıkıntı olmuyor. Misal bu kariyerimde ilk sezon sonunda Galatasaray'ın 20m transfer bütçesi vardı. Gayette güzel transferler yaptılar.
Yakma konusu fazla abartılıyor. Sponsorlar açısından dediklerine katılıyorum. Ancak şunu da bilmek gerek Fenerbahçeliler "hadi bakalım kalkın storeları yakıyoruz" deseler eşzamanlı bir operasyon ile Türkiyede store kalmaz. Orada olmuş olay tamamen farklı. Zaten aklı başında hiçbir taraftar bu tür eylemleri yapmaz. Ülkerin sponsorluktan çekilmeside aynı şekilde. Ülker neden ülker? neden başka firma değil. Yada acıbadem ? Sizin yaşınız benden daha çok daha geniş açıyla bakabilirsiniz zaten bu olaylara.
EDİT: Taraftarlarla ilgili bir kısmı biraz abartmışım sanki 450.000 forma satışı oldu. Hangi özellikten kaynaklanmış olabilir hiçbir fikrim yok yardımcı olursan sevinirim
Last edited by medievil : 30.Nisan.2014 at 20:49
Federasyonun finansal faktorleri derken?
Oradaki bir deger, sadece federasyonun milli takim teknik direktoru secerken ne kadar para harcayacagini etkiliyor.
Digeri ise SI tarafindan belirlenen bir deger. Ulkenin satin alma gucunue gore belirliyorlar. Onu degistirmek mumkun degil.
Yapiyorlar da iste sorun yasadigimiz bir mesele bu. Bizim kulupler genelde cepte olani degil, olmayani harciyorlar. Olmayani harcadiklari icin de gelir yaratmalari gerekli. Yaratamayinca da borclar artiyor.Kulübün kasada olunca illaki harcıyorlar o konuda sıkıntı olmuyor. Misal bu kariyerimde ilk sezon sonunda Galatasaray'ın 20m transfer bütçesi vardı. Gayette güzel transferler yaptılar.
Oyunda elde olmayan parayi harcamak mumkun degil. Zaten Financial Fair Play de buna izin vermiyor artik. Bizim kuluplerin borclari da, gelirlerine oranla o kadar fazla ki Avrupa kupalarindan gelen para olmayinca transfer icin kaynak yaratmak gerekiyor.
Gercekte ise ya disaridan para enjekte ediliyor kulube (ornegin Sow ve Emenike transferlerinde oldugu gibi bireylerin hibe edisi, veya Galatasaray'in hisse satisi) veya borc alarak nakit akisi saglaniyor ve bu borc ile transfer yapiliyor (gerek banka borcu, gerek kisilere borc, gerek tahvil vs. gibi finansal enstruman satislari).
Buyuk kuluplere "sugar daddy" vermek bir formul ancak nakit girisi de o zaman cok abartiya kaciyor. Bunu veritabaninda yapamayiz ama editor ile bu secenegi ekleyip oyunu finansal sorunlardan birazcik arinarak oynamak mumkun ve bazen zevkli olabiliyor.
Ama bu da kisa donemli bir cozum cunku kulup baskani degistiginde, yerine gelen sugar daddy olmak zorunda degil.
Taraftarlar "storelari yakiyoruz" dese, butun bu kulupleri kapatsin devlet zaten. Bunu yapmamis olmak ovunulecek bir durum degil. Bu isi yapmaya kalkisanlari, hangi dukkana yapiyorlarsa yapsinlar, engellemek bile ovunulecek bir sey degil. Olmasi gereken bu cunku. Ama tribunde yaninda sahaya bozuk para atan, cakmak atan, caki atan adami engellemiyorsan, mesale yakani engellemiyorsan, saha disinda bunu yapani da engellemen beklenemez zaten. Ne cekiyorsak bu guvenlik zaaflarindan cekmiyormuyuz zaten?Yakma konusu fazla abartılıyor. Sponsorlar açısından dediklerine katılıyorum. Ancak şunu da bilmek gerek Fenerbahçeliler "hadi bakalım kalkın storeları yakıyoruz" deseler eşzamanlı bir operasyon ile Türkiyede store kalmaz. Orada olmuş olay tamamen farklı. Zaten aklı başında hiçbir taraftar bu tür eylemleri yapmaz. Ülkerin sponsorluktan çekilmeside aynı şekilde. Ülker neden ülker? neden başka firma değil. Yada acıbadem ? Sizin yaşınız benden daha çok daha geniş açıyla bakabilirsiniz zaten bu olaylara.
Neden Ulker diye sorarsan, neden Ulker ilk basta sponsor oldu sorusunu da sormak gerekir bence. Yerine gelen de neden geldi sorusu da hemen ardindan sorulabilir tabii.
Bu kulupler yurt disindan sponsor bulamiyorsa, veya en azindan gelirlerinin cogunu yurt disindan kazanan bir Turk sirketten sponsor bulamiyorsa, Avrupa capinda kulup olduk, dunya capinda kulup olduk gibi masallara beni inandiramazlar.
Onlar isin icinde yoksa, sponsorlar mecburen ic piyasadan cikar. Sponsorun ic piyasadan cikmasi demek, Turk ekonomisinden, Turk halkindan bu paranin gelmesi demek. Yani Ulker olmus, Acibadem olmus, baska bir sirket olmus fark etmez.
Last edited by perpetua : 01.Mayıs.2014 at 01:24
Oyuncularin bence sisirildigi ulkeler var. Ornegin Italya ve Arjantin. Ancak oyuncularin fazla dusuk tutuldugu ulkeler de var. Ornegin Portekiz ve Hollanda.
Mesela Edinho 110 CA ile geldi, bizde 14 macta 11 gol atti.
Ote yandan Cangele 120 CA ile geldi, 8 macta toplam 117 dakika oynadi, Burdisso 125 CA ile geldi ve dokuldu.
Bu ulkelerin hangileri oldugu zaman zaman da degisiyor. Genel olarak oyuncular, en erken 6 ay oncesine zaman zaman 1 yil oncesine gore degerlendirildikleri icin bazen sisirme, bazen de oyuncunun son halinin henuz yansitilamamasi degisiklik gerektiriyor.
Turkiye'de bu performansi sergilemek ile Italya veya Ispanya'da sergilemek arasinda muazzam bir fark var. Galatasaray'da oyun Sneijder'in ustune kuruldu. Real Madrid'de ise Senijder bir kadro oyuncusuydu. Onun takima uymasi beklendi ve uyamadi. Inter'de Mourinho Sneijder'e gore oyun kurdu verim aldi, 177 PA'ya neden olan CA'ya cikmis olmasi da o donemden kalma. Daha sonra yerine gelen Benitez, Ranieri, Stramacchioni ise Sneijder'i boyle kullanmayi tercih etmedi. Senijder sakatliklar gecirdikce de dustu. Teknik beceri veya zihinsel beceri olarak dusmemis olsa da fiziksel olarak dustu.Atiba'nın konusundayız, bu tartışma için başka bir konu var mı bilmiyorum ama örneğin Sneijder, büyük ihtimal düşürüldü buraya geldiğinde ama bu adam Inter'de nasıl oynadıysa veya Real Madrid'de oynadığından daha iyi bir performans sergiliyor son zamanlarda. Yani ne değişti de Sneijder bu kadar düştü. Yanılmıyorsam pa'sı 177, ca'sı 155. Bu adam 177 potansiyele ne zaman ulaştı merak ediyorum. Tamam 155 ca Türkiye ligi için çok iyi ama Türkiye'de oynuyor diye Inter'deki istatistiğinin aynısını burada da yansıtıyorsa onlar ne verdiyse verilmelidir benim şahsi görüşüm.
PA degisken olmamali. Herkesin belli bir kapasitesi var. PA da bu kapasite. Biz de oyuncularin kapasitesini tahmin etmeye calisiyoruz. Bazen yaniliyoruz. Bazen de yanilmiyoruz.Ayrıca bu ca-pa sisteminde de sizce bir sorun yok mu ? Oyun içerisinde biraz daha değişken olması gerekmez mi ? Aynı şu gençlere verilen "-li" palar gibi. Bir oyuncunun potansiyeli için sınır koymak bana çok saçma geliyor. Kimin ne olacağı belli değil ki. Caner Erkin'den kim ligin en iyi sol beki olacağını tahmin edebilir di ki önünde Kadlec ve Hasan Ali gibi iyi sol bekler varken. Januzaj bu sezon bir patladı adamın potansiyeline 199 vermişler 3-4 gün önce Manu kariyeri açtım da orada gördüm. Bu sezondan önceki potansiyelini merak ediyorum açıkçası 140 mıdır 130 mu kim bilir.
Ornegin Caner'in ligin en iyi ofansif sol beki haline gelmesi benim icin supriz degildi. Ama onu teknik direktorun nasil kullanmak istedigine bagli bu. Aykut Kocaman'in daha kontrollu oyun stilinde Caner'i sol bek oynatsa, o kanat delik desik olur, bek oyuncusu ileriye cikmaktan daha cok geriden orta sahaya pas trafigini yonettigi icin hucumda da bu kadar etkili olmazdi. Bu nedenle de mumkun oldugunca Caner'i orada kullanmak istemedi. Ersun Yanal beklerinden ileride pres yapmasini ve cok ileriye cikarak oynamasini istedi ve bu istenenler Caner'in yapabilecegi isler oldugu icin Caner one cikti.
Kadlec, medyada bol yazildigi gibi, eger Aykut Kocaman transferiyse onun zaten Aykut Kocaman'in futbol anlayisina uygun bir bek oldugu soylenebilir. Ileriye fazla cikmayacak, sagda Gokhan ciktiginda savunmayi uclu tutabilecek bir oyuncu Kadlec.
Ersun Yanal ise bunu farkli bir sekilde yapti. Topal'i stoperlerin arasina cekip, iki beki de ileriye yolladi. Bu nedenle de Kadlec gibi ofansif gucu kisitli olan bir oyuncuya sol bekte ihtiyaci yoktu. Bence Hasan Ali'nin dusunulmemesinin nedeni de ne hucumda Caner, ne de savunmada Kadlec kadar iyi olmamasiydi.
Su anda milli takimda henuz banko olamayan oyuncularimizin onemli bir kismi zaten 120-130 CA arasinda dolaniyor.Türkiye'de bana göre iyi seviyeye yükselmesini beklediğim genç oyuncuların potansiyeli 120-130 civarı. İlla hepsi milli takım seviyesine çıkacak değil ya vardır içlerinde hayal kırıklığı ama oyun içerisinde uzun vadeden bahsediyorum. Son dönemde regenlerle uğraşmaktan sıkıldığım için bahsediyorum. Facepackli oyuncuya takıntım vardır biraz facepack olmayan oyuncuyu almam o yüzden Cenk Şahin, Okay Yokuşlu, Taylan Antalyalı gibi isimleri geliştirmeye çalışıyorum regenler yerine ama potansiyelleri böyle iken uzun vadede yapabileceğim bir şey yok. Gerçek hayattaki gibi birden patlama olasılığı oyunda yok. Büyük ihtimal Gökhan Gönül Oftaşspor'da iken de potansiyeli böyleydi veya Arda Turan da Manisa'dayken öyleydi veya yakın zamanda Salih Uçan için de geçerli. Velhasıl kelam Ca gibi Pa'nın da performansa göre değişken olması gerektiğini düşünüyorum. Oyunun ilerleyişine göre gerçekçi olmasa da regenlere oranla daha güzel olacağını düşünüyorum.
Saygılarımla.
Son Isvec macinin 11'indeki 4 oyuncu asagi yukari bu seviyede. Ersan, Semih, Alper ve Mevlut.
Yedeklerden Tarik Camdal, Ugur Demirok, Birol Parlak, Ishak Dogan, Adem Buyuk, Murat Duruer, Olcay Sahan, Umut Bulut ise bu ve daha alt seviyelerde.
120-130 arasi da Milli Takim seviyesi. Gecen seneki degerlere bakarak bir Milli Takim kadrosu sectim. Cogu kisinin ifazla tiraz etmeyecegi bir kadro olur herhalde. Belki Hamit'e itiraz edilir. Onun yerine de alacagimiz oyuncu ne ondan cok daha zayif olur, ne de cok daha kuvvetli. Yusuf'a da itiraz olabilir ama Fatih Terim genelde onun gibi cabuk oyunculari sever. Onu cikartip Adem Buyuk'u koysak pek bir sey de degismez.
Volkan (150)
Onur (145)
Tolga (140)
Mert (130)
Gokhan (145)
Tarik (115)
Caner (135)
Hasan Ali (120)
Omer (145)
Semih (126)
Aykut (123)
Serdar Aziz (120)
Ersan Gulum (118)
Mehmet Topal (140)
Nuri Sahin (152)
Selcuk Inan (140)
Alper Potuk (128)
Oguzhan Ozyakup (127)
Hakan Calhanoglu (133)
Gokhan Tore (133)
Hamit Altintop (132)
Olcan Adin (132)
Olcay Sahan (130)
Yusuf Erdogan (120)
Arda Turan (158)
Burak Yilmaz (145)
Mevlut Erdinc (132)
Umut Bulut (127)
Mustafa Pektemek (122)
Cenk Tosun (120)
Bu 30 kisilik kadronun CA ortalamasi 132.77.
Dunya kupasina giden ulkelerde aciklanan kadrolara gore bu ortalama Rusya'nin hemen ustunde. Hirvatistan'in ise hemen altinda.
Bosna Hersek'in ortalamasi 125. Yunanistan'in da oyle. Fildisi 130, Kamerun 130. ABD 127.
Bizim milli takim kadrosunun ortalamasi Italya gibi 150 olsun, ondan sonra 120-130'luk oyunculara burun kiviralim.
Ama o seviyede degiliz. Kendimizi o seviyede gorebilecek kadar da oyuncu yetistirmiyoruz. Bu arada yukaridaki 30 kisilik kadronun 13 oyuncusu Almanya, Hollanda veya Fransa'da yetismis oyuncular.
abi selçuk oynadığı mevkinin messi siyse tolga arda turanı olur en fazla. veya selçuk ile muslera ligin en iyi oyuncularından onu örnek vereyim selçuk mevkisinin muslerasıysa tolga mert günok'u falandır. aynı olmaları bu yüzden yanlış.
semih 2 sene üst üste clde 11 oynamış 2 sene üst üste şampiyon olmuş takımın as stoperi. aykut kim abi? ikisinin benzer ca'da olmasının ne açıklaması var? aykut semihin yaptıklarını yapabilir mi?
Farklı mevkilerin oyuncuları birbirleri ile doğru orantılı kıyaslanamaz. Hatta düzenli ilk 11 oynayıp oynamaması asla yeteneğinin ölçüsünün göstergesi olamaz.
TURKSPORTAL Interactive - FM Türkiye
Cengiz Haskan
Fenerbahçe Araştırmacısı
Ocak ayi itibariyle boyle dusunmusuz.
Semih'e biraz iyilestirme gerekir mi? Bence gerekir. Aykut yerinde saydi mi? Bence saydi.
Selcuk/Tolga karsilastirmasina gelince. Emin degilim. En iyi halindeki Selcuk icin katilirim. Ama gectigimiz sezonun ortasinda yanindakine bile pas veremeyen Selcugu da goz onunde bulundurmak gerekli.
@perpetua merak ettiğim birşey var.Mesela 160 CA'lı bir forvet 15.en iyi forvettir gibisinden bilgiler veriyorsunuz.Bunların elinizde bir listesi var mı?