Maşallah çok iyi bir giriş ve devam edip olmuş anlatım görsellerle daha iyi olmuş seni uğraştırır ama bize iyi gelir
Gelecek Vaad Eden
Maşallah çok iyi bir giriş ve devam edip olmuş anlatım görsellerle daha iyi olmuş seni uğraştırır ama bize iyi gelir
Gelecek Vaad Eden
ZTk bu yıl önemli değil bence ilk olarak lig atlamak daha önemli önümüzdeki yıllarda eğer ilk iki sezon ligde üst sıralara çıdayacaksak ztk Avrupa ya gidip para kazanabileceğimiz twk platform
Hasan Şaş ile röportaj yapmanın en güzel taraflarından birisi de ; sadece kendi yaşadığı sevinçleri veya hüznü anlatmayıp, öğretici bir şekilde ders vermesiydi.Bu kitap sayesinde pek çok yeni menajer adayı yol haritasını yeniden çizecektir.Çünkü futbol sürekli gelişmekte olan bir oyun olsa da basma kalıp temeli vardır.
"Fantezi futbol oyunları , bu işin oyuncu alıp takım kurmaktan ibaret olduğunu zannetmemize sebep olabilir.Gerçekte ise iş bir kazanma ortamı yaratmak , büyük beklentileri karşılamak ,ciddi zorlukların üstesinden gelmek , baskıyla baş edebilmek ve görev boyunca konsantre kalmak gibi bir dizi mücadele alanından oluşur.
Bu sebeple futbol sadece kazanmak değildi.Kazanmayı alışkanlık haline getirebilmekti.Lige başladığımızdan bu yana formumuzu koruyorduk ama asıl başarımız bunu istikrarlı bir şekilde devam ettirmekti.Bunun için de arkamıza sadece hatalarımızdan ders çıkarmak için bakardık.
Ekip ruhu yakalamak için her hafta farklı liglerden farklı takımların maçlarını takım olarak izlerdik.Bunu da sadece 90 dakikada izleyip odalarımıza çekilmeden , durdurup pozisyonları tartışarak en az iki saatte yapardık.Pozisyonları nasıl daha iyi bir hale getirirdiniz, sen olsan ne yapardın gibi sorular sorardım oyunculara.Hücum oyuncuları ve defans oyuncuları olarak 2 gruba ayrılırdık.Çok eğlenceli ve yararlı geçen bir uğraş olmuştu bizim için.Oyuncular bu sayede maçtan maça kendini geliştirebiliyordu.Tek tip oyuncu modeli değildiler artık.
&
Ligde sıradaki maçımız Alanyaspor deplasmanıydı.Sakat oyuncularımızın da yavaş yavaş iyileşme sürecinde olmaları takımı ayrı bir rekabetçi ruha sürüklüyordu.Güzel oyunla ve sakatlıksız bir maçı geride bıraktığımız için mutluyduk.Ama Özgürcan yine moral bozmuştu.Dönüş yolunda yanıma gelerek yine aynı konudan bahsetti.Takım içinde yine bir sorun oluşmasını istemiyordum ve kendisini satacağımı söyledim.O da bana takımdan ayrılmak değil , takımda yer edinmek istediğini söyledi.En fazla bu zamana kadar aldığın süreyi alacaksın daha fazla oynama ihtimalin yok dedim.İstemeyerek de olsa ayrılmayı kabul etti ama ilerde daha büyük problem çıkaracağını tahmin etmemiştim.
Spoiler: Alanyaspor maçı
Türkiye Kupası maçında Denizli BLD ile karşılaşmamız ise oyuncularıma ders niteliğinde olmuştu.Kazanmıştık , iyi de hücum etmiştik ama oyuncuların bireysel oynaması ile skoru zor bulduk.Fark atmamız gereken bir maçı zor kazanmak sinir bozucuydu.Rakibi küçümsemek asla kabul etmeyeceğim bir durumdu.Nitekim ilk antrenmanda hücum oyuncularına çift antrenman yaptırmıştım.Bu onlar için iyi bir ders olmuştu.
Spoiler: Denizli Bld maçı
Hücum oyuncularının yaptığı çift antrenmanın meyvelerini sıradaki Samsun maçında almıştık.Güzel oyun ve takım oyunu ile kazanıp yolumuza devam ettik.Defans hattımız ise kusursuz devam ediyordu.Bir maçı daha gol yemeden kapatmıştık.Mert Korkmaz ve Tayfur Havutçu'nun ekip çalışması bize ekstra bir güç sağlıyordu.Hangi oyuncu istemezdi ki böyle deneyimli bir antrenör ekibinin olmasını..
Spoiler: Samsunspor maçı
Türkiye Kupası grubumuzda iki Süper Lig ekibinin olması bizi zorluyordu.Ama oyuncuların deneyimi açısından çok iyi bir deneyimdi.Bu sayede üst lige çıktığımız takdirde kadroda kalacak isimleri de belirlemek istiyordum.Seyircimiz ise bu maçlarda ekstra destek veriyorlardı.Tezahüratlar çok daha fazla yüksek sesle söyleniyordu.
Bunun sebebi ise "Bizi bekleyin" imajı vermekti.
Rakip Kasımpaşa'ydı ve maçta ki stratejimiz basitti.Kendi gücümüzü biliyorduk ve ona göre oynayacaktık.Defansımızın formda olması ile rakibi durduracak , hızlı oyuncularımız ile atak yapacaktık.Maç sonunda stadı görecektiniz..
Spoiler: Kasımpaşa maçı
Denizli ligin alt sıralarında yer alan ekipti.Kasımpaşa maçındaki yorgunluğumuzu da bildikleri için kazanmak adına herşeyi yapacaklardı.Maçın başlaması ile sert oynamaya başladılar.Pek çok kez sağlık ekipleri sahaya girdi.Rakibin sert oyunu karşısında oyuncularım da tereddüt etmeye başlamıştı.Yorgunduk zaten ve bu oyun bizim işimize gelmiyordu.Kaptan Hurşut'u yanıma çağırarak bizim de aynı sertlikte oynamamızı söyledim.Dişe diş bir mücadele olacaktı artık.Maçı kazandık ama o maçta Denizlispor'da tam 3 oyuncu sakatlanarak oyun alanını terk etti.Maç sonunda ise bize ağır eleştiriler vardı.Ama bu eleştiriler o kadar anlamsızdı ki.Kimse rakibin oyununa bakmıyordu.Sadece sakatlıkları göz önüne getiriyordu.Halbuki rakibin faul sayısı bizden daha fazlaydı.Bu durum sadece güzel gidişimize sorun çıkarmak adına yapılmış bir haleydi.Maçın hakemi Bülent Birincioğlu'nun ise verdiği kararlar ve çıkarmadığı kartlar sebebiyle üst liglerde yönettiği son maçı olmuştu.
Spoiler: Denizlispor maçı
Denizlispor maçı ile Adanademirspor menajeri olarak 20 maça çıkmıştım.Bu maçlardan ondokuzunu kazanarak çok çok iyi bir başlangıç yapmıştım.Ama kalemizde sadece 8 gol görerek de önemli bir başarı yakalamıştık.Sonuçta alt ligde oynuyorduk ve bu sayıda gol yemek ender rastlanılan bir durumdu.Bunun haklı gururunu takımla birlikte yemeğe giderek kutladık.Yönetim kurulundan malzemecisine kadar tüm ekip çalışanları olarak bir aradaydık.Basının da ilgisi yoğundu.Gözler oyuncuların ve benim her hareketimi izliyordu.Kazasız belasız o günü atlattık ve Türkiye Kupası maçımıza hazırlandık.Kazanmamız halinde gruptan çıkmayı garantileyebilirdik.Bunu istiyorduk.Ama olası bir puan kaybında ise 2 zorlu karşılaşma bizleri bekliyordu.Bu durum oyuncuları ve beni daha fazla zorlardı.Bunun için tek parolamız üç puanı almaktı.Oyuncular da bunun bilincine varmıştı ve sahada gerekeni yaptılar.Bu zorlu gruptan da çıkmayı başarmıştık.Hemde lider avantajı ile..
Spoiler: Denizli Bld maçı
Türkiye Kupası başarısı oyuncularda beklenmedik bir özgüven patlaması yaşatmıştı.Ardından gelen üç lig maçını da gol yemeden dokuz puan ile kapatmıştık.Ligde açık ara lider gidiyorduk ve fark gittikçe açılıyordu.Devre arasında takıma birkaç oyuncu alsam acaba takımın dengesini bozar mıydı? Bu sorunun cevabını bir türlü kendime olumlu anlamda veremedim.Çünkü bu sihri herhangi bir şeyin bozmasını istemiyordum.Transfer yapmamaya karar aldım.Sezona bu ekiple başlamıştık ve bu ekiple de devam edecektik.Sonradan gelen bir oyuncunun bu başarıya ortak olması ve olası bir durumda bu oyunculardan daha fazla dile gelebilme ihtimalini göze almak istemiyordum.
Bu durumu kararlaştırıp rafa kaldırdım.Osmanlı , Altınordu ve Manisa maçlarına çıktık.Az önce de bahsettiğim gibi gol yemeden dokuz puan kazandık.Bu iş artık buraya kadardı.Ligi elimizden almalarına imkan yoktu.Birkaç hata yapsak da telafi etmek için fırsatımız vardı.Yönetim ile bir araya gelerek gelecek sezonun çalışmalarına başlamak istediğimi dile getirdim.Onlar da bu durumu kabul etti.Ardından ise antrenörlük lisansımı yükseltmek için kurslara katılmak istediğimi söyledim.Başkan ilk önce tamam dese de sonrasından kararını değiştirdi.Sezon sonunda kursa gitmem için beni ikna etti.Çünkü devre arası diye bir tatil arası bize yoktu.Türkiye Kupası'nın saçma programı yüzünden tatil yapamıyorduk.Takıma odaklanmamı ve gelecek sezonun planlamasını yapmamın daha öncelikli olduğunu söyledi.O sözlerinden sonra kendisine hak verdim.Önce sezonu bitirmeli ve planlamalarımı yapmalıydım.Gelecek sene işimiz çok daha zor olacaktı ve hata yapmak istemiyordum.Bu sebeple planlamalarımı şimdiden hazırlayıp kafamın rahat etmesi için uğraşmalıydım."
Adanademirspor fırtınası hızını kaybetmiyordu.Önüne gelen tüm engelleri aşıyordu.Rekorlar kırıyordu.Üstüste galip gelme ve gol yememe serisi kırılmıştı.Sırada ki hedefleri puan rekoru kırmak , sezonun en fazla gol atan ve en az gol yiyen ekibi olmak vardı.Spoiler: Manisa,Altınordu ve Osmanlı maçları
Türkiye Kupası onlar için hafif bile kalmıştı 4'te 4 yaparak üst tura adlarını yazdırmışlardı.Beşinci maç Konyaspor ile deplasmanda oynanacaktı.Maça pek çok teknik direktör ve gözlemci gelmişti.Hasan Şaş bunu oyuncularına fırsat olarak kullanmıştı.Oyuncularını soyunma odasında tabiri caizse gaza getirecek konuşma yapmıştı.Sonuçta iyi futbol oynayan bir ekipti ve yaş ortalaması da oldukça düşüktü.Gözlemcilerin maçta olduğunu söyleyerek oyuncularına artı bir ivme kazandırmayı başarmıştı.Olası bir galibiyetle kim bilir bu oyuncular yıllar sonra nerede olurdu.
Konyaspor'un mutlak kazanması gerekiyordu.Grupta iddiasını devam ettirmesi için bu şarttı.As kadrosu ile sahaya çıktılar.Zaten ilk maçın da hırsı vardı.Stadda yerini alan sayılı izleyicilerden birisiydim.Çok küçük yaşlardaydım ve babamla gitmiştik o maça.Yıllar sonra çıkıp da Hasan Şaş'ın antrenörlük yıllarını anlatacağım aklıma bile gelmezdi..
Mükemmel bir futbol ziyafeti olmuştu.Bol pozisyonlu , farklı bir skorla biten , sürpriz bir maçtı.Deplasman takımı güya alt ligde oynuyordu.Sezonun en iyi futbolunu da o akşam ortaya koymuşlardı.Bu skoru kimse beklemiyordu.Hasan Şaş bile..Goller şans golü de değildi.Eze eze gelen bir galibiyetti.Bu maç yıllarca konuşuldu.Diğer alt lig takımları içinse bir başarı öyküsü olarak hala dile getirilir.
Bu takım artık bağırıyordu.Taraftarlarının tezahüratta söylediğini sahaya yansıtarak hemde ;
GELİYORUZ , VAKİT TAMAM...
Spoiler: Konyaspor maçı
Kulüp Üyesi
Özel Oyuncu
sağolasın kardeşimOriginally Posted by kaans98
teşekkürlerEze eze ilerlemeye devam ediyorsun
hey maşallah be başarılar abi
Konyaspor maçı ile Demirspor adeta Nirvana'ya çıkmıştı.Daha ne yapabilirlerdi ki.Ligde yenilgisiz liderdi ve Türkiye Kupası'nda gruplardan çıkmıştı.Ama artık önlerinde sıkışık bir fikstür vardı.Bir haftada 3 maça çıktıkları bile olacaktı.Kadrodaki sakat oyuncuların sayısı gün geçtikçe artmaya başlıyordu.Yoğun maç temposu için yeterli seviyede sağlık ekibinin olmayışı da bir dezavantajdı.
Türkiye Kupası grup maçlarının sonuncusu da oynanmış ve kuralar çekilmişti.Akdeniz derbisi bizleri bekliyordu.Böyle bir maç kentte büyük bir hazırlığa sebep oldu.Hem taraftarlar hem de antrenör ekibi adeta bu maça kilitlenmişti.
"Ligde Karşıyaka'yı yendik ve formalite maçında Kasımpaşa ile karşı karşıya geldik.Maçı beraberlikle noktaladık ve gruplarda ki ilk puan kaybımızı son maçta yaşadık.Oyuncularımıza bu başarıdan dolayı ekstra prim ödemeye karar verdik.Bunu fazlasıyla hak ediyorlardı.
Giresun maçı hazırlıklarını sürdürürken kura çekildi.Rakip Mersin İdman Yurdu'ydu.Bu kura çekimi bizim için şanstı.Çünkü grup liderliği ile seribaşıydık.Mersin'in gelmesi ise ayrı bir keyifli olmuştu.Uzun yıllara dayanan bir rekabet vardı ortada.Kura çekimi sonrasında taraftarlarımız çok sevinçliydi.İyi giden formumuza güvenerek Mersin'i yeneceğimize sonuna kadar güveniyorlardı.
Giresun maçı bi an önce bitsin istiyordum.Mersin'e odaklanmak için sabırsızdım.Kazasız bir şekilde lig maçını atlattık ve önümüzde Mersin maçı vardı.Maç evimizdeydi ve tur atlayan o gün belli olacaktı.
Maç o zamana kadar yaşanmamış bir atmosferde oynandı.Biz takım olarak nasıl hazırlandıysak tribünlerimiz de aynı o şekilde hazırlanmıştı.İlk yarı golsüz geçildi ama sahada sert bir futbol oynanıyordu.Sarı kartlar ve sakatlıkların bol olduğu bir yarıydı.İkinci yarıya daha atak başlamalıydık.Bunun planını soyunma odasında yapsak da sahada istediklerimizi yapamadık.Oyuncularımız uzaktan şutları tercih ediyordu.Önceki maçlarda olduğu gibi kısa paslarla pozisyona giremiyorduk.Dakika 71'de olmayacak birşey oldu ve Cumali kırmızı kart gördü.Hayatım boyunca bu kadar sinirlendim mi hatırlamıyorum.Aklıma direk Fatih Terim'in seneler öncesinde sahanın içine girerek kırmızı kart gören Emre Belözoğlu'nu yaka-paça saha dışına atması aklıma gelmişti.O maç Uefa maçıydı , bu maç ise Türkiye Kupası..
Lehimize olan durumlar tek tek alimizden kaybolup gidiyordu.Çok değil 6-7 dakika sonra da Mersin golü buldu.Daha ne kadar sinirlenebilirdim ki.Sonuçta Adanaspor ve Mersin'e karşı kaybetmek tahammül edilemez bir durumdu.Şimdi evimizde kaybetmek ise hiç olmazdı.Turu da kaybedecektik sonuçta.Taktiğimizi 3-4-2 yaptık golden sonra.Kanat oyuncularımız hücumcu roldeydi ve 4 forvetle oynadık desem yeridir.Oyunu elimize aldık.Ataklarımız artmaya başladı ve tribünler daha bir alevlendi.Dakikalar geçiyor istenilen gol bir türlü gelmiyordu.Dakika doksan oldu ve 4 dakikalık uzatma gösterildi.Tüm hatlarımızla hücumdaydık.
90+1 , 90+2 , 90+3 ,90+4 olmuştu ama gol yoktu.Mersin'in uzatma bölümünde yalandan sakatlanmaları ve süreye oynamaları ile 1 dakikamız daha vardı.Ama maçı hakem her an bitirebilirdi.Son atak şansımız olabilirdi.Top bizdeydi ve orta sahadan faul atışı kullanacaktık.Topu Hurşut'a kadar taşıdık ve beklenmedik birşey oldu.Hurşut kaleye süzülmesi gereken pozisyonda 26 metreden kaleye vurdu.O tam topa vururken gözlerimi kapattım.Çünkü Hurşut'a o an inanmamıştım.Başımdan kaynar sular döküldü.O bir saniyede neler düşündüm neler.
Ama birden stad yıkıldı!
Seyirciler coşku ile "goooll" diye bağırıyordu.Gözümü bir açtım ; oyuncularımız korner direğinin orada gol sevinci yaşamaya koşuyordu.Kendimi tutamadım ve Carlos Carvalhal gibi depar atarak yanlarında buldum kendimi.
Görülmeye değer bir gol sevinciydi.
Şu anda bile anlatırken o duygular beni aşırı heyecanlandırır ve gözlerimin dolmasına sebep olur.
Eksik olan taraf bizdik ve uzatma bölümünde ona göre oynamalıydık.İlk uzatma bölümü tamamen bizim elimizde olmalıydı.Çünkü rakip hala yediği golün şokundaydı ve tur artık bizim elimizdeydi.Beykan uzatma bölümünde yakaladığı pozisyonu golle sonuçlandırdı ve o golle turu bize getirdi.
Yıllar boyunca anlatılan destansı maçlardan birisiydi.Babaların oğullarına anlatacağı harika bir maç.Sadece maç olarak değil hayat dersi de barındıran bir hikaye.
Spoiler: Mersin İ.Y maçı
Kura çekimi tekrar yapıldı ve bu sefer rakip zorlu Beşiktaş'tı.Eleme maçıydı ama bu sefer tek maç değildi.İki maç olması bizim için çok daha zordu.O maça kadar geçen 3 lig maçını da pek dikkate almamıştım ve birinde ligde ki ilk mağlubiyetimizi aldık.Çünkü BJK ile önemli bir maçımız vardı.Kaybetmemiz gayet normaldi ama farklı yenilgiler ile sahadan süpürülmek istemiyordum.Tam 22 gün bu maç ile yatıp kalktım.Planlar yapıyor , analizleri belirliyordum.Amaç kazanmak değildi , skor olarak ezilmemekti.
Maç için İstanbul'a gittik ve çok erken gelen bir gol ile geriye düştük.Oyuncularımın konsantresi üst düzeydi ama erken gelen gol "sakın" dedirtmişti bana.Sonrasında oyunda kalmayı başararak skoru bir nevi koruduk.Kendi adıma istediğimi almıştım.Sonuçta BJK ile oynamıştık.
Spoiler: Beşiktaş maçı
Spoiler: Fikstür ve puan tablosu
Hasan Şaş Beşiktaş ilk maçının ardından istediğini yapmıştı ve takımını böylesi bir maçta ezdirmemişti.Ligde ise Urfa maçında takımı sahadan yenik ayrılmıştı.Böylelikle Demirspor sezonun ikinci yenilgisini almıştı.Ardından Adanaspor ile oynanan derbide seyircilerinin yüzünü bir kez güldürdü.Beşiktaş maçında ise takımını iyi organize etmişe benziyordu.Ta ki Yiğitcan'ın erken gördüğü kırmızı karta kadar.Arkasından ise takımın kimyası bozuldu.Beraberlik alsa da hem takım hemde Yiğitcan moral olarak kötü durumdaydı.
Ligde çok rahat olan mavi-lacivertliler Bucaspor'u yenerek önce play-off'a kalmayı garantiledi.Türkiye Kupası'ndan elenmenin sonucu olarak da takım ritmini buldu ve kolay maçlar çıkardı.Antalyaspor maçı ile ilk ikide olmayı garantiledi.Boluspor maçı sonrası ise şampiyonluğu garantiledi.Yani tam beş maç öncesinden ligi bitirdiler.Sonrasında gelen formalite maçlarında ise rahat galibiyetler ile ligi rekorlar ile bitirdiler.
İşte o rekorlar ve sezon hakkında ki bilgiler ;
>Ptt 1.Lig puan rekoru kırıldı.
(Önceki rekor ; 2013-2014 sezonunda Başakşehir 78 puan toplamıştı.)
>Ptt 1.Lig en az gol yiyen takım rekoru kırıldı.
(Önceki rekor ; 2010-2011 sezonunda Samsun 20 gol yemişti.)
>Ptt 1.Lig'de en uzun süre gol yememe rekoru kırıldı. (10 maç)
>Türkiye Kupası'nda yarı finale kadar çıktılar.
>Türkiye Kupası'nın gol kralı Beykan Şimşek oldu.
>Ptt 1.Lig'de deplasmanda en fazla puan toplama rekoru.
>Ptt 1.Lig'de en uzun süre maç kazanma rekoru (11 maç)
>Ptt 1.Lig'de en uzun süre yenilmezlik serisi (21 maç)
Rekorlar kırılmış sezon büyük bir coşku seli ile tamamlanmıştı.Şampiyonluk kutlamaları günlerce sürdü.Hakedilmiş bir zaferdi sonuçta.Yeni sezon hazırlıkları yavaş yavaş şekilleniyordu.Ama sözleşmesi biten oyuncuların yüksek maaş beklentisi içinde olmaları sebebi ile anlaşmazlıklar uzun süre devam etti.Tayfur Havutçu ve Samet Aybaba teknik direktör olarak pek çok takımın radarında yer alıyordu.Transfer piyasası ise oldukça hareketli ve çetin pazarlıklar ise yavaş yavaş başlıyordu.Bakalım bizi ikinci sezon neler bekliyordu..
Spoiler: Fikstür
Spoiler: Adanaspor ve Beşiktaş maçları
Spoiler: Sezon sonunda oluşan puan cetveli
Spoiler: Oyuncu verilerimiz
Spoiler: Türkiye Kupası özeti
Bir sezonu oyun süresi olarak
4 gün 9 saat 35 dakika oynayarak bitirdim.
Buna rağmen 24 kere kayıt yapıldı.
Oyun süresinin bu kadar uzun olmasının sebebi maçları detaylı olarak izlemem , taktik kısmında ve rakip analizini detaylı olarak ele almam ve oyuncu kısa listemi oluşturmak adına geçen uzun incelemelerdir.Aklında soru işareti olan arkadaşlar tabi ki de olabilir.
Oyun durumunu da bu sebepten dolayı paylaşıyorum.
Spoiler: Oyun durumu
Rotasyon Oyuncusu
Muhteşem bir performansla. Farklı bir şekilde şampiyon olmuşuz. Tebrik ederim hocam,harikasın
transferleri bekliyoruz
Transfer dönemi hızlı bir şekilde perdelerini açtı.Pek çok transfer yapıldı , kadrolar yeniden şekillendi.O sezonun başında Bülent Uygun Umman Milli Takımı ile bile anlaşmıştı.Anlayan transfer sezonu nasıl bir değişik geçecekti...
"Kadromuzu yeni sezonda büyük ölçüde değiştirmeyi planlıyorduk.Sonuçta çoğu oyuncumuz kiralıktı ve kulüpleri yüksek bonservisi istiyordu.Teknik ekibim ile görüşmeye başlamadan Samet Hoca ile bir araya geldik.
Kendisine ve Tayfur Hoca'ya yoğun teklifler olduğunu dile getirdi.Kendi başarılarını kazanmak adına haklı olarak kulüpten ayrılmak istiyorlardı.Bu durum takımda tek patronun ben olacağım anlamına geliyordu.Zordu ama kademe atlamam adına elime geçen en iyi fırsattı.Önce Tayfur hoca ayrıldı.Yanında Mert Korkmaz'ı da almıştı.Anlaşarak ve dostça ayrılmıştık.Ptt 1.Lig'de bekleneni veremeyen Antalyaspor'un yolunu tuttular.
Samet Hoca da yanına Taner Gülleri'yi alarak küme düşen Akhisar takımına geçti.Yerlerine ise yabancı hocaları getirmeyi tercih ettim.Çünkü yabancı kuralı değişmesinden dolayı bunun daha yararlı olacağını düşündüm.
Yardımcı menajer olarak ise Dünyaca ünlü Fransız milli oyuncu Makelele ile anlaşmamız biraz pazarlama açısındandı.Çünkü bu sayede yabancı basının da ilgisini çekecektik ve adımızı yavaş yavaş duyuracaktık.Kendisi ile yazın gittiğim antrenörlük kurslarında tanışmıştım ve buralara kadar gelmiştik.
Spoiler: Antrenör durumu
Antrenör ekibimizi tamamlayarak transfer çalışmalarına odaklandık.Önce kaleyi sağlama almak için uğraştık.Fulham takımı ile sözleşmesi biten İngiliz kaleci Bettinelli ile anlaştık.Genç bir oyuncuydu ve gelişime açıktı.Ayrıca İngiltere Ligi'ndeki yabancı kuralından dolayı yerli oyuncular yüksek bir bedelle elden çıkarılabilirdi.Bunu da hesaba katarak almıştık.Ama İngiltere'den iyi kaleci çıkmaz mantığı ile bu kararımızla çok polemik çıkarılmıştı.
Kulaklarımızı tıkadık ve hazırlıklara başladık.
Daha sonra Türk kaleci almamız gerektiği için Hakan Arıkan ile anlaştık.Amacımız sadece rekabetçi bir kaleci ortamı yakalamaktı.Üçünçü kaleci ise genç oyunccumuz Emre Selen olacaktı.
Sonrasında karşımıza Danijel Petkovic gibi yüksek potansiyelli genç kaleci çıktı.Kaçırmak istemedim ve kadromuza dahil ettim.Kadromuza kayıt edemezdik ama bu oyuncuyu gerçekten takımımda görmek istedim.Türkiye Kupası maçlarında oynaması garanti de olsa gelişimini merakla takip edecektim.
Spoiler: Kaleciler
Defansta ise Attamah , Yiğitcan ve Muslu şampiyon takımdan kalan isimlerdi.Yanlarına ise önce Sezer Özmen'i dahil ettik.Bana göre Rizespor bu oyuncunun kıymetini bilmiyordu.
Potansiyeli oldukça fazla olan bir isimdi ve bonservisi ile kadromuza dahil ettik.
Defansın sağına ise genç Alman Zimmermann'ı aldık.Kendisini ilk onbirde düşünüyorduk ve Muslu da kendinden forma kapmak için savaşacaktı.Sol beke ise Porto'dan Quinonez transferi ile nokta atışı yaptık.Sol tarafı adeta parselleyebilirdi.Yedeği olarak ise Kadir Keleş'i transfer ettik.
Defansın ortasına ise İdrissa Coulibaly gibi tecrübeli bir isimle güç kattık.Genç oyuncularımıza iyi bir rol model olabilirdi.Milli takımda yer alması da genç olan ekibimize deneyim katacaktı.
Böylece defans bölgesine de transferlerimizi tamamladık.Orta saha ve forvet içinse elimizde iyi isimlerin bulunduğu liste vardı.Ama onlar bize gelmek istemiyorlardı.İsteyenler ise yüksek bedellerle gelmenin peşindeydi.
Zor seçimler bizleri bekliyordu."
Spoiler: Defans oyuncuları
Editör
Sağlam Transferler Yapmışsın Hoca. Heralde İlk Sezonda Şampiyonluğa Oynayacaksın Sanırım
Antrenörlerde Güzelmiş. Hele Makelele'yi Görünce Duygulandım
En Tehlikeli İnsan Az Anlayıp Çok İnanandır. "A.Çehov"
Sakatlık sorunu olmazsa defans ve kale bayağı iyi oldu.Orta alan ve hücumu da bu düzeyde aldık mı işler tıkırında olacakSağlam Transferler Yapmışsın Hoca. Heralde İlk Sezonda Şampiyonluğa Oynayacaksın Sanırım
Antrenörlerde Güzelmiş. Hele Makelele'yi Görünce Duygulandım
Makelele ise yaşlandığımızın resmi olarak teknik kadroda yerini aldı hocam
Transferleri beğendim Hakan mı yoksa italyan mı olacak tercihin
çok sağolun hocam teşekkürler..
İtalyan değil İngilizBettinelli ilk tercihim olacak.Hakan'ı sadece yedekte Türk kaleci olsun diye aldım.
hocam başarılar gerçekten mükemmel bir anlatım biçimi ve insanı ister istemez acaba ileride ne oldu diye sürüklüyor.
Rotasyon Oyuncusu
Hocam baştan aşşağı okudum roman gibi bir kariyer olmuş sizinkide ragnar hocanınki şiir sizinki roman olmu
Yiğitcan erdoğan 4 büyüklerde oynar bnce ilk defa gördüm profili baya sağlam başarılar tekrar
sağolasın hocam teşekkür ederimHocam baştan aşşağı okudum roman gibi bir kariyer olmuş sizinkide ragnar hocanınki şiir sizinki roman olmu
Yiğitcan erdoğan 4 büyüklerde oynar bnce ilk defa gördüm profili baya sağlam başarılar tekrar
bekliyoruz reis
Rotasyon Oyuncusu
Hocam transferler çok iyi diğerlerini de bekliyoruz. İyi defans takımı şampiyon yapar diye bir söz vardır senden de Şampiyonluk bekliyorum
"Defans ve kaleci mevkileri tamamdı.Şimdi sıra orta sahaya gelmişti.Para harcamak yerine genelde bonservisi elinde olan isimlere yöneldik.Bu planımızı başarısız bulan çevreler tarafından eleştirildik ve küme düşme adayı olarak birinci sıradaydık.Ama yapacağımız transferler ile onları yanıltmak adına hırslanıyordum.
İlk önce Braga'da fazla forma şansı bulamayan genç Battaglia ile kiralık olarak anlaştık.İyi bir kesici olmasının yanı sıra topa hakim olup ona yön verebilecek bir isimdi.Sonrasında geçen sezon büyük hayal kırıklığı yaratan Kayserispor'dan Okay Yokuşlu'yu kiralık olarak , Abdullah Durak'ı ise bonservisi ile kadromuza kattık.Okay ayrılmak istiyordu ama Kayserispor bonservisi ile bırakmak istemedi.Bizde genç yıldızla kiralık olarak anlaştık.Abdullah ise biten sözleşmesini uzatmamıştı ve yeni yuvası biz olmuştuk.
Kanat oyuncusu olarak kadroda sadece Hüseyin kala kalmıştı.Önce genç Belaruslu Savitskiy ile sözleşme imzaladık.Bonservisi elinde olması ise bu imzanın ayrı bir başarısıydı.Sağ kanada ise İtalyan oyuncu Lanzafame
ile takviye yaptık.Tecrübeli İtalyan oyuncudan büyük beklentilerimiz vardı.
Neredeyse her ülkeyi tek tek araştırıyorduk.Kadromuza bir de İspanyol oyuncu dahil ettik.Sporting takımının genç oyuncusu Juan Muniz ile anlaşıp el sıkıştık.Büyük beklentim vardı kendisinden.
En çok istediğim oyunculardan birisiydi.
Hem kanatta hem de orta alanda hücuma yön verebilecek bir isimdi.
Mısırlı bir oyuncu ile anlaşmıştık.Hem gençti , hemde A milli takımda görev alıyordu.Kadromuz Birleşmiş Milletler gibi olmuştu.Ama Gomaa beklentilerimizi yerine getirmesi için çok çalışmalıydı.
Kiralık olarak son dakika Erdal Rakip'i de kadromuza dahil ettik.Malmö'de istediği süreleri alamayan genç oyuncu ile anlaştık.Ve böylece orta saha bölgesini de tamamlamıştık.
Spoiler: Orta saha oyuncuları
Forvet mevkisine ilk olarak onbirde oynatmayı planladığım De Sousa ile anlaştık.Gol yollarında takımı sırtlayabilecek bir oyuncuydu.Tecrübesi de bizden yanaydı.
Daha sonra yanına Kenan Karaman'ı kiralık olarak dahil ettik.De Sousa sakat veya cezalı olursa onunla idare edebilirdik.
Ama birden karşımıza bir şans çıktı.Genç Brezilyalı Bruno Mendes ile anlaştık.Bonservisi elinde olan bu genç isimle anlaşmak en çok beni heyecanlandırmıştı.De Sousa'nın tecrübesinden yararlanarak gelişimine devam ederse ilerki yıllarda değişilmez isimler arasında yer alabilirdi.
Spoiler: Forvetler
Geçen sezondan pek çok isimle yollarımızı ayırdık.Ya potansiyel olarak yetersizlerdi yada çok yüksek maaş istiyorlardı.Bu sebepten dolayı istemeyerek de olsa yollarımızı ayırdık ve yeni sezona
yeni isimlerle hazırlanmaya başladık.
Spoiler: Transfer geçmişi
Hazırlık döneminin ilk aylarını kondisyon toplamak amacıyla Adana'nın yaylalarında gerçekleştirdik.
Yazın kavurucu sıcaklıkta kondisyon kazanmak zordur.Bu sebeplerle soğuk bölgeleri seçtik.
İki haftalık çalışmaların ardından antrenman tesislerimizde yeni oyuncularımızla taktik antrenmanlara ağırlık verdik.Güzel maçlar çıkardık ve iyi sonuçlar aldık.Artık yeni sezona hazırdık.
Spoiler: Hazırlık maçları
Rotasyon Oyuncusu
Defanslar çok iyi diyordum ,Ortasaha ve Forvetler muhteşem olmuş. Bir de başlarında senin gibi bir hoca ile Şampiyonluk hayırlı olsun diyorum
kardeşim sağolasın ama sende ne yaptın yaDefanslar çok iyi diyordum ,Ortasaha ve Forvetler muhteşem olmuş. Bir de başlarında senin gibi bir hoca ile Şampiyonluk hayırlı olsun diyorum
transferler muazzam
GÜNCELLEME GECİKTİĞİ İÇİN HERKESTEN ÖZÜR DİLERİM ARKADAŞLAR..
Yarından itibaren kaldığımız yerden devam edeceğiz..
Mesaj Yetkileri
