Yönetimin hatası zaten o. Bir TD ile 4 yıllık sözleşme mi yapılır ya. Bu kulüp hep uzun sözleşmelerden çekti zaten. Paralar böyle çöpe gidiyor işte.
Printable View
Avatarın Quaresma ve onun gitmesinde en büyük etkenlerden birisi olan hocayı gitmemeliydi diye savunuyorsun. Bu, bana enteresan geldi biraz.
Samet Aybaba, er ya da geç gidecek. Güzel güzel ayrılmak önemli. Kimse de çıkıp demesin bana, Samet Aybaba FEDA dedi veya Beşiktaş'ın çocuğu diye. İş para mevzusuna gelince; evlatlık, çocukluk muhabbetleri bir kenara itiliyor işte. Hak ettiği ya da hak etmediği para mevzusunda değilim. Bir profesyonelsen, elbette paranı alacaksın; fakat iş ayrılığa gelmeden önce başka, ayrılığa gelince başka konuşmayacaksın, davranmayacaksın!
Ben sizin para mevzusundan yakındığınızı söylemedim ki zaten. :icon_smile: Avatarınızdaki Q7'yi göndermekte etkisi büyük olan bir hocayı savunmanız ilginç geldi bana o kadar. Cevap verme amaçlı bir mesaj değildi yani yazdığım.
------------------------------------
Samet Aybaba'nın kalması gerektiğini düşünenlere de, şu yazıyı okumalarını öneririm:
Üçüncülük Sonunculuktur!
Sezon başında Beşiktaş'ın şampiyon olabileceği yönünde "Gizli inanç" taşıyan biri olarak hayal kırıklığı yaşıyorum.
Kimse "Üçüncülük başarıdır" diyerek Beşiktaş'ı küçültmeye kalkmasın.
Bu takım yüzyılı aşkın süredir her zaman zirveye oynuyor. Şimdi kalkıp üçüncülük başarıdır diyenler, akıllarınca teknik heyeti, yönetimi, futbolcuları ya da kendilerini yüceltirken Beşiktaş'ı küçültüyor.
Türk futbolunda Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe için tek bir gerçek vardır o da Üçüncülüğün sonunculuk olduğu gerçeğidir.
Sizi bilmem ama "Üçüncülük başarıdır" sözü bana batıyor. "İki Büyükçülerin" ekmeğine yağ, yağcıların ekmeğine bal sürüyor.
***
Trajikomik Rekor!
2000-2001 sezonunda 34 karşılaşmada 48 gol yiyerek lig tarihindeki en çok gol yediği sezonu yaşayan Beşiktaş, bu sezonu 49 gol yiyerek tamamladı ve olumsuz anlamda bir rekor kırdı.
Bu rekorun en trajikomik tarafı; gol yeme rekoru kıran takımın, teknik heyetinin tamamının futbolculuk kariyerlerini savunmacı olarak tamamlayan kişiler olması.
Samet Aybaba, Ulvi Güveneroğlu ve Recep Çetin. İki sağ bek bir stoper! Sadece bu istatistik bile başarısızlık için yeter.
Türkiye liginde başarılı olmak istiyorsanız önce savunmayı sıkı tutup gol yememek zorundasınız Lucescu'nun da söylediği gibi "Siz Beşiktaş'sınız, bir şekilde gol atar ve kazanırsınız."
ERDEM ULUS
İyi kötü Olcay'ı kazandık. Emre Özkan'ı mecbur kaldığı için oynattı. Uğur Boral sakatlanmasaydı Emre şans bulamazdı kendine. Hatta Gökhan Süzen'i bile transfer etti gerisini düşün. Oğuzhan'ı da oynatmamak için elinden geleni yaptı. Veli zorunlu olarak oynayamayınca sahaya sürmek zorunda kaldı. O derece tavırlı Oğuzhan'a karşı. Olcay'a gösterdiği ilgiyi Oğuzhan'a gösterseydi şuan çok farklı olurdu. Holosko birkaç iyi maç çıkardı, bütün sezon yattı. Necip'te sıkıntı yok, ona Ön Libero oynamasını öğretemeyen TD'de sıkıntı var. Hilbert'de ne kötü ne iyi. Ofansif anlamda en iyi verimi almış olabiliriz ancak defansif anlamda koca bir 0. Fernandes'de de sıkıntı yok bence. Yıldızlara karşı alerjisi olan bir TD var başımızda hepsi bu.
Felix Magath gelecek bence.
Milletin 600 TL ile aile geçindirmeye çalıştığı güzel ülkemde yıllık 1.400.000 TL alan sayın Samet Aybaba "mutfak parasına çalıştım , gıkım çıkmadı" tarzında laflar etmiş. Adam hırsından seviyeyi iyice düşürmeye başladı. Kişiliksiz laflar etmeye başladı. Bunları gördükçe bu adamın defolup gittiğine kat be kat daha fazla seviniyorum.
Açıkcası gitmesini istemenizi anlıyorum ancak bu adamı vatan haini ilan etmenize anlam veremiyorum.
Feda Feda diye laflar ederken herkes bu adam taraftara hep güven verici sözler etti. Hedefi hiç aşağı tutmadı belki de suçu bu oldu.
2.'lik şansı bile defalarca oldu Beşiktaş'ın ancak bir türlü 2. olamadılar, olduklarınında da kalamadılar. Söylediğim gibi gitmesini istemenizi anlıyorum ancak bu tepkiler bana abartı geliyor, bu adam takım için bişeyler yapmış birisi ve bence başarısız oldu da diyemeyiz.
Umarım hakkı olan parayı da alır nedeni ise yabancı bir teknik adama bu yapılsa sonuna kadar diretir parasını alırdı.
Herifin alacağı 2.400.000 TL. Az para değil. Bide üstüne aldırdığı oyuncuların kontratı var.
Kendi payıma cevap vereyim kardeşime. Ben işin teknik taktik kısmında da her ne kadar başarısız olduğunu düşünsem de hep şunu söyledim eleştirilerimde ; bu adamın karakter yönü de oldukça zayıf, koskoca Beşiktaş'ın teknik patronu olmayı zerre haketmiyor.
Oyuncular hakkında yaptığı ileri geri açıklamalar mı dersin , oyuncularla ikili ilişkilerindeki başarısızlığı mı dersin (niyeyse hep suçlular yine oyuncular) oyuncuları sürekli taraftarın önüne atması (Ersan olayı) , işler iyi giderken işte bu takım benim eserim havaları ama işler kötüye gittiğinde oyuncularım sezonu kafasında bitirdiler , tatil havasında oynadılar vs söylemleriyle topu hep oyunculara atmalar falan.. Bu ve bunun gibi örnekler sürekli ve şimdi de daha ayrıldığı şu 10-12 saatlik dilimde yaptığı açıklamalar , takındığı tavır.. bunların hepsi benim gözümde dünyanın en itici insanı yaptı kendisini zaten.
Konusu açıldı madem , gelelim işin taktik teknik kısmına. bir teknik direktör düşünün ki basının karşısına geçip "keşke Fenerbahçe maçını kazanmasaydık , o maçtan sonra mental olarak oyuncularım sezonu kafalarında bitirdiler" diyebilsin. Be adam sen ne güne duruyorsun orada , o mental bütünlüğü sağlayamıyorsan oyuncuların üzerinde hakimiyet oluşturamıyorsan ne diye "mutfak parası" alıyorsun bu kulüpten ?
Sezon başında yaptığı yanlış personel seçimine değinmiyorum bile.
Kadro seçimlerindeki hataları cabası. Sakatlık bu takıma neşter vurdu bütün sezon eyvallah lafım yok ama aynı oyuncuyu iki hafta üst üste 11'e koyup ilk yarıları bitiremeden oyundan alırsan (Emre Özkan'a iki hafta üst üste yaptı bunu) o adamı yer bitirirsin. Koskoca ikinci yarı boyunca ilk yarının aksine hiçbir maçta varlık gösteremeyen Holosko'yu inatla 11'e koyar ama maçta geriye düşüp ilk yarı bitmeden oyundan çıkarıp adamı bozarsan , Bursaspor karşısına baştan aşağı yanlış bir kadroyla çıkıp maç 3-0 olduğunda oyuna defans oyuncusu sokarsan (en rezil davranışı o olduğu için bunu yazdım , burada taraftarla resmen forum kuralları çerçevesinde billur geçti diyeyim) benim için fazlasıyla başarısız sayılırsın arkadaşım. Lamı cimi yok.
Aybaba'yı sevdiğimi söyleyemem ama hakkını da vermek gerek.
Holosko'nun muhteşem performansı, Olcay'ın alışma süreci ve takıma katkısı bunlarda bence hocanın direk etkisi olan şeyler.
Ayrıca kişilik olarak bence de yeterli değil ancak o kadar sebep saymışsın açıp bakıyoruz lig sıralamasına buna rağmen son ana kadar 2.'lik şansını sürdüren ve Avrupa kupalarına katılmaya hak kazanan bir Beşiktaş var.
Bence bir sezon daha sabır edilebilirdi. Yönetim bu adama hep Feda dedi, birçok hocaya sunulan şans bu hocaya verilmedi transfer olarak. Bu sezon belki de bunu yapsalar bişeyler yapabilir..
Üstüne koca sezonda sakatlık en büyük düşmanı oldu Beşiktaş'ın ancak bunu da çok hissettirmedi. Sağlık olsun, kimisine göre başarılı ya da başarısız bu şekilde hakkı yenmemeli.
Koca sezonda Beşiktaş için emek veren birisi bu derece nefreti hak etmiyor bence.
Hata yapan oyuncusunu hatadan 2 dakika sonra oyundan alarak taraftarın önüne yem eden herkes şahsım adına nefreti hak eder. Benim düşüncem bu Cenkerim sana saygı duyuyorum tabii ki.
Ayrıca emin ol şu an Beşiktaşlı olmamanın verdiği psikolojiyle "e abi adam yapabileceğini yaptı" mantığı yürütüyorsun , yürütebiliyorsun ama bazı işler öyle kolay değil. Ya sırf şu yarım saat önce okuduğum şey yüzünden bile biter ya dünyadaki en sevilesi adam olsa dahi (ki uzaktan yakından alakası yok). Milletin üç kuruşla ev geçindirmeye çalıştığı , aç bilaç sokakta dolaştığı bir ortamda ve özellikle bunu belirtiyorum sezon başında göreve gelirken "para konuşmadık , söz konusu Beşiktaş ise gerisi teferruattır" diyen bir adam şimdi çıkıp da "mutfak parasına takım yönettim" gibi rezil bir laf ediyorsa benim için biter ötesi yok isterse şampiyon yapsın takımı.
O zaman ben de diyorum ki madem şimdi paranın lafını yapıyor , sezon başında milletin gözünü boyamak taraftarın gönlünü kazanmak istedi o laflarla hele böylesi bir senede fedalar falanlar filanlar.
Başarısızlık durumunda bunun sorumluluğunu almazsan, oyuncularını basının kucagına atarsan sonuç bu olur. Burada konu başarı veya başarısızlıktan çok Samet Aybaba'nın oyuncuları ile iletişim sorunu, sürekli elimdeki kadro bu kadar modunda dolaştı. Çocuklara biraz güvenseydi biraz savaşmalarını sağlayabilseydi BJk şampiyonluk yarışı içinde biraz daha fazla kalırdı, herkes de alkışlardı.
Ama sürekli sanki tavsanlı linyit sporun hocasıymış gibi eldeki imkan bu tarzında dolaşması sonunu hazırladı.
11 Ay önce yazmıştım, nitekim beklediğim gibi bir son oldu. Ancak şöyle bir şey var. Beşiktaş için bir geçiş sezonuydu bu yüzden sportif başarı söz konusu değildi hatta Başkan Fikret Orman bile bu yönde açıklamalar yapıyordu ancak geçen süreçte 3.lük başarı değil noktasına gelindiyse bu hocaya haksızlıktır. Fenerbahçe maçından sonra oyuncular tempoyu düşürmese sene başında orta sıralar oynar denilen takım Şampiyonlar Ligi vizesi alacaktı.
Olayın sportif yönüne bakınca bence başarılı bir iş ama Aybaba'nın yönetim konusunda iyi olmadığını zaten 11 ay önce, daha önce yaptıklarına bakarak ön görmüştük. Beşiktaş için hayırlı olsun.
Bazı teknik direktörler vardır ağzıyla kuş tutsa sevilemez. Bu adam da öyle bir adam işte.
Kendi şahsım adına konuşayım, Samet Aybaba'yı taktiki açıdan çok yaptığı açıklamalar nedeniyle sevmiyorum. Bizi birinci de yapmış olsaydı yine sevmeyecektim ben. Benim gitmesini istememin sebebi futbolcu tercihlerinden çok budur.
Adam hiç bir suçu kendi üzerine almıyor. Büyük takım teknik direktörü biraz karakterli olur. Bir suçu da kendi üzerine al be kardeşim. Büyüklük sende kalsın bir kerede. Yok ama yok işte insanda karakter zayıf olmayagörsün böyle oluyor.
Size, yani Beşiktaşlı olmayan kişilere dışarıdan konuşmak o kadar kolay geliyor ki. Bunu içeriden yaşayan bilir.
Sen Emre Özkan'ı, Ersan'ı rezil ettin, yem ettin taraftara. Defalarca tükürdüğünü yalayıp lik yarı 20. - 30. dakikalarda değişiklik yaptın, her galibiyette kendine pay çıkardın, her malubiyette futbolcuları suçladın. Daha geçen seneye kadar anadolu kulüplerinde kendini göstermeye çalışan 3. sınıf bir teknik direktörsün sen. Ne ara kendini böyle yüce bir makama çıkardın, ya da çıkardığını sandın.
Sezon başında kümeye oynayan bir takımmışız biz ona göre. Yahu insaf be! Bari kafanın içinde kurduğun rezil düşüncelerini kendine sakla. Sen bu takımı kümeye oynayacak bir takım olarak görüyorsan bu senin düşüklüğündür. Sonra da kalkıp deme ki ben kümeye oynayacak takımı 3. yaptım.
İşin özeti şudur ki; Beşiktaş sana 2-3 beden büyük sayın Aybaba. Geldiğin yere geri dön. Haydi selametle.
Samet Aybaba'yı sevmek zorunda değil hiç kimse, ki bence sevmemekte haklısınız, ama başarılı olduğunu bence herkes kabul etmeli.. Zamanında Rijkaard bizim takım için 4. lük başarı demişti de kıyamet kopmuştu.. Sonraki sezon görmüştük neden söylediğini.
Can alıcı nokta bu işte. Beşiktaş'ın formasını sahaya koysan ilk 3 ' e oynar zaten. Kimse "sezon başında millet orta sıralar bile başarıdır" düşüncesine sahipti falan demesin. Bu düşünce , sahibinin acizliğini , basiretsizliğini gösterir. Hele ki bu adam bu takımın teknik direktörüyse varın durumun vehametini siz düşünün.
Abilerim gereken açıklamaları yapmış, ellerine sağlık. Ufak bir ekleme ; geçen sezonun kadrosuna bakın Fernandes, Quaresma, Almedia, Simao, Egemen, Ernst, Rüştü ... Bu kadronun, bu takımın küme düşebileceğine inanan ve spor kamuoyunun da bir bölümünü inandırmayı başaran kişiler kimdi Allah aşkına ? Kadroyu korusaydık şampiyonluğun en güçlü adayıydı bu kadro. Şimdi kalkıp 3. sırayı başarı diye yutturmaya çalışmayın. Belki Samet Aybaba için başarıdır ancak Beşiktaş için asla başarı değildir.
Samet Aybaba ile yolların ayrılmak üzere olmasına değinen Yılmaz Vural; "Ben de Elazığspor'dan ayrıldım. Ama insanlar düz mantıkla bakıyor. İnsanlar, "Adam başarılı oldu, neden gidiyor?" şeklinde konuşuyor. Yani bir şeyleri dışarıdan yorumlamak kolay değil. Çünkü dışarıdan saf görüntüye göre konuşuruz. Beşiktaş, feda yılında Fenerbahçe'nin ardından 3. oldu ve Avrupa Kupalarına katılma hakkı kazandı. Böyle bakıldığında başarılı bir antrenör görüntüsü var. O zaman ayrılmanın temelinde başarısızlık yatmadığı görünür. Bu nedenle de özel duruma girer. Yönetimle arasında prensipte bir anlaşmazlık ya da yönetim kurulunun kendi yorumlamasında onu nasıl gördüğü ile ilgili nedenler olabilir.
Bu tarafı da yorumlamak bizi aşar. Ancak Beşiktaş'a bu kadar yıl hizmet etmiş ve antrenörlük şartlarında da başarılı olmuş benim aile dostum, arkadaşımın gönül isterdi ki bir Alex Ferguson gibi yıllarca kalması mümkün olsaydı. Tabii ki üzüldüm. Beşiktaş camiası, Fikret Orman ve Samet Aybaba'yı çok seviyorum. Bu nedenle söylediğim şey isterim ki yanlış anlaşılmasın. Ama bir karar verilmiş. "Bu karar Samet Aybaba mı ya da yönetim tarafından mı verildi?" bilemiyorum. Daha Samet hoca ile de konuşamadım. Bir meslektaşımın nasıl emek verdiğini çok iyi yaşayan birisiyim. Bir kulüpte olduğumuzda neler verdiğimizi, neler vermeye çalıştığımız biliyorum. Dolayısıyla üzüldüm ama hayırlı olsun. Sanırım bu sene feda duygusundan kurtulup bir atak yapma dönemine girmek istiyorlar" dedi.
BİR TAKIM DUYUMLAR ALDIM
Beşiktaş Kulübü Teknik Direktörlüğü için bazı duyumlar aldığını ifade eden Vural; "Beşiktaş'tan bana herhangi bir teklif gelmedi. Fakat benim de kulağıma bir şeyler geliyor, bazı duyumlar aldım. Ancak resmi bir görüşme olmadı. Bugün bir arkadaşım tesadüfen işi gereği Beşiktaş'taki Plaza'daymış. Beni aradı ve "Hocam, burada senin ismin geçiyor, konuşuluyor" dedi. Yani böyle bir duyum aldım" dedi
BU KONUDA ÇOK ŞANSIM OLACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM
Beşiktaş'tan teklif gelmesi durumunda çok mutlu olacağını belirten Yılmaz Vural; "Çok mutlu olurum. Böyle bir camianın içinde olmak, onun başında olmak ve sorumluluğunu almak beni heyecanlandırır. Böyle bir şey olması çok güzel. Ama tabii ki biz o camianın insanı değiliz. Biz Türkiye'ye mal olmuş bir isimiz. Neticede ben Beşiktaş'ta futbol oynamadım, orada kaptan olmadım. Dolayısıyla bizim arkadaşlarımız Türk hoca getirirken bu özellikleri çok ön planda tutuyor. Bu konuda çok şansım olduğunu düşünmüyorum. Ama bu fikir değişirse ben de çok mutlu olurum" diyerek sözlerini tamamladı.
Üçüncülük Beşiktaş için başarısızlık, Samet Aybaba için başarıdır.
bu sezonki üçüncülük başarı da değil başarısızlıkta bana kalırsa. Samet Hoca'nın ayrılmasının en büyük sebebi üslubudur.
balde_mir_07 SA 94 sezonunda çok para harcatıp ADS'yi küme düşürmüş :) O sezon ADS tarihinin en iyi kadrosuna sahipmiş. Ama yanılmıyorsam 18 puan ile ligi sonuncu sırada bitirmiş :icon_biggrin: Bir daha böyle kadroya sahip olamaz. Ama bu deneyiminden sonra talibi çıkar.
Önder Özen, yarın 11.00'da basın toplantısıyla açıklanacak. Hocanın da, Zico olacağını düşünüyorum. Hakkımızda hayırlısı.
Nereden geliyor bu Zico haberleri? Bir tek ben görmüyorum medyada heralde.
Ben de görmüyorum Zico haberlerini nedir ne değildir bu iş ?
Aman diyeyim :D
Önder Özen hayırlı olsun.Şu anda basın toplantısında konuşuyor.Aklı başında,ne yaptığını bilen birisi görünümünde.Bakalım neler katıcak Beşiktaş'a.
Yayın nerde dostum ?
Ntvspor'da.Trtspor'da veriyor.
Buldum kardeşim sağol.
Adam teknik direktör kavramını ne güzel açıkladı ya arkadaş heyecanlanıyorum böyle işini bilen adamlar kulüpte görev aldıkça :)
Bu adam başarılı olur bence
Önder Özen Beşiktaşa çok şey katacaktır. Bence müthiş iş yaptı beşiktaş zamanla görülecek
Futbolun başına gerçekten de işi bilen birisi geldi. Umarım arkasında durulur bu ismin ve İbrahim Altınsay'da yaşananlar Önder Özen'de de yaşanmaz. Hayırlı olsun tekrar.