Maçta Fatih Terim çok hatalar yaptı. Hamit'i sağ bekte oynatmayıp onun yerine Sabri'yi koysaydı, Tuncay'ın yerine Arda ile başlasaydı ve Mevlüt'ün yerine de Semih'le başlasaydı bu maç bizim olurdu. Ama olmadı na'palım önümüzdeki maçlara bakacağız :D
Printable View
Maçta Fatih Terim çok hatalar yaptı. Hamit'i sağ bekte oynatmayıp onun yerine Sabri'yi koysaydı, Tuncay'ın yerine Arda ile başlasaydı ve Mevlüt'ün yerine de Semih'le başlasaydı bu maç bizim olurdu. Ama olmadı na'palım önümüzdeki maçlara bakacağız :D
Neyse konu başka yerlere çekilmesin..
Sunday Times'ın Türkiye-Portekiz maçı için yazdığı yorum ( Türkiye takımı için ) :
Player: Servet Cetin (Turkey and Galatasaray)
Verdict: Gives strikers nightmares
From some angles the 6ft 3in man mountain appeared to be towering over the Alps, and certainly made his presence known to Nuno Gomes, who felt the centre-back’s breath on his neck all evening. Looks like a roadie in a heavy metal band, and just as friendly, though would relish the physical nature of the Barclays Premier League if any of the clubs are brave enough to take him on.
Kâzim-Richards Caught Spitting At Simão?
Turkey forward Colin Kazim-Richards was allegedly caught spitting at a Portuguese player during their opening Euro 2008 match...
TV footage from Swedish station TV4 showed Kâzim Kâzim in what seems to be him spitting at Simão Sabrosa during Turkey's 2-0 defeat to Portugal.
At Euro 2004, Italy's Francesco Totti was suspended for three games after spitting at Danish player Christian Poulsen during a group game.
UEFA charged Totti with "gross unsporting conduct" after the Danish federation filed a complaint against the Roma star.
The Portuguese Football Federation has not commented on this matter as of yet.
goal.com
Lafin kisasi isvec televizyonlari Kazimi Simao´ya tükürürken görüntülemis,eger haber dogruysa Kazim ceza alir.
2004 yilinda Totti de bu sebepten 3 mac ceza almisti ...
İnşallah ceza alır da Kazım oynamasın diyenler rahatlar.:p
Şu Türklük meselesine hiç girmeyelim. Anayasa ne diyor;
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne vatandaşlık başı ile bağlı herkes Türk'tür.
Taktınız Kazım'a :p :p :p
Bence bu 11'i İsviçre maçına koy kazanırız.Ama İsviçre maçına bizde defansif ağırlıklı çıkarsak Portekiz maçında çıkmamız gereken gibi kalelerde zor pozisyon olan bir 0-0 maçı olur.
Guzelim benim derdim ne Kazim'la, ne Gokhan'la, ne Nihat'la ne de herhangi baska bir oyuncu ile. Oyuncular asker, komutan'in soylediklerini yapiyor. Komutan'in soylediklerini yapamiyorlarsa da, elestirilecek yine oyuncu secimini yapan komutandir.
Benim derdim, rakibe maci zorlastiracak bir dizilis ve rakibi zorlayacak oyuncularla oynamamamiz. Benim derdim, ileriye atilan toplarda (bazilari da uzun toptu) bosta kalan toplara bizim basamamamamiz. Rakip defansin onunde oturan 3 orta sahaya herhangi bir baski uygulayamamamiz. Biz defanstan cikamadik cunku rakip Emre'nin yuzunu rakip kaleye donmesine izin vermedi. Ama biz Deco'ya, Moutinho'ya ayni tarife'yi uygulayamadik.
Uygulayamadik cunku Tuncay bir kanatta, Kazim diger kanatta pasin atilacagi adami tutuyor gibi yapiyordu. Ama o pasin atilacagi adam da salak degil ki. Pas almasi gereken adam zamaninda bosa kacti ve topu yine aldi. Aldi cunku pasi veren adamin o pasi olcup bicmek icin bol bol zamani vardi.
Aurelio'ya dikkat ederseniz kaptigi toplarin hemen hemen hic biri, Aurelio rakip kaleye yuzu donukken kapilmadi. Aurelio'nun yuzu kendi kalesine donuktu. Yani rakip once Aurelio'nun korumasi gerektigi bolgeye girmis, arkasindan Aurelio yetismis ve topu almis. Kazim ve Tuncay icin de ayni sey gecerli. Emre icin de ayni sey gecerli. Esas o bolgeye sokmamamiz lazim adami.
Kendi kalene yuzun donukken top kaparsan, bunu ofansa cok zor cevirirsin. Ama rakip kaleye yuzun donuk topu kaparsan, en azindan 3 hatta 4 oyuncuyu oyundan dusurursun. Ileriye hizli ve isabetli paslarla da cikarsan rakibi zor durumda birakirsin.
Kanatlari kapatip gobegi bos birakirsan rakibin ayagindaki topa dokunsan, top kontrolunu kaybetmesini saglasan bile yuzu bizim kaleye donuk rakip oyuncular toparlar. Ama rakibi kanatlara zorlarsan, en kotu ihtimalle topa dokunursun, taca atarsin ve defansin/orta sahan tekrar organize olur.
Benim sinirlendigim, bozuldugum, elestirdigim tekil olarak oyuncular degil. Oyuncular, Fatih Terim'in kurbani. Terim bu futbolu Galatasaray'daki en son iki senesinde oynatmaya ugrasmisti. Bu macin 6-0 bitmemesinin tek nedeni Portekiz'in uzun soluklu dusunerek ilk macta en iyi performanslarini ortaya koymak istememesidir. Benim Terim'e en cok bozuldugum, Almanya'nin vasat alti bir teknik direktoru olan Werner Lorant'dan aldigi dersten bir sey cikartmamis olmasidir.
Son 1 ayda U17 ve U21 takimlarinin turnuvalarini izledik. O maclarda ust duzeyde olan yardimlasma, A takimda neden yok? Futbolcular birbirini tanimadigi icin ise, yine Terim'in hatasidir cunku goreve geldiginden beri 3-4 kadroyu dolduracak kadar farkli adam denemistir. Son kadroya alinan oyunculardan Mevlut, Emre Gungor, Semih, Mehmet Topal ve Kazim'in turnuva hazirlik maclarindan once toplamda 2 milli macta oynamisligi vardir (bir hazirlik macinda Kazim, ve yanilmiyorsam bir grup macinda Semih - bu ikincisini yanlis hatirliyorsam toplam 1 mac bu oyuncularin hayatlarinda oynadigi A milli mac sayisi).
Butun eleme maclarinin hepsinde oynamis (yanlis hatirlamiyorsam) Arda nerede? Arda'yi oynatmayip, Kazim'i oynatmak ile Aurelio'yu oynatmayip Mehmet Topal'i oynatma arasindaki fark nedir tutarlilik acisindan? Takimin, takim oyunu oynamasini saglamak acisindan?
Fatih Terim'in karar veremedigi Hakan Balta ve Ugur Boral'i sol bek icin secmesinden belli. Hakan Balta formsuz ise yerine hemen hemen ayni isleri yapabilen Volkan'i almak yerine, tamamen farkli bir tipteki Ugur Boral'i alirsan eger kadroya, Hakan Balta'nin formsuz oldugu ve defansini saglam tutman gereken macta formsuz Hakan Balta'yi mecburen oynatirsin. Bosuna mi Galatasaray Hakan Balta ve Volkan gibi birbirine benzeyen oyunculari, Fenerbahce ise Roberto Carlos ve Wederson/Ugur gibi kalite olarak birbirine benzemese de oyun mantalitesi olarak birbirine benzeyen oyunculari kadrosunda barindiriyor? Belli bir sablonlari var, ve buna gore birisi sol bek pozisyonundan defansif/fiziksel ustunluk bekliyor, digeri sol bek pozisyonundan ofansif katki bekliyor. Hakan Balta'dan ve Ugur Boral'dan zayif ozelliklerini kullanmasini bekliyor, eh tabii boylece ikisi de cok kotu oynamis gibi gorunuyor. Fatih Terim'in sablonunun ne oldugu belli degil. Ondan da bulunsun, bundan da bulunsun. Sonra maca gore karar veririz. Dersin ki, kardesim benim sol bek pozisyonum ofansif olmalidir. O zaman almazsin Hakan'i veya Volkan'i koyarsin yerlerine Ugur Boral'i, Wederson'u veya baska birini. Veya dersin "sol bekimizin defansi saglam olmali", Hakan Balta ve Volkan'i alirsin takima (veya Hayrettin'i), bunu gerekceli olarak anlatirsan da soranlara, kimse gikini cikartmaz. Boylece sol tarafta birbirleri ile benzer performans gosterecek iki oyuncun olur. Birisi cikar, digeri girer ve hemen hemen ayni performansi alirsin. Eger o pozisyonda oynayacak yildizin varsa, hem defansi hem de ofansi yapabilecek. O zaman ondan bekle hem ofans hem de defans. Ama elinde birbiri ile topladiginda ozellikleri bir yildiz edebilecek oyuncular varsa, o zaman bir secim yapmak gerekli, kararsiz kalmamamiz gerekli.
Defansimiz cok yavas. Gokhan ve Servet hizli oyuncular degiller ve birbirine benzer oyuncular. Bunlarin geri donusu yavas oldugu icin bunlari fazla ileriye cikartamazsin cunku defansin arkasina atilan kalitesiz toplar bile tehlike yaratir. Hizli stoper bizde zaten cok az. Biraz Emre Gungor var biraz da Ibrahim Toraman. Birisi tecrubesiz ve biraz kapali kutu, digeri de hata yapmaya musait bir oyuncu. Aydin dusunulebilir ama o da tecrubesiz. Ama en azindan ayni tip kavak agici defans degiller. Ayrica madem defansinda ozellikle uzun boylu, fizikli yerden zayif olan stoperleri tercih ediyorsun, yedekler neden Emre'ler? Bu defans oyuncularindan birisi sakatlanirsa veya formsuz olursa, defansin gobegindeki tertibi/taktigi degistirmek gerekmeyecek mi bu durumda?
Sag bekte Gokhan'in sakatligi nedeniyle mecburen defansi Gokhan ile hemen hemen ayni ama ofansi daha zayif olan Sabri. Ve bu iki oyuncudan bir gomlek ustun ancak esas pozisyonu olmadigi icin defansta hatalar yapan Hamit. Belli ki sag bekimizin ofansi, defansindan daha kuvvetli. O zaman sol bekin defansi olabildigince iyi olmasi gerekmezmi? O zaman o pozisyonda Hakan Balta'yi zorlayamayacak Ugur Boral'in kadroda isi ne? Veya iki bek de ileriye ciksin istiyorsan, orta sahadaki ikiliyi de defansi kuvvetli oyuncularla kurarsin, onlar beklerin oldugu yere kayarlar kontra yediginde.
Aurelio/Mehmet Topal asagi yukari benzer oyuncular. Emre ile Tumer'de oyle. Ortada atipik olan biraz Ayhan var. Ne Aurelio/Mehmet kadar defansif, ne de Emre/Tumer kadar ofansif. Ama iki oyunun iki yonunde de var, yani en kotu ihtimalle iki pozisyon icin de kabul edilebilir 3. yedek.
Sol kanatta Tuncay hizli ancak ayaginin ayari olmayan, Arda hizli degil ama teknigi ust duzey.
Sag kanatta fizikli ve teknik ama takimin geri kalani ile alakasi olmayan Kazim ve ... hmm.. 1 saniye... Kazim'i zorlayacak kim var takimda? Hadi Gokdeniz var diyelim. Kazim'dan cok farkli bir oyuncu. Arda'yi saga kaydiralim.. Yine cok farkli oyuncu. Tuncay'i kaydiralim... eh iste biraz benzerligi var. Eksisi Kazim kadar topa hakim olmamasi. Artisi oyun icinde ne yapmasi gerektigini Kazim'dan cok daha iyi bilmesi. Mevlut en azindan benim icin kapali kutu. Nihat sag kanatta oynamayi sevmiyor. Sag kanat corba gibi oldu yani. Sag kanattaki oyuncumuzdan ne bekledigimiz de belli degil bu nedenle. Bir bakima iyi boyle olmasi gerci cunku biz cozemiyorsak, rakibin cozmesi daha da zor. Sol kanat icin de benzer bir durum var. Ancak bu kanat oyunculari ortaya defansa yardima gelmezse, gobekten yariliriz. Arda/Tuncay biraz geriye gelir destege. Digerlerinin hicbirinin defans ile alakasi yok. Zaten o ozelliklere de sahip degiller.
Forvet arkasi. Nasil yani boyle bir pozisyon mu var takimda? Bu pozisyonda oynayan Yildiray, etkisiz kaldi. Bu pozisyonda oynayan Mevlut etkisiz kaldi. Bir Finlandiya macinda forvet arkasinda adam oynatmak yerine Hamit gobekte oynadi ve etkili oldu. Ama o da Finlandiya'ya karsi. U17'de Emre Colak, U21'de Nuri Sahin bu pozisyonda takimin beyini gorevini yaptilar. Kanat oyunculari ile tek pasa girdiler, onlari gol pozisyonuna soktular. Gobekte amacsizca dolanmak yerine, devamli kanatlara kaydilar ve kanatlarda kurulan ucgenlerin bir parcasi oldular. Bu oyuncular kanatlara kayarken de orta sahadaki ikili rakibin ceza sahasina yaklastilar ki rakip gobekten rahat cikamasin. Yildiray ile Mevlut'un ise hic bu islere girismeye niyetleri yoktu. Statik kaldilar. Emre ile Aurelio'da ileriye cikmadilar. Kanatta kaybedilen topu rakip kolaylikla gobege tasidi ve oyun kurdu.
Ve forvet. Ne Semih, ne Halil, ne Nihat, ne de Mevlut buranin adami degil. Gokhan Unal'da olmaz, Umit Karan'da olmaz. Mehmet Yildiz veya Fatih Tekke belki. Eh o zaman ya tek forvet oynamayacaksin. Ya da Mehmet Yildiz'i veya Fatih Tekke'yi sececeksin. Tabii Hakan Sukur her ne kadar yaslanmis ve kosacak hali olmasa da bu pozisyonda oynayabilir diyebilecegimiz tek oyuncumuz hala. Ersen Martin'i ise cok sallaparti buluyorum. Batuhan bence ileride oynar ama o da daha cok ham.
Sonucta her oyuncunun bazi kuvvetli yonleri, bazi zayif yonleri var. Sadece bizde degil, her takimda boyle. Aradaki fark, biz sistemimizi belirleyip ona gore uygun oyuncular secmedik. Biz bir sistem kurduk kafamizda, bu sisteme en kaliteli oyuncularimizi uydurmaya calisiyoruz. Bu nedenle, hem yavas savunma ile defansi onde kuruyoruz, hem de orta sahada ve ileride pres yapmiyoruz. Ne rakibi hataya zorlayabiliyoruz, ne de rakibi kendi ustumuze cekip hizli ataga kalkabiliyoruz. Taktigimiz, aman rakip kanattan orta yapmasin ve aman ileriye fazla hizli cikmayalim ayagimizda biraz top geveleyelim ki o teknigi cok ustun olan oyuncularimiz hasbelkader birseyler yaratsin.
Fatih Terim'i secimleri nedeniyle elestiriyorum. Secimlerini begenmiyorum (sadece oyuncu secimleri ile kalmamakla beraber). Ama ayni zamanda da biliyorum ki bu kurdugu takimin buyuk bir kismi bir sonraki turnuva'da iyi sonuclar alacaktir, ondan sonraki bir turnuva'da daha iyi sonuclar alacaktir. Yeter ki organize olalim. Kadroya uygun bir sistemimiz, kadroya uygun bir mantalitemiz olsun.
Rakibin hatalari ile gol atmaya mahkum kalmak yerine, rakibi hataya zorlayalim, ya defansif oynayip hizli ataga kalkarak, ya da ofansif oynayip bitmek bilmeyen bir hucum presi ile topu ileride kaparak. Bunun ikisini de yapabilecek oyuncularimiz var. Ama ilkini yapabilecek oyuncularin yarisi kadro disi, ikincisini yapabilecek oyuncularin yarisi da kadro disi (yarisi dedigim laf gelisi).
Eh o zaman oyunculari elestirmemizin veya goklere cikartmamizin da bir nedeni yok. Onlara gorev verilmis, o gorevi yapmaya calisiyorlar. Fatih Terim'e, yok hoca bu is boyle olmaz diyecek oyuncu da yok kadroda cunku bunu yapabilecek zaten az sayida olan oyuncularin hemen hemen hepsini Fatih Terim kadro disi birakti.
Yani balik bastan kokmus. Baligin yanindaki mezeler de balik yuzunden lezzetsiz geliyorsa, suc mezelerde degil. Bir iki guzel meze de baligin kotu olmasini kapatamiyor. Biz de mecburen yemek donusu lahmacuncuya gidip karnimizi doyuracagiz...
Abi yazdıklarına sonuna kadar katılıyorum. Arda'yı belki defansa fazla katkısı olmadığı için oynatmamış olabilir. Çünkü portekiz takımı hep kanatlardan etkili olan ortadan sadece Deco'yla etkili olan bir takımdı. Ama Portekiz'in kanatlardan top götürmemeye başladığı zamanlarda Yıldıray gibi oyuncuyu çok aradık, Ortaya Hamit geçti oda 2 dk orda oynadı birara Sabri geçti. ve bu arada Emre - Aurelio çakılı oynayıp Arda - Tuncay - Kazım olarak dizilişe geçilemezmiydi diye düşünebiliriz. Çünkü Arda çok teknik iyi top yapabilen bir oyuncu. Oyunun ilerleyen zamanlarındada Semih oyuna Tuncay'ın yerine girip Nihat-Semih olacak şekilde oynayabilirdik. Klasik 4-4-2 biçiminde çünkü öyle oynayacak oyuncularımız var. Bakarsanız MC - Emre / Aurelio ML-Arda MR-Kazım veya Kanatlarla fazla oynamasaydıda Arda - kazım iyice ileride olsaydı çünkü artık portekiz 1-0 öne geçmişti ve sürekli defansı düşünüyodu.
Hakan / Uğur tercihinede birşey söylemek istiyorum ben Fenerbahçe'nin bütün maçlarını izlemiş biri olarak şunu söyleyebilirim açıkca Kanatlardan çok açık veriyoruz ama tek vurduğumz yerde kanatlar. Şöyleki Gökhan - R.C.3 ileri çıktıklarında Edu-Selçuk ( Maldonado )-Lugano şeklinde oluyo defans. Milli takımdada bu uygulanabilirdi çünkü Aurelio zaten ilk senelerde bu şekilde oynuyodu defansın arasına giriyodu sürekli. Kanatlarda ileri gitmeye çalışıyodu. Artık Milli takımda böyle oynamalı izlediğim kadarıyla Hakan Balta fazla ileri gitmedi haa bu belki Fatih Terim'in taktiğidir ama mutlaka çıkmamız gerekiyo Hem kanatlar Hem Emre-Aurelio ikilisi geride kalınca oyun düzenimiz tıkanıp kalıyo
Gerçekten ezildik.Tek top yapamadık çok pas yapamadık kalemizden çıkamadık.Forvette etkisizdik Pepe ve Carvalho bizim forvet hattımızı ezdiler.En çok ağırıma giden Pepe'nin elini kolunu sallayarak gelmesi ve golü atması.Mücadele umut verdi ama hücum hattımız hiç umut vermedi.İnşallah İsviçreyi yeneriz.
Görüşlerimizi söylemeyeceksek, yanlış gördüklerimizi nedenleriyle açıklamayacaksak bu konunun bire anlamı kalmıyor ki. O zaman Fatih Terim Sabri'yi oynatmaktan vazgeçmeyecek, boş yere tartışmayalım gibi saçma sapan kavramlar da ortaya atılabilir; ki futbolumuzun gelişmesindeki en büyük engeller bence bu tip dar görüşlülüklerdir.
Topal karşısında da sizin yere göğe sığdıramadığınız Alex oynamadı mı? Bu Topal tek başına yarım sezon boyunca orta sahamızı toparlamadı mı? Yine yere göğe sığdıramadığınız Aurelio yanında ekstradan pres yapan adamlarla savunmadı mı ismi geçen Lampard'ı. Onu geçtim, Aurelio değil miydi Lampard'dan çok daha düşük seviyedeki Ballack'ı tutamayan? Ciddi anlamda dar düşünüyorsunuz. 3 sezon önce Aurelio gitsin kampanyaları düzenleniyordu Fenerbahçe'de.
Helal mi olur haram mı olur o Allah'ın bileceği iş. Ben Yabancı oyuncuların Milli Takımımızı kariyerindeki yükselmek için bir basamak gibi kullanmasına karşıyım. Bu isim ister C. Ronaldo olsun, ister Aurelio.
Diğer dediklerine cevap vermiyorum, boşuna uzamasın konu, beni gerçekten anlamamışsın. Daha önce de bu tartışıldı ne oldu, araya sadece kırgınlıklar girdi. Elbette fikirlerimizi yazacağız ama boş şeyler de yazmamak gerekiyor. Buna dar görüşlülük diyorsan o senin tercihindir. Aurelio gitsin diye bir kampanya yapıldığını da duymadım. Aurelio bu takımda Daum zamanından beri banko oynamış bir oyuncudur.
3 sene önce aurelio gönderme kampanyası? öhü.. nerden duydun/uydurdun anlayamadım?
Peki sormak istedim sana Mehmet Topal futbol hayatı boyunca BALLACK kalitesinde bir adamı tuttu mu? Alex'i hayrettinde tutuyor ligde.. Hatta hüseyin cimşir.. Yeteneksiz demiyoruz mehmete, yetenekli ve çok iyi bir futbolcu fakat TECRÜBESİ yeterli değil 1, aurelio'nun ona göre daha fazla artıları var 2. Bu kadar basit olay. Dar düşünüp düşünmediğim konusunda senin fikrindir, ben katılmıyorum. Aktif futbol oynayan biri olarak pekte geniş düşündüğümü sanıyorum..
not: Aurelio ballack'ı gayet iyi tuttu, attığı gol kafa topuydu.. duran top.. :)
Aurelio'nun yükselme basamağı olarak milli takımı kullanacağını düşünmek çok sığ bir düşünce bence. Yaşı başı belli adamın sonucunda..
Inamoto hastalandığı için ilk 11'de başlıyor ardından 45.dakikada oyundan alınıyor. Deneme süreci bu şekilde mi olur ?
Hayatının maçında 45. dakikada oyundan alınmış. Ah Gerets ah..Quote:
Teknik Direktör Eric Gerets döneminde daha yeni takımıyla iki antrenmana bile çıkmayan Mehmet, Denizlispor karşısında kendini ilk 11'de buldu. Mehmet Topal için rüya gibi başlayan sezon adeta kâbus gibi sona ermişti. Şampiyonlar Ligi'nde, Liverpool karşısında ilk yarıyı 3-0 yenik kapatan Galatasaray'da Gerets, faturayı genç yıldıza kesmişti: "Aslında Liverpool karşısında kötü oynamıyordum. Ancak takımın en zayıf halkası olduğum için Gerets, beni oyundan çıkardı. Yani o yenilginin faturası bana kesildi. Ondan sonra uzun bir süre yedek beklemek zorunda kaldım."
Kulübede deneme süreci.Quote:
Originally Posted by Mehmet Topal
Quote:
Feldkamp'ın gelişiyle sezona yine kulübede başlayan Topal, İsveçli oyuncu Linderoth'un sakatlanmasıyla kendisini ilk 11'de buldu. Linderoth'un sakatlanmasına bir oyuncu olarak üzüldüğünü dile getiriyor Mehmet ve ekliyor: "Ama Linderoth sakatlanmasaydı kadroya girme sürecim biraz uzun olabilirdi.''
EURO 08 | 1.Maç | Türkiye - Portekiz Konusundasınız hatırlatılır.
Konu iyice zıvanadan çıkmadan kilidi yer.